336 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Müsenna ve İbrahim b. Yakub, onlara Ravh b. Ubade, ona Habib b. Şehid, ona Hasan, ona Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: “Binek üzerinde olan yürüyene, yürüyen oturana, sayıca az olanlar sayıca çok olanlara selam verir.” İbn Müsenna kendi rivâyetinde şunu da ilave etmektedir: “Küçük olan, büyük olana selam verir.” Bu konuda, Abdurrahman b. Şibl, Fedâle b. Ubeyd ve Câbir’den de rivâyet mevcuttur. Ebu İsa şöyle demiştir: "Bu hadis, Ebu Hureyre’den değişik şekillerde de rivâyet edilmiştir. Eyyüb es-Sahtiyanî, Yunus b. Ubeyd ve Ali b. Zeyd ise şunu söylemektedirler: “Hasan, Ebu Hureyre’den hadis işitmemiştir.”
Açıklama: Bu isnad'da inkıta şüphesi olmasına rağmen hadis Ebû Hüreyre'den birçok tarikle nakledildiği için sahihtir.
Bize Kuteybe, ona Leys, ona İbn Aclan, ona Said el-Makburi, ona Ebu Hureyre (ra) Resulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Sizden biriniz bir meclise ulaştığında selam versin ve oturmayı uygun görürse otursun. Kalktığı zaman selam verip ayrılsın. Çünkü önceki selamı sonrakinden daha iyi değildir." Ebu İsa -Tirmizi- şöyle demiştir: "Bu hadis hasendir. Aynı zamanda bu hadisi İbn Aclan, Saîd el-Makburî’den, o babasından, o da Ebû Hureyre’den (ra), o da Peygamber'den (sav) rivâyet etmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; musannif ile Muhammed b. Aclan arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Abdurrahman ve Hüseyin b. Muhammed el-Hariri (Belhlidir), onlara Muhammed b. Kesir, ona Cafer b. Süleyman ed-Dubaî, ona Avf, ona Ebu Raca, ona İmran b. Husayn şöyle demiştir: Bir adam Resulullah'a (sav) geldi ve “Esselamü Aleyküm” dedi. Peygamber (sav) de “On (sevap)” buyurdu. Bir başka adam daha geldi “Esselamu aleykum ve rahmetullah=Allah’ın selamı ve rahmeti size olsun” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (sav) “Yirmi (sevap)” dedi. Bir başka adam daha geldi ve “Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu = Allah’ın selamı rahmeti ve bereketi size olsun” dedi. Rasulullah (sav) de “Otuz (sevap)” buyurdu. Ebu İsa (et-Tirmizî): "Bu hadis bu tarikiyle hasen sahih garib bir hadistir.Bu konuda Ali, Ebû Said ve Sehl b. Huneyf’den de hadis rivayet edilmiştir." demiştir.
Açıklama: Parantez içindeki "Sevap" bilgisi şerhten alınmıştır. Mübarekfuri, Tuhfetü'l-ahvezi, VII, 384.
Bize Süveyd, ona Abdullah, ona Hâlid el-Hazzâi, ona Ebu Temîme el-Hüceymî, ona kendi kabilesinden bir adam şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'i aradım ama onu bulamayınca oturdum. Bu sırada bir grup insanla birlikte geldi. Onu tanımıyordum. O sırada insanların arasını buluyordu. Bu işi bitince oradan bazı kimselerle birlikte kalktı. "Ey Allah'ın resulü!" dediler. Onu görünce üç defa "Sana selam (Aleyke's-selam) Ey Allah'ın resulü" dedim. O da üç defa "Sana selam" (Aleyke's-selam) sözü ölülere selam verme şeklidir" buyurdu. Sonra bana yöneldi ve şöyle buyurdu: "Kişi müslüman kardeşiyle karşılaştığı zaman "es-Selamu aleyküm ve rahmetullah" desin" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber "Sana da Allah'ın rahmeti olsun" diye üç defa cevap verdi. Tirmizi şöyle demiştir: Bu hadisi Ebu Gıfâr, Ebu Temime el-Hüceymî'den, o Ebu Cürey Câbir b. Süleym el-Hüceymî'den şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'in yanına geldim...demiş ve bu hadisi zikretmiştir. Ebu Temîme'nin adı Tarîf b. Mücâlid'dir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; musannif ile Müsenna b. Said et-Tâî arasında inkita vardır.
Bize Süveyd, ona Abdullah, ona Hâlid el-Hazzâ, ona Ebu Temîme el-Hüceymî, ona kendi kabilesinden bir adam şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'i aradım ama onu bulamayınca oturdum. Bu sırada bir grup inanla birlikte geldi. Onu tanımıyordum. O sırada insanların arasını buluyordu. Bu işi bitince oradan bazı kimselerle birlikte kalktı. "Ey Allah'ın resulü!" dediler. Onu görünce üç defa "Sana selam (Aleyke's-selam) Ey Allah'ın resulü" dedim. O da üç defa "Sana selam (Aleyke's-selam) sözü ölülere selam verme şeklidir" buyurdu. Sonra bana yöneldi ve şöyle buyurdu: "Kişi müslüman kardeşiyle karşılaştığı zaman "es-Selamu aleyküm ve rahmetullah" desin" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber "Sana da Allah'ın rahmeti olsun" diye üç defa cevap verdi. Tirmizi şöyle demiştir: Bu hadisi Ebu Gıfâr, Ebu Temime el-Hüceymî'den, o Ebu Cürey Câbir b. Süleym el-Hüceymî'den şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'in yanına geldim...demiş ve bu hadisi zikretmiştir. Ebu Temîme'nin adı Tarîf b. Mücâlid'dir.
Bize Abd b. Humeyd, ona Affan b. Müslim es-Saffar Ebu Osman, ona Abdullah b. Hassan, ona iki büyük annesi Safiyye bt. Uleybe ve Duhaybe bt. Uleybe, mürebbiyeleri ve babalarının anneannesi olan Kayle bt.Mahreme'den (r.anha) şöyle dediğini haber vermiştir: Rasûlullah'ın (sav)’in yanına gitmiştik. Kayle hadisi uzunca anlattı: Güneş yükseldiğinde bir adam geldi. "Esselamü aleyke ya Rasulullah (Ey Allah’ın Rasûlü! Selam sana) dedi. Rasûlullah da (sav) Ve aleyke's-selam ve rahmetullah (Allah’ın selamı ve rahmeti senin üzerine olsun)" buyurdu. ٍÜzerinde -Peygamber'i kastederek- safranla boyanmış, ancak bu boyası da dökülmüş eski iki elbise vardı. Peygamber'in (sav) yanında bir hurma dalı bulunmaktaydı.” Tirmizî: Kayle hadisini sadece Abdullah b. Hassân’ın rivâyetiyle bilmekteyiz.