63 Kayıt Bulundu.
Açıklama: 1. Çocuklara selam vermek caiz, hatta İslam adabınca bir görevdir. Zira çocuklar selam alıp verme adabını bu şekilde öğrenirler. 2. Çocukların oyun oynuyor olmaları kendilerine selam verilmesine mani değildir. 3. Sahabiler Hz. Peygamber'den öğrendikleri hususları bizzat tatbik etmek suretiyle kendi talebelerine öğretmişlerdir. Bu olayda Enes (r.a.) kendi başından geçen ve bizzat yaşayarak öğrendiği bir hususu, talebesi Sabit el-Bünânî'ye öğretmiş, o da bu öğrendiğini uygulamıştır.
Açıklama: 1. Hz. Peygamber (s.a.v.) hizmetçisinin yanına geldiğinde o ve yanındakiler çocuk oldukları halde kendilerine selam vermeyi ihmal etmemiştir. Bu da çocukların selam alıp verme adabını öğrenmeleri için kendilerine selam verilmesinin uygun ve hatta gerekli olduğunu göstermektedir. 2. Bir grup insanın yanına gelindiğinde içlerinden sadece birine değil, tamamına selam verilir. 3. Sır saklamak önemli bir adabdır. Hele Hz. Peygamber'in (s.a.v.) sırrını saklamak çok daha büyük önem arz eder. Bu sebeple Enes (r.a.) bu sırrı en yakınlarından dahi saklamıştır. Bazı alimlere göre sır sahibinin vefatından sonra onu açıklamak caiz olmakla birlikte, bu durumun sırrın içeriğine göre değiştiğini söylemek daha doğrudur. Zira Enes (r.a.) Hz. Peygamber'in hayatında bu sırrı annesine söylemediği gibi, Hz. Peygamber'in vefatından yıllar sonra da en yakın talebesi olan Sabit el-Bünânî'ye dahi bu sırrı ifşa etmemiştir.