Giriş

Bize Said b. Amr el-Eş'asî, Ahmed b. Hanbel ve Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, -Hadisin lafzı, Ahmed'e aittir- el-Eş'asî 'Ahberana', diğerleri 'Haddesenâ' ifadesini kullandılar- onlara Süfyân b. Uyeyne, ona Ebü'z-Zinâd, ona A'rec, ona Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Allah katında en zelil isim, melikü'l-emlâk diye isimlendirilen adamın ismidir." İbni Ebu Şeybe, kendi rivayetine 'Allah'tan (cc) başka mâlik yoktur.' cümlesini ekledi. Eş'asî, Süfyân'ın, melikü’l-emlâk kullanımının şâhân şah gibi olduğunu söylediğini nakletmiştir. Ahmed b. Hanbel, 'Ebû Amr'a 'أَخْنَعَ''ahna'' kelimesinin anlamını sorduğunu, onun da bu kelimenin 'en aşağılık' anlamına geldiğini söylediğini, ifade etmektedir.


    Öneri Formu
5550 M005610 Müslim, Âdâb, 20

Bize Abdurrahman b. el-Esved Ebu Amr el-Varrâk el-Basrî, ona Ma'mer b. Süleyman er-Rakkî, ona Ali b. Salih el-Mekkî, ona Abdullah b. Osman, ona Nâfi, ona İbn Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Allah katında isimlerin en sevimlisi Abdullah ve Abdurrahman'dır." Tirmizî, hadisin bu tarikten hasen garip olduğunu söylemiştir.


    Öneri Formu
16606 T002833 Tirmizi, Edeb, 64

Bize Ukbe b. Mükrem el-Ammî el-Basrî, ona Ebu Asım, ona Abdullah b. Ömer el-Umerî, ona Nâfi', ona İbn Ömer, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Allah katında isimlerin en sevimlisi Abdullah ve Abdurrahman'dır." Hadis, bu tarikle garibtir.


    Öneri Formu
16607 T002834 Tirmizi, Edeb, 64

Bize Mahmud b. Ğaylan, ona Ebu Davud, ona Şu'be, ona Mansur, ona Hilal b. Yisaf, ona er-Rabî' b. Umeyle el-Fezârî, ona Semura b. Cündüb, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Çocuğuna Rebâh, Eflah, Yesâr, Necîh isimlerini verme. Sonra (bu isimli bir kimse için) orada mı denir. (O kişi orada değilse) yok diye cevap verilir." Tirmizî, bu hadisin hasen sahih olduğunu söylemiştir.


    Öneri Formu
16611 T002836 Tirmizi, Edeb, 65

Bize Muhamme b. Meymûn el-Mekkî, ona Süfyan, ona Ebü'z-Zinâd, ona el-A'rec, ona Ebu Hüreyre Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti. "Kıyamet gününde Allah katında isimlerin en zelili adı Meliku'l-emlâk olan adamın ismidir." Sûfyân diyor ki: Melikü'l-emlak, 'Şâhân şâh' 'padişahlar padişahı' demektir. " أَخْنَعُ" kelimesi en çirkin anlamındadır. Bu hadis, hasen sahihtir.


    Öneri Formu
16613 T002837 Tirmizi, Edeb, 65

Bize Yakub b. İbrahim ed-Devrakî ve Ebu Bekir Muhammed b. Beşşâr ve başka bir kişi, onlara Yahya b. Said el-Kattân, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Nâfi', İbn Ömer'in şöyle anlattığını rivayet etti: "Hz. Peygamber (sav), Âsiye ismini değiştirip, Cemile ismini verdi." Tirmizî, bu hadisin hasen-garib olduğunu söylemiştir. Yahya b. Said el Kattân bu hadisi Ubeydullah ve Nafi' vasıtası ile İbn Ömer'den müsned olarak rivayet etmiştir. Bazıları da bu hadisi Ubeydullah ve Nafi'den 'Muhakkak Ömer…' şeklinde rivayet etmişlerdir. Bu konuda Abdurrahman b. Avf, Abdullah b. Selam, Abdullah b. Muti', Aişe, el-Hakem b. Sa'd, Müslim, Üsâme b. Ahderî, Şüreyh b. Hâni, Şüreyh'in babası Hâni, Hayseme b. Abdurrahman ve babası Abdurrahman'dan hadis rivayet edilmiştir.


    Öneri Formu
16615 T002838 Tirmizi, Edeb, 66

Bize Ebu Bekir b. Nâfi' el-Basrî, ona Ömer b. Ali el-Mukaddemî, ona Hişâm b. Urve, ona babası, Hz. Ayşe'nin şöyle dediğini rivayet etti: "Rasulullah (sav), çirkin isimleri değiştirirdi." Ebu Bekir b. Nafi' şöyle dedi: Ömer b. Ali bu hadisi, Hişâm b. Urve'nin babasından nakline göre Hz. Ayşe'yi zikretmeyip mürsel olarak rivayet etmiş olabilir.


    Öneri Formu
16617 T002839 Tirmizi, Edeb, 66

Bize Abdullah b. İshak el-Cevherî, ona Ebu Âsım, ona Abdullah b. el-Müemmel, ona İbn Ebu Müleyke Hz. Ayşe'nin şöyle anlattığını rivayet etti: "Hz. Peygamber (sav) Zübeyr'in evinde bir kandil gördü ve 'Ey Ayşe! (Ablan) Esma'nın doğum yaptığını zannediyorum. Çocuğa isim vermeyiniz onun ismini ben vereceğim' buyurdu. Sonra Rasulullah (sav) o çocuğa Abdullah ismini verdi ve elindeki (çiğnenmiş) hurmayla bebeğin damağını ovdu." Tirmizî, bu hadisin hasen-garib olduğunu söylemiştir.


    Öneri Formu
23938 T003826 Tirmizi, Menâkıb, 44

Bize Muhammed b. Râfi', ona Ebu Ahmed el-Bezzâr Hişâm b. Said et-Talkânî, ona Muhammed b. Muhacir el-Ensârî, ona Akîl b. Şebîb, ona sahabî olan Ebu Vehb, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Peygamberlerin isimlerini verin. Allah'a en sevimli olan isimler Abdullah ve Abdurrahman'dır. At besleyiniz, atın alnını ve kabasını okşayarak tozunu gideriniz. Atlara gem vurunuz (kolye takın) ancak bunu (cahiliye de olduğu gibi) kanını akıtarak (eziyet) yapmayınız. Alnı ve topukları beyaz asil atlar veya alnı ve topukları beyaz kumral atlar ya da alnı ve topukları beyaz karayağız atların her çeşidinden yetiştirin."


    Öneri Formu
29349 N003595 Nesai, Hayl ve's-Sebk ve'r-Ramy, 3

Bize Kuteybe b. Said, ona Abdulaziz b. Ebu Hâzim, ona Ebu Hâzim, Sehl b. Sa'd'ın şöyle anlattığını rivayet etti: Medine'ye Mervan ailesinden bir kişi vali tâyin edildi. (Bu zat) Sehl b. Sa'd'ı çağırarak Hz. Ali'ye sövmesini emretti. Sehl bunu kabul etmedi. Bunun üzerine vali ona 'Madem ki ona sövmeyi kabul etmiyorsun Allah Ebü't-Türâb'a lanet etsin de!' dedi. Sehl (araya) şunu ekledi: Ali Ebü't-Türâb ismini çok severdi. Bu isimle çağrıldığı zaman sevinirdi. Bu sefer vali, 'O zaman bize ona Ebü't-Türâb isminin verilme hikayesini anlat' dedi. Sehl şöyle dedi: "Resûlullah (sav) Fâtıma'nın evine geldi. Ali'yi evde göremedi. Bunun üzerine kızına amca oğlun nerede? diye sordu. Fâtıma, 'Aramızda bir anlaşmazlık çıktı. Bana kızdı, gitti. Yanımda kaylûle de yapmadı.' diyerek cevap verdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) birine (Sehl'e) 'Ali nerede bak?' dedi. Adam Ali'nin mescitte uyuduğunu söyledi. Rasulullah (sav) Ali'nin yanına geldi. Ali uzanmış, elbisesi (rida) bir tarafa düşmüş, vücudu toprağa bulanmış bir halde idi. Rasulullah (sav) Ali'nin üzerindeki toprağı silmeye başladı ve 'Kalk Ebü't-Türâb! Kalk Ebü't-Türâb' diye seslendi."


    Öneri Formu
7339 M006229 Müslim, Fadâilu's Sahabe, 38