413 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yahya b. Ebu Bükeyr, ona Züheyr b. Muhammed, ona Abdullah b. Muhammed b. Akîl, Hamza b. Suhayb'ın şöyle anlattığını rivayet etti: Bir defasında Ömer (ra), Suhayb'a 'Senin erkek evladın olmadığı halde niçin Yahya'nın babası (Ebu Yahya) künyesi sana verildi?' diye sordu. Suhayb da, "Ebu Yahya künyesini bana Rasulullah (sav) verdi." dedi.
Bize Ebu Bekir, ona Veki', ona Hişam b. Urve, ona Zübeyr'in azadlısı şöyle rivayet etti: Hz. Ayşe Rasulullah'a (sav) 'Bütün eşlerine künye verdin. Yalnız bana vermedin.' demiş, Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) Aişe'ye, "O halde senin künyen Ümmü Abdullah olsun." buyurmuştur
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Veki', ona Şu'be, ona Ebü't-Teyyâh, Enes'in şöyle anlattığını rivayet etti: "Rasulullah (sav) bize gelir ve küçük yaştaki erkek kardeşime 'Ey Ebu Umeyr!" diye hitap ederdi.
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Abdullah b. Berrâd El-Eş'arî ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsâme, ona Büreyd, ona Ebu Bürde, ona Ebu Musa şöyle demiştir: "Bir oğlum dünyaya geldi. Onu Hz. Peygamber'e (sav) getirdim. O, oğluma İbrahim adını verdi ve bir hurmayı çiğneyerek çocuğun damağını bununla ovdu."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Abdullah b. Berrâd El-Eş'arî ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsâme, ona Büreyd, ona Ebu Bürde, ona Ebu Musa şöyle demiştir: "Bir oğlum dünyaya geldi de onu Hz. Peygamber'e (sav) getirdim. O, oğluma İbrahim adını verdi ve bir hurmayı çiğneyerek çocuğun damağını bununla ovdu."
Bana Ümeyye b. Bistâm, ona Yezid b. Zürey’ (T) Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. Uleyye, onlara Ravh b. Kasım, ona Muhammed b. Münkedir, ona Câbir İbn Uyeyne hadisinin benzerini rivayet etti. Ancak Câbir, rivayetinde 'Seni rahat bırakmayız.' ifadesini zikretmemiştir.
Bize Ebu Ali er-Runbârî, ona Muhammed b. Bekr, ona Ebu Davud, ona Ebu Şeybe'nin oğulları Osman ve Ebu Bekir, onlara Ebu Üsame, ona Fıtr, ona Munzir, ona Muhammed b. el-Hanefiyye, ona Ali (ra) şöyle demiştir: "Ey Allah'ın Rasulü (sav), senden sonra bir oğlum olursa, ona senin ismini verebilir miyim? Onun senin künyen ile künyelendirebilir miyim? dedim. Hz. Peygamber 'evet' dedi." [Ebu Bekir, 'Ali Peygamber'e (sav) dedi' ifadesini zikretmedi]
Bana Muhammed b. Sehl et-Temîmî ve Ebu Bekir b. İshak, onlara İbn Ebu Meryem, ona Muhammed b. Mutarrıf Ebu Gassân, ona Ebu Hazim, ona Sehl b. Sa'd şöyle demiştir: Ebu Useyd'in oğlu Münzir doğduğu zaman Hz. Peygamber'e (sav) getirildi. Rasullullah (sav) çocuğu dizine koydu. Babası Ebu Üseyd de orada oturmakta idi. Bu sırada Hz. Peygamber (sav) önünde bulunan bir şeye daldı. Ebu Üseyd bunu görünce Rasulullah'ın (sav) dizinden çocuğun alınmasını emretti. Rasulullah (sav) (çocuğun dizinde olmadığını) fark edince "Çocuk nerede?" dedi. Ebu Üseyd 'Biz onu eve geri gönderdik yâ Rasulallah!' diyerek cevap verdi. Rasulullah (sav) "Onun ismi ne idi?" diye sordu. Babası 'Fülan' dedi. Rasulullah (sav) "Fakat sen ona el-Münzir ismini ver!" buyurdu. Babası da o gün çocuğa el-Münzir ismini verdi.