362 Kayıt Bulundu.
Açıklama: Müslim'in şartlarına göre sahihtir.
Bize Ebu Cevâb, ona Ammâr b. Rüzeyk, ona A'meş, ona da Ebu Saîd şöyle demiştir: Abdullah b. Amr'a geldim ve "bana Tevrat ve İncil'den değil de Hz. Peygamber'den (sav) duyduğun bir hadis aktarır mısın?" dedim. Abdullah "Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu işittim" dedi: "Müslüman dilinden ve elinden Müslümanların güvende olduğu kimsedir, Muhacir de Allah'ın yasaklarından kaçınandır."
Açıklama: Merfû'u sahihtir. Bu isnad tahsîne (hasen) muhtemeldir.
Bize Esved b. Âmir, ona Ebu İsrâîl, ona Hakem, ona daHilal el-Hecerî şöyle demiştir: Abdullah b. Amr'a "bana Hz. Peygamber'den (sav) duyduğun bir hadis aktarır mısın?" dedim. Abdullah "Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu işittim" dedi: "Müslüman dilinden ve elinden Müslümanların güvende olduğu kimsedir, Muhacir de Allah'ın yasaklarından kaçınandır." Ebu Abdurrahman der ki: "Bu (senedde) hata (var)dır. Hakem bu hadisi Seyf'ten, Seyf de Rüşeyd el-Hecerî'den almıştır."
Açıklama: İsnadı çok zayıftır.
Bize Hüseyin b. Muhammed, ona Şu'be ve Abdullah b. Ebu Sefer, ona Şa'bî, ona da Abdullah b. Amr Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Müslüman dilinden ve elinden Müslümanların güvende olduğu kimsedir, Muhacir de Allah'ın yasaklarından kaçınandır."
Açıklama: Şeyhayn'ın şartlarına göre sahihtir.
Bize Ebu Nuaym, ona Zekeriya, ona Şa'bî, ona da Abdullah b. Amr Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Müslüman dilinden ve elinden Müslümanların güvende olduğu kimsedir, Muhacir de Allah'ın yasaklarından kaçınandır."
Açıklama: Şeyhayn'ın şartlarına göre sahihtir.
Bize Saîd b. Mansûr, ona Remle ahalisinden Hucr b. Hâris el-Ğassânî, ona da Ömer b. Abdulaziz'in Remle Valisi olan Abdullah b. Avn el-Kinânî şöyle rivayet etmiştir: Amr b. Saîd b. Âs'ın öldürüldüğü gün Abdülmelik b. Mervân, Beşir b. Akraba el-Cühenî'ye "Ey Ebu Yemân bugün senin konuşmana ihtiyacım var. Hadi kalk, konuş" dedi. Beşir de şöyle dedi: "Ben Hz. Peygamber'in (sav) 'kim sadece gösteriş ve desinler diye konuşmaya kalkarsa, Allah (ac) kıyamet günü onu riya ve gösteriş konumunda bekletir' dediğini işittim"
Açıklama: Hucr b. el-Hâris ve Abdillah b. Avn el-Kinânî dolayısıyla isnad hasendir. Ebû Hâtim o ikisi hakkında herhangi bir cerh ve ta'dil ifâdesi bulamamıştır. İbn Hibbân o ikisini ES-Sikât adlı eserinde zikretmiştir.
Bize Yahya b. Adem, ona da Züheyr şöyle rivayet etmiştir: Eş'as b. Süvvâr'ı Ebu Zübeyir'in yanında, ayakta dikilmiş olarak "nasıl dedi?" "hangi şeyi söyledi" derken gördüm.
Bize Haşimoğullarının Mevlâsı Ebu Saîd, ona Abdullah b. Müsennâ, ona Sümâme b. Enes şöyle rivayet etmiştir: Enes konuştuğu zaman sözü üç defa tekrar eder ve Hz. Peygamber'in (sav) de konuştuğunda sözünü üç defa tekrar ettiğini, izin istediğinde üç defa izin istediğini söylerdi. Ebu Saîd der ki: "Bundan sonra bu hadisi 'Hz. Peygamber (sav) üç defa izin isterdi' şeklinde rivayet ettik"
Bize Süfyân, ona Yahya b. Saîd, ona Hariseoğullarının Mevlâsı Buşeyr b. Yesâr, ona da Sehl b. Ebu Hasme şöyle rivayet etmiştir: Ensardan Abdullah b. Sehl Hayber kanallarından birinde öldürülmüş olarak bulunmuştu. Amcaoğulları Huvayyısa ile Muhayyısa ve kardeşi Abdurrahman b. Sehl Hz. Peygamber'e (sav) geldiler. Önce Abdurrahman konuşmaya başlayınca Hz. Peygamber (sav) "önce en büyük, önce en büyük" buyurdu. Amcaoğullarından biri ya Huvayyısa veya Muhayyısa - hangisinin büyük olduğunu unuttum - konuştu ve "ey Allah'ın Rasulü, biz Abdullah'ı Hayber kanallarından birinde öldürülmüş olarak bulduk" dedi ve Yahudilerin kötülüğünden, düşmanlığından bahsetti. Hz. Peygamber (sav) "Yahudilerin onu öldürdüğüne dair içinizden elli kişi yemin etsin" buyurdu. Onlar "biz görmediğimiz bir şey için nasıl yemin edelim" dediler. Hz. Peygamber (sav) "Yahudilerden elli kişi onu öldürmediklerine dair yemin ederek size karşı kendilerini temize çıkartıyor" buyurdu. Onlar "Allah'a ortak koştukları halde biz onların yeminine nasıl razı oluruz?" dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) (Abdullah'ın) diyetini kendi yanındaki (develerden) ödedi. O (develerden) genç olan bir deve beni tepmişti.
Bize Zeyd b. Hubâb, ona Musa b. Ali, ona Babası (Ali b. Rabah), ona da Abdullah b. Amr b. As şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) "Müslüman kimdir, bilir misiniz?" diye sordu. Sahabe "Allah ve Rasulü daha iyi bilir" cevabını verdiler. Hz. Peygamber (sav) "dilinden ve elinden Müslümanların güvende olduğu kimsedir" buyurdu. Sonra "Mümin kimdir, bilir misiniz?" diye sordu. Sahabe yine "Allah ve Rasulü daha iyi bilir" dediler. Hz. Peygamber (sav) "müminlerin, canları ve malları konusunda kendisine güven duyduğu kimsedir. Muhacir de kötülükten uzaklaşan ve ondan kaçınandır." buyurdu.