Öneri Formu
Hadis Id, No:
153895, BS16765
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ وَأَبُو بَكْرٍ الْقَاضِى وَأَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ : مُحَمَّدُ بْنُ الْحُسَيْنِ السُّلَمِىُّ وَأَبُو سَعِيدِ بْنُ أَبِى عَمْرٍو قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا أَبُو أُمَيَّةَ الطَّرْسُوسِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو الْحَسَنِ : مُحَمَّدُ بْنُ مُقَاتِلٍ الْمَرْوَزِىُّ حَدَّثَنَا حُصَيْنُ بْنُ عُمَرَ الأَحْمَسِىُّ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ : لَمَّا بُعِثَ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- أَتَيْتُهُ فَقَالَ :« يَا جَرِيرُ لأَىِّ شَىْءٍ جِئْتَ؟ ». قَالَ : جِئْتُ لأُسْلِمَ عَلَى يَدَيْكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ. قَالَ : فَأَلْقَى إِلَىَّ كِسَاءَهُ ثُمَّ أَقْبَلَ عَلَى أَصْحَابِهِ وَقَالَ :« إِذَا جَاءَكُمْ كَرِيمُ قَوْمٍ فَأَكْرِمُوهُ ». وَذَكَرَ الْحَدِيثَ وَفِيهِ قَالَ : وَكَانَ لاَ يَرَانِى بَعْدَ ذَلِكَ إِلاَّ تَبَسَّمَ فِى وَجْهِى. وَلَهُ شَاهِدٌ مِنْ حَدِيثِ الشَّعْبِىِّ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- مُرْسَلاً.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Kıtâl-u ehl-i bağy 16765, 16/600
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Husayn b. Ömer el-Ahmesî (Husayn b. Ömer)
5. Muhammed b. Mukatil el-Mervezî (Muhammed b. Mukatil)
6. Ebu Ümeyye Muhammed b. İbrahim el-Huzaî (Muhammed b. İbrahim b. Müslim b. Salim)
7. Muhammed b. Yakub el-Ümevî (Muhammed b. Yakub b. Yusuf b. Ma'kil b. Sinan b. Abdullah)
8. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
8. Ebu Abdurrahman es-Sülemi (Muhammed b. Hüseyin b. Musa b. Halid b. Salim b. Raviye b. Said)
8. Ebu Said Muhammed b. Musa b. Şazan (Muhammed b. Musa b. Fadl b. Şâzân)
Konular:
Gülmek, Hz. Peygamber'in gülmesi
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, öğreticiliği
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
İkram, ikram etmek, paylaşmak
Sahabe, İslama girişleri
Saygı, büyüklere karşı saygılı, küçüklere karşı şefkatli olmak
حدثنا موسى بن إسماعيل قال حدثنا حماد بن سلمة قال أخبرنا ثابت عن أنس : أن البراء بن مالك كان يحدو بالرجال وكان أنجشة يحدو بالنساء وكان حسن الصوت فقال النبي صلى الله عليه وسلم يا أنجشة رويدك سوقك بالقوارير
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166452, EM001264
Hadis:
حدثنا موسى بن إسماعيل قال حدثنا حماد بن سلمة قال أخبرنا ثابت عن أنس : أن البراء بن مالك كان يحدو بالرجال وكان أنجشة يحدو بالنساء وكان حسن الصوت فقال النبي صلى الله عليه وسلم يا أنجشة رويدك سوقك بالقوارير
Tercemesi:
Enes (Radiycliahu anh)'den rivayet edildiğine göre, Berâ ibni Malik erkeklere yol nağmesi yapardı. Enceşe de hanımlara yoî nağmesinde buiunurdu ve güzel sesli idi. Bunun için Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
«Ey Enceşe! Şişeleri yürütmende yavaş ol.»[1262]
Develerin nağme ile yürütülmesine «Huda ve Hıdâ = » denilir. Develere bimtlİ olarak yol alan hanımların kervanını sürdürmekte bulunan hizmetçi Enceşe'nin güzel sesiyle nağmeleyişİnİ Hz. Peygamber (Salkliahü Aleyhi ve Sellem) yasaklamamışlardır. Üstelik hanımlara tarizen şaka etmişlerdir; Bu Hâdîs-i Şerîf «Şaka» bahsinde 264 ve 883 sayıda geç-mis' olduğundan fazla bilgi için oraya müracaat edilsin.[1263]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1264, /954
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Hitabet, sözler, uygun olan-olmayan
Hz. Peygamber, hanımlarıyla ilişkileri
Hz. Peygamber, hitap şekilleri
Hz. Peygamber, hizmetçileri, köleleri
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, üslubu, edebi sanatlar,
Kadın, bayanların eğitimi / ilim öğretmesi
Kadın, değeri ve konumu
Kadın, kadınlara iyi davranmak
Kadın-Erkek, kadın-erkek ilişkileri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
158501, BS21754
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحُسَيْنِ بْنُ بِشْرَانَ بِبَغْدَادَ أَنْبَأَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ مُحَمَّدٍ الصَّفَّارُ حَدَّثَنَا زَكَرِيَّا بْنُ يَحْيَى الْمَرْوَزِىُّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنِ ابْنِ الْمُنْكَدِرِ أَنَّهُ سَمِعَ عُرْوَةَ بْنَ الزُّبَيْرِ يَقُولُ حَدَّثَتْنَا عَائِشَةُ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهَا : أَنَّ رَجُلاً اسْتَأْذَنَ عَلَى النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- فَقَالَ :« ائْذَنُوا لَهُ فَبِئْسَ رَجُلُ الْعَشِيرَةِ أَوْ بِئْسَ رَجُلاً الْعَشِيرَةِ ». فَلَمَّا دَخَلَ أَلاَنَ لَهُ الْقَوْلَ قَالَتْ عَائِشَةُ : يَا رَسُولَ اللَّهِ قُلْتَ لَهُ الَّذِى قُلْتَ فَلَمَّا دَخَلَ البَيْتَ أَلَنْتَ لَهُ الْقَوْلَ. قَالَ :« يَا عَائِشَةُ إِنَّ شَرَّ النَّاسِ مَنْزِلَةً يَوْمَ الْقِيَامَةِ مَنْ وَدَعَهُ أَوْ تَرَكَهُ النَّاسُ اتِّقَاءَ فُحْشِهِ ». رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ وَمُسْلِمٌ فِى الصَّحِيحِ عَنْ قُتَيْبَةَ وَغَيْرِهِ عَنْ سُفْيَانَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Yahya Zekeriyya b. Yahya el-Mervezi (Zekeriyya b. Yahya b. Esed)
6. İsmail b. Muhammed es-Saffar (İsmail b. Muhammed b. İsmail b. Salih b. Abdurrahman)
7. Ali b. Muhammed el-Ümevi (Ali b. Muhammed b. Abdullah b. Bişran)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
İyilik, iyiliğin kötülüğü gidermesi
Kötülük, kötülük, dışlanma sebebi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
151647, BS14658
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَلِىٍّ الرُّوذْبَارِىُّ أَخْبَرَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ مُحَمَّدٍ الصَّفَّارُ حَدَّثَنَا جَعْفَرُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ شَاكِرٍ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ وَاقِدٍ الْحَرَّانِىُّ ح وَأَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ أَخْبَرَنِى أَبُو النَّضْرِ الْفَقِيهُ حَدَّثَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْبُوشَنْجِىُّ حَدَّثَنَا النُّفَيْلِىُّ قَالاَ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ أَبُو خَيْثَمَةَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ : كَانَ لأَبِى شُعَيْبٍ غُلاَمٌ لَحَّامٌ فَلَمَّا رَأَى مَا بِرَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- وَأَصْحَابِهِ مِنَ الْجَهْدِ أَمَرَ غُلاَمَهُ أَنْ يَأْتِيَهُ بِلَحْمٍ ثُمَّ أَرْسَلَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- أَنِ ائْتِنَا خَامِسَ خَمْسَةٍ فَجَاءَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- مَعَ خَمْسَةٍ وَمَعَهُمْ سَادِسٌ فَلَمَّا انْتَهَوْا إِلَى أَبِى شُعَيْبٍ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« إِنَّك أَرْسَلْتَ إِلَى خَمْسَةٍ مِنَّا وَإِنَّ هَذَا تَبِعَنَا فَإِنْ أَذِنْتَ لَهُ دَخَلَ وَإِلاَّ رَجَعَ ». قَالَ : قَدْ أَذِنْتُ لَهُ يَا رَسُولَ اللَّهِ فَلْيَدْخُلْ. لَفْظُ حَدِيثِ النُّفَيْلِىِّ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Sadak 14658, 15/14
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Süfyan Talha b. Nafi el-Kuraşi (Talha b. Nafi)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
5. Ahmed b. Abdülmelik el-Esedî (Ahmed b. Abdülmelik b. Vakıd)
5. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Kudâ'î (Abdullah b. Muhammed b. Ali b. Nüfeyl)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. İbrahim el-Abdi (Muhammed b. İbrahim b. Said b. Musa b. Abdurrahman)
6. Ebu Muhammed Cafer b. Muhammed es-Sâiğ (Cafer b. Muhammed b. Şakir)
7. İsmail b. Muhammed es-Saffar (İsmail b. Muhammed b. İsmail b. Salih b. Abdurrahman)
7. Ebu Nadr Muhammed b. Muhammed et-Tûsî (Muhammed b. Muhammed b. Yusuf b. Haccac)
8. Ebu Ali Hasan b. Muhammed et-Tûsî (Hüseyin b. Muhammed b. Muhammed b. Ali b. Hâtim)
8. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Adab, Davet, davete icabet etmek gerek
Adab, izin isteme adabı
Davet, yemeğe, davete vs. çağrılmayan kimsenin durumu
Geçim, Hz. Peygamber'in geçim sıkıntısı
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, sahabe ile ilişkisi
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
KTB, ADAB
Meslekler, Hz. Peygamber dönemindeki
Müslüman, peygamber sevgisi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
159689, TŞ000350
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ ، عَنْ عُرْوَةَ ، عَنْ عَائِشَةَ ، قَالَتِ : اسْتَأْذَنَ رَجُلٌ عَلَى رَسُولِ اللهِ صلى الله عليه وسلم ، وَأَنَا عِنْدَهُ ، فَقَالَ : بِئْسَ ابْنُ الْعَشِيرَةِ أَوْ أَخُو الْعَشِيرَةِ ، ثُمَّ أَذِنَ لَهُ ، فَأَلانَ لَهُ الْقَوْلَ ، فَلَمَّا خَرَجَ ، قُلْتُ : يَا رَسُولَ اللهِ ، قُلْتَ مَا قُلْتَ ثُمَّ أَلَنْتَ لَهُ الْقَوْلَ ؟ فَقَالَ : يَا عَائِشَةُ ، إِنَّ مِنْ شَرِّ النَّاسِ مَنْ تَرَكَهُ النَّاسُ أَوْ وَدَعَهُ النَّاسُ اتِّقَاءَ فُحْشِهِ
Tercemesi:
Hz. Âişe (r.anhâ) anamız anlatıyor:
Benim de yanlarında bulunduğum bir sırada, Hazreti Peygamber'in huzuruna kabul edilmesi için, bir şahıs izin istemişti. Resûl-i Ekrem Efendimiz, kapının önünde bulunan bu adamın sesini işitince:
"Bu, kabilesinin en berbat adamıdır" buyurdular. Ve ardından içeri girmesine izin verdiler. Bu defa da son derece yumuşak davranıp, o adama iltifat ettiler. Huzurdan ayrılıp gittikten sonra:
- "Yâ Resûlallah, dedim. İçeri girmeden önce, onun çok berbat bir adam olduğunu söylediniz; sonra da huzurunuza kabul buyurarak yumuşak ifâdelerle kendisine aşırı derecede mültefit davrandınız. Bunun hikmeti nedir?".
"Yâ Âişe! Kötü davranışlarına mâruz kalmamak için çevresi tarafından horlanan kimseler, insanların en berbat olanlarıdır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Şemail-i Muhammediyye, 350, /562
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Muhammed b. Ebu Ömer el-Adenî (Muhammed b. Yahya b. Ebu Ömer)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, sahabe ile ilişkisi
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
Hz. Peygamber, şemaili
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
İyilik, iyiliğin kötülüğü gidermesi
Kötülük, kötülük, dışlanma sebebi
حدثنا مسدد قال حدثنا إسماعيل قال حدثنا أيوب عن أبى قلابة عن أنس بن مالك قال : اتى النبي صلى الله عليه وسلم على بعض نسائه ومعهن أم سليم فقال يا أنجشة رويدا سوقك بالقوارير قال أبو قلابة فتكلم النبي صلى الله عليه وسلم بكلمة لو تكلم بها بعضكم لعبتموها عليه قوله سوقك بالقوارير
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164076, EM000264
Hadis:
حدثنا مسدد قال حدثنا إسماعيل قال حدثنا أيوب عن أبى قلابة عن أنس بن مالك قال : اتى النبي صلى الله عليه وسلم على بعض نسائه ومعهن أم سليم فقال يا أنجشة رويدا سوقك بالقوارير قال أبو قلابة فتكلم النبي صلى الله عليه وسلم بكلمة لو تكلم بها بعضكم لعبتموها عليه قوله سوقك بالقوارير
Tercemesi:
Enes tbni Malik (Radiyallahu anh) 'den rivayet edildiğine göre, şöyle dedi:
Peygamber (Sallailahü Aleyhi ve Sellem) (bir yolculukları sırasında), hanımlarının hayvanlarının sürücüsü Enceşe adında siyah tenli ve güzel sesli bir hizmetçileri vardı. Hizmetçi güzel nağmesiyle develeri sürüyordu. Bir aralık, hanımlarının beraberinde (annem) Ümmü Süleym olduğu halde, yanlarına varıp :
«Ey Enceşe! Şişeleri yavaş sür, (incitip kırmıyasıtı).» buyurdu.[524]
Râviierden E b u K i I â b e demiştir ki :
«— Peygamber (Sallailahü Aleyhi ve Sellem) Öyle bir söz söyledi ki, sîzden biriniz eğer onu söylemiş olsa, muhakkak onu (bu, şişeleri incitme sözünden ötürü) ayıplardınız.»[525]
Başkasını İncitmeyecek ve onu gücendirmeyecek şekilde şaka yollu söz söyiemiye «Mizah» denir ki, bu şekilde konuşmalar mubahtır. Çünkü böyle İtidal özre yapılan mizahlar sebebiyle, İnsanlar arasında ünsiyet ve ülfet meydana gelir. Yabancılık hisleri silinir, vahşet ortadan kalkar. Ancak hududu aşacak şekilde ağır ve kırıcı şakalar mubah değildir. Böyle söz ve hareketlerden kaçınmak gerekir. Çünkü bunlar, İnsanı hakdan uzaklaştırır, çekişme ve isyana doğru iterler. Şakacının heybet ve vakarını giderir ve onu hafif düşürürler. Diğer taraftan şaka edilene eziyet edilerek küçük düşürülmesine sebebiyet verilmiş olur.
Peygamber Efendimiz bir4ıadîs-i şeriflerinde:
«Ben şaka ederim, fakat ancak doğru söz söylerim.»
Buyurmuşlardır, işte doğruluktan ve haktan ayrılmamak ve haddi aşmamak şartı ile şaka yapılabilir. Hadîs-i şerifin açıklamasına gelince :
Peygmber Efendimizin hanımları ile bir yolculukları sırasında, E n e s I b n i M a I i k 'İn annesi U m m ü S ü I e y m de, bu validelerimizle beraber bulunuyordu. Develerin sürücüsü olan E n c e ş e adlı bir hizmetçi, hoş sesinden dolayı nağmeleri ile develeri neşata getirip yolculuğa ahenk vermekteydi. Bu manzara İki şeye sebebiyet verebilirdi : Biri develerin sür'atle yürümelerine ve sert hareketlerinden doğaca1.; çalkantı ile binici hanımların incinmiş olabileceklerine...
m Yahut hizmetçinin güzel sesini dinlemekten kalplere rikkat gelerek hüzün doğması ve böylece kalblerinin kırılmış olabileceğine...
Her iki ihtimale binaen, Peygamber Efendimiz, develerin sürücüsü hizmetçi çocuğa :
«Ey Enceşe! Yavaş sür şişeleri, (kırmıyasın).»
Buyurarak, hanımların ya fazla sür'atte ötürü, cam gibi hassas olan bünyelerinin incitilmemesİni, ya da cam gibi kolay müteessir olan kalplerinin hoş nağmelerle inkisara uğratılmamasını murad etmişlerdir. Her iki halde de hanımlar, nazik bünyeleri ve rakîk kalbleri bakımından kolay inkisara uğradıklarından camdan imâl edilen şişelere benzetilerek bir lâtife ve şaka yapılmıştır.[526]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 264, /239
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
3. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
4. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Hitabet, sözler, uygun olan-olmayan
Hz. Peygamber, hanımlarıyla ilişkileri
Hz. Peygamber, hitap şekilleri
Hz. Peygamber, hizmetçileri, köleleri
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, üslubu, edebi sanatlar,
Kadın, değeri ve konumu
Kadın, Hz. Peygamber döneminde
Kadın, kadınlara iyi davranmak
Kadın-Erkek, kadın-erkek ilişkileri
حدثنا محمد قال حدثنا إبراهيم قال حدثنا محمد بن فليح قال حدثنا أبى عن عبد الله بن عبد الرحمن عن أبى يونس مولى عائشة أن عائشة قالت : استأذن رجل على رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم بئس بن العشيرة فلما دخل هش له وانبسط إليه فلما خرج الرجل استأذن آخر قال نعم بن العشيرة فلما دخل لم ينبسط إليه كما انبسط إلى الآخر ولم يهش إليه كما هش للآخر فلما خرج قلت يا رسول الله قلت لفلان ثم هششت إليه وقلت لفلان ولم أرك صنعت مثله قال يا عائشة إن من شر الناس من اتقي لفحشه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164341, EM000338
Hadis:
حدثنا محمد قال حدثنا إبراهيم قال حدثنا محمد بن فليح قال حدثنا أبى عن عبد الله بن عبد الرحمن عن أبى يونس مولى عائشة أن عائشة قالت : استأذن رجل على رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم بئس بن العشيرة فلما دخل هش له وانبسط إليه فلما خرج الرجل استأذن آخر قال نعم بن العشيرة فلما دخل لم ينبسط إليه كما انبسط إلى الآخر ولم يهش إليه كما هش للآخر فلما خرج قلت يا رسول الله قلت لفلان ثم هششت إليه وقلت لفلان ولم أرك صنعت مثله قال يا عائشة إن من شر الناس من اتقي لفحشه
Tercemesi:
— Hazreti Âişe'den şöyle dediği rivayet edilmiştir :
— Bir adam, Rasulullah (sav)'in huzuruna varmak için izin istedi. Bunun üzerine, Rasulullah (sav):
"Ne kötü aşiret çocuğudur!" buyurdu. Adam içeri girince, Peygamber (sav) ona güler yüz gösterdi ve ona yumuşak davrandı. Adam (evden) çıkınca, başka biri (içeri girmek için) izin istedi. Rasulullah bunun hakkında:
"Ne güzel aşiret çocuğudur!" buyurdu. (Bu adam) içeri girince, Peygamber (sav) ötekine gösterdiği yumuşak davranışı ve güler yüzlülüğü buna göstermedi. (Bu ikinci) adam çıkınca, dedim ki :
— Ey Allah'ın Resulü! Falan kimse için (kötü) söyledin, sonra ona güler yüz gösterdin. Falan kimse için de (iyi) söyledin; halbuki buna, ötekine davrandığın gibi davrandığını görmedim?
Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
" Ey Âişe! İnsanların en kötüsü, fenalığından korkulan kimsedir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 338, /286
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Yunus Mevla Aişe (Ebu Yunus)
3. Ebu Tuvâle Abdullah b. Abdurrahman el-Ensarî (Abdullah b. Abdurrahman b. Mamer b. Hazm b. Zeyd)
4. Ebu Yahya Füleyh b. Süleyman el-Eslemi (Abdülmelik b. Süleyman b. Râfi')
5. Muhammed b. Fuleyh el-Eslemî (Muhammed b. Abdülmelik b. Süleyman)
6. İbrahim b. Münzir el-Hizamî (İbrahim b. Münzir b. Abdullah)
Konular:
Adab, izin isteme adabı
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
İnsan, en şerlisi
İzin, başkasının evine girerken izin istemek,
KTB, ADAB
Övgü, insanlar arasında övgü
حدثنا آدم قال حدثنا شعبة عن ثابت البناني عن أنس بن مالك قال : كان رسول الله صلى الله عليه وسلم في مسير له فحدا الحادي فقال النبي صلى الله عليه وسلم ارفق يا أنجشة ويحك بالقوارير
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165577, EM000883
Hadis:
حدثنا آدم قال حدثنا شعبة عن ثابت البناني عن أنس بن مالك قال : كان رسول الله صلى الله عليه وسلم في مسير له فحدا الحادي فقال النبي صلى الله عليه وسلم ارفق يا أنجشة ويحك بالقوارير
Tercemesi:
— Enes ibni Malik'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Resûlüllah (Sallalfahü Aleyhi ve Sellem) seferlerinin birinde bulunuyordu da, deve sürücüsü (hizmetçi Enceşe) nağmeleriyle (develeri) sürdü.
(Develerin üzerinde hanımlar bulunuyordu). Bunun üzerine Peygamber (SaltoUahü Aleyhi ve Sellem)Ç
«— YavBf ol, ey Enceşe; şişeleri incitmekten salon.» buyurdu.[489]
= Ta'rîz, Mi'raz, Muarraz kelimelerinin ifade etmiş oldukları mânâlar birdir. Mi'ra\ ve Muarraz kelimelerinin cem i, metinde olduğu gibi Jai.j^*= Meâriz gelir. Öteden beri Osmanlıcada Ta'riz lâfzı kullanılır.
İnsan, maksadını muhatabına açıklamadan getirmiş olduğu söz içerisinde çaktırırsa veya ifade ettiği mânânın gayrini m ura d ederse buna tariz denir. Meselâ : Müslümanlara eziyet etmekte olan bir kimseyi kasdederek, «Müslümanlar o kimsedir ki, müslümanlar elinden ve dilinden selâmet içinde olurlar.» söylendiği zaman, zâlimin tariz yolu ile gerçek bir müslüman olmadığı bildirilmiş olur. Ta'rîz yolu ile maksadı ifade etmek daha mülayim ve daha müessir olur. Kelâm kısmının da mubah olan güzel taraflarından sayılır. Tarizler de bir ölçü içerisinde olmalıdır ki, makbul kısımdan sayılsın. Hakkı yok etmek ve gerçek dışı bir mânâya sürükleme suretiyle ta'rîz-ler yapmak helâl olmaz. Sözün yalan kısmına girerler.
Hz. Peygamber:
«Ey Enceşe î Yavaş ol, şişeleri kırarsın.
Buyurmakla, şişe gibi zarif olan hanımları incitirsin mânâsını kasd etmiş bulunuyorlardı. Böylece ta'rîz yolu ile hanımların nezaketine işaret etmİş oluyorlardı.
Bu hadts-i şerif şaka bölümünde 264. sayıda geçmişti. Oraya bakılsın.[490]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 883, /685
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Hasan Adem b. Ebu İyas (Adem b. Abdurrahman b. Muhammed b. Şuayb)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Hitabet, sözler, uygun olan-olmayan
Hz. Peygamber, hanımlarıyla ilişkileri
Hz. Peygamber, hitap şekilleri
Hz. Peygamber, hizmetçileri, köleleri
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, üslubu, edebi sanatlar,
Kadın, değeri ve konumu
Kadın, kadınlara iyi davranmak
Kadın-Erkek, kadın-erkek ilişkileri