Öneri Formu
Hadis Id, No:
20453, T001641
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنِ ابْنِ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِنَّ أَرْوَاحَ الشُّهَدَاءِ فِى طَيْرٍ خُضْرٍ تَعْلُقُ مِنْ ثَمَرَةِ الْجَنَّةِ أَوْ شَجَرِ الْجَنَّةِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Amr b. Dînâr, ona ez-Zührî, ona İbn Kâ'b b. Mâlik, ona da babası (Kâ'b b. Mâlik), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Şehitlerin ruhları, cennet meyvelerine asılı -râvilerden biri şüpheye düşüp "cennet ağaçları" demiştir- (vaziyette duran) yeşil kuş(ların kursağındadır).
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fedâilü'l-cihâd 13, 4/176
Senetler:
()
Konular:
Şehit, mükafatı
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جَالِسًا وَقَبْرٌ يُحْفَرُ بِالْمَدِينَةِ فَاطَّلَعَ رَجُلٌ فِى الْقَبْرِ فَقَالَ بِئْسَ مَضْجَعُ الْمُؤْمِنِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِئْسَ مَا قُلْتَ. فَقَالَ الرَّجُلُ إِنِّى لَمْ أُرِدْ هَذَا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّمَا أَرَدْتُ الْقَتْلَ فِى سَبِيلِ اللَّهِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لاَ مِثْلَ لِلْقَتْلِ فِى سَبِيلِ اللَّهِ مَا عَلَى الأَرْضِ بُقْعَةٌ هِىَ أَحَبُّ إِلَىَّ أَنْ يَكُونَ قَبْرِى بِهَا مِنْهَا. ثَلاَثَ مَرَّاتٍ يَعْنِى الْمَدِينَةَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36539, MU000994
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جَالِسًا وَقَبْرٌ يُحْفَرُ بِالْمَدِينَةِ فَاطَّلَعَ رَجُلٌ فِى الْقَبْرِ فَقَالَ بِئْسَ مَضْجَعُ الْمُؤْمِنِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِئْسَ مَا قُلْتَ. فَقَالَ الرَّجُلُ إِنِّى لَمْ أُرِدْ هَذَا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّمَا أَرَدْتُ الْقَتْلَ فِى سَبِيلِ اللَّهِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لاَ مِثْلَ لِلْقَتْلِ فِى سَبِيلِ اللَّهِ مَا عَلَى الأَرْضِ بُقْعَةٌ هِىَ أَحَبُّ إِلَىَّ أَنْ يَكُونَ قَبْرِى بِهَا مِنْهَا. ثَلاَثَ مَرَّاتٍ يَعْنِى الْمَدِينَةَ .
Tercemesi:
Muvatta'da kaydedildiğine göre, Mâlik, Yahya b. Saîd'ten aktarmıştır: "Allah'ın Resulü, Medine'de otururken yanında bir mezar kazılıyordu. Adamın biri bu kabre bakarak 'Bir mümin için ne kadar fena bir yer!' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber: 'Söylediğin söz ne kötü!' dedi. Adam: ‘Mezarı kastetmedim, Ey Allah'ın Resulü! Allah yolunda şehit olmanın burada yatmaktan daha iyi olacağını kastetmiştim' diye sözünü açıklamaya çalıştı. Allah'ın Resulü üç defa: 'Allah yolunda şehitliğin benzeri yoktur. Fakat dünyada, kabrimin burada bulunmasından daha çok arzuladığım başka bir yer yok' diyerek Medine'yi övdü.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cihâd 994, 1/163
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, önemi
Şehit, mükafatı
Şehitlik, şehitliğe özendirilmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36545, MU001000
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ أَبِى صَالِحٍ السَّمَّانِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ لَوْلاَ أَنْ أَشُقَّ عَلَى أُمَّتِى لأَحْبَبْتُ أَنْ لاَ أَتَخَلَّفَ عَنْ سَرِيَّةٍ تَخْرُجُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ وَلَكِنِّى لاَ أَجِدُ مَا أَحْمِلُهُمْ عَلَيْهِ وَلاَ يَجِدُونَ مَا يَتَحَمَّلُونَ عَلَيْهِ فَيَخْرُجُونَ وَيَشُقُّ عَلَيْهِمْ أَنْ يَتَخَلَّفُوا بَعْدِى فَوَدِدْتُ أَنِّى أُقَاتِلُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ فَأُقْتَلُ ثُمَّ أُحْيَا فَأُقْتَلُ ثُمَّ أُحْيَا فَأُقْتَلُ.
Tercemesi:
Ebû Hüreyre'den: Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuş¬tur: "Eğer ümmetime meşakkat yüklemiş olmasaydım Allah yolunda hiç bir seriyyeden geri kalmazdım. Fakat onları bindirecek binek bulamadım, onlar da bundan sonra binecek vasıta bulamaz. Benden sonra benim gibi her sefere çıkamamak onlara ağır gelir. Halbuki Allah yolunda savaşıp öldürülmeyi, sonra diriltilip tekrar öldürülmeyi, sonra diriltilip tekrar öldürülmeyi ne kadar çok isterdim."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cihâd 1000, 1/165
Senetler:
()
Konular:
Cihad, fazileti
Şehit, mükafatı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
61386, HM009977
Hadis:
حَدَّثَنَا وَكِيعٌ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِي الزِّنَادِ عَنِ الْأَعْرَجِ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ
عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ يَضْحَكُ اللَّهُ إِلَى رَجُلَيْنِ يَقْتُلُ أَحَدُهُمَا الْآخَرَ كِلَاهُمَا يَدْخُلُ الْجَنَّةَ يُقَاتِلُ هَذَا فِي سَبِيلِ اللَّهِ فَيُسْتَشْهَدُ قَالَ ثُمَّ يَتُوبُ اللَّهُ عَلَى قَاتِلِهِ فَيُسْلِمُ فَيُقَاتِلُ فِي سَبِيلِ اللَّهِ حَتَّى يُسْتَشْهَدَ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Hureyre 9977, 3/619
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
Konular:
Allah İnacı, Allah'ın gülmesi, hayreti, hoşlanması
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Şehit, mükafatı
Tevbe, önemi ve tevbeye teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26727, N003161
Hadis:
أَخْبَرَنَا هَارُونُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ بَكَّارٍ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى - وَهُوَ ابْنُ الْقَاسِمِ بْنِ سُمَيْعٍ - قَالَ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ وَاقِدٍ عَنْ كَثِيرِ بْنِ مُرَّةَ أَنَّ عُبَادَةَ بْنَ الصَّامِتِ حَدَّثَهُمْ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَا عَلَى الأَرْضِ مِنْ نَفْسٍ تَمُوتُ وَلَهَا عِنْدَ اللَّهِ خَيْرٌ تُحِبُّ أَنْ تَرْجِعَ إِلَيْكُمْ وَلَهَا الدُّنْيَا إِلاَّ الْقَتِيلُ فَإِنَّهُ يُحِبُّ أَنْ يَرْجِعَ فَيُقْتَلَ مَرَّةً أُخْرَى » .
Tercemesi:
Bize Harun b. Muhammed b. Bekkâr, ona Muhammed b. İsa b. Kâsım b. Sümey', ona Zeyd b. Vâkid, ona Kesîr b. Mürra, ona da Ubâde b. Sâmit, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Yeryüzünde şehit dışında hiçbir kimse, Allah nezdinde hayra nâl olsa ve (döndükten sonra) dünya(daki her şeye) sahip olacak olsa (bile) sizlere dönmek istemez. O, (dünyaya) döndürülmeyi ister ki bir kez daha (Allah yolunda) öldürülsün!
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cihâd 33, /2291
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Ebu Şecere Kesir b. Mürra el-Hadramî (Kesir b. Mürre)
3. Zeyd b. Vakıd el-Kuraşi (Zeyd b. Vakıd)
4. Ebu Süfyan Muhammed b. İsa el-Kuraşî (Muhammed b. İsa b. Kasım b. Sümey')
5. Harun b. Muhammed el-Âmilî (Harun b. Muhammed b. Bekkâr b. Bilal)
Konular:
KTB, ŞEHİT, ŞEHİTLİK
Şehit, mükafatı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30001, İM002801
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُرَّةَ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ فِى قَوْلِهِ ( وَلاَ تَحْسَبَنَّ الَّذِينَ قُتِلُوا فِى سَبِيلِ اللَّهِ أَمْوَاتًا بَلْ أَحْيَاءٌ عِنْدَ رَبِّهِمْ يُرْزَقُونَ ) قَالَ أَمَا إِنَّا سَأَلْنَا عَنْ ذَلِكَ فَقَالَ « أَرْوَاحُهُمْ كَطَيْرٍ خُضْرٍ تَسْرَحُ فِى الْجَنَّةِ فِى أَيِّهَا شَاءَتْ ثُمَّ تَأْوِى إِلَى قَنَادِيلَ مُعَلَّقَةٍ بِالْعَرْشِ فَبَيْنَمَا هُمْ كَذَلِكَ إِذِ اطَّلَعَ عَلَيْهِمْ رَبُّكَ اطِّلاَعَةً فَيَقُولُ سَلُونِى مَا شِئْتُمْ . قَالُوا رَبَّنَا وَمَاذَا نَسْأَلُكَ وَنَحْنُ نَسْرَحُ فِى الْجَنَّةِ فِى أَيِّهَا شِئْنَا فَلَمَّا رَأَوْا أَنَّهُمْ لاَ يُتْرَكُونَ مِنْ أَنْ يَسْأَلُوا قَالُوا نَسْأَلُكَ أَنْ تَرُدَّ أَرْوَاحَنَا فِى أَجْسَادِنَا إِلَى الدُّنْيَا حَتَّى نُقْتَلَ فِى سَبِيلِكَ . فَلَمَّا رَأَى أَنَّهُمْ لاَ يَسْأَلُونَ إِلاَّ ذَلِكَ تُرِكُوا » .
Tercemesi:
Bize Ali b. Muhammed, ona Ebu Muâviye, ona el-A'meş, ona Abdullah b. Mürra, ona Mesrûk, ona da Abdullah (b. Mesud), "Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanmayın. Aksine onlar diri (olup) Rablerinin nezdinde rızıklandırılırlar" ayetine dair şöyle rivayet etmiştir:
Biz bu (ayet) hakkında Hz. Peygamber'e (sav) sorduk. Nebî (sav), "(Şehidlerin) ruhları cennette istediği yere girip çıkan yeşil kuş gibidir. Ardından Arş'ta asılı kandillere konarlar. Onlar bu hal üzere iken birden Rabbin onlara muttali olup 'benden dilediğinizi isteyin' der. Onlar, 'Rabbimiz! Bizler cennette dilediğimiz yere girip çıkarken senden (daha) ne isteriz ki!' derler. Onlar, (bir şey) istemeden bırakılmayacaklarını anladıklarında 'senin yolunda öldürülmemiz için ruhlarımızı bedenlerimize iade edip (bizi) dünyaya (döndürmeni) istiyoruz' derler. (Allah teâlâ) onların sadece bunu istediklerini görünce (onlar, kendi hallerine) bırakılırlar" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 16, /455
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ali b. Muhammed el-Kûfî (Ali b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Hz. Peygamber, ayetleri tefsiri
Şehit, mükafatı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43823, DM002454
Hadis:
أَخْبَرَنَا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ سُلَيْمَانَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُرَّةَ عَنْ مَسْرُوقٍ قَالَ : سَأَلْنَا عَبْدَ اللَّهِ عَنْ أَرْوَاحِ الشُّهَدَاءِ وَلَوْلاَ عَبْدُ اللَّهِ لَمْ يُحَدِّثْنَا أَحَدٌ. قَالَ : أَرْوَاحُ الشُّهَدَاءِ عِنْدَ اللَّهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ فِى حَوَاصِلِ طَيْرٍ خُضْرٍ لَهَا قَنَادِيلُ مُعَلَّقَةٌ بِالْعَرْشِ ، تَسْرَحُ فِى أَىِّ الْجَنَّةِ شَاءُوا ثُمَّ تَرْجِعُ إِلَى قَنَادِيلِهَا ، فَيُشْرِفُ عَلَيْهِمْ رَبُّهُمْ فَيَقُولُ : أَلَكُمْ حَاجَةٌ تُرِيدُونَ شَيْئاً؟ فَيَقُولُونَ : لاَ إِلاَّ أَنْ نَرْجِعَ إِلَى الدُّنْيَا فَنُقْتَلَ مَرَّةً أُخْرَى.
Tercemesi:
Bize Said b. Âmir, ona Şube, ona Süleyman, ona Abdullah b. Mürre, ona da Mesrûk şöyle rivayet etmiştir:
Abdullah (b. Mesud)'a şehitlerin ruhları hakkında soru sorduk. Abdullah olmasaydı kimse bize (bu) hadis(i) rivayet etmeyecekti. (İbn Mesud), "Şehitlerin ruhları Allah katında Arş'a asılı vaziyette duran kandilleri olan yeşil kuşların kursaklarındadır. (Onlar) cennette diledikleri gibi gezip dolaşırlar, ardından kandillerine dönerler. Rableri onlara muttali olup 'istediğiniz bir ihtiyacınız var mı?' buyurur da onlar, 'Hayır! Sadece dünyaya dönüp bir kez daha öldürülmek istiyoruz' derler" dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Cihâd 19, 3/1560
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Abdullah b. Mürre el-Hemdanî (Abdullah b. Mürre)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
6. Ebu Muhammed Said b. Amir ed-Dube'î (Said b. Amir)
Konular:
KTB, ŞEHİT, ŞEHİTLİK
Şehit, mükafatı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43824, DM002455
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُبَارَكِ حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ يَحْيَى - هُوَ الصَّدَفِىُّ - حَدَّثَنَا صَفْوَانُ بْنُ عَمْرٍو عَنْ أَبِى الْمُثَنَّى الأُمْلُوكِىِّ عَنْ عُتْبَةَ بْنِ عَبْدٍ السُّلَمِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« الْقَتْلَى ثَلاَثَةٌ : مُؤْمِنٌ جَاهَدَ بِنَفْسِهِ وَمَالِهِ فِى سَبِيلِ اللَّهِ إِذَا لَقِىَ الْعَدُوَّ قَاتَلَ حَتَّى قُتِلَ ». قَالَ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- فِيهِ :« فَذَلِكَ الشَّهِيدُ الْمُمْتَحَنُ فِى خَيْمَةِ اللَّهِ تَحْتَ عَرْشِهِ لاَ يَفْضُلُهُ النَّبِيُّونَ إِلاَ بِدَرَجَةِ النُّبُوَّةِ ، وَمُؤْمِنٌ خَلَطَ عَمَلاً صَالِحاً وَآخَرَ سَيِّئاً جَاهَدَ بِنَفْسِهِ وَمَالِهِ فِى سَبِيلِ اللَّهِ إِذَا لَقِىَ الْعَدُوَّ قَاتَلَ حَتَّى يُقْتَلَ ». قَالَ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- فِيهِ :« مُمَصْمِصَةٌ مَحَتْ ذُنُوبَهُ وَخَطَايَاهُ ، إِنَّ السَّيْفَ مَحَّاءٌ لِلْخَطَايَا ، وَأُدْخِلَ الْجَنَّةَ مِنْ أَىِّ أَبْوَابِ الْجَنَّةِ شَاءَ ، وَمُنَافِقٌ جَاهَدَ بِنَفْسِهِ وَمَالِهِ فَإِذَا لَقِىَ الْعَدُوَّ قَاتَلَ حَتَّى يُقْتَلَ فَذَاكَ فِى النَّارِ ، إِنَّ السَّيْفَ لاَ يَمْحُو النِّفَاقَ ». قَالَ عَبْدُ اللَّهِ : يُقَالُ لِلثَّوْبِ إِذَا غُسِلَ مُصْمِصَ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Mübârek, ona Muâviye b. Yahya es-Sadefî, ona Safvân b. Amr, ona Ebu Müsennâ el-Emlûkî, ona da Utbe b. Abd es-Sülemî, Hz. Peygamber'den (sav) naklen şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), "Öldürülenler üç (sınıftır. Biri), Allah yolunda canı ve malı ile cihad edip düşmanla karşılaştığında öldürülene dek savaşan mümindir" buyurdu ve Nebî (sav), (bu kişinin cihadına dair) "(İşte) bu, imtihana tâbi tutulmuş şehit, Allah'ın arşı altındaki çadırdadır. Peygamberler ona sadece nübüvvet makamı dolayısıyla üstün gelmişlerdir" dedi. Hz. Peygamber (sav), (sözlerine devam ederek) "(Diğeri), günahıyla-sevabıyla (yaşayan ve) canı ile bedeniyle Allah yolunda cihad eden mümin olup düşmanla karşılaştığında öldürülene dek savaşır" buyurdu ve (bunun hakkında) "Hatalarını ve günahlarını temizleyen tertemiz (bir cihad!) Şüphesiz kılıç, günahlarını siler süpürür ve (mücahid), cennetin hangi kapısından isterse cennete girdirilir" dedi. (Sözlerine devam eden) Rasulullah (sav), "(Diğeri de) canı ve malıyla cihad edip düşmanla karşılaştığında öldürülene dek savaşan münafıktırtır! Şüphesiz kılıç, nifakı silmez!" buyurdu.
Abdullah ed-Dârimî şöyle demiştir: Elbise, yıkandığı zaman (hadiste geçen kelimelerden olan) "musmisa" denir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Cihâd 20, 3/1561
Senetler:
1. Utbe b. Abd es-Sülemî (Utbe b. Abd)
2. Ebu Müsenna Damdam el-Hımsî (Damdam)
3. Safvan b. Amr es-Sekseki (Safvan b. Amr b. Herm)
4. Muaviye b. Yahya eş-Şamî (Muaviye b. Yahya)
5. Muhammed b. Mübarek el-Kuraşî (Muhammed b. Mübarek b. Ya'la)
Konular:
Cihad, el, dil veya mal ile yapılan cihad
Cihad, fazileti
KTB, CİHAD
KTB, ŞEHİT, ŞEHİTLİK
Şehit, mükafatı
Şehit, türleri
Şehitlik, şehitliğe özendirilmek