Bize Muhammed b. Müsenna, ona Ebu Davud; (T)
Bize Nasr b. Muhacir, ona Yezid b. Harun, ona Mesudi, ona Amr b. Mürre, ona İbn Ebu Leyla, ona da Muaz b. Cebel şöyle rivayet etti:
Namaz ve oruç üç evre geçirdi. Ravi Nasr, hadisi uzunca nakletti. İbn Müsenna, hadisi kısa bir şekilde, sadece namazın Beyt-i Makdis'e doğru kılınması ile alakalı kıssayı nakletti. (Namazın) üçüncü evresi şöyleydi: Hz. Peygamber (sav), Medine'ye geldi ve on üç ay boyunca Beyt-i Makdis'e doğru namaz kıldı. Ardından Allah Teâlâ, 'Yüzünün semaya dönüp durduğunu görüyoruz. Seni, razı olduğun bir kıbleye yönlendireceğiz. Yüzünü, Mescid-i Haram tarafına çevir. Sizler de nerede olursanız olun yüzünüzü oraya çevirin' ayetini indirdi. Yani Allah Teâlâ O'nun yüzünü Kâbe'ye çevirdi. İbn Müsenna'nın rivayeti bu şekildedir. Ravi Nasr, rivayetinde bir önceki hadiste rüya gören kimsenin ismini açıklamış ve şöyle rivayet etmiştir: Ensar'dan biri olan Abdullah b. Zeyd geldi ve kıbleye yönelip şöyle dedi: Allah en büyüktür, Allah en büyüktür, şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur, şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur, şehadet ederim ki Muhammed Allah'ın Rasulüdür, şehadet ederim ki Muhammed Allah'ın Rasulüdür, iki kere haydi namaza, iki kere haydi kurtuluşa, Allah en büyüktür, Allah en büyüktür, Allah'tan başka ilah yoktur. Sonra biraz durdu, ardından (bir daha) kalktı ve benzer şeyler söyledi. Ancak bu defa, haydi namaza cümlesinden sonra 'namaz vakti girdi' namaz vakti cümlelerini ilave etti. Muaz b. Cebel, Hz. Peygamber'in (sav) '(ezanı) Bilal'e öğret' diye buyurduğunu ifade etti. Bilal de ezanı okudu.
[Ravi Nasr, oruç hakkında şunları anlattı: Rasulullah (sav), her aydan üç gün ve (bir de) âşûrâ orucunu tutardı. Allah Teâlâ, 'Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı' ayetini '...fakirlerin yemeği' kısmına kadar indirdi. Bundan sonra, dileyen oruç tuttu, dileyen de oruç tutmayıp her gün fakirlere yemek yedirdi ve bu, onlardan sorumluluğu kaldırdı. Bu orucun bir evresiydi. Ardından Allahu Teâlâ, 'İçerisinde Kur'ân'ın indirildiği Ramazan ayı' ayetini 'diğer günlerde' kısmına kadar indirdi. Böylece oruç, Ramazan ayına erişene kesin olarak farz kılınmış oldu. Yolcuya kaza etmesi, orucu tutamayan yaşlı erkek ve kadınlara da yemek yedirmeleri ruhsatı verildi. (Sahabi) Sırma, bütün gün çalışmış olarak geldi. Ravi, hadisin kalan kısmını rivayet etti.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4932, D000507
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى عَنْ أَبِى دَاوُدَ ح
وَحَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ الْمُهَاجِرِ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ عَنِ الْمَسْعُودِىِّ عَنْ عَمْرِو بْنِ مُرَّةَ عَنِ ابْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ مُعَاذِ بْنِ جَبَلٍ قَالَ:
" أُحِيلَتِ الصَّلاَةُ ثَلاَثَةَ أَحْوَالٍ وَأُحِيلَ الصِّيَامُ ثَلاَثَةَ أَحْوَالٍ وَسَاقَ نَصْرٌ الْحَدِيثَ بِطُولِهِ وَاقْتَصَّ ابْنُ الْمُثَنَّى مِنْهُ قِصَّةَ صَلاَتِهِمْ نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ قَطُّ قَالَ الْحَالُ الثَّالِثُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدِمَ الْمَدِينَةَ فَصَلَّى - يَعْنِى نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ - ثَلاَثَةَ عَشَرَ شَهْرًا فَأَنْزَلَ اللَّهُ تَعَالَى هَذِهِ الآيَةَ "(قَدْ نَرَى تَقَلُّبَ وَجْهِكَ فِى السَّمَاءِ فَلَنُوَلِّيَنَّكَ قِبْلَةً تَرْضَاهَا فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَحَيْثُ مَا كُنْتُمْ فَوَلُّوا وُجُوهَكُمْ شَطْرَهُ)" فَوَجَّهَهُ اللَّهُ تَعَالَى إِلَى الْكَعْبَةِ . وَتَمَّ حَدِيثُهُ وَسَمَّى نَصْرٌ صَاحِبَ الرُّؤْيَا قَالَ فَجَاءَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ زَيْدٍ رَجُلٌ مِنَ الأَنْصَارِ وَقَالَ فِيهِ فَاسْتَقْبَلَ الْقِبْلَةَ قَالَ اللَّهُ أَكْبَرُ اللَّهُ أَكْبَرُ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ أَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ أَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ حَىَّ عَلَى الصَّلاَةِ مَرَّتَيْنِ حَىَّ عَلَى الْفَلاَحِ مَرَّتَيْنِ اللَّهُ أَكْبَرُ اللَّهُ أَكْبَرُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ ثُمَّ أَمْهَلَ هُنَيَّةً ثُمَّ قَامَ فَقَالَ مِثْلَهَا إِلاَّ أَنَّهُ قَالَ زَادَ بَعْدَ مَا قَالَ حَىَّ عَلَى الْفَلاَحِ. قَدْ قَامَتِ الصَّلاَةُ قَدْ قَامَتِ الصَّلاَةُ. قَالَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "لَقِّنْهَا بِلاَلاً." فَأَذَّنَ بِهَا بِلاَلٌ وَقَالَ فِى الصَّوْمِ قَالَ فَإِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَصُومُ ثَلاَثَةَ أَيَّامٍ مِنْ كُلِّ شَهْرٍ وَيَصُومُ يَوْمَ عَاشُورَاءَ فَأَنْزَلَ اللَّهُ تَعَالَى "(كُتِبَ عَلَيْكُمُ الصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى الَّذِينَ مِنَ قَبْلِكُمْ)" إِلَى قَوْلِهِ "(طَعَامُ مِسْكِينٍ)" فَكَانَ مَنْ شَاءَ أَنْ يَصُومَ صَامَ وَمَنْ شَاءَ أَنْ يُفْطِرَ وَيُطْعِمَ كُلَّ يَوْمٍ مِسْكِينًا أَجْزَأَهُ ذَلِكَ وَهَذَا حَوْلٌ فَأَنْزَلَ اللَّهُ تَعَالَى "(شَهْرُ رَمَضَانَ الَّذِى أُنْزِلَ فِيهِ الْقُرْآنُ)" إِلَى "(أَيَّامٍ أُخَرَ)" فَثَبَتَ الصِّيَامُ عَلَى مَنْ شَهِدَ الشَّهْرَ وَعَلَى الْمُسَافِرِ أَنْ يَقْضِىَ وَثَبَتَ الطَّعَامُ لِلشَّيْخِ الْكَبِيرِ وَالْعَجُوزِ اللَّذَيْنِ لاَ يَسْتَطِيعَانِ الصَّوْمَ وَجَاءَ صِرْمَةُ وَقَدْ عَمِلَ يَوْمَهُ وَسَاقَ الْحَدِيثَ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Ebu Davud; (T)
Bize Nasr b. Muhacir, ona Yezid b. Harun, ona Mesudi, ona Amr b. Mürre, ona İbn Ebu Leyla, ona da Muaz b. Cebel şöyle rivayet etti:
Namaz ve oruç üç evre geçirdi. Ravi Nasr, hadisi uzunca nakletti. İbn Müsenna, hadisi kısa bir şekilde, sadece namazın Beyt-i Makdis'e doğru kılınması ile alakalı kıssayı nakletti. (Namazın) üçüncü evresi şöyleydi: Hz. Peygamber (sav), Medine'ye geldi ve on üç ay boyunca Beyt-i Makdis'e doğru namaz kıldı. Ardından Allah Teâlâ, 'Yüzünün semaya dönüp durduğunu görüyoruz. Seni, razı olduğun bir kıbleye yönlendireceğiz. Yüzünü, Mescid-i Haram tarafına çevir. Sizler de nerede olursanız olun yüzünüzü oraya çevirin' ayetini indirdi. Yani Allah Teâlâ O'nun yüzünü Kâbe'ye çevirdi. İbn Müsenna'nın rivayeti bu şekildedir. Ravi Nasr, rivayetinde bir önceki hadiste rüya gören kimsenin ismini açıklamış ve şöyle rivayet etmiştir: Ensar'dan biri olan Abdullah b. Zeyd geldi ve kıbleye yönelip şöyle dedi: Allah en büyüktür, Allah en büyüktür, şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur, şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur, şehadet ederim ki Muhammed Allah'ın Rasulüdür, şehadet ederim ki Muhammed Allah'ın Rasulüdür, iki kere haydi namaza, iki kere haydi kurtuluşa, Allah en büyüktür, Allah en büyüktür, Allah'tan başka ilah yoktur. Sonra biraz durdu, ardından (bir daha) kalktı ve benzer şeyler söyledi. Ancak bu defa, haydi namaza cümlesinden sonra 'namaz vakti girdi' namaz vakti cümlelerini ilave etti. Muaz b. Cebel, Hz. Peygamber'in (sav) '(ezanı) Bilal'e öğret' diye buyurduğunu ifade etti. Bilal de ezanı okudu.
[Ravi Nasr, oruç hakkında şunları anlattı: Rasulullah (sav), her aydan üç gün ve (bir de) âşûrâ orucunu tutardı. Allah Teâlâ, 'Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı' ayetini '...fakirlerin yemeği' kısmına kadar indirdi. Bundan sonra, dileyen oruç tuttu, dileyen de oruç tutmayıp her gün fakirlere yemek yedirdi ve bu, onlardan sorumluluğu kaldırdı. Bu orucun bir evresiydi. Ardından Allahu Teâlâ, 'İçerisinde Kur'ân'ın indirildiği Ramazan ayı' ayetini 'diğer günlerde' kısmına kadar indirdi. Böylece oruç, Ramazan ayına erişene kesin olarak farz kılınmış oldu. Yolcuya kaza etmesi, orucu tutamayan yaşlı erkek ve kadınlara da yemek yedirmeleri ruhsatı verildi. (Sahabi) Sırma, bütün gün çalışmış olarak geldi. Ravi, hadisin kalan kısmını rivayet etti.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 28, /127
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Muaz b. Cebel el-Ensarî (Muaz b. Cebel b. Amr b. Evs b. Âiz)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Amr b. Mürre el-Muradî (Amr b. Mürre b. Abdullah b. Tarık)
4. Abdurrahman b. Abdullah el-Mesudi (Abdurrahman b. Abdullah b. Utbe b. Abdullah b. Mesud)
5. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
6. Nasr b. Muhacir el-Messisî (Nasr b. Muhacir)
Konular:
Aşure, aşure gününde oruç tutmaya teşvik
Ezan, tarihçesi
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
Nafile Oruç, nafile orucun fazileti
Oruç, ne zaman farz kılındı
Bize Amr b. Avn, ona Hüşeym, ona Humeyd, ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Ömer b. Hattab şöyle demiştir:
Üç konuda Rabbime muvafakat ettim. Bu konular şunlardı: “Ya Rasulallah! Makam-ı İbrahim'in bulunduğu yeri namaz yeri edinsek?” dedim, ardından "İbrahim'in makamını namaz yeri edinin." (Bakara, 125) ayeti nazil oldu. Diğeri, hicab ayetidir. “Ya Rasulallah! Eşlerine, perde gerisinde durmalarını söylesen. Zira onlarla hayırlı hayırsız herkes konuşabiliyor” dedim, ardından hicab ayeti (Ahzab, 53) nazil oldu. Kendisine karşı kıskançlıkları sebebiyle Hz. Peygamber'in (sav) eşleri toplanmışlardı. Onlara “Umulur ki Rabbi, sizi boşarsa ona sizden daha hayırlı eşler verecektir” dedim, müteakiben ilgili ayet (Tahrim, 5) nazil oldu.
Bize İbn Ebu Meryem, ona Yahya b. Eyyub, ona da Humeyd şöyle demiştir: Ben bu hadisi Enes'ten duydum.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
278106, B000402-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ قَالَ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ عَنْ حُمَيْدٍ عَنْ أَنَسٍ قَالَ قَالَ عُمَرُ وَافَقْتُ رَبِّى فِى ثَلاَثٍ ، فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ لَوِ اتَّخَذْنَا مِنْ مَقَامِ إِبْرَاهِيمَ مُصَلًّى فَنَزَلَتْ ( وَاتَّخِذُوا مِنْ مَقَامِ إِبْرَاهِيمَ مُصَلًّى ) وَآيَةُ الْحِجَابِ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، لَوْ أَمَرْتَ نِسَاءَكَ أَنْ يَحْتَجِبْنَ ، فَإِنَّهُ يُكَلِّمُهُنَّ الْبَرُّ وَالْفَاجِرُ . فَنَزَلَتْ آيَةُ الْحِجَابِ ، وَاجْتَمَعَ نِسَاءُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى الْغَيْرَةِ عَلَيْهِ فَقُلْتُ لَهُنَّ (عَسَى رَبُّهُ إِنْ طَلَّقَكُنَّ أَنْ يُبَدِّلَهُ أَزْوَاجًا خَيْرًا مِنْكُنَّ) . فَنَزَلَتْ هَذِهِ الآيَةُ .حَدَّثَنَا اِبْنُ اَبي مَرْيَمَ قالَ اَخْبَرَنا يَحْي ابْنُ اَيوبَ قالَ حَدَّثَنَي حُمَيْدٌ قالَ سَمِعْتُ اَنَسًا بِهذا
Tercemesi:
Bize Amr b. Avn, ona Hüşeym, ona Humeyd, ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Ömer b. Hattab şöyle demiştir:
Üç konuda Rabbime muvafakat ettim. Bu konular şunlardı: “Ya Rasulallah! Makam-ı İbrahim'in bulunduğu yeri namaz yeri edinsek?” dedim, ardından "İbrahim'in makamını namaz yeri edinin." (Bakara, 125) ayeti nazil oldu. Diğeri, hicab ayetidir. “Ya Rasulallah! Eşlerine, perde gerisinde durmalarını söylesen. Zira onlarla hayırlı hayırsız herkes konuşabiliyor” dedim, ardından hicab ayeti (Ahzab, 53) nazil oldu. Kendisine karşı kıskançlıkları sebebiyle Hz. Peygamber'in (sav) eşleri toplanmışlardı. Onlara “Umulur ki Rabbi, sizi boşarsa ona sizden daha hayırlı eşler verecektir” dedim, müteakiben ilgili ayet (Tahrim, 5) nazil oldu.
Bize İbn Ebu Meryem, ona Yahya b. Eyyub, ona da Humeyd şöyle demiştir: Ben bu hadisi Enes'ten duydum.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Salât 32, 1/277
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
3. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
4. Yahya b. Eyyüb el-Gafikî (Yahya b. Eyyüb)
5. Said b. Ebu Meryem el-Cümehî (Said b. Hakem b. Muhammed b. Salim b. Meryem)
Konular:
Hased, Kıskançlık
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, NAMAZ,
Namaz, Kıble
Tesettür,
Tesettür, örtü ayeti
Tesettür, Tesettür / Hicab Ayetinin nazil olması
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ رَجَاءٍ قَالَ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ - رضى الله عنهما - قَالَ:
كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلَّى نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ سِتَّةَ عَشَرَ أَوْ سَبْعَةَ عَشَرَ شَهْرًا ، وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُحِبُّ أَنْ يُوَجَّهَ إِلَى الْكَعْبَةِ ، فَأَنْزَلَ اللَّهُ "قَدْ نَرَى تَقَلُّبَ وَجْهِكَ فِى السَّمَاءِ" فَتَوَجَّهَ نَحْوَ الْكَعْبَةِ ، وَقَالَ السُّفَهَاءُ مِنَ النَّاسِ - وَهُمُ الْيَهُودُ - مَا وَلاَّهُمْ عَنْ قِبْلَتِهِمُ الَّتِى كَانُوا عَلَيْهَا "قُلْ لِلَّهِ الْمَشْرِقُ وَالْمَغْرِبُ يَهْدِى مَنْ يَشَاءُ إِلَى صِرَاطٍ مُسْتَقِيمٍ" فَصَلَّى مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم رَجُلٌ ثُمَّ خَرَجَ بَعْدَ مَا صَلَّى ، فَمَرَّ عَلَى قَوْمٍ مِنَ الأَنْصَارِ فِى صَلاَةِ الْعَصْرِ نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ فَقَالَ هُوَ يَشْهَدُ أَنَّهُ صَلَّى مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ، وَأَنَّهُ تَوَجَّهَ نَحْوَ الْكَعْبَةِ . فَتَحَرَّفَ الْقَوْمُ حَتَّى تَوَجَّهُوا نَحْوَ الْكَعْبَةِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2958, B000399
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ رَجَاءٍ قَالَ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ - رضى الله عنهما - قَالَ:
كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلَّى نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ سِتَّةَ عَشَرَ أَوْ سَبْعَةَ عَشَرَ شَهْرًا ، وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُحِبُّ أَنْ يُوَجَّهَ إِلَى الْكَعْبَةِ ، فَأَنْزَلَ اللَّهُ "قَدْ نَرَى تَقَلُّبَ وَجْهِكَ فِى السَّمَاءِ" فَتَوَجَّهَ نَحْوَ الْكَعْبَةِ ، وَقَالَ السُّفَهَاءُ مِنَ النَّاسِ - وَهُمُ الْيَهُودُ - مَا وَلاَّهُمْ عَنْ قِبْلَتِهِمُ الَّتِى كَانُوا عَلَيْهَا "قُلْ لِلَّهِ الْمَشْرِقُ وَالْمَغْرِبُ يَهْدِى مَنْ يَشَاءُ إِلَى صِرَاطٍ مُسْتَقِيمٍ" فَصَلَّى مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم رَجُلٌ ثُمَّ خَرَجَ بَعْدَ مَا صَلَّى ، فَمَرَّ عَلَى قَوْمٍ مِنَ الأَنْصَارِ فِى صَلاَةِ الْعَصْرِ نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ فَقَالَ هُوَ يَشْهَدُ أَنَّهُ صَلَّى مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ، وَأَنَّهُ تَوَجَّهَ نَحْوَ الْكَعْبَةِ . فَتَحَرَّفَ الْقَوْمُ حَتَّى تَوَجَّهُوا نَحْوَ الْكَعْبَةِ .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Recâ, ona İsrail, ona Ebu İshak, ona Berâ b. Âzib’in (r.anhumâ) şöyle dediğini rivayet etti:
Rasulullah Beytü’l-Makdis’e doğru on altı ya da on yedi ay namaz kıldı. Bununla birlikte Rasulullah (sav), yüzünün Kâbe’ye döndürülmesini seviyor ve arzu ediyordu. Bunun için Yüce Allah da: "Biz yüzünü göğe doğru evirip çevirmeni elbette görüyoruz" (Bakara 2/144) ayetini indirdi. Böylece Kâbe’ye doğru yöneldi. İnsanlar arasından beyinsizler –ki bunlar Yahudilerdi- : 'Onları daha önce yöneldikleri kıblelerinden döndüren nedir' (Bakara 2/142) dediler. "De ki: Doğu da, Batı da Allah’ındır. O dilediği kimseyi doğru yola iletir" (Bakara 2/142). Nebi (sav) ile birlikte bir adam namaz kıldıktan sonra çıktı. Ensar’dan bir cemaatin ikindi namazında Beytü’l-Makdis’e doğru namaz kıldıklarını görünce o, Rasulullah (sav) ile birlikte ve Kâbe’ye doğru yüzünü çevirdiği halde namaz kıldığına dair şahitlik etti. Bunun üzerine cemaat de yüzlerini Kâbe tarafına çevirinceye kadar meyledip döndüler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Salât 31, 1/276
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
3. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
4. Ebu Ömer Abdullah b. Racâ el-Ğudânî (Abdullah b. Racâ b. Ömer)
Konular:
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, KIBLE
KTB, NAMAZ,
Namaz, namaz kılarken kıbleye yönelmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4257, M001177
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَأَبُو بَكْرِ بْنُ خَلاَّدٍ جَمِيعًا عَنْ يَحْيَى - قَالَ ابْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ - عَنْ سُفْيَانَ حَدَّثَنِى أَبُو إِسْحَاقَ قَالَ سَمِعْتُ الْبَرَاءَ يَقُولُ
"صَلَّيْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ سِتَّةَ عَشَرَ شَهْرًا أَوْ سَبْعَةَ عَشَرَ شَهْرًا ثُمَّ صُرِفْنَا نَحْوَ الْكَعْبَةِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna ve Ebu Bekir b. Hallâd, onlara Yaya b. Said (el-Kattân), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Ebu İshak'ın (es-Sebîî) rivayet ettiğine göre (Ebu Umare) Bera (b. Azib el-Ensarî) (ra) şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) ile on altı on yedi ay Beyt-i Makdis'e (Kudüs) doğru namaz kıldık. Daha sonra Kâbe'ye doğru döndürüldük."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1177, /212
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
3. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Muhammed b. Hallad el-Bahili (Muhammed b. Hallad b. Kesir)
Konular:
İbadethaneler, Mescid-i Aksa, saygınlığı
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4260, M001178
Hadis:
حَدَّثَنَا شَيْبَانُ بْنُ فَرُّوخَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ دِينَارٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ ح
وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ - وَاللَّفْظُ لَهُ - عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ
"بَيْنَمَا النَّاسُ فِى صَلاَةِ الصُّبْحِ بِقُبَاءٍ إِذْ جَاءَهُمْ آتٍ فَقَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ أُنْزِلَ عَلَيْهِ اللَّيْلَةَ. وَقَدْ أُمِرَ أَنْ يَسْتَقْبِلَ الْكَعْبَةَ فَاسْتَقْبِلُوهَا. وَكَانَتْ وُجُوهُهُمْ إِلَى الشَّامِ فَاسْتَدَارُوا إِلَى الْكَعْبَةِ."
Tercemesi:
Bize Şeyban b. Ferruh, ona Abdülaziz b. Müslim, ona Abdullah b. Dinar, ona da Abdullah b. Ömer (ra); (T)
Bize Kuteybe b. Said -ki lafızlar ona aittir-, ona Malik b. Enes, ona da Abdullah b. Dinar'ın rivayet ettiğine göre Abdullah b. Ömer (ra) şöyle demiştir:
"İnsanlar Kuba'da sabah namazını kılarlarken yanlarına biri geldi ve bu gece Rasululla'a (sav) bir ayet nazil oldu ve Kâbe'ye yönelmesi emredildi. O halde siz de Kâbe'ye yönelin dedi. O esnada onların yüzleri Şam'a dönüktü. Bunun üzerine hemen Kâbe'ye doğru döndüler."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1178, /212
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Dinar el-Kuraşî (Abdullah b. Dinar)
3. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
4. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Kabe
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4261, M001179
Hadis:
حَدَّثَنِى سُوَيْدُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنِى حَفْصُ بْنُ مَيْسَرَةَ عَنْ مُوسَى بْنِ عُقْبَةَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ وَعَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ
"بَيْنَمَا النَّاسُ فِى صَلاَةِ الْغَدَاةِ إِذْ جَاءَهُمْ رَجُلٌ." بِمِثْلِ حَدِيثِ مَالِكٍ.
Tercemesi:
Bize Süveyd b. Said, ona Hafs b. Meysere, ona Musa b. Ukbe, ona Nafi', ona da İbn Ömer, ona Abdullah b. Dinar, ona da İbn Ömer; "insanlar sabah namazını kılarlarken yanlarına bir adam geldi" şeklinde Malik'in (b. Enes) rivayet ettiği hadisin aynısını rivayet ettiler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1179, /212
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Dinar el-Kuraşî (Abdullah b. Dinar)
3. Ebu Muhammed Musa b. Ukbe el-Kuraşî (Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
4. Ebu Amr Hafs b. Meysere el-Ukaylî (Hafs b. Meysere)
5. Ebu Muhammed Süveyd b. Saîd el-Herevî (Süveyd b. Saîd b. Sehl b. Şehriyâr)
Konular:
Kabe
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4263, M001180
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يُصَلِّى نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ فَنَزَلَتْ "(قَدْ نَرَى تَقَلُّبَ وَجْهِكَ فِى السَّمَاءِ فَلَنُوَلِّيَنَّكَ قِبْلَةً تَرْضَاهَا فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ)" فَمَرَّ رَجُلٌ مِنْ بَنِى سَلِمَةَ وَهُمْ رُكُوعٌ فِى صَلاَةِ الْفَجْرِ وَقَدْ صَلَّوْا رَكْعَةً فَنَادَى أَلاَ إِنَّ الْقِبْلَةَ قَدْ حُوِّلَتْ. فَمَالُوا كَمَا هُمْ نَحْوَ الْقِبْلَةِ.
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe (el-Absî), ona (Ebu Osman) Affân (b. Müslim el-Bahilî), ona (Ebu Seleme) Hammad b. Seleme (el-Basrî), ona (Ebu Muhammed) Sabit (b. Eslem el-Bünanî), ona Enes (b. Malik) (ra) rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Beyt-i Makdis'e doğru namaz kılıyordu. "Yüzünü göğe çevirip durduğunu görüyoruz. Hoşnut olacağın kıbleye seni elbette çevireceğiz. Artık yüzünü Mescid-i Haram semtine çevir"(Bakara 2/144) ayeti nazil oldu. Seleme oğullarından bir adam, sabah namazında rükû halinde olan kabilesine uğradı ve dikkat edin! Kıble, (Kâbe'ye) çevrildi dedi. Bunun üzerine onlar da oldukları vaziyette kıbleye doğru döndüler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1180, /212
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Osman Affân b. Müslim el-Bahilî (Affân b. Müslim b. Abdullah)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
İbadethaneler, Mescid-i Aksa, saygınlığı
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, KIBLE
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
98369, MŞ007514
Hadis:
حَدَّثَنَا وَكِيعٌ , قَالَ : حدَّثَنَا إسْرَائِيلُ ، عَنْ عَبْدِ الأَعْلَى ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ ، قَالَ : مَا بَيْنَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ قِبْلَةٌ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Salât 7514, 5/140
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
Konular:
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8078, D001045
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ ثَابِتٍ وَحُمَيْدٍ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَأَصْحَابَهُ كَانُوا يُصَلُّونَ نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ فَلَمَّا نَزَلَتْ هَذِهِ الآيَةُ
"(فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَحَيْثُ مَا كُنْتُمْ فَوَلُّوا وُجُوهَكُمْ شَطْرَهُ)" فَمَرَّ رَجُلٌ مِنْ بَنِى سَلِمَةَ فَنَادَاهُمْ وَهُمْ رُكُوعٌ فِى صَلاَةِ الْفَجْرِ نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ أَلاَ إِنَّ الْقِبْلَةَ قَدْ حُوِّلَتْ إِلَى الْكَعْبَةِ مَرَّتَيْنِ فَمَالُوا كَمَا هُمْ رُكُوعٌ إِلَى الْكَعْبَةِ.
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Sabit ve Humeyd, onlara da Enes şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav) ve ashabı Beyt-i Makdis'e doğru namaz kılmaktaydılar. "Yüzünü Mescid-i Harâm tarafına çevir. Sizler de her nerede olursanız olun yüzünüzü onun tarafına çevirin" ayeti inince bir adam, Seleme oğulları (yurdundan) geçti. Onlar, sabah namazında Beyt-i Makdis'e doğru rükû halinde iken kendilerine iki kere dikkat edin! Kıble, Kâbe'ye çevrildi diye seslendi. Onlar da rükûda oldukları halde Kâbe'ye döndüler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 207, /243
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Kabe
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270632, D001045-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ ثَابِتٍ وَحُمَيْدٍ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَأَصْحَابَهُ كَانُوا يُصَلُّونَ نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ فَلَمَّا نَزَلَتْ هَذِهِ الآيَةُ
"(فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَحَيْثُ مَا كُنْتُمْ فَوَلُّوا وُجُوهَكُمْ شَطْرَهُ)" فَمَرَّ رَجُلٌ مِنْ بَنِى سَلِمَةَ فَنَادَاهُمْ وَهُمْ رُكُوعٌ فِى صَلاَةِ الْفَجْرِ نَحْوَ بَيْتِ الْمَقْدِسِ أَلاَ إِنَّ الْقِبْلَةَ قَدْ حُوِّلَتْ إِلَى الْكَعْبَةِ مَرَّتَيْنِ فَمَالُوا كَمَا هُمْ رُكُوعٌ إِلَى الْكَعْبَةِ.
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Sabit ve Humeyd, onlara da Enes şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav) ve ashabı Beyt-i Makdis'e doğru namaz kılmaktaydılar. "Yüzünü Mescid-i Harâm tarafına çevir. Sizler de her nerede olursanız olun yüzünüzü onun tarafına çevirin" ayeti inince bir adam, Seleme oğulları (yurdundan) geçti. Onlar, sabah namazında Beyt-i Makdis'e doğru rükû halinde iken kendilerine iki kere dikkat edin! Kıble, Kâbe'ye çevrildi diye seslendi. Onlar da rükûda oldukları halde Kâbe'ye döndüler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 207, /243
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Kabe
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
KTB, NAMAZ,