Öneri Formu
Hadis Id, No:
11151, D001763
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ وَمُسَدَّدٌ قَالاَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ ح
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ - وَهَذَا حَدِيثُ مُسَدَّدٍ - عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ عَنْ مُوسَى بْنِ سَلَمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فُلاَنًا الأَسْلَمِىَّ وَبَعَثَ مَعَهُ بِثَمَانَ عَشْرَةَ بَدَنَةً فَقَالَ أَرَأَيْتَ إِنْ أُزْحِفَ عَلَىَّ مِنْهَا شَىْءٌ قَالَ
"تَنْحَرُهَا ثُمَّ تَصْبُغُ نَعْلَهَا فِى دَمِهَا ثُمَّ اضْرِبْهَا عَلَى صَفْحَتِهَا وَلاَ تَأْكُلْ مِنْهَا أَنْتَ وَلاَ أَحَدٌ مِنْ أَصْحَابِكَ." أَوْ قَالَ "مِنْ أَهْلِ رُفْقَتِكَ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ الَّذِى تَفَرَّدَ بِهِ مِنْ هَذَا الْحَدِيثِ قَوْلُهُ "وَلاَ تَأْكُلْ مِنْهَا أَنْتَ وَلاَ أَحَدٌ مِنْ أَهْلِ رُفْقَتِكَ."]
[وَقَالَ فِى حَدِيثِ عَبْدِ الْوَارِثِ "ثُمَّ اجْعَلْهُ عَلَى صَفْحَتِهَا." مَكَانَ "اضْرِبْهَا ."]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ: سَمِعْتُ أَبَا سَلَمَةَ يَقُولُ إِذَا أَقَمْتَ الإِسْنَادَ وَالْمَعْنَى كَفَاكَ فهذه توسعة في نقل الحديث على المعنى.]
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb (el-Vâşihî) ve Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), onlara Hammad (b. Zeyd el-Ezdî); (T)
Bize Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), ona Abdulvâris (b. Saîd el-Anberî) -ki bu rivayet Müsedded'e aittir-, ona Ebu Teyyah (Yezid b. Humeyd ed-Dubaî), ona Musa b. Seleme, ona da (Abdullah) b. Abbas (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Eslem kabilesinden falancayı beraberinde (hedy olmak üzere) on sekiz deve ile Mekke'ye gönderdi. O kişi, Rasulullah'a (sav) dedi ki; Ne buyurursunuz? Eğer bu kurbanlıklardan biri yürüyemeyecek hale gelir de beni zora sokarsa ne yapmalıyım? Bunun üzerine Rasulullah (sav); "onu kesersin. Ardından da (hedy nişanesi olmak üzere boynuna asılı olan) terliğe hayvanın kanını sürersin. Sonra da (hedy olduğunun anlaşılması için) o terliği hayvanın hörgücünün yan tarafına vurursun. (Dikkat et!( O hayvanın etinden sen de yeme, beraberindekilerden" ya da "yol arkadaşlarından hiç kimse de yemesin," buyurdu.
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadiste ravi Ebu Teyyah'ın tek kaldığı kısım "o hayvanın etinden sen de yeme, yol arkadaşlarından hiç kimse de yemesin," ifadesidir.]
[Ravi Müsedded, Abdülvaris'ten yaptığı rivayette, "vurursun" ifadesi yerine; "hayvanın hörgücünün yan tarafına koyarsın" ifadesini nakletmiştir.]
[Ebû Davud ayrıca şöyle söylemiştir: Ebu Seleme'yi isnad ve manayı düzgün vermişsen bu sana yeter derken duydum. Bu değerlendirme, hadisin manen rivayet edilmesi konusunda gösterilen bir genişliktir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 19, /411
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Musa b. Seleme el-Hüzelî (Musa b. Seleme b. Mahbik b. Rabî'a b. Sahr)
3. Ebu Teyyah Yezid b. Humeyd ed-Dubaî (Yezid b. Humeyd ed-Dube'î)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
Konular:
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ وَيَعْلَى ابْنَا عُبَيْدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنِ ابْنِ أَبِى نَجِيحٍ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ عَلِىٍّ - رضى الله عنه - قَالَ
"لَمَّا نَحَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بُدْنَهُ فَنَحَرَ ثَلاَثِينَ بِيَدِهِ وَأَمَرَنِى فَنَحَرْتُ سَائِرَهَا."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11153, D001764
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ وَيَعْلَى ابْنَا عُبَيْدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنِ ابْنِ أَبِى نَجِيحٍ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ عَلِىٍّ - رضى الله عنه - قَالَ
"لَمَّا نَحَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بُدْنَهُ فَنَحَرَ ثَلاَثِينَ بِيَدِهِ وَأَمَرَنِى فَنَحَرْتُ سَائِرَهَا."
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah (el-Bezzâz), ona Muhammed (b. Ubeyd et-Tenafisî) ve Ya'lâ (b. Ubeyd et-Tenâfisî), onlara Muhammed b. İshak (el-Kuraşî), ona (Abdullah) b. Ebu Necih (es-Sekafi), ona Mücahid (b. Cebr el-Kuraşî), ona Abdurrahman b. Ebu Leyla (el-Ensarî), ona da Hz. Ali (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) hedy kurbanlıkları olan develerini kesmek istediğinde bunların otuzunu kendi eliyle kesti; sonra bana emretti ve ben de geriye kalan diğerlerini kestim."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 19, /412
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Haccac Mücahid b. Cebr el-Kuraşî (Mücahid b. Cebr)
4. Abdullah b. Ebu Necih es-Sekafi (Abdullah b. Yesar)
5. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Ubeyd et-Tenafisî (Muhammed b. Ubeyd b. Abdurrahman)
7. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Hac, Hz. Peygamber'in haccı
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ وَيَعْلَى ابْنَا عُبَيْدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنِ ابْنِ أَبِى نَجِيحٍ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ عَلِىٍّ - رضى الله عنه - قَالَ
"لَمَّا نَحَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بُدْنَهُ فَنَحَرَ ثَلاَثِينَ بِيَدِهِ وَأَمَرَنِى فَنَحَرْتُ سَائِرَهَا."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275512, D001764-2
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ وَيَعْلَى ابْنَا عُبَيْدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنِ ابْنِ أَبِى نَجِيحٍ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ عَلِىٍّ - رضى الله عنه - قَالَ
"لَمَّا نَحَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بُدْنَهُ فَنَحَرَ ثَلاَثِينَ بِيَدِهِ وَأَمَرَنِى فَنَحَرْتُ سَائِرَهَا."
Tercemesi:
Bize Harun b. Abdullah (el-Bezzâz), ona Muhammed (b. Ubeyd et-Tenafisî) ve Ya'lâ (b. Ubeyd et-Tenâfisî), onlara Muhammed b. İshak (el-Kuraşî), ona (Abdullah) b. Ebu Necih (es-Sekafi), ona Mücahid (b. Cebr el-Kuraşî), ona Abdurrahman b. Ebu Leyla (el-Ensarî), ona da Hz. Ali (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) hedy kurbanlıkları olan develerini kesmek istediğinde bunların otuzunu kendi eliyle kesti; sonra bana emretti ve ben de geriye kalan diğerlerini kestim."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 19, /412
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Haccac Mücahid b. Cebr el-Kuraşî (Mücahid b. Cebr)
4. Abdullah b. Ebu Necih es-Sekafi (Abdullah b. Yesar)
5. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
6. Ebu Yusuf Ya'lâ b. Ubeyd et-Tenâfisî (Ya'lâ b. Ubeyd b. Ebû Ümeyye)
7. Harun b. Abdullah el-Bezzâz (Harun b. Abdullah b. Mervan)
Konular:
Hac, Hz. Peygamber'in haccı
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275507, D001763-2
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ وَمُسَدَّدٌ قَالاَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ ح
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ - وَهَذَا حَدِيثُ مُسَدَّدٍ - عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ عَنْ مُوسَى بْنِ سَلَمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فُلاَنًا الأَسْلَمِىَّ وَبَعَثَ مَعَهُ بِثَمَانَ عَشْرَةَ بَدَنَةً فَقَالَ أَرَأَيْتَ إِنْ أُزْحِفَ عَلَىَّ مِنْهَا شَىْءٌ قَالَ
"تَنْحَرُهَا ثُمَّ تَصْبُغُ نَعْلَهَا فِى دَمِهَا ثُمَّ اضْرِبْهَا عَلَى صَفْحَتِهَا وَلاَ تَأْكُلْ مِنْهَا أَنْتَ وَلاَ أَحَدٌ مِنْ أَصْحَابِكَ." أَوْ قَالَ "مِنْ أَهْلِ رُفْقَتِكَ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ الَّذِى تَفَرَّدَ بِهِ مِنْ هَذَا الْحَدِيثِ قَوْلُهُ "وَلاَ تَأْكُلْ مِنْهَا أَنْتَ وَلاَ أَحَدٌ مِنْ أَهْلِ رُفْقَتِكَ."]
[وَقَالَ فِى حَدِيثِ عَبْدِ الْوَارِثِ "ثُمَّ اجْعَلْهُ عَلَى صَفْحَتِهَا." مَكَانَ "اضْرِبْهَا ."]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ: سَمِعْتُ أَبَا سَلَمَةَ يَقُولُ إِذَا أَقَمْتَ الإِسْنَادَ وَالْمَعْنَى كَفَاكَ فهذه توسعة في نقل الحديث على المعنى.]
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb (el-Vâşihî) ve Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), onlara Hammad (b. Zeyd el-Ezdî); (T)
Bize Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), ona Abdulvâris (b. Saîd el-Anberî) -ki bu rivayet Müsedded'e aittir-, ona Ebu Teyyah (Yezid b. Humeyd ed-Dubaî), ona Musa b. Seleme, ona da (Abdullah) b. Abbas (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Eslem kabilesinden falancayı beraberinde (hedy olmak üzere) on sekiz deve ile Mekke'ye gönderdi. O kişi, Rasulullah'a (sav) dedi ki; Ne buyurursunuz? Eğer bu kurbanlıklardan biri yürüyemeyecek hale gelir de beni zora sokarsa ne yapmalıyım? Bunun üzerine Rasulullah (sav); "onu kesersin. Ardından da (hedy nişanesi olmak üzere boynuna asılı olan) terliğe hayvanın kanını sürersin. Sonra da (hedy olduğunun anlaşılması için) o terliği hayvanın hörgücünün yan tarafına vurursun. (Dikkat et!( O hayvanın etinden sen de yeme, beraberindekilerden" ya da "yol arkadaşlarından hiç kimse de yemesin," buyurdu.
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadiste ravi Ebu Teyyah'ın tek kaldığı kısım "o hayvanın etinden sen de yeme, yol arkadaşlarından hiç kimse de yemesin," ifadesidir.]
[Ravi Müsedded, Abdülvaris'ten yaptığı rivayette, "vurursun" ifadesi yerine; "hayvanın hörgücünün yan tarafına koyarsın" ifadesini nakletmiştir.]
[Ebû Davud ayrıca şöyle söylemiştir: Ebu Seleme'yi isnad ve manayı düzgün vermişsen bu sana yeter derken duydum. Bu değerlendirme, hadisin manen rivayet edilmesi konusunda gösterilen bir genişliktir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 19, /411
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Musa b. Seleme el-Hüzelî (Musa b. Seleme b. Mahbik b. Rabî'a b. Sahr)
3. Ebu Teyyah Yezid b. Humeyd ed-Dubaî (Yezid b. Humeyd ed-Dube'î)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275508, D001763-3
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ وَمُسَدَّدٌ قَالاَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ ح
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ - وَهَذَا حَدِيثُ مُسَدَّدٍ - عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ عَنْ مُوسَى بْنِ سَلَمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فُلاَنًا الأَسْلَمِىَّ وَبَعَثَ مَعَهُ بِثَمَانَ عَشْرَةَ بَدَنَةً فَقَالَ أَرَأَيْتَ إِنْ أُزْحِفَ عَلَىَّ مِنْهَا شَىْءٌ قَالَ
"تَنْحَرُهَا ثُمَّ تَصْبُغُ نَعْلَهَا فِى دَمِهَا ثُمَّ اضْرِبْهَا عَلَى صَفْحَتِهَا وَلاَ تَأْكُلْ مِنْهَا أَنْتَ وَلاَ أَحَدٌ مِنْ أَصْحَابِكَ." أَوْ قَالَ "مِنْ أَهْلِ رُفْقَتِكَ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ الَّذِى تَفَرَّدَ بِهِ مِنْ هَذَا الْحَدِيثِ قَوْلُهُ "وَلاَ تَأْكُلْ مِنْهَا أَنْتَ وَلاَ أَحَدٌ مِنْ أَهْلِ رُفْقَتِكَ."]
[وَقَالَ فِى حَدِيثِ عَبْدِ الْوَارِثِ "ثُمَّ اجْعَلْهُ عَلَى صَفْحَتِهَا." مَكَانَ "اضْرِبْهَا ."]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ: سَمِعْتُ أَبَا سَلَمَةَ يَقُولُ إِذَا أَقَمْتَ الإِسْنَادَ وَالْمَعْنَى كَفَاكَ فهذه توسعة في نقل الحديث على المعنى.]
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb (el-Vâşihî) ve Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), onlara Hammad (b. Zeyd el-Ezdî); (T)
Bize Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), ona Abdulvâris (b. Saîd el-Anberî) -ki bu rivayet Müsedded'e aittir-, ona Ebu Teyyah (Yezid b. Humeyd ed-Dubaî), ona Musa b. Seleme, ona da (Abdullah) b. Abbas (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Eslem kabilesinden falancayı beraberinde (hedy olmak üzere) on sekiz deve ile Mekke'ye gönderdi. O kişi, Rasulullah'a (sav) dedi ki; Ne buyurursunuz? Eğer bu kurbanlıklardan biri yürüyemeyecek hale gelir de beni zora sokarsa ne yapmalıyım? Bunun üzerine Rasulullah (sav); "onu kesersin. Ardından da (hedy nişanesi olmak üzere boynuna asılı olan) terliğe hayvanın kanını sürersin. Sonra da (hedy olduğunun anlaşılması için) o terliği hayvanın hörgücünün yan tarafına vurursun. (Dikkat et!( O hayvanın etinden sen de yeme, beraberindekilerden" ya da "yol arkadaşlarından hiç kimse de yemesin," buyurdu.
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadiste ravi Ebu Teyyah'ın tek kaldığı kısım "o hayvanın etinden sen de yeme, yol arkadaşlarından hiç kimse de yemesin," ifadesidir.]
[Ravi Müsedded, Abdülvaris'ten yaptığı rivayette, "vurursun" ifadesi yerine; "hayvanın hörgücünün yan tarafına koyarsın" ifadesini nakletmiştir.]
[Ebû Davud ayrıca şöyle söylemiştir: Ebu Seleme'yi isnad ve manayı düzgün vermişsen bu sana yeter derken duydum. Bu değerlendirme, hadisin manen rivayet edilmesi konusunda gösterilen bir genişliktir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 19, /411
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Musa b. Seleme el-Hüzelî (Musa b. Seleme b. Mahbik b. Rabî'a b. Sahr)
3. Ebu Teyyah Yezid b. Humeyd ed-Dubaî (Yezid b. Humeyd ed-Dube'î)
4. Ebu Ubeyde Abdulvâris b. Saîd el-Anberî (Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi
حدثنا بن مهدي عن حماد بن سلمة عن قيس بن سعد عن عطاء عن بن عباس في رجل قال علي هدي قال لا أقل من شاة
Öneri Formu
Hadis Id, No:
109019, MŞ012724
Hadis:
حدثنا بن مهدي عن حماد بن سلمة عن قيس بن سعد عن عطاء عن بن عباس في رجل قال علي هدي قال لا أقل من شاة
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Eymân ve'n-Nuzûr 12724, 7/621
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
Konular:
Adak, Nezir, keffareti
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
109803, MŞ013367
Hadis:
حدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ آدَمَ , قَالَ : حدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ ، عَنْ قَيْسِ بْنِ سَعْدٍ ، عَنْ عَطَاءٍ ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ ، قَالَ : لاَ يَأْكُلُ مِنْ جَزَاءِ الصَّيْدِ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Hac 13367, 8/146
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
Konular:
Hac, ihramlı iken avlanma,
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi