63 Kayıt Bulundu.
Ta ki (ey müminler!) Allah'a ve Resûlüne iman edesiniz, Resûlüne yardım edesiniz, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam Allah'ı tesbih edesiniz.
Bize Yesere b. Safvân b. Cemil el-Lahmî, ona Nâfi b. Ömer, ona da İbn Ebu Müleyke şöyle demiştir: Şu iki çok hayırlı adam, Ebu Bekir ile Ömer, neredeyse helak olacaktılar. Temîm oğulları süvarileri Hz. Peygamber'in (sav) huzuruna geldiğinde, bu ikisi Peygamber'in yanında seslerini yükselttiler. Birisi Mucâşî oğullarının kardeşi olan Akra b. Hâbis'i, diğeri de başka birisini yönetici adayı olarak Hz. Peygamber'e işaret etti. Nâfi der ki: Ben bu işaret edilen kimsenin ismini ezberimde tutamadım. Bunun üzerine Ebu Bekir, Ömer'e “bana muhalefet etmek istiyorsun” dedi. Ömer de “ben sana muhalefet etmek istemedim” dedi. Böylece tartışmada sesleri yükseldi. Bunun üzerine Allah "Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber’in sesinden fazla yükseltmeyin. Birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi onunla yüksek sesle konuşmayın. Yoksa siz farkında olmadan bütün amelleriniz boşa gidiverir!" (Hucurât,2) ayetini indirdi. İbn Zübeyir der ki: Bu ayetten sonra Ömer, bir daha Hz. Peygamber'in duyup anlayacağı kadar bile onun huzurunda yüksek sesle konuşmadı. İbn Zübeyir aynı ifadeyi dedesi Ebu Bekir için kullanmadı.
Bize Ebu Nuaym, ona Süfyân, ona Ebu Sahra, ona Safvân b. Muhriz el-MâzinÎ, ona da İmrân b. Husayn (r.anhuma) şöyle demiştir: Temîm oğullarından bir grup Hz. Peygamber'e (sav) geldi. Peygamber (sav) onlara (İslam'ı anlattı ve) "ey Temîm oğulları, hadi bu müjdeyi kabul edin" buyurdu. Onlar da “ey Allah'ın Rasulü, bizlere ahiret müjdeleri verdin, dünyalık da ver” dediler. Hz. Peygamber'in yüzünde hoşnutsuzluk görüldü. Bu sırada Yemen'den bir grup insan geldi. Rasulullah bunlara hitaben "Temim oğullarının kabul etmediği müjdeyi sizler kabul edin" buyurdu. Yemenliler “kabul ettik ey Allah'ın rasulü” dediler.
Bana İbrahim b. Musa, ona Hişâm b. Yusuf, ona Cüreyc, ona İbn Ebu Müleyke, ona Abdullah b. Zübeyir şöyle rivayet etmiştir: Temîm oğullarından süvari bir heyet Peygamber'in (sav) huzuruna gelmişti. Ebu Bekir “ey Allah'ın Rasulü, bunlara yönetici olarak Ka'ka' b. Ma'bed b. Zurâre'yi tayin et” dedi. Ömer ise “Hayır, o olmaz, Akra b. Hâbis'i tayin et” dedi. Bunun üzerine Ebu Bekir “sen sadece muhalefet etmek istiyorsun” dedi. Ömer de “hayır ben sana muhalefet etmek arzusunda değilim” dedi. Böylece Hz. Peygamber'in huzurunda yüksek sesle tartıştılar. Bunu üzerine "Ey iman edenler! Kendi görüş ve hükümlerinizi Allah ve Rasulü’nün verdiği hükmün önüne geçirmeyin. Allah’a gönülden saygı duyup O’na karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, her şeyi hakkıyla işiten, her şeyi hakkıyla bilendir. Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber’in sesinden fazla yükseltmeyin. Birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi onunla yüksek sesle konuşmayın. Yoksa siz farkında olmadan bütün amelleriniz boşa gidiverir!" (Hucurât, 1-2) ayetleri indi.
Allah ve Resûlünü incitenlere Allah, dünyada ve ahirette lânet etmiş ve onlar için horlayıcı bir azap hazırlamıştır.
Bana Amr b. Ali, ona Ebu Asım, ona Süfyân, ona Ebu Sahra Câmi b. Şeddâd, ona Safvân b. Muhriz el-Mâzinî, ona da İmrân b. Husayn şöyle demiştir: Temîm oğulları heyeti Rasulullah'a (sav) geldi. Rasulullah onlara "ey Temîm oğulları, size verdiğim müjdeyi kabul edip sevinin" buyurdu. Onlar “sen bize yeteri kadar çok müjde verdin, biraz da dünyalık da ver” dediler. Bu cevap üzerine Rasulullah'ın (sav) yüzü asıldı. Ardından Yemen ahalisinden bir heyet çıkageldi. Peygamber (sav) onlara "Temim oğullarının kabul etmediği bu müjdeyi kabul edin" buyurdu. Onlar da “bizler kabul ettik ey Allah'ın Rasulü” dediler.
Açıklama: Hadis mütabileriyle birlikte sahihtir. Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kıısm: رَبِّ اغْفِرْ لِقَوْمِى فَإِنَّهُمْ لاَ يَعْلَمُونَ