79 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Muhammed en-Nüfeylî, ona İbnü'l-Mübarek, ona Muhammed b. Aclan, ona Ka'kâ' b. Hakîm, ona Ebu Salih, ona da Ebû Hureyre rivayet etmektedir: "Resûlüllah (sav) 'Ben, sizin babanız mesabesindeyim, sizlere (gereken şeyleri) öğretiyorum. Sizden biri büyük abdestini bozmak istediği zaman önünü veya arkasını kıbleye dönmesin, sağ eliyle temizlenmesin." [Ebu Hureyre, 'Hz. Peygamber bize, üç taş ile temizlenmemizi emreder, tezek ve çürümüş kemiklerle temizlenmeyi ise yasaklardı' dedi.]
Bize Ebu Nuaym, ona Züheyr, ona Ebu İshak es-Sebi'î, ona Abdurrahman b. Esved en-Nehaî, ona babası (Esved b. Yezid), ona da Abdullah şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) tuvalete gitti ve bana kendisine üç taş getirmemi emretti. Ben iki taş buldum. Üçüncü taşı aradım, fakat onu bulamadım. Bunun için bir de hayvan dışkısı alıp bunları Hz. Peygamber'e (sav) getirdim. Peygamber (sav) iki taşı aldı, hayvan dışkısını attı (ve) "Bu, pistir" buyurdu.
Bize Yakub b. İbrahim, Yahya b.Said, ona Muhammed b. Aclân, ona Ka'ka', ona Ebû Salih, ona Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz ki ben, (şefkat ve merhamette) sizin için baba gibiyim; size (dininizi) öğretiyorum. Sizden biri tuvalete gittiği zaman kıbleye doğru dönmesin, ona arkasını vermesin, sağ eliyle taharetlenmesin." [Ebu Hureyre şöyle dedi: Rasulullah (sav) bize, üç taşla taharetlenmeyi emrediyor; tezek ve kemiği yasaklıyordu.]
Bize Hayve b. Şurayh el-Hımsî, ona İbn Ayyaş, ona Yahya b. Ebu Amr es-Seybânî, ona Abdullah b. ed-Deylemî, ona da Abdullah b. Mesud şöyle demiştir: "Bir cin topluluğu heyet olarak Hz. Peygamber'in huzuruna geldiler. 'Ya Muhammed! Ümmetine, kemik, tezek ve kömürle taharetlenmeyi yasakla. Zira Allah-u Teâlâ onları bize rızık kıldı.' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) bunlarla taharetlenmeyi yasakladı."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim), ona Vekî (b. Cerrâh), ona A'meş (Süleyman b. Mihrân); (T) Bize Yahya b. Yahya -hadisin lafızları ona aittir-, ona Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim), ona İbrahim (en-Nehaî), ona Abdurrahman b. Yezid, ona da Selman (Farisî) şöyle rivayet etmiştir: "Selman'a 'Peygamberiniz size, tuvalet adabına varıncaya kadar her şeyi öğretiyormuş, öyle mi?' diye sorulduğunda, o 'Evet. Hz. Peygamber (sav) bize, büyük ya da küçük abdest bozarken kıbleye doğru dönmemizi, sağ elle taharetlenmemizi, üç taştan daha azıyla taharetlenmemizi, tezek ya da kemikle de taharetlenmemizi yasakladı' şeklinde cevap vermiştir."
Bize Züheyr b. Harb, ona Ravh b. Ubâde, ona Zekeriyya b. İshak, ona da Ebu Zübeyr (Muhammed b. Müslim), Cabir (b. Abdullah)'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bize kemik veya hayvan tezeği ile taharetlenmeyi yasakladı."
Bize Ahmed b. Süleyman,ona Ebu Nuaym, ona Züheyr, ona Ebu İshak -Ebu İshak, Ebu Ubeyde'nin senedi (muttasıl bir şekilde) zikretmediğini söylemiştir- ona Abdurrahman b. Esved, ona da babası (Ebu Amr Esved b. Yezid), Abdullah'ın (ra) şöyle dediğini rivayet etti: "Rasulullah (sav) tuvalet ihtiyacını gidermek için bir yere gitti. Bana da (kendisi için) üç taş getirmemi emretti. Ben de iki taş buldum, üçüncüyü aramama rağmen bulamadım ve onun yerine bir tezek aldım hepsini Hz. Peygamber'e (sav) getirdim, iki taşı aldı ve tezeği atıp: Bu pistir, buyurdu." [Ebu Abdurrahman: “Riks tezek demektir ve cinlerin yiyeceğidir, dedi.]
Bize Musa b. İsmail, ona Amr b. Yahya b. Saîd, ona da dedesi (Saîd ibn Amr) şöyle rivayet etmiştir: Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber (sav) ile birlikte iken yanında O'nun abdest ve haceti için küçük bir kırba su taşırdı. Bir keresinde (Peygamber (sav) ihtiyacını gidermek üzere çıktığında) Ebu Hureyre O'nu takip ederken, Peygamber (sav) "kimdir o?" diye sordu. Ebu Hureyre “ben, Ebu Hureyre” cevabını verdi. Hz. Peygamber (sav) "istincâ yapmak üzere benim için birkaç taş bakıver, ama sakın kemik ve hayvan gübresi getirme" buyurdu. Ebu Hureyre der ki: Ben elbisemin kenarında birkaç taş taşıyarak kendisine getirip yanı başına koydum, sonra ayrıldım. Nihayet hacetini bitirdikten sonra Peygamber ile (sav) birlikte yürüdüm. Yolda kendisine “kemik ve hayvan gübresi ile temizlenmekte ne sakınca var?” diye sordum. Hz. Peygamber (sav) "bu ikisi cinlerin yiyeceğidir. Bana Nasîbîn cinlerinden bir heyet geldi. Bunlar çok iyi cinlerdi. Benden azık istediler. Ben de onlar hakkında, yanından geçtikleri her kemik ve tezekte kendilerine yiyecek bulmaları için Allah'a dua ettim" buyurdu.
Bize İsmail ve İbn Ebu Zâide, onlara Davud, ona Şa'bî, ona da Alkame şöyle demiştir: "İbn Mes'ûd’a (ra) 'Cin (olayı) gecesinde, içinizden hiç kimse Nebî'ye (sav) arkadaşlık etti mi?' diye sordum, şöyle dedi: Bizden hiç kimse ona arkadaşlık etmedi. Ancak, bir gece kendisini kaybettik. (Kendi kendimize) 'Acaba suikasta mı uğradı, yoksa (cinler tarafından) uçuruldu mu? Ona ne oldu?' dedik ve bir topluluğun geçirdiği en kötü geceyi geçirerek sabahladık. Sabah olduğunda –yahut sabaha karşı– bir de baktık ki Hz. Peygamber (sav), Hirâ tarafından geliyor. 'Ey Allah'ın Rasulü!' diyerek kendisine içinde bulunduğumuz hâli anlattık. Hz. Peygamber (sav) 'Bana cinlerin davetçisi geldi, ben de onlara gittim ve onlara Kur’ân okudum' buyurdu. Sonra kalktı, bize onların izlerini ve ateşlerinin izlerini gösterdi. [Şa‘bî der ki:] Cinler Rasulullah’tan (sav) azık talebinde bulundu. [İbn Ebu Zâide de Âmir'den rivayetle der ki: O gece ondan azık istediler.] Onlar, Cezîre cinlerindendi. Rasulullah (sav) da 'Üzerinde Allah’ın ismi anılmamış her kemik, sizin elinize geçtiğinde, eskisinden daha çok etli olarak (size yiyecek olur); her dışkı ve tezek de binek hayvanlarınız için yemdir' buyurdu. (Sonra da bize) 'Sizler bunlarla (yani kemik ve tezek ile) taharetlenmeyin. Zira bunlar, cinlerden kardeşlerinizin azığıdır' buyurdu."