310 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed, ona Amr b. Ebu Seleme, ona el-Evzaî, ona İbn Şihab, ona Saîd b. Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu: "Müslümanın müslüman üzerindeki hakkı beştir; Selam almak, hastayı ziyaret etmek, cenazelere katılmak, davete icabet etmek ve aksırana يرحمك الله (Allah sana merhamet eylesin) demektir". [Abdurrezak ona mutabaatta bulundu ve 'bize Ma‘mer rivayet etti', dedi. Bunu (hadisi) Selâme, Ukayl’den rivayet etti.]
Açıklama: Amr b. Ebu Seleme et-Tinnîsî, sadûk, hataları olmakla tenkid edilmektedir.
Bize Ali b. Abdullah b. İbrahim, ona Haccac b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona Musa b. Ukbe, ona Nafi, ona da Abdullah b. Ömer Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "(Düğün yemeğine) davet edildiğiniz zaman icabet edin." [Nâfi: Abdullah b. Ömer'in oruçlu (nafile) iken dahi düğün davetine veya başka bir davete icabet ettiğini söyledi.]
Açıklama: ٌRivayetin Buhari'deki bab başlığı بَابُ إِجَابَةِ الدَّاعِي فِي العُرْسِ وَغَيْرِهِ şeklindedir. هَذِهِ الدَّعْوَةَ Bu davete ibaresini Kastallani düğün yemeği (velime) olarak açıklamıştır. Kastallanı, İrşadü's-Sari, 8: 75
Bize Abdurrahman b. Mübarek, ona Abdülvaris, ona Abdülaziz b. Suheyb, ona da Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) düğünden dönen kadınları ve çocukları gördü. (Sevinçten) hızlıca ayağa kalktı ve şöyle dedi: "Allah'ım (şahit olsun ki) sizler, benim için insanların en sevimlilerindensiniz."
Açıklama: Hz. Peygamberin düğünden dönen kadın ve çocukları görünce sevinmesinin ve onlar için övgü dolu sözler söylemesinin sebebi öncelikle onların Ensardan olması ve düğüne katılmalarıdır. Ayni, Umdetü'l-Karİ, 20:162.
Bize Abdullah b. Ebu Esved, ona Ebu Üsame, ona A'meş, ona da Şakik'in rivayet ettiğine göre Ebu Mesud el-Ensarî şöyle demiştir: "Ensar'dan Ebu Şuayb diye bir adam ve onun kasap bir kölesi vardı. Bir gün Hz. Peygamber (sav) ashabı ile beraberken Ebu Şuayb Hz. Peygamber'in (sav) yanına geldi ve O'nun aç olduğunu yüzünden anladı. Derhal kasap olan kölesine gitti ve 'Bana beş kişiye yetecek yemek yap. Davet edeceğim beş kişiden biri Nebi (sav) olacak' dedi. Bunun üzerine köle azıcık bir yemek yaptı. Sonra Ebu Şuayb, Hz. Peygamber'e (sav) gelip onu yemeğe davet etti. Rasul-i Ekrem (sav) ve arkadaşları Ebu Şuayb'ın evine giderlerken peşlerine altıncı bir kişi takıldı. Eve vardıklarında Efendimiz (sav) 'Ey Ebu Şuayb! Peşimize biri daha takıldı. İstersen içeri girmesine izin ver, istersen verme' buyurdu. Ebu Şuayb, 'Olur mu öyle şey, buyursun gelsin!' dedi."
Bize Musa b. İsmail, ona Ebu Avâne, ona Eş‘as b. Süleym, ona da Muaviye b. Süveyd b. Mukarrin, Bera b. Azib (ra)’ın şöyle dediğini rivayet etti. “Rasûlullah (sav) bize yedi şeyi emretti, yedi şeyi de yasakladı. Bize hastayı ziyaret etmeyi, cenazelere katılmayı, aksırana يرحمك الله /Allah sana rahmet etsin demeyi, davet edene icabet etmeyi, selamı yaymayı, mazluma yardım etmeyi ve yeminle istenilen şeyi yapmayı emretti. Bize altın yüzükleri, gümüşten içmeyi –veya ravi “gümüş kaplardan” dedi-, (hayvanların üzerine örtülen) kırmızı ipekten çulları, ipek şeritli pamuk elbiseyi (Mısır-Şam tarafında yapılan bir tür), ipeği, ibrişimli ipek elbisesi, kalın ipekten üretilen altın işlemeli elbiseyi giymeyi yasakladı.”
Bize Hafs b. Ömer, ona Şu‘be, ona Eş‘as b. Süleym, ona da Muaviye b. Süveyd b. Mukarrin, ona da Bera b. Azib (ra) şöyle rivayet etti: “Rasûlullah (sav) bize yedi şeyi emretti, yedi şeyi de yasakladı. Bize altın yüzüğü, ipekten ve ibrişimli ipekten mamul elbise giymeyi, ayrıca kalın ipekten üretilen altın işlemeli elbiseyi ve ipek şeritli pamuk elbise (Mısır-Şam tarafında yapılan bir tür) giymeyi de yasakladı. (Hayvanların üzerine örtülen) kırmızı ipekten çulu kullanmayı da yasakladı. Bize cenazelere katılmamızı, hastayı ziyaret etmemizi ve selamı yaymamızı emretti.”
Bize Süleyman b. Harb, ona Şu’be, ona Eş’as b. Süleym, ona da Muaviye b. Süveyd b. Mukarrin, ona da Bera b. Azib şöyle rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) bize yedi şeyi emretti, yedi şeyi de yasakladı. Emrettikleri şunlardı: "Hastayı ziyaret etmek, cenaze törenine katılıp namazını kılmak, aksırana (yerhamukellah diyerek) hayır duada bulunmak, davet edenin davetine icabet etmek, selamı almak, mazluma yardım etmek, yemin edenin yeminini bozdurmamak." Yasakladığı şeyler ise şunlardı: "Altın yüzük -yahut altın halka- takmak, ipek elbise giymek, ipek parça kullanılan elbise giymek, ipek astarlı elbise giymek ve (kırmızı) ipekli eğer yastığı kullanmak."
Bize Kuteybe, ona Malik, ona İshak b. Ebu Talha, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etti: "Bir terzi yapmış olduğu yemeğe Rasulullah’ı (sav) davet etmişti. Bu davete Rasulullah'la beraber ben de gittim. (Yemekte) Peygamber’in (sav) kabın içindeki kabakları aradığını gördüm. Enes, 'o günden itibaren kabağı hep sevdim' dedi.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona İshâk b. Abdullah b. Ebu Talha, ona da Enes b. Mâlik şöyle dedi: "Bir terzi Hz. Peygamber'i (sav) yaptığı yemeğe davet etti. Ben de Hz. Peygamber'le (sav) beraber gittim. O zât Peygamber'e arpa ekmeği ile kabak ve kurutulmuş etle yapılan çorba ikram etti. Ben Peygamber'in yemek kabındaki kabakları aradığını gördüm. O günden sonra kabağı hep sevdim."
Bize Müsedded, ona Yahya b. Said, ona Süfyan, ona Mansur, ona Ebu Vâil, ona da Ebu Musa'nın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Esirleri esaretten kurtarın, davet edenin davetine icabet edin."