102 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Osman b. Ömer, ona Ali b. Mübarek, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona Ebu Kılâbe, ona Ashabı Şecere’den olan Sâbit b. Dahhâk’ın (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim İslâm 'dan başka bir millete mensup olduğuna dair yemin ederse, o dediği gibidir. Âdem oğlu sahip olmadığı mala ilişkin adakta bulunamaz. Her kim dünyada bir şeyle kendini öldürürse, kıyamet gününde intihar ettiği o şeyle kendisine azap olunur. Her kim bir mümine lanet ederse, onu öldürmüş gibidir. Her kim bir mümine küfür isnat ederse onu öldürmüş gibidir."
Açıklama: Ashab-ı Şecere, Ashabı Semure, Rıdvan biatı: Hicretin 7. yılında Umre niyetiyle yola çıkan Hz. Peygamber, Mekkelilerin kendilerini engellemek için hazırlık yaptıklarını öğrenince Hudeybiye’de ashabıyla birlikte konakladı. Savaş istemediklerini, sadece umre yapacaklarını bildirmek üzere elçi olarak Mekke’ye gönderilen Hz. Osman, Mekke’de alıkonuldu. Ancak bu haber öldürüldüğü şeklinde Hz. Peygamber’e ulaştı. Arzu etmemesine rağmen savaşın kaçınılmaz olduğunu gören Hz. Peygamber ashabına biat çağrısı yaptı. Ashap biat için yarışmaya başladı. Hz. Peygamber küçük bir ağacın altında oturmuş bekliyordu. Ashaptan ilk gelen Sinan b. Sinan oldu. Gergin bekleyişin etkisi ile elini uzattı ve “Ey Allah’ın Rasulü sana biat ediyorum” dedi. Henüz ne üzerine biat edileceğini açıklamamış olan Hz. Peygamber, “ne üzerine?” diye sordu. Sinan “gönlünden ne geçiyorsa, bizden ne üzerine biat alıyorsan onun üzerine” diye cevap verdi. Hz. Peygamber tekrar, “benim gönlümden geçen nedir ? diye sordu. Rasulullah’a şartsız itaat bilinciyle Sinan cevap verdi: “Fetih ya da şahadet” dedi sonra da sözüne açıklık getirdi: “Ey Allah’ın Rasulü! Allah sana zafer bahşedinceye kadar senin önünde kılıç sallamaya veya bu uğurda ölmeye biat ediyorum” dedi ve biat etti. Ardından da müminler sırayla o küçük ağacın altında biat ettiler. Semure ya da sidr ağacının altında biat eden ashap için ashab-ı şecere, semure ashabı, biat için de Rıdvan biatı ifadeleri kullanılmaktadır. Bu biat, Fetih suresinde, 48.18 - (18-19) Şüphesiz Allah, ağaç altında sana bîat ederlerken inananlardan hoşnut olmuştur. Gönüllerinde olanı bilmiş, onlara huzur, güven duygusu vermiş ve onlara yakın bir fetih ve elde edecekleri birçok ganimetler nasip etmiştir. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.” İfadeleriyle dile getirilmiştir. Müslümanların yarışırcasına zafer ya da şahadet üzerine biat etmeleri Hz. Peygamber’i duygulandırmıştır. Ashabın itaat ve teslimiyette yarışını gören Hz. Peygamber “Sizler yeryüzündekilerin en hayırlılarısınız” (Buhari, Meğazi, 35, Müslim, İmare, 71 bakılacak) ifadesiyle onları model olarak göstermiştir. Sâbit İbn Dahhâk da burada biat eden seçkin sahabîlerden birisidir.
Bize İshak b. Mansûr, ona Ebu'l-Mugîre, ona el-Evzâî, ona Yahya, ona Ebû Kılâbe, ona Sabit b. Dahhâk(ra) Hz. Peygamber'den (sav) şöyle rivayet etmiştir: "Bir kimse yalan olarak İslâm’dan başka bir dine mensup olduğuna dair yemin ederse, o dediği gibidir. Kim de dünyada kendini bir şeyle öldürürse kıyamet günü kendisine aynı şeyle azap edilir. Hiç kimse sahibi olmadığı bir şeyi adayamaz."
Açıklama: Yalan yere yemin, intihar ve adak konusuna ilişkin hükümlerin birlikte zikredildiği bu rivayet, herhangi bir olaya atıfta bulunmaksızın fetva formunda zikredilmiştir. Hükümlerin ise Hz. Peygamber'in sözlerinin esas alındığı, ancak sahabi ravisi tarafından fetva olarak zikredildiği anlaşılmaktadır.
Bize Yahya b. Yahya, ona Muaviye b. Sellam b. Ebu Sellam ed-Dimaşkî, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebû Kilabe, ona da Sabit b. Dahhâk'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Her kim yalan yere İslam'dan başka bir dine mensup olduğuna dair yemin ederse o kimse dediği gibidir. Ve kim bir şeyle kendini öldürürse kıyamet gününde o şeyle kendisine azap edilir. Bir kimse sahip olmadığı bir şeyi adayamaz."
Bize Ahmed b. Menî, ona İshak b. Yusuf el-Ezrak, ona Hişam ed-Destevâî, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona Ebu Kılâbe, Sabit b. Dahhâk'tan (ra) rivâyet ettiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Kul sahip olmadığı bir şey üzerine adak adayamaz. Mümin kardeşine lanet eden kimse onu öldürmüş gibidir. Mü’min kardeşini kafirlikle itham eden kişi de yine onu öldürmüş gibidir. Her hangi bir aletle intihar edip kendini öldüren kişiye Allah kıyamet gününde kendini öldürdüğü aletle azâb edecektir." [Bu konuda Ebû Zerr ve İbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.]
Bize Ebu Tevbe er-Rabî' b. Nâfi', ona Muaviye b. Sellam, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebû Kilabe'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber'e ağacın altında biat ettiğini haber veren Sabit b. Dahhâk (ra) Hz. Peygamber'den (sav) şöyle rivayet etmişti: "Kim yalan yere başka bir dine mensup olduğuna dair yemin ederse, o dediği gibidir. Kim kendisini bir şeyle öldürürse kıyamet gününde kendisine onunla azap edilir. Kişi sahip olmadığı şey üzerine adakta bulunamaz."
Bize Ebu Bekir İbn Fûrek, ona Abdullah İbn Ca’fer, ona Yunus İbn Habîb, ona Ebu Davud, ona Hişam, ona Yahya b. Ebû Kesir, ona Ebû Kılâbe, ona da Sâbit b. Dahhâk el-Ensarî (ra) Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir: "Müslüman sahip olmadığı bir şeyde adak adayamaz. Müslümana lanet etmek onu öldürmek gibidir. Kim kendisini bir şeyle öldürürse kıyamet gününde kendisine onunla azap edilir. Kim İslam’dan başka bir dine mensup olduğuna dair yalan yemin ederse, o kimse dediği gibidir." [Müslim Sahih’inde Hişâm ed-Destevâî’nin hadisine yer vermiş; Buhari ve Müslim aynı zamanda Yahya İbn Ebi Kesîr’den başka bir tarikle de rivayet etmiştir.]
Açıklama: Adbâ bir devenin adıdır.