397 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe, ona Malik, ona Nafi, Abdullah b. Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti: Ömer b. Hattab, bir elbise gördü ve “Ey Allah’ın Rasulü! Keşke şu elbiseyi alsanız da Cuma günleri ve yabancı elçiler geldiği zaman giyseniz” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav): “Bunu ancak ahirette nasibi olmayanlar giyer” cevabını verdi. Bir süre sonra Hz. Peygamber'e (sav) buna benzer bir elbise geldi ve onu Ömer’e verdi. Bunun üzerine Ömer “Ey Allah’ın Rasulü! Onu bana giydiriyorsun, ama daha önce Utarid’in elbisesi hakkında neler söylemiştin!” deyince Hz. Peygamber (sav): “Ben onu sana giyesin diye vermedim ki” dedi. Ömer de o elbiseyi henüz Müslüman olmamış bir kardeşine (Hz. Ömer'in Kardeşi Zeyd b. Hattab'ın anne bir -Esmâ binti Vehb- kardeşinin Dimyâtiye göre süt kardeşi Osman b. Hakim'e) giydirdi.
Açıklama: Hz. Ömer'in Kardeşi Zeyd b. Hattab'ın anne bir -Esmâ binti Vehb- kardeşinin Dimyâtiye göre süt kardeşi Osman b. Hakim'e giydirdi bkz. Kastallânî, Ahmed b. Muhammed b. Abdilmelik, İrşadü's-sârî li şerhi sahihi buhârî, (Mısır, Matbaatü'l-kübrâ el-Emiriyye, 1323), 2/163.
Bize Ebu Bekir Muhammed b. Abdullah b. Bezî’, ona Bişr b. el-Mufaddal, ona Said, ona Katâde, ona Enes b. Mâlik Hz. Peygamber’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Bana paça yemeği ikram edilse kabul ederdim. Paça yemeğine davet edilsem icabet ederdim." [Tirmizî, bu konuda Hz. Ali, Hz. Aişe, Muğîra b. Şu’be, Selman, Muaviye b. Hayde ve Abdurrahman b. Alkame’den de hadis rivayet edildiğini; Enes'den nakledilen rivayetin hasen sahih olduğunu ifade etmiştir.]
Bize Abdullah b. el-Heysem, ona Ebu Bekir el-Hanefî, ona Süfyan, ona Talha b. Yahya, ona Mücahid Hz. Ayşe’nin şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) bazen gelir ve “Yanınızda yiyecek bir şey var mı?” diye sorardı. Biz de “Hayır yok” derdik. O da “Öyle ise ben oruçluyum” derdi. Bir gün gelmişti bize da hays (hurma, yağ ve keş karışımı) yemeği hediye edilmişti. “Yanınızda yiyecek bir şey var mı?” diye sordu. Biz de “Evet. Bize hays (hurma, yağ ve keş karışımı) yemeği hediye edildi” dedik. Bunun üzerine şöyle dedi: “Ben oruca niyet ederek sabahlamıştım” dedi ve o yemekten yedi. [Kasım b. Yezid, hadisi Süfyan'dan rivayet eden Ebu Bekir el-Hanefi’ye muhalefet etmiş ve “Talha, Mücahid ve Hz. Ayşe” yerine haberi “Talha, Ayşe binti Talha, Hz. Ayşe” isnadıyla rivayet etmiştir.]
Bize Muhammmed b. Beşşâr, ona Mekki b. İbrahim ve Yusuf b. Yakub ed-Dabbî es-Sedûsî, onlara Behz b. Hakim, ona babası, dedesinin şöyle anlattığını rivayet etti: Rasulullah’a (sav) bir şey getirildiği zaman “Bu, sadaka mıdır, yoksa hediye mi?” diye sorardı. “Sadakadır” derlerse yemez, “Hediyedir” derlerse yerdi. Bu konuda Selman, Ebu Hureyre, Enes, el-Hasan b. Ali ve Ebu Amîre (ki Mearraf b. Vasıl’ın dedesidir. İsmi ise Rüşeyd b. Mâlik’tir.) Meymun b. Mihran, İbn Abbas, Abdullah b. Amr, Ebu Rafi’ ve Abdurrahman b. Alkame’den de hadis rivayet edilmiştir. Bu hadis aynı zamanda Abdurrahman b. Alkame tarafından Abdurrahman b. Ebu Akil vasıtası ile Hz. Peygamber’den rivayet edilmiştir. Behz b. Hakim’in dedesinin adı Muaviye b. Hayde el Kuşeyrî’dir. Tirmîzî, Behz b. Hakim hadisi hasen-garibtir değerlendirmesinde bulunmuştur.
Bize Kuteybe, ona el-Leys, ona Bükeyr, ona Büsr b. Said, İbnü’s-Sâidî el-Mâlikî’nin şöyle anlattığını rivayet etti: Ömer (ra) beni zekât toplama işinde görevlendirmişti. İşimi bitirip de topladığım zekâtları kendisine teslim edince, bana ücret verilmesini emretti. Bunun üzerine “Ben bu işi Allah rızası için yaptım, mükâfatım Allah’a aittir” dedim. Bana dedi ki: “Sana verdiğimi al, zira ben de Hz. Peygamber (sav) zamanında (bu işte) çalıştım. Ben de dediğin gibi demiştim. Hz. Peygamber (sav) bana “İstemeden sana bir şey verildiği zaman onu (al) ye ve tasadduk et” buyurmuştu.