Öneri Formu
Hadis Id, No:
32346, İM004242
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ وَأَبِى عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قُلْنَا : يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنُؤَاخَذُ بِمَا كُنَّا نَفْعَلُ فِى الْجَاهِلِيَّةِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « مَنْ أَحْسَنَ فِى الإِسْلاَمِ لَمْ يُؤَاخَذْ بِمَا كَانَ فِى الْجَاهِلِيَّةِ وَمَنْ أَسَاءَ أُخِذَ بِالأَوَّلِ وَالآخِرِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Veki' ve babası, ona el-A'meş, ona Şakik, ona da Abdullah (b. Mes'ûd) şöyle demiştir: Biz, Ya Rasulullah! Cahiliyet devrinde (yani müslüman olmazdan önce) işlemiş olduğumuz günahlardan dolayı cezalandırılır mıyız? diye sorduk. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Kim müslümanlıkta güzel hareket ederse cahiliyet devrinde (yani müslüman olmazdan önce) olan (günahların) dan dolayı cezalandırılmaz. Kim (müslüman olduktan sonra) kötü hareket ederse hem (müslüman olmazdan) önceki hem (müslüman olduktan) sonraki (günahları) ile muaheze edilir (yani sorumlu tutulur)," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 29, /688
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35333, DM000001
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ سُفْيَانَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قَالَ رَجُلٌ : يَا رَسُولَ اللَّهِ أَيُؤَاخَذُ الرَّجُلُ بِمَا عَمِلَ فِى الْجَاهِلِيَّةِ؟ قَالَ :« مَنْ أَحْسَنَ فِى الإِسْلاَمِ لَمْ يُؤَاخَذْ بِمَا كَانَ عَمِلَ فِى الْجَاهِلِيَّةِ ، وَمَنْ أَسَاءَ فِى الإِسْلاَمِ أُخِذَ بِالأَوَّلِ وَالآخِرِ ».
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Süfyân, ona el-A'meş, ona Ebu Vâil, ona da Abdullah (b. Mesud) şöyle rivayet etmiştir:
Bir adam, "Yâ Rasulullah! Kişi cahiliyede yapıp ettiklerinden dolayı hesaba çekilir mi?" dedi. Hz. Peygamber (sav), "Müslüman iken güzel işler yapan, cahiliyede yapıp ettiklerinden dolayı hesaba çekilmez. Müslüman iken kötülük yapan ise hem cahiliyede (el-evvel) hem de İslâm (el-âhir) [döneminde yapıp ettiklerinden] hesaba çekilir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 1, 1/153
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
Konular:
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35334, DM000002
Hadis:
أَخْبَرَنَا الْوَلِيدُ بْنُ النَّضْرِ الرَّمْلِىُّ عَنْ مَسَرَّةَ بْنِ مَعْبَدٍ مِنْ بَنِى الْحَارِثِ ابْنِ أَبِى الْحَرَامِ مِنْ لَخْمٍ عَنِ الْوَضِينِ : أَنَّ رَجُلاً أَتَى النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- فَقَالَ : يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا كُنَّا أَهْلَ جَاهِلِيَّةٍ وَعِبَادَةِ أَوْثَانٍ ، فَكُنَّا نَقْتُلُ الأَوْلاَدَ ، وَكَانَتْ عِنْدِى بِنْتٌ لِى ، فَلَمَّا أَجَابَتْ عِبَادَةَ الأَوْثَانِ ، وَكَانَتْ مَسْرُورَةً بِدُعَائِى إِذَا دَعَوْتُهَا ، فَدَعَوْتُهَا يَوْماً فَاتَّبَعَتْنِى ، فَمَرَرْتُ حَتَّى أَتَيْتُ بِئْراً مِنْ أَهْلِى غَيْرَ بَعِيدٍ ، فَأَخَذْتُ بِيَدِهَا فَرَدَّيْتُ بِهَا فِى الْبِئْرِ ، وَكَانَ آخِرَ عَهْدِى بِهَا أَنْ تَقُولَ : يَا أَبَتَاهُ يَا أَبَتَاهُ. فَبَكَى رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- حَتَّى وَكَفَ دَمْعُ عَيْنَيْهِ ، فَقَالَ لَهُ رَجُلٌ مِنْ جُلَسَاءِ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- : أَحْزَنْتَ رَسُولَ اللَّهِ. فَقَالَ لَهُ :« كُفَّ ، فَإِنَّهُ يَسْأَلُ عَمَّا أَهَمَّهُ ». ثُمَّ قَالَ لَهُ :« أَعِدْ عَلَىَّ حَدِيثَكَ ». فَأَعَادَهُ ، فَبَكَى حَتَّى وَكَفَ الدَّمْعُ مِنْ عَيْنَيْهِ عَلَى لِحْيَتِهِ ، ثُمَّ قَالَ لَهُ :« إِنَّ اللَّهَ قَدْ وَضَعَ عَنِ الْجَاهِلِيَّةِ مَا عَمِلُوا ، فَاسْتَأْنِفْ عَمَلَكَ »
Tercemesi:
Bize Velid b. Nadr er-Remlî, ona Lahm kabilesinden olan Hâris b. Ebu Harâm oğullarından Meserre b. Ma'bed, ona da Vadîn şöyle rivayet etmiştir:
Bir adam Nebî'nin (sav) huzuruna gelip "Yâ Rasulullah! Biz cahiliye [dönemi] insanları ve putlara tapan [kimseler] idik. [Ayrıca] çocuklar[ımızı] öldürürdük. Benim de bir kızım vardı. Putlara ibadeti kabul edip kendisini çağırdığımda çağırmamdan dolayı mutlu olduğunda bir gün onu çağırdım [ve] beni takip etti. Ben de ailemden çok da uzak olmayan bir kuyuya geldim. [Kızımın] elinden tutup onu kuyuya attım. Söylediği son söz "Babacığım! Babacağım!" idi. [Bunun üzerine] Hz. Peygamber (sav) göz yaşları boşanana dek ağladı. [Derken], Rasulullah'ın (sav) arkadaşlarından biri, ona, "Hz. Peygamber'i (sav) üzdün!" dedi. Nebî (sav) de ona "Dur! Kendisini kederlendiren bir şeyden soruyor!" buyurdu. Ardından ona, "Dediğini bana tekrarla!" buyurdu. O da kendisine tekrar anlattı. Rasulullah (sav) gözlerinden yaş boşanıp sakalı [ıslanana] dek ağladı. Daha sonra [adama], "Allah [insanların] cahiliyede yapıp ettiklerini affetmiştir. Hayatına yeni bir sayfa aç! (فَاسْتَأْنِفْ عَمَلَكَ)" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 1, 1/153
Senetler:
1. Ebu Kinane Vadîn b. Ata (Vadîn b. Ata)
2. Meserra b. Ma'bed el-Lahmî (Meserra b. Ma'bed)
3. Velid b. Nadr el-Mesudi (Velid b. Nadr)
Konular:
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282767, İM004242-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ وَأَبِى عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قُلْنَا : يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنُؤَاخَذُ بِمَا كُنَّا نَفْعَلُ فِى الْجَاهِلِيَّةِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « مَنْ أَحْسَنَ فِى الإِسْلاَمِ لَمْ يُؤَاخَذْ بِمَا كَانَ فِى الْجَاهِلِيَّةِ وَمَنْ أَسَاءَ أُخِذَ بِالأَوَّلِ وَالآخِرِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Vakı' ve babası, ona el-A'meş, ona Şekik, ona da Abdullah (b. Mes'ûd), şöyle demiştir: Biz, Yâ Rasulallah! Câhiliyet devrinde (yâni müslüman olmazdan önce) işlemiş olduğumuz günahlardan dolayı cezalandırılır mıyız? diye sorduk. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Kim müslümanken güzel hareket ederse câhiliyet devrinde (yâni müslüman olmazdan önce) olan (günahların) dan dolayı cezalandırılmaz. Kim (müslüman olduktan sonra) kötü hareket ederse hem (müslüman olmazdan) önceki hem (müslüman olduktan) sonraki (günahları) ile muaheze edilir (yâni sorumlu tutulur), buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 29, /688
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
52800, HM003596
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الْأَعْمَشُ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ
أَتَى النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ رَجُلٌ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِذَا أَحْسَنْتُ فِي الْإِسْلَامِ أُؤَاخَذُ بِمَا عَمِلْتُ فِي الْجَاهِلِيَّةِ فَقَالَ إِذَا أَحْسَنْتَ فِي الْإِسْلَامِ لَمْ تُؤَاخَذْ بِمَا عَمِلْتَ فِي الْجَاهِلِيَّةِ وَإِذَا أَسَأْتَ فِي الْإِسْلَامِ أُخِذْتَ بِالْأَوَّلِ وَالْآخِرِ
Tercemesi:
İbn Mes'ud'dan (Radıyallahü anh):
Rasulullah' a (Sallallahü aleyhi ve sellem) bir kişi geldi ve dedi ki:
'İslam'ı kabul ettikten sonra iyi işler yaparsam, cahiliye dönemindeki
günahlarım için yine sorguya çekilir miyim?'
Rasulullah buyurdu ki:
"İslam'ı kabul ettikten sonra iyi işler yaparsan cahiliye dönemindeki
günahların için sorguya çekilmeyeceksin, ama Müslüman olduktan sonra önceki kötülüklere devam edersen hem önceki (cahiliyede) yaptıklarından hem de sonraki (İslam döneminde) yaptıklarından sorguya çekileceksin.'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3596, 2/16
Senetler:
()
Konular:
Cahiliye, adetlerini sürdürmek
Cahiliye, inançları, düzeltilmesi
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
Mizan/hesaplaşma, Ahirette Günahların silinmesi/affedilmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
68529, HM019652
Hadis:
حَدَّثَنَا سُرَيْجُ بْنُ النُّعْمَانِ حَدَّثَنَا نُوحُ بْنُ قَيْسٍ عَنْ أَشْعَثَ بْنِ جَابِرٍ الْحُدَّانِيِّ عَنْ مَكْحُولٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ عَبَسَةَ قَالَ
جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ شَيْخٌ كَبِيرٌ يَدَّعِمُ عَلَى عَصًا لَهُ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ لِي غَدَرَاتٍ وَفَجَرَاتٍ فَهَلْ يُغْفَرُ لِي قَالَ أَلَسْتَ تَشْهَدُ أَنْ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ قَالَ بَلَى وَأَشْهَدُ أَنَّكَ رَسُولُ اللَّهِ قَالَ قَدْ غُفِرَ لَكَ غَدَرَاتُكَ وَفَجَرَاتُكَ
Tercemesi:
Amr b. Abese'den (Radıyallahü anh):
Yaşlı bir kişi asasına dayanarak Hz. Peygamber' e geldi ve dedi ki:
'Ey Allah'ın Rasulü! Önceki hayatımda bazı kandırma ve kötü1üklerim oldu, ben affolur muyum?'
Peygamberimiz (Sallallahü aleyhi ve sellem) sordu:
"Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet etmedin mi?"
'Bilakis şehadet ettim ve yine ederim ki sen Allah'ın Rasulüsün.'
"O halde, önceki bütün kandırma ve kötülüklerin affoldu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Amr b. Abese 19652, 6/570
Senetler:
()
Konular:
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
İman, Esasları, Allah'a ve Rasulüne iman
KTB, İMAN
Öneri Formu
Hadis Id, No:
62421, HM016019
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي عَدِيٍّ عَنْ دَاوُدَ بْنِ أَبِي هِنْدٍ عَنِ الشَّعْبِيِّ عَنْ عَلْقَمَةَ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ يَزِيدَ الْجُعْفِيِّ قَالَ
انْطَلَقْتُ أَنَا وَأَخِي إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ قُلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ أُمَّنَا مُلَيْكَةَ كَانَتْ تَصِلُ الرَّحِمَ وَتَقْرِي الضَّيْفَ وَتَفْعَلُ وَتَفْعَلُ هَلَكَتْ فِي الْجَاهِلِيَّةِ فَهَلْ ذَلِكَ نَافِعُهَا شَيْئًا قَالَ لَا قَالَ قُلْنَا فَإِنَّهَا كَانَتْ وَأَدَتْ أُخْتًا لَنَا فِي الْجَاهِلِيَّةِ فَهَلْ ذَلِكَ نَافِعُهَا شَيْئًا قَالَ الْوَائِدَةُ وَالْمَوْءُودَةُ فِي النَّارِ إِلَّا أَنْ تُدْرِكَ الْوَائِدَةُ الْإِسْلَامَ فَيَعْفُوَ اللَّهُ عَنْهَا
Tercemesi:
Seleme b. Yezîd el-Cu'fî'den (Radıyallahü anh):
Ben ve kardeşim Rasulullah' a (Sallallahü aleyhi ve sellem) gittik ve dedik ki: 'Ey Allah'ın Rasulü! Annemiz Müleyke, akrabalarıyla ilişkilerini sürdürür, misafirine ikramda bulunur ve şu şu güzel işleri de yapardı, ancak cahiliye inancında öldü. Bu yaptıklarının kendisine faydası olur mu?' Rasulullah:
"Hayır" dedi.
Biz tekrar:
'Peki, bizim cahiliye döneminde diri diri gömülüp öldürülen kız kardeşimiz vardı, bu şekilde öldürülmesinin ona bir faydası olur mu?' Rasulullah (Sallallahü aleyhi ve sellem):
"Diri diri gömen de gömülen de cehennemdedir, ancak gömen kişi
(daha sonra) İslam'ı kabul ederse Allah onun geçmiş günahlarını affeder."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Seleme b. Yezid el-Cü'fî 16019, 5/466
Senetler:
()
Konular:
cahiliye, âdetleri
Cahiliye, çocukların diri diri gömülmesi
Cahiliye, inançları, düzeltilmesi
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
İman ve Amel, İman-amel bütünlüğü
KTB, İMAN
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38014, HM004086
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ سُفْيَانَ حَدَّثَنَا مَنْصُورٌ وَسُلَيْمَانُ عَنْ أَبِي وَائِلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ
قَالَ رَجُلٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنُؤَاخَذُ بِمَا عَمِلْنَا فِي الْجَاهِلِيَّةِ قَالَ إِنْ أَحْسَنْتَ لَمْ تُؤَاخَذْ وَإِنْ أَسَأْتَ فِي الْإِسْلَامِ أُخِذْتَ بِالْأَوَّلِ وَالْآخِرِ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 4086, 2/133
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
3. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
Konular:
Cahiliye
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
İnsan, iyi-kötü