231 Kayıt Bulundu.
Açıklama: hadisin isnadı kavidir.
Ma'dân b. Talha şöyle demiştir: Ebû'd-Derdâ ile karşılaştım, Sevban'a sorduğumu ona da sordum. O da, "Secdeye sarıl, çünkü ben Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim, dedi: "Allah için secde eden kulu Cenâb-ı Hak bir derece yükseltir ve onun bir günahını da siler." Ebû İsa şöyle demiştir: Ma'dân b. Talha el-Ya'merî'ye İbn Ebî Talha da denir. Bu konuda Ebû Hureyre, Ebû Ümâme ve Ebû Fatıma'dan da hadis rivayet edilmiştir. Yine Ebû İsa şöyle dedi: Rukû ve secdelerin çokça yapılmasına dair Sevbân ve Ebû'd-Derdâ hadisleri, hasen-sahih hadislerdir. İlim ehli bu konuda ihtilaf etmiştir. Bir kısmı, "Namazda kıyamı uzun tutmak, rukû ve secdeleri çok yapmaktan daha faziletlidir" derken, bir kısmı da, "Rukû ve secdeleri çokça yapmak, kıyamı uzun tutmaktan daha faziletlidir" demiştir. Ahmed b. Hanbel şöyle demiştir: "Bu konuda Hz. Peygamber'den (sav) iki hadis rivayet edilmiştir, ancak Rasûlullah (sav) bu hususta nihaî bir hüküm vermemiştir." İshak ise şöyle demiştir: "Gündüzleyin rukû ve secdeleri çok yapmak, geceleyin ise kıyamı uzun tutmak daha faziletlidir. Ancak insan, geceleyin bir cüz Kur'ân okumayı alışkanlık haline getirmiş ise, onun rukû ve secdeleri çokça yapması bana daha sevimlidir. Çünkü o, zaten Kur'ân cüzünü okumuştur, (buna ilaveten) rukû ve secdeleri çokça yapmanın sevabını da almış olur." Yine Ebû İsa şöyle demiştir: İshak, bu sözünü Hz. Peygamber'in (sav) geleceyin namazı bu şekilde kıldığı, kıyamı uzun tuttuğu rivâyet edildiği için söylemiştir. Gündüz (kıldığı namaza gelince, onu gece kıldığı namaz gibi kıyamının uzun olmadığı ifade edilmiştir.
Bize Ebû Muhammed Abdullah b. Yusuf b. Ahmed el-Isbahânî, ona Ebû Bekir Muhammed b. el-Hüseyin b. el-Hasan el-Kattân, ona İbrahim b. el-Hâris el-Bağdâdî, ona Yahya b. Ebî Bukeyr, onaZüheyr b. Muhammed, ona Abdullah b. Muhammed b. Akîl, ona Saîd b. el-Müseyyeb, ona da Ebû Saîd el-Hudrî’nin rivayet ettiğine göre Rasûlullah (sav), “Size, Cenâb-ı Hakk’ın hataları örttüğü, ama güzellikleri çoğalttığı bir şeyi haber vereyim mi?” diye sormuş, cemâat; “- Buyur ey Allah’ın Rasûlü “ deyince de şöyle söylemiştir: “Zorluk hâlinde de abdesti tam olarak almak, şu camilere gitmek için çok adım atmak ve bir namazı kıldıktan sonra diğer namazı beklemektir. Sizden biri abdestli olarak evinden çıkar, namazını insanlarla birlikte cemaat hâlinde kılar, sonra da şu camide oturup diğer namazı beklerse, melekler onun için şöyle dua ederler: ‘Allah’ım onu bağışla! Allah’ım ona merhamet eyle!’ Namaza kalktığınızda saflarınızı düzgün yapınız ve namazı öyle kılınız. Safların aralarındaki boşlukları doldurunuz, çünkü ben sizleri arkamdan da görüyorum. İmamınız ‘Allahu ekber’ dediği zaman siz de ‘Allahu ekber’ deyin. İmam rukûya gidince, siz de hemen rukûya gidin. İmam ‘Semiallahu lime hamideh’ dediği zaman, siz de ‘Allahumme rabbenâ leke’l-hamd’ deyin. Erkek saflarının en hayırlısı öndeki saftır, en kötüsü de arkadaki saftır. Kadın saflarının en hayırlısı arkadaki, en kötüsü de öndeki saftır. Ey kadınlar cemâati! Erkekler secdeye gittikleri zaman gözlerinizi indirin ki, gömleğin darlığından dolayı erkeklerin avret mahallini görmeyesiniz.”
Ma'dân b. Talha şöyle demiştir: Ebû'd-Derdâ ile karşılaştım, Sevban'a sorduğumu ona da sordum. O da, "Secdeye sarıl, çünkü ben Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim, dedi: "Allah için secde eden kulu Cenâb-ı Hak bir derece yükseltir ve onun bir günahını da siler." Ebû İsa şöyle demiştir: Ma'dân b. Talha el-Ya'merî'ye İbn Ebî Talha da denir. Bu konuda Ebû Hureyre, Ebû Ümâme ve Ebû Fatıma'dan da hadis rivayet edilmiştir. Yine Ebû İsa şöyle dedi: Rukû ve secdelerin çokça yapılmasına dair Sevbân ve Ebû'd-Derdâ hadisleri, hasen-sahih hadislerdir. İlim ehli bu konuda ihtilaf etmiştir. Bir kısmı, "Namazda kıyamı uzun tutmak, rukû ve secdeleri çok yapmaktan daha faziletlidir" derken, bir kısmı da, "Rukû ve secdeleri çokça yapmak, kıyamı uzun tutmaktan daha faziletlidir" demiştir. Ahmed b. Hanbel şöyle demiştir: "Bu konuda Hz. Peygamber'den (sav) iki hadis rivayet edilmiştir, ancak Rasûlullah (sav) bu hususta nihaî bir hüküm vermemiştir." İshak ise şöyle demiştir: "Gündüzleyin rukû ve secdeleri çok yapmak, geceleyin ise kıyamı uzun tutmak daha faziletlidir. Ancak insan, geceleyin bir cüz Kur'ân okumayı alışkanlık haline getirmiş ise, onun rukû ve secdeleri çokça yapması bana daha sevimlidir. Çünkü o, zaten Kur'ân cüzünü okumuştur, (buna ilaveten) rukû ve secdeleri çokça yapmanın sevabını da almış olur." Yine Ebû İsa şöyle demiştir: İshak, bu sözünü Hz. Peygamber'in (sav) geleceyin namazı bu şekilde kıldığı, kıyamı uzun tuttuğu rivâyet edildiği için söylemiştir. Gündüz (kıldığı namaza gelince, onu gece kıldığı namaz gibi kıyamının uzun olmadığı ifade edilmiştir.
Açıklama: ''طُولُ الْقُنُوتِ'' ifadesinin tercümedeki gibi anlaşılabileceğine dair bk. Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-ahvezî, II, 320.