45 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Numan, ona Ebu Avâne, ona Ziyâd b. İlâka, ona da Cerîr b. Abdullah'ın naklettiğine göre O, Basra valisi Mugîre b. Şu'be'nin vefat ettiği gün ayağa kalkıp Allah'a hamd ve sena ederek şöyle söyledi: Başınıza bir yönetici gelinceye kadar hiç bir ortağı bulunmayan, tek olan Allah'tan sakınmanızı, vakar ve sükunetle davranmanızı tavsiye ediyorum. Zira yöneticiniz yakında geliyor. Sonra vefat eden yöneticiniz için Allah'tan af dileyiniz, çünkü o affetmeyi severdi. Daha sonra şunu anlattı: "Bir gün Hz. Peygamber'e (sav) gelerek 'Müslüman olmak üzere size biat edeceğim' dedim. Benim her müslümana karşı samimi olmamı şart koştu. Ben de bu şartı kabul ederek ona biat ettim." Şu mescidin Rabbine yemin ederim ki, ben size karşı çok samimiyim. Daha sonra Cerîr b. Abdullah, Allah'tan bağışlanma diledi ve minberden indi.
Bize Kuteybe, ona Muhammed b. Musa, ona Sa’id b. Ebu Sa’id, ona da Ebu Hureyre Hz. Peygamber’in şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Bir mü’minin diğer mü’min üzerindeki hakkı altıdır. Hastalığında onu ziyaret eder, öldüğünde cenazesinde bulunur, davet ettiğinde icabet eder, karşılaştığında selam verir, aksırdığında (yerhamukellah diyerek) onun için hayır dua eder, gıyabında veya yanında onun iyiliğini İster."
Bize Ebû Tahir Muhammed b. Muhammed b. Mahmiş el-Fakîh, ona Hâcib b. Ahmed et-Tûsî, ona Abdurrahîm b. Münîb, ona Cerîr b. Abdulhamîd, ona Süheyl b. Ebî Salih, ona babası, ona da Ebû Hureyre (ra), Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: "Cenâb-ı Hak sizin üç şeyinize razı olmuş, üç şeyinizden de hoşnut olmamıştır. Sizin Allah'a kulluk yapmanıza ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmamanıza, hep birlikte Allah'ın ipine sarılmanıza ve ayrılıp tefrikaya düşmemenize, ِCenâb-ı Hakk'ın yönetiminizi kendisine verdiği kişiye karşı samimi ve dürüst olmanıza razı ve hoşnut olmuştur. Sizin dedikodu yapmanızdan, çok soru sormanızdan ve malı gereksiz yere zayi etmenizden (savurganlık yapmanızdan) hoşnut olmamıştır." Atâ b. Yezîd el-Leysî şöyle dedi: Temîm ed-Dârî'nin (ra), Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu dediğini işittim: "Şüphesiz din, samimiyet ve dürüstlüktür." Hz. Peygamber bu sözü üç defa tekrarladı. Kendisine; "- Kime karşı ey Allah'ın Rasûlü?" diye sordular. "- Allah'a karşı, Allah'ın kitabına karşı, müslümanların yöneticilerine karşı -yahut müslümanların yöneticilerine ve müslüman halka karşı dedi-." İlk rivâyeti Müslim Sahîh'inde, Züheyr b. Harb ve diğerleri vasıtasıyla Cerîr'den tahric etmiştir.
Bize Müsedded, ona Yahya, ona İsmail, ona Kays b. Ebu Hâzim, Cerîr b. Abdullah şöyle söylemiştir: "Rasulullah'a (sav) namazı dosdoğru kılma, zekatı verme ve her müslümana karşı samimi olmaya dair biat ettim."
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Yahya b. Said, ona İsmail b. Ebu Halid, ona Kays b. Ebu Hâzim, ona Cerîr b. Abdullah şöyle söylemiştir: "Ben Rasulullah'a (sav) namazı dosdoğru kılma, zekatı verme ve her müslümana karşı samimi olmaya dair biat ettim." (Tirmizi) bu hadisin hasen-sahih olduğunu söylemiştir.
Bize Yahya b. Eyyûb ile Kuteybe ve İbn Hucr, onlara İsmail b. Cafer, ona ‘Alâ, ona da babası, Ebû Hureyre'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etti: Rasûlullah (sav); “Müslümanın müslüman üzerindeki hakkı altıdır.” buyurdu. “Bunlar nedir ey Allah'ın Rasûlü?" diye sorulunca; “Karşılaştığında ona selam verir, seni davet ettiğinde davetine katıl, senden nasihat istediğinde ona nasihat et, aksırdığında ve hemen akabinde Allah’a hamdettiğinde يرحمك الله (Allah sana merhamet buyursun) de, hastalandığında onu ziyaret et ve öldüğünde de ona cenazesine katıl.” buyurdu.