Giriş

Bize Yahya b. Habib, ona Halid b. Haris, ona Said, ona da Katade bu isnadla rivayet etmiş ama rivayetinde "ehline mirsatır" yahut "ehline caizdir" ifadesini kullanmıştır.


Açıklama: Hadisin metni için M004202 numaralı hadis bakınız.

    Öneri Formu
1189 M004203 Müslim, Hibe, 32

Bana Ebu Bekir b. Nâfi, ona Ğunder; (T) Bana Züheyr b. Harb, ona Abdurrahman b. Mehdî, o ikisine Şu'be, hadisi bu isnadla Adî'den, o Ebu Hâzim'den, o da Ebu Hureyre'den; 'Kim, geride bir mal bırakırsa o mal varislerinindir. Kim de bir yük bırakırsa, o bizim üzerimizdedir' şeklinde rivayet etmiştir. Ancak Ğunder'in hadisinde ifade 'Kim de bir yük bırakırsa, onun velisi ben olu­rum' şeklindedir.


Açıklama: İsnadın tamamı için bk. M004161.

    Öneri Formu
288807 M004162-2 Müslim, Feraiz, 17

Bize Muhammed b. Müsenna ve İbn Beşşâr, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Katade, ona Nadr b. Enes, ona Beşir b. Nehîk, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Umrâ caizdir."


Açıklama: Umrâ: Kişinin evinin intifa hakkını bir başkasına yaşadığı sürece devretmesidir. (İbnü'l-Esîr, en-Nihâye, 3/298) Evin kullanım hakkını alan kişi vefat ettikten sonra mülkiyetinin asıl sahibine geri mi döneceği yoksa vefat edenin vârislerine mi geçeceği hakkında fakîhler arasında ihtilaf bulunmaktadır. (Nevevî, Şerhu Sahîhi Müslim, 11/71).

    Öneri Formu
288808 M004202-2 Müslim, Hibe, 32

Bize Veki, ona Üsame b. Zeyd, ona Abdullah b. Rafi ona da Ümmü Seleme şöyle rivayet etmiştir: "Ensar'dan iki adam Rasulullah'a (sav) gelip aralarında geçen bir miras anlaşmazlığı sebebiyle davalaştı. Aralarındaki davada ikisinin de delilleri olmayınca Rasulullah (sav) 'Bana gelip davalaşıyorsunuz. Ben de bir beşerim. Belki bazılarınız delillerini diğerinden daha iyi ortaya koyuyor. Ben de duyduklarıma göre aranızda hüküm veriyorum. Her kimin lehine kardeşinin hakkından bir şey vermişsem sakın onu almasın. Zira o ayırdığım ateşten bir parçadır ve kıyamet gününde boynunda ateşten bir parça ile gelir' buyurdu. Adamların ikisi de ağlayıp her biri 'Ben hakkımı kardeşime bağışlıyorum' dedi. Rasulullah (sav) 'Böyle diyorsanız gidin ve sonra kardeşçe ve hakça taksim edip kura çekerek hisselerinizi belirleyin. Ardından her biriniz diğerinizle helalleşsin' buyurdu."


Açıklama: Hadis mütabileriyle birlikte sahihtir.

    Öneri Formu
76723 HM027253 İbn Hanbel, VI, 320

Bize Hüseyin b. Muaz, ona Abdula'lâ, ona Muhammed b. İshak, ona Yezid b. Abdullah b. Kuseyt, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Yeni doğan bir çocuk ses verirse, (kendisi vâris olur veya kendisine) vâris kılınır."


    Öneri Formu
17742 D002920 Ebu Davud, Feraiz, 15

Bize İbrahim b. Münzir, ona Muhammed b. Füleyh, ona babası (Füleyh b. Süleyman), ona Hilal b. Ali, ona Abdurrahman b. Ebu Amra, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Hiç bir mü'min yoktur ki Dünya ve Ahirette kendisine insanlar içerisinde en yakını ben olmayayım. İsterseniz 'Peygamber, müminlere kendi canlarından daha yakındır.' [Ahzab, 33/6] ayetini okuyunuz. O halde herhangi bir mümin ölür ve geriye bir mal bırakırsa o mala, onun asabesi mirasçı olur. Kim de geriye bir borç ya da çoluk çocuk bırakırsa bana gelsin. Onun velisi benim."


    Öneri Formu
32764 B004781 Buhari, Tefsir, (Ahzab) 1

Malik der ki: Süleyman b. Yesar'dan (yukarıdakine) benzer görüş bana ulaştı. Yine Malik der ki: Vefat eden bir kimse köle azad etmeyi veya oruç tutmayı yahut sadaka vermeyi ya da deve kurban etmeyi adamış ve bu adaklarının kendisi adına mirasından yerine getirilmesini vasiyet etmiş ise önce malının üçte birinden sadaka ve deve kurbanı adağı yerine getirilir. Bu iki vasiyet -benzeri olanlar dışında- diğer vasiyetlerden önce gerçekleştirilir. Çünkü kendisine vacip olan adak vb. şeyler, vacip olmayan nafileler gibi değildir. Bu sebeple nafile olanlar, mirasın tamamından değil üçte birlik kısmından gerçekleştirilir. Eğer mirasın tamamından bu adakları yerine getirmek caiz olsaydı ölecek olan kimse, bu adaklar gibi üzerine vacip olan tüm yükümlülükleri ölüm anına kadar geciktirebilir ve miras varislerin olunca kendisi adına başka bir kimsenin yerine getirmediği bu türden yükümlülüklerin neler olduğunu belirtebilirdi. Şayet bunu yapmak ona caiz olsaydı adak vb. yükümlülüklerini geciktirebilir, ölüm anında bu yükümlülüklerin neler olduğunu belirtebilir ve bunların karşılanması için gereken miktar mirasın tamamına karşılık gelebilirdi. Halbuki onun böyle bir şeyi yapmaya hakkı yoktur.


    Öneri Formu
35555 MU000675 Muvatta, Sıyam, 16


    Öneri Formu
14605 B005128 Buhari, Nikah, 36


    Öneri Formu
32232 B004241 Buhari, Megâzî, 38