440 Kayıt Bulundu.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Vekî (T), Bize Ali b. Muhammed, ona Ebu Muaviye ve Vekî, onlara A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona da Hz. Ali şöyle demiştir: "Bakîü'l-Garkad mezarlığında Rasulullah'ın (sav) yanında oturuyorduk. Elinde bir asa vardı. Onunla yere izler çizmeye başladı. Sonra başını kaldırdı ve 'Sizden her bir kişinin ve yaratılmış olan her şeyin cennetteki ve cehennemdeki yeri Allah tarafından yazılmıştır' buyurdu. Kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyleyse biz kaderimize mi dayanalım?' denildi. Rasulullah (sav) 'Hayır, çalışın, kaderinize dayanmayın. Çünkü herkes ne için yaratıldı ise o iş kendisine kolaylaştırılır' buyurdu ve 'Kim verir ve korunursa, en güzelini tasdik ederse, böylece ona en kolayı kolaylaştırırız. Ama kim de cimrilik eder ve müstağni olursa en güzelini yalanlarsa; ona en zoru kolaylaştırırız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: فَكُلٌّ مُيَسَّرٌ لِمَا خُلِقَ لَهُ
Bize Abdullah b. Abdurrahman b. Behram ed-Dârimî, ona Mervan b. Muhammed ed-Dımeşkî, ona Said b. Abdülaziz, ona Rabi'a b. Yezid, ona Ebu İdris el-Havlânî, ona Ebu Zer, ona da Rasulullah (sav) Allah'tan rivayet ederek 'Allah şöyle buyurdu' demiştir: "Ey kullarım! Ben zulmü kendime haram kıldığım gibi onu sizin aranızda da haram kıldım. Artık birbirinize zulmetmeyin. Ey kullarım! Hepiniz dalalettesiniz, yalnız benim hidayete erdirdiğim müstesna! O halde benden hidayet dileyin ki, sizi hidayete erdireyim. Ey kullarım! Hepiniz açsınız! Yalnız benim doyurduğum müstesna. İmdi benden yiyecek isteyin ki, sizi doyurayım. Ey kullarım! Hepiniz çıplaksınız, yalnız benim giydirdiğim müstesna! Şu halde benden giyecek isteyin ki, sizi giydireyim. Ey kullarım! Siz gece-gündüz günah işliyorsunuz. Bütün günahları affeden de benim. Şu halde benden af dileyin ki, sizi affedeyim! Ey kullarım! Sizin bana zarar vermeye elbet gücünüz yetmez ki, zarar veresiniz. Bana fayda vermeye de gücünüz yetmez ki, fayda veresiniz. Ey kullarım! Sizden öncekiler ve sonrakiler, tüm insanlar ve cinler, sizden en takva sahibi bir adamın halinde olsalar, bu benim mülküme bir şey kazandırmaz. Ey kullarım! Sizden öncekiler ve sonrakiler, tüm insanlar ve cinler, içinizden en kötü bir adamın halinde olsalar, bu benim mülkümden hiç bir şey eksiltmez. Ey kullarım! Sizden öncekiler ve sonrakiler, tüm insanlar ve cinler, bir alanda toplansalar ve benden isteseler, ben de her dileyen insana, dilediğini versem, bu bende olandan ancak iğnenin denize batırıldığı vakit çıkarıldığındaki kadar eksiltir. Ey kullarım! İşte sizin amelleriniz, onları sizin için sayıyorum. Sonra onların karşılığını size veriyorum. Artık kim hayırla karşılaşırsa, Allah'a hamd etsin. Kötülükle karşılaşan ise kendi nefsini ayıplasın." [Said der ki: Ebu İdris el-Havlâni bu hadisi rivayet ettiği vakit dizlerinin üzerine çökerdi.]
Bize Osman, ona Cerir, ona Mansur, ona Sa'd b. Ubeyde, ona da Ebu Abdurrahman, ona da Ali şöyle demiştir: "Bakîü'l-Garkad mezarlığında bir cenazedeydik. Rasulullah (sav) yanımıza geldi ve oturdu. Biz de etrafına oturduk. Elinde bir değnek vardı. O değnekle yere çizgiler çizmeye başladı. Sonra da 'Sizden her bir kişinin ve yaratılmış olan her şeyin cennetteki ve cehennemdeki yeri Allah tarafından yazılmıştır. Kişinin kötü yada iyi biri olacağı da yazılmıştır' buyurdu. Bir Adam 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyleyse biz amel etmeyi bırakıp, bu kaderimize mi dayanalım? Nasıl olsa bizden iyi olan kimse, iyi kimselerin ameline ulaşacak, kötü olan kimse de, kötü olanların ameline ulaşacaktır' dedi. Rasulullah (sav) 'İyi olanlara iyilerin amelleri kolaylaştırılır, kötü olanlara da kötü kimselerin amelleri kolaylaştırılır' buyurdu 'Kim verir ve korunursa, en güzelini tasdik ederse, böylece ona en kolayı kolaylaştırırız. Ama kim de cimrilik eder ve müstağni olursa en güzelini yalanlarsa; ona en zoru kolaylaştırırız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."
Bize Osman b. Ebu Şeybe, Züheyr b. Harb ve İshak b. İbrahim (metin Züheyr'e aittir), onlara Cerîr, ona Mansur, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman, ona da Hz. Ali şöyle demiştir: "Bakîü'l-Garkad mezarlığında bir cenazedeydik. Rasulullah (sav) yanımıza geldi ve oturdu. Biz de etrafına oturduk. Elinde bir asa vardı. Onunla yere izler çizmeye başladı. Sonra da 'Sizden her bir kişinin ve yaratılmış olan her şeyin cennetteki ve cehennemdeki yeri Allah tarafından yazılmıştır. Kişinin kötü yada iyi biri olacağı da yazılmıştır' buyurdu. Bir Adam 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyleyse biz amel etmeyi bırakıp, bu kaderimize mi dayanalım?' dedi. Rasulullah (sav) 'Bizden iyi olan kimse, iyi kimselerin ameline ulaşacaktır. Bizden kötü olan kimse de, kötü olanların ameline ulaşacaktır' buyurdu, ardından 'İyi olanlara iyilerin amelleri kolaylaştırılır, kötü olanlara da kötü kimselerin amelleri kolaylaştırılır' dedi ve 'Kim verir ve korunursa, en güzelini tasdik ederse, böylece ona en kolayı kolaylaştırırız. Ama kim de cimrilik eder ve müstağni olursa en güzelini yalanlarsa; ona en zoru kolaylaştırırız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."
Bize Osman b. Ebu Şeybe, Züheyr b. Harb ve İshak b. İbrahim (metin Züheyr'e aittir), onlara Cerîr, ona Mansur, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman, ona da Hz. Ali şöyle demiştir: "Bakîü'l-Garkad mezarlığında bir cenazedeydik. Rasulullah (sav) yanımıza geldi ve oturdu. Biz de etrafına oturduk. Elinde bir asa vardı. Onunla yere izler çizmeye başladı. Sonra da 'Sizden her bir kişinin ve yaratılmış olan her şeyin cennetteki ve cehennemdeki yeri Allah tarafından yazılmıştır. Kişinin kötü yada iyi biri olacağı da yazılmıştır' buyurdu. Bir Adam 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyleyse biz amel etmeyi bırakıp, bu kaderimize mi dayanalım?' dedi. Rasulullah (sav) 'Bizden iyi olan kimse, iyi kimselerin ameline ulaşacaktır. Bizden kötü olan kimse de, kötü olanların ameline ulaşacaktır' buyurdu, ardından 'İyi olanlara iyilerin amelleri kolaylaştırılır, kötü olanlara da kötü kimselerin amelleri kolaylaştırılır' dedi ve 'Kim verir ve korunursa, en güzelini tasdik ederse, böylece ona en kolayı kolaylaştırırız. Ama kim de cimrilik eder ve müstağni olursa en güzelini yalanlarsa; ona en zoru kolaylaştırırız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."
Bize Osman b. Ebu Şeybe, Züheyr b. Harb ve İshak b. İbrahim (metin Züheyr'e aittir), onlara Cerîr, ona Mansur, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman, ona da Hz. Ali şöyle demiştir: "Bakîü'l-Garkad mezarlığında bir cenazedeydik. Rasulullah (sav) yanımıza geldi ve oturdu. Biz de etrafına oturduk. Elinde bir asa vardı. Onunla yere izler çizmeye başladı. Sonra da 'Sizden her bir kişinin ve yaratılmış olan her şeyin cennetteki ve cehennemdeki yeri Allah tarafından yazılmıştır. Kişinin kötü yada iyi biri olacağı da yazılmıştır' buyurdu. Bir Adam 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyleyse biz amel etmeyi bırakıp, bu kaderimize mi dayanalım?' dedi. Rasulullah (sav) 'Bizden iyi olan kimse, iyi kimselerin ameline ulaşacaktır. Bizden kötü olan kimse de, kötü olanların ameline ulaşacaktır' buyurdu, ardından 'İyi olanlara iyilerin amelleri kolaylaştırılır, kötü olanlara da kötü kimselerin amelleri kolaylaştırılır' dedi ve 'Kim verir ve korunursa, en güzelini tasdik ederse, böylece ona en kolayı kolaylaştırırız. Ama kim de cimrilik eder ve müstağni olursa en güzelini yalanlarsa; ona en zoru kolaylaştırırız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."
Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Mansur, ona A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Bir gün Biz Hz. Peygamber (sav) oturuyorken elindeki çubukla yere çizgi çizmeye başladı, sonra başını kaldırdı ve 'İstisnasız hepinizin cennet ya da cehennemdeki yeri (takdir edilmiş), yazılmıştır' buyurdu. Bunun üzerine kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyle ise niçin amel ediyoruz? Buna dayanıp, güvenemez miyiz?' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Hayır öyle değil, sizler amel edip çalışın. Herkes ne için yaratılmış ise o kendisine kolaylaştırılmıştır' buyurdu ve 'Artık kim cömert davranır, günah işlemekten sakınırsa; bunların güzel karşılığına da inanırsa; biz onu işin kolayına yönlendiririz. Ama kim cimrilik eder, kendisiyle yetinirse; güzel karşılığı da yalan sayarsa; biz onu zora sokarız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."
Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Mansur, ona A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Bir gün Biz Hz. Peygamber (sav) oturuyorken elindeki çubukla yere çizgi çizmeye başladı, sonra başını kaldırdı ve 'İstisnasız hepinizin cennet ya da cehennemdeki yeri (takdir edilmiş), yazılmıştır' buyurdu. Bunun üzerine kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyle ise niçin amel ediyoruz? Buna dayanıp, güvenemez miyiz?' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Hayır öyle değil, sizler amel edip çalışın. Herkes ne için yaratılmış ise o kendisine kolaylaştırılmıştır' buyurdu ve 'Artık kim cömert davranır, günah işlemekten sakınırsa; bunların güzel karşılığına da inanırsa; biz onu işin kolayına yönlendiririz. Ama kim cimrilik eder, kendisiyle yetinirse; güzel karşılığı da yalan sayarsa; biz onu zora sokarız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Vekî (T), Bize Ali b. Muhammed, ona Ebu Muaviye ve Vekî, onlara A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona da Hz. Ali şöyle demiştir: "Bakîü'l-Garkad mezarlığında Rasulullah'ın (sav) yanında oturuyorduk. Elinde bir asa vardı. Onunla yere izler çizmeye başladı. Sonra başını kaldırdı ve 'Sizden her bir kişinin ve yaratılmış olan her şeyin cennetteki ve cehennemdeki yeri Allah tarafından yazılmıştır' buyurdu. Kendisine 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyleyse biz kaderimize mi dayanalım?' denildi. Rasulullah (sav) 'Hayır, çalışın, kaderinize dayanmayın. Çünkü herkes ne için yaratıldı ise o iş kendisine kolaylaştırılır' buyurdu ve 'Kim verir ve korunursa, en güzelini tasdik ederse, böylece ona en kolayı kolaylaştırırız. Ama kim de cimrilik eder ve müstağni olursa en güzelini yalanlarsa; ona en zoru kolaylaştırırız' [Leyl, 92/5-10] ayetlerini okudu."
BizeRavh, ona Malik;(T) Bize İshak ona Malik;(T) Bize Musab ez-Zübeyrî, ona Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Abdülhamid b. Abdurrahman b. Zeyd b. el-Hattab, ona da Müslim b. Yesar el-Cüheni şöyle rivayet etmiştir: Ömer b. Hattab'a (ra) “Hani Rabbin Âdem oğullarının bellerinden zürriyetlerini almıştı” [A'râf, 7/172] ayetinin anlamı soruldu. Hz. Ömer “Bu ayet sorulduğunda Hz. Peygamber'in (sav) şöyle cevap verdiğini işittim” dedi: "Şüphesiz ki Allah Teala Adem'i yarattı. Sonra kudret eliyle sırtını sıvazlayıp ondan zürriyetini çıkardı ve 'bunları cennet için yarattım, cennetliklerin amelini işleyecekler' buyurdu. Sonra yine Adem'in sırtına dokunup ondan bir nesil daha çıkardı ve 'bunları cehennem için yarattım. Cehennem ehlinin amelini işleyecekler' buyurdu. Bunun üzerine bir adam 'Ey Allah'ın Rasulü! öyleyse amel niçin? Amelin ne faydası var? dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Şüphesiz ki Aziz ve Celil Allah, bir kulu cennetlik yaratınca ölünceye kadar ona cennet ehlinin amelini işletir ve bu sayede onu cennete sokar. Bir kulu da cehennem için yaratınca, ona da ölünceye kadar cehennem ehlinin amelini işletir ve bu sebeple onu cehenneme sokar' cevabını verdi."
Açıklama: Hz. Ömer ile Müslim b. Yesar arasında inkıta vardır. Ayrıca ondan sadece Abdülhamid b. Abdurrahman rivayette bulunmuştur. Rivayet mutabaatla sahih li-gayrihi olur.