Öneri Formu
Hadis Id, No:
75032, HM023956
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ نُمَيْرٍ عَنِ الْأَعْمَشِ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا ظِبْيَانَ وَيَعْلَى حَدَّثَنَا الْأَعْمَشُ عَنْ أَبِي ظِبْيَانَ قَالَ
غَزَا أَبُو أَيُّوبَ الرُّومَ فَمَرِضَ فَلَمَّا حُضِرَ قَالَ أَنَا إِذَا مِتُّ فَاحْمِلُونِي فَإِذَا صَافَعْتُمُ الْعَدُوَّ فَادْفِنُونِي تَحْتَ أَقْدَامِكُمْ وَسَأُحَدِّثُكُمْ حَدِيثًا سَمِعْتُهُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَوْلَا حَالِي هَذَا مَا حَدَّثْتُكُمُوهُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ مَنْ مَاتَ لَا يُشْرِكُ بِاللَّهِ شَيْئًا دَخَلَ الْجَنَّةَ
Tercemesi:
Ebu Eyyüb el-Ensarî (Radıyallahü anh) (İstanbul'un muhasarası sırasında) Romalılarla yapılan savaşta hastalandı ve ölüm vakti yaklaşınca dedi ki:
"Burada ölürsem cesedimi (ileri) götürün, düşmanla karşılaştığınızda da ayak bastığınız yere beni defnedin. Ben Rasülullah'ın (Sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle dediğini duydum, onu size söylemek istiyorum; aslında şu halim olmasaydı bunu size rivayet etmeyecektim:
"Kim Allah'a hiçbir şeyi şirk koşmadan ölürse cennete gider."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Eyyub el-Ensarî 23956, 7/779
Senetler:
1. Ebu Eyyüb el-Ensari (Halid b. Zeyd b. Küleyb b. Salabe b. Abd)
2. Ebu Zabyan Husayn b. Cündüb el-Mezhicî (Husayn b. Cündüb b. Amr b. Haris)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
Konular:
İman, Esasları, Allah'a ve Rasulüne iman
KTB, İMAN
Şehirler, İstanbul, fethi
Tevhit, La ilahe illallah / kelime-i tevhidi söyleyen cennete girecektir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276428, İM002779-3
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْمَلِكِ الْوَاسِطِىُّ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ ح وَحَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ الْمُنْذِرِ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ كُلُّهُمْ عَنْ قَيْسٍ عَنْ أَبِى حُصَيْنٍ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَوْ لَمْ يَبْقَ مِنَ الدُّنْيَا إِلاَّ يَوْمٌ لَطَوَّلَهُ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ حَتَّى يَمْلِكَ رَجُلٌ مِنْ أَهْلِ بَيْتِى يَمْلِكُ جَبَلَ الدَّيْلَمِ وَالْقُسْطَنْطِينِيَّةَ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya, ona Ebu Davud; (T) Bize Muhammed b. Abdülmelik el-Vasıtî, ona Yezid b. Harun, ona Ali b. Münzir, ona İshak b. Mansur, onlara Kays, ona Ebu Husayn, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Eğer dünya (nın ömrün) den yalnız bir gün (bile) kalsa, benim ehli beytimden bir adam Deylem dağına ve Kostantiniyye'ye (İstanbul'a) mâlik oluncaya (yâni fethedinceye) kadar Allah'ın (ac) günü uzatacaktır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 11, /451
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Hasîn Osman b. Asım el-Esedî (Osman b. Asım b. Husayn)
4. Ebu Muhammed Kays b. Rabî' el-Esedî (Kays b. Rabî')
5. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Bilgi, Gaybî Haberler, şehirler veya bölgeler hakkındaki bilgiler
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Şehirler, İstanbul, fethi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164124, MK004041
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بن إِبْرَاهِيمَ بن شَبِيبٍ الْعَسَّالُ الأَصْبَهَانِيُّ ، حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بن عَمْرٍو الْبَجَلِيُّ ، حَدَّثَنَا زَائِدَةُ ، عَنِ الأَعْمَشِ ، عَنْ أَبِي ظَبْيَانَ ، قَالَ : غَزَا أَبُو أَيُّوبَ الأَنْصَارِيُّ بَلَدَ الرُّومِ ، فَلَمَّا ثَقُلَ ، قَالَ : إِذَا أَنَا مُتُّ فَاحْمِلُونِي مَعَكُمْ ، فَإِذَا صَافَفْتُمُ الْعَدُوَّ فَادْفِنُونِي تَحْتَ أَقْدَامِكُمْ ، فَإِنِّي مُحَدِّثُكُمْ حَدِيثًا سَمِعْتُهُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَوْلا أَنِّي عَلَى حَالِي هَذِهِ مَا حَدَّثْتُكُمْ بِهِ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، يَقُولُ : مَنْ مَاتَ يَشْهَدُ أَنْ لا إِلَهَ إِلا اللَّهُ دَخَلَ الْجَنَّةَ .
Tercemesi:
Ebu Eyyüb el-Ensarî (Radıyallahü anh) (İstanbul'un muhasarası sırasında) Rum diyarında yapılan savaşta ağırlaşınca dedi ki: "Burada ölürsem cesedimi (ileri) götürün, düşmanla karşılaştığınızda da ayak bastığınız yere beni defnedin. Ben Rasülullah'ın (Sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle dediğini duydum, onu size söylemek istiyorum; aslında şu halim olmasaydı bunu size rivayet etmeyecektim: "Kim Allah'a şehadet ederek ölürse (şirk koşmadan) cennete gider."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Taberânî, Mu'cem-i kebîr, Halid b. Zeyd b. Küleyb Ebu Eyyub el-Ensarî Bedrî 4041, 3/1011
Senetler:
1. Ebu Eyyüb el-Ensari (Halid b. Zeyd b. Küleyb b. Salabe b. Abd)
2. Ebu Zabyan Husayn b. Cündüb el-Mezhicî (Husayn b. Cündüb b. Amr b. Haris)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Zâide b. Kudame es-Sekafî (Zâide b. Kudame)
5. İsmail b. Necih el-Beceli (İsmail b. Amr b. Necih)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Şebîb el-Assâl (Muhammed b. İbrahim b. Şebîb)
Konular:
İman, Esasları, Allah'a ve Rasulüne iman
KTB, İMAN
Şehirler, İstanbul, fethi
Tevhit, La ilahe illallah / kelime-i tevhidi söyleyen cennete girecektir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15526, D002512
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ السَّرْحِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ عَنْ حَيْوَةَ بْنِ شُرَيْحٍ وَابْنِ لَهِيعَةَ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى حَبِيبٍ عَنْ أَسْلَمَ أَبِى عِمْرَانَ قَالَ : غَزَوْنَا مِنَ الْمَدِينَةِ نُرِيدُ الْقُسْطَنْطِينِيَّةَ، وَعَلَى الْجَمَاعَةِ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ خَالِدِ بْنِ الْوَلِيدِ وَالرُّومُ مُلْصِقُو ظُهُورِهِمْ بِحَائِطِ الْمَدِينَةِ، فَحَمَلَ رَجُلٌ عَلَى الْعَدُوِّ فَقَالَ النَّاسُ: مَهْ، مَهْ، لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ، يُلْقِى بِيَدَيْهِ إِلَى التَّهْلُكَةِ. فَقَالَ أَبُو أَيُّوبَ: إِنَّمَا نَزَلَتْ هَذِهِ الآيَةُ فِينَا مَعْشَرَ الأَنْصَارِ لَمَّا نَصَرَ اللَّهُ نَبِيَّهُ وَأَظْهَرَ الإِسْلاَمَ، قُلْنَا: هَلُمَّ نُقِيمُ فِى أَمْوَالِنَا وَنُصْلِحُهَا، فَأَنْزَلَ اللَّهُ تَعَالَى "(وَأَنْفِقُوا فِى سَبِيلِ اللَّهِ وَلاَ تُلْقُوا بِأَيْدِيكُمْ إِلَى التَّهْلُكَةِ)" فَالإِلْقَاءُ بِالأَيْدِى إِلَى التَّهْلُكَةِ أَنْ نُقِيمَ فِى أَمْوَالِنَا وَنُصْلِحَهَا وَنَدَعَ الْجِهَادَ. قَالَ أَبُو عِمْرَانَ: فَلَمْ يَزَلْ أَبُو أَيُّوبَ يُجَاهِدُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ حَتَّى دُفِنَ بِالْقُسْطَنْطِينِيَّةِ.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Amr b. es-Serh, ona İbn Vehb, Hayve b. Şurayh ve İbn Lehîa' o ikisine Yezid b. Ebu Habib, ona Eslem Ebu İmran şöyle dedi: Biz Medine'den, İstanbul'u fethetme arzusu ile savaşa çıktık. Ordunun başında Abdurrahman b. Halid b. el-Velîd vardı. Rumlar ise sırtlarını şehrin surlarına dayamışlardı. Derken bir adam düşman üzerine atıldı. Bunun üzerine insanlar geri dur, geri dur! Lâ ilahe illallah, kendi eliyle kendini tehlikeye atıyor! dediler. Bu söz üzerine Ebu Eyyüb (ra) şöyle dedi: Bu ayet, biz Ensâr topluluğu hakkında indi. Allah, Peygamber'ine (sav) yardım edip İslamiyet'i galip kılınca; Haydi gelin artık mallarımız ile meşgul olalım, onları işlek hale getirelim demiştik. Bunun üzerine Allah Teâlâ: "Allah yolunda harcayın. Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın!"(Bakara, 2/195) ayetini indirdi. Kendi ellerimizle kendimizi tehlikeye atmak demek; mallarımız ile meşgul olup, onları çalıştıracağız derken, cihadı terk etmemiz demektir. Ebu İmran devamla dedi ki: Ebu Eyyüb vefat edip İstanbul'a defnedilinceye kadar Allah yolunda cihada devam etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cihâd 23, /583
Senetler:
1. Ebu Eyyüb el-Ensari (Halid b. Zeyd b. Küleyb b. Salabe b. Abd)
2. Eslem b. Yezid el-Mısrî (Eslem b. Yezid)
3. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Lehîa el-Hadramî (Abdullah b. Lehîa b. Ukbe)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ebu Tahir Ahmed b. Amr el-Kuraşî (Ahmed b. Amr b. Abdullah)
Konular:
KTB, CİHAD
Şehirler, İstanbul, fethi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32904, D004294
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبَّاسٌ الْعَنْبَرِىُّ حَدَّثَنَا هَاشِمُ بْنُ الْقَاسِمِ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ ثَابِتِ بْنِ ثَوْبَانَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ مَكْحُولٍ عَنْ جُبَيْرِ بْنِ نُفَيْرٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ يُخَامِرَ عَنْ مُعَاذِ بْنِ جَبَلٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"عُمْرَانُ بَيْتِ الْمَقْدِسِ خَرَابُ يَثْرِبَ وَخَرَابُ يَثْرِبَ خُرُوجُ الْمَلْحَمَةِ وَخُرُوجُ الْمَلْحَمَةِ فَتْحُ قُسْطَنْطِينِيَّةَ وَفَتْحُ الْقُسْطَنْطِينِيَّةِ خُرُوجُ الدَّجَّالِ." ثُمَّ ضَرَبَ بِيَدِهِ عَلَى فَخِذِ الَّذِى حَدَّثَ - أَوْ مَنْكِبِهِ - ثُمَّ قَالَ
"إِنَّ هَذَا لَحَقٌّ كَمَا أَنَّكَ هَا هُنَا أَوْ كَمَا أَنَّكَ قَاعِدٌ." يَعْنِى مُعَاذَ بْنَ جَبَلٍ.
Tercemesi:
Bize Abbas Anberi, ona Haşim b. Kasım, ona Abdurrahman b. Sabit b. Sevban, ona babası, ona Mekhul, ona Cübeyr b. Nüfeyr, ona Malik b. Yuhamir, ona da Muaz b. Cebel (ra) Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu söylemiştir:
"Beytu'I-Makdis'in imarı, Medine'nin harabına, Medine'nin harabı büyük savaşın çıkışına, büyük savaşın çıkışı İstanbul'un fethine, İstanbul'un fethi de Deccal'in çıkışına alâmettir." Sonra Rasulullah (sav), eli ile konuştuğu kişinin (Muaz b. Cebel'in) dizine veya omuzuna (omuzlarına) vurdu ve "bu (dediklerim) şüphesiz senin burada oluşun gibi- veya senin burada oturduğun gibi- haktır" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 3, /979
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Muaz b. Cebel el-Ensarî (Muaz b. Cebel b. Amr b. Evs b. Âiz)
2. Malik b. Uhaymir el-Yemani (Malik b. Yuhamir)
3. Ebu Abdurrahman Cübeyr b. Nüfeyr el-Hadramî (Cübeyr b. Nüfeyr b. Malik b. Âmir)
4. Mekhul b. Ebu Müslim eş-Şâmî (Mekhul b. Ebu Müslim Şehrab b. Şazel eş-Şamî)
5. Ebu Abdurrahman Sabit b. Sevban el-Ansî (Sabit b. Sevban)
6. Abdurrahman b. Sabit el-Ansî (Abdurrahman b. Sabit b. Sevban)
7. Ebu Nadr Haşim b. Kasım el-Leysi (Haşim b. Kasım b. Müslim)
Konular:
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
İbadethaneler, Beyt-i Makdis ve mahşer yeri oluşu ve kılınan namazın fazileti
Kıyamet, alametleri, Deccal
Şehirler, İstanbul, fethi
Şehirler, Medine, muhasara edileceği
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32905, D004295
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدٍ النُّفَيْلِىُّ حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ أَبِى مَرْيَمَ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ سُفْيَانَ الْغَسَّانِىِّ عَنْ يَزِيدَ بْنِ قُتَيْبٍ السَّكُونِىِّ عَنْ أَبِى بَحْرِيَّةَ عَنْ مُعَاذِ بْنِ جَبَلٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"الْمَلْحَمَةُ الْكُبْرَى وَفَتْحُ الْقُسْطَنْطِينِيَّةِ وَخُرُوجُ الدَّجَّالِ فِى سَبْعَةِ أَشْهُرٍ."
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Muhammet Nufeyl, ona İsa b. Yunus, ona Ebu Bekir b. Ebu Meryem, ona Velid b. Süfyan el-Ğassânî, Yezid b. Kuteyb es-Sekûnî, ona Ebu Bahriyye, ona da Muaz b. Cebel'den (ra) rivayet edildiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Büyük savaş, İstanbul'un fethi ve Deccal'in çıkışı yedi ay içerisinde olacaktır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 4, /979
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Muaz b. Cebel el-Ensarî (Muaz b. Cebel b. Amr b. Evs b. Âiz)
2. Ebu Bahriyye Abdullah b. Kays el-Kindi (Abdullah b. Kays)
3. Ebu Bahriyye Yezid b. Kuteyb es-Sekûnî (Yezid b. Kuteyb)
4. İbn Ebu Meryem Velid b. Süfyan el-Ğassânî (Velid b. Süfyan b. Ebu Meryem)
5. Ebu Bekir b. Ebu Meryem el-Ğassanî (Bükeyr b. Abdullah b. Ebu Meryem)
6. Ebu Amr İsa b. Yunus es-Sebiî (İsa b. Yunus b. Amr b. Abdullah)
7. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Kudâ'î (Abdullah b. Muhammed b. Ali b. Nüfeyl)
Konular:
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
Kıyamet, alametleri, Deccal
Savaş, ve Barış
Şehirler, İstanbul, fethi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32906, D004296
Hadis:
حَدَّثَنَا حَيْوَةُ بْنُ شُرَيْحٍ الْحِمْصِىُّ حَدَّثَنَا بَقِيَّةُ عَنْ بَحِيرٍ عَنْ خَالِدٍ عَنِ ابْنِ أَبِى بِلاَلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ بُسْرٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"بَيْنَ الْمَلْحَمَةِ وَفَتْحِ الْمَدِينَةِ سِتُّ سِنِينَ وَيَخْرُجُ الْمَسِيحُ الدَّجَّالُ فِى السَّابِعَةِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ هَذَا أَصَحُّ مِنْ حَدِيثِ عِيسَى.]
Tercemesi:
Bize Hayve b. Şurayh Hımsi, ona Bakiyye, ona Bahîr, ona Halid, ona İbn Ebu Bilal, ona da Abdullah b. Büsr (ra) demiştir ki; Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"(Büyük) Savaş ile İstanbul'un fethi arasında altı sene vardır. Yedinci senede Mesihu'd -Deccal çıkacaktır."
[Ebû Davud der ki: Bu hadis, İsa'nın hadisinden (önceki hadisten) daha sahihtir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 4, /979
Senetler:
1. Ebu Safvân Abdullah b. Büsr en-Nasrî (Abdullah b. Büsr b. Ebu Büsr)
2. Abdullah b. Ebu Bilal el-Huzai (Abdullah b. Ebu Bilal)
3. Ebu Abdullah Halid b. Ma'dân el-Kilâ'î (Halid b. Ma'dân b. Ebu Küreyb)
4. Ebu Halid Bahîr b. Sa'd es-Suhûlî (Bahîr b. Sa'd)
5. Ebu Muhammed Bakiyye b. Velîd el-Kilâ'î (Bakiyye b. Velîd b. Sâid b. Ka'b b. Harîz)
6. Ebu Abbas Hayve b. Şurayh el-Hadramî (Hayve b. Şurayh b. Yezid)
Konular:
Kıyamet, alametleri, Deccal
Savaş, ve Barış
Şehirler, İstanbul, fethi
أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا معمر عن ابن أبي ذئب عن سعيد المقبري قال : قال أبو هريرة : لا تذهب الليالي والايام حتى يغزو العادي رومية ، فيفعل إلى القسطنطينية ، فيرى أن قد فعل ، ولا تقوم الساعة حتى يسوق الناس رجل من قحطان.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
90043, MA020816
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا معمر عن ابن أبي ذئب عن سعيد المقبري قال : قال أبو هريرة : لا تذهب الليالي والايام حتى يغزو العادي رومية ، فيفعل إلى القسطنطينية ، فيرى أن قد فعل ، ولا تقوم الساعة حتى يسوق الناس رجل من قحطان.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20816, 11/388
Senetler:
()
Konular:
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru
Şehirler, İstanbul, fethi
Sosyal Katmanlar, Rumlar ilgili herşey