75 Kayıt Bulundu.
Bize Mahmud b. Ğaylân, ona Ebu Davud, ona, Ali b. Müdrik, ona Ebu Zür’a b. Amr b. Cerîr, ona Hareşe b. Hur, ona da Ebu Zer'in (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Allah kıyamet gününde şu üç sınıf insanın yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz; onlar için acıklı bir azap vardır”. Ben, “Ey Allah’ın resulü, kim onlar? Kesinlikle onlar zarar ettiler ve hüsrana uğradılar" dedim. Rasulullah (sav), “Verdiğini başa kakan, elbisesinin eteğini yerde sürüyen ve yalan yere yemin edip malını satmaya çalışan kimseler" diye cevap verdi. Bu konuda İbn Mesud, Ebu Hureyre, Ebu Ümâme b. Sa‘lebe, İmran b. Husayn ve Ma‘kil b. Yesâr’dan da hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa, "Ebu Zer’in rivayeti hasen ve sahih bir hadistir" demiştir.
Bize Ali b. Muhammed ve Muhammed b. İsmail, onlara Vekî, ona Mes'ûdî, ona Ali b. Müdrik, ona Haraşe b. Hür, ona Ebu Zer'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu; (T) Bize Muhammed b. Beşşar, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona Ali b. Müdrik, ona Ebu Zür’a b. Amr b. Cerîr, ona Haraşe b. Hür, ona da Ebu Zer’in (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Allah kıyamet gününde şu üç sınıf insanla konuşmaz, onların yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Onlar için acıklı bir azap vardır.”. Ben “Kim onlar Ey Allah’ın resulü? Zarar ettiler ve hüsrana uğradılar” dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "Onlar elbiselerinin eteklerini yerde sürüyen, verdiğini başa kakan ve yalan yere yemin ederek malını satmaya çalışan kimselerdir” buyurdu.
Bize Ali b. Muhammed ve Muhammed b. İsmail, onlara Vekî, ona Mes'udî, ona Ali b. Müdrik, ona Haraşe b. Hür ona da Ebu Zer'in (ra) naklettiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurdu: (T) Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona Ali b. Müdrik, ona Ebu Zür‘a b. Amr b. Cerîr, ona Haraşe b. Hur, ona da Ebu Zer’in (ra) naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Allah kıyamet gününde şu üç sınıf insanla konuşmaz, onların yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz, onlar için acıklı bir azap vardır”. Ben “Kim onlar ey Allah'ın resulü? Zarar ettiler ve hüsrana uğradılar” dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) “Elbisesinin eteğini yerlerde sürüyen, verdiği iyiliği başa kakan, yalan yemin ederek malını satmaya çalışan kimseler” buyurdu.
Bize Ali b. Muhammed ve Muhammed b. İsmail, onlara Vekî, ona Mes'udî ona Ali b. Müdrik, ona Haraşe b. Hür, ona Ebu Zer'in (ra) naklettiğine göre Hz. Peygamber; (T) Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona Ali b. Müdrik, ona, Ebu Zür‘a b. Amr b. Cerîr, ona Haraşe b. Hur, ona da Ebu Zer’in (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Allah kıyamet gününde şu üç sınıf insanla konuşmaz, onların yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz; onlara acı veren bir azap vardır”. Ben “Kim onlar onlar ey Allah’ın resulü? Zarar ettiler ve hüsrana uğradılar” dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) “Elbisesinin eteklerini yerlerde sürüyen, verdiği iyiliği başa kakan, yalan yemin ederek malını satmaya çalışan kimseler” buyurdu.
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Muhammed, ona Şu'be, ona Ali b. Müdrik, ona Ebu Zür'a b. Amr b. Cerir, ona Hareşe b. Hür, ona da Ebu Zer'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) "Allah kıyamet gününde şu üç grup insanla konuşmaz, onların yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz, onlara acıklı bir azap vardır" buyurdu. Rasulullah (sav) bu cümleyi tekrar söyledi, Ebu Zer "Bu kimseler zarar ettiler ve husrana uğradılar; zarar ettiler ve husrana uğradılar." deyince Rasulullah (sav) "Onlar elbiselerinin eteklerini uzatan, yalan yere yemin ederek malını satmaya çalışan ve verdiği şeyi başa kakan kimselerdir." buyurdu.
Bize Bişr b. Hâlid rivayet etti ona Gunder ona Şu’be ona Süleyman –el-A’meş-, ona Süleyman b. Müshir, o ona Hareşe b. el-Hur, ona da Ebu Zer'in (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Allah celle celaluhu,kıyamet gününde şu üç sınıf insanla konuşmaz, onların yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Onlar için acıklı bir azap vardır: Verdiğini başa kakanlar, elbisesinin eteğini yerlerde sürüyenler ve yalan yere yemin ederek malını satmaya çalışan kimseler”.