Bize Ebû Abdullah el-Hafız ile Ebû Bekir Ahmed b. el-Hasan el-Kadî rivayet ett; Ebû Abdullah rivayetinde “kale”, el-Kadî’nin “haddesenâ” lafzını kullandı. Onlara Ebû Cafer Muhammed b. Ali b. Duhaym eş-Şeybânî, ona Ahmed b. Hâzim, ona Cafer b. Avn, ona Ebû Umeys, ona Avn b. Ebî Cuhayfe, ona da babasının rivayet ettiğine göre; Rasûlullah (sav) Selman ile Ebû’d-Derdâ’yı kardeş yapmıştı. Bir gün Selman Ebû’d-Derdâ’yı ziyarete gitmiş, evde karısı Ümmü’d-Derdâ’yı perişan bir vaziyette görmüştü. Kendisine;
“- Bu ne hâl, ya Ümmü’d-Derdâ?” diye sorunca da,
“- Kardeşin Ebû’d-Derdâ geceleri ibadet ediyor, gündüzleri de oruç tutuyor. Onun dünyevî ihtiyaçlarla hiç lgisi yoktur” dedi. Derken Ebû’d-Derdâ da geldi, selam verdi, sonra Selman’a yemek getirdi. Selman kendisine;
“- Hadi sen de ye” deyince, Ebû’d-Derdâ;
“- Ben oruçluyum” dedi. Selman da,
“- Sana ueminle söylüyorum, mutlaka orucunu bozmalısın. Sen yemedikçe ben de yemeyeceğim” dedi. Bunun üzerine birlikte yemeği yediler.
Sonra Selman geceyi de orada geçirdi. Geceleyin Ebû’d-Derdâ namaza kalkmak istedi, Selman ona mani oldu ve dedi ki:
“- Ya Ebû’d-Derdâ! Vücudunun sende hakkı vardır. Rabbinin sende hakkı vardır. Âilenin de sende hakkın vardır. Dolayısıyla bazen oruç tut, bazen tutma. Geceleri biraz namaz kıl, ama karının yanına da git. Böylece her hak sahibine hakkını ver.”
Sabahın aydınlığı yüzünü gösterince Selman,
“- Haydi şimdi istersen kalk!” dedi. Birlikte kalktılar, abdest aldılar, bir miktar namaz kıldılar, sonra da sabah namazı için evden çıktılar. Ebû’d-Derdâ, Selman’ın söylediklerini kendisine haber vermek için Rasûlullah’a (sav) yaklaştı. Olanları anlatınce, Rasûlullah (sav) şunları söyledi:
“- Ya Ebû’d-Derdâ! Selman’ın da sana söylediği gibi vücudunun sende hakkı vardır.”
Bunu el-Buhârî es-Sahîh’de Bundâr vasıtasıyla Cafer b. Avn’dan rivayet etmiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
145170, BS008418
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ وَأَبُو بَكْرٍ : أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ الْقَاضِى قَالَ أَبُو عَبْدِ اللَّهِ أَخْبَرَنِى وَقَالَ الْقَاضِى حَدَّثَنِا أَبُو جَعْفَرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ عَلِىِّ بْنِ دُحَيْمٍ الشَّيْبَانِىُّ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَازِمٍ أَخْبَرَنَا جَعْفَرُ بْن عَوْنٍ أَخْبَرَنَا أَبُو عُمَيْسٍ عَنْ عَوْنِ بْنِ أَبِى جُحَيْفَةَ عَنْ أَبِيهِ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- آخَى بَيْنَ سَلْمَانَ وَبَيْنَ أَبِى الدَّرْدَاءِ قَالَ فَجَاءَهُ سَلْمَانُ يَزُورُهُ فَإِذَا أُمُّ الدَّرْدَاءِ مُتَبَذِّلَةٌ فَقَالَ : مَا شَأْنُكِ يَا أُمَّ الدَّرْدَاءِ؟ قَالَتْ : إِنَّ أَخَاكَ أَبَا الدَّرْدَاءِ يَقُومُ اللَّيْلَ وَيَصُومُ النَّهَارَ وَلَيْسَ لَهُ فِى شَىْءٍ مِنَ الدُّنْيَا حَاجَةٌ. فَجَاءَ أَبُو الدَّرْدَاءِ فَرَحَّبَ بِهِ وَقَرَّبَ إِلَيْهِ طَعَامًا فَقَالَ لَهُ سَلْمَانُ : اطْعَمْ قَالَ : إِنِّى صَائِمٌ. قَالَ : أَقْسَمْتُ عَلَيْكَ لَتُفْطِرَنَّهْ قَالَ : مَا أَنَا بِآكِلٍ حَتَّى تَأْكُلَ فَأَكَلَ مَعَهُ ، ثُمَّ بَاتَ عِنْدَهُ فَلَمَّا كَانَ مِنَ اللَّيْلِ أَرَادَ أَبُو الدَّرْدَاءِ أَنْ يَقُومَ فَمَنَعَهُ سَلْمَانُ وَقَالَ لَهُ : يَا أَبَا الدَّرْدَاءِ إِنْ لِجَسَدِكَ عَلَيْكَ حَقًّا ، وَلِرَبِّكَ عَلَيْكَ حَقًّا ، وَلأَهْلِكَ عَلَيْكَ حَقًّا. صُمْ وَأَفْطِرْ ، وَصَلِّ وَأْتِ أَهْلَكَ ، وَأَعْطِ كُلَّ ذِى حَقٍّ حَقَّهُ. فَلَمَّا كَانَ فِى وَجْهِ الصُّبْحِ قَالَ : قُمِ الآنَ إِنْ شِئْتَ قَالَ - فَقَامَا فَتَوَضَّآ ثُمَّ رَكَعَا ثُمَّ خَرَجَا إِلَى الصَّلاَةِ فَدَنَا أَبُو الدَّرْدَاءِ لِيُخُبِرَ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- بِالَّذِى أَمَرَهُ سَلْمَانُ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« يَا أَبَا الدَّرْدَاءِ إِنَّ لِجَسَدِكَ عَلَيْكَ حَقًّا مِثْلَ مَا قَالَ لَكَ سَلْمَانُ ». رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ بُنْدَارٍ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ عَوْنٍ.
Tercemesi:
Bize Ebû Abdullah el-Hafız ile Ebû Bekir Ahmed b. el-Hasan el-Kadî rivayet ett; Ebû Abdullah rivayetinde “kale”, el-Kadî’nin “haddesenâ” lafzını kullandı. Onlara Ebû Cafer Muhammed b. Ali b. Duhaym eş-Şeybânî, ona Ahmed b. Hâzim, ona Cafer b. Avn, ona Ebû Umeys, ona Avn b. Ebî Cuhayfe, ona da babasının rivayet ettiğine göre; Rasûlullah (sav) Selman ile Ebû’d-Derdâ’yı kardeş yapmıştı. Bir gün Selman Ebû’d-Derdâ’yı ziyarete gitmiş, evde karısı Ümmü’d-Derdâ’yı perişan bir vaziyette görmüştü. Kendisine;
“- Bu ne hâl, ya Ümmü’d-Derdâ?” diye sorunca da,
“- Kardeşin Ebû’d-Derdâ geceleri ibadet ediyor, gündüzleri de oruç tutuyor. Onun dünyevî ihtiyaçlarla hiç lgisi yoktur” dedi. Derken Ebû’d-Derdâ da geldi, selam verdi, sonra Selman’a yemek getirdi. Selman kendisine;
“- Hadi sen de ye” deyince, Ebû’d-Derdâ;
“- Ben oruçluyum” dedi. Selman da,
“- Sana ueminle söylüyorum, mutlaka orucunu bozmalısın. Sen yemedikçe ben de yemeyeceğim” dedi. Bunun üzerine birlikte yemeği yediler.
Sonra Selman geceyi de orada geçirdi. Geceleyin Ebû’d-Derdâ namaza kalkmak istedi, Selman ona mani oldu ve dedi ki:
“- Ya Ebû’d-Derdâ! Vücudunun sende hakkı vardır. Rabbinin sende hakkı vardır. Âilenin de sende hakkın vardır. Dolayısıyla bazen oruç tut, bazen tutma. Geceleri biraz namaz kıl, ama karının yanına da git. Böylece her hak sahibine hakkını ver.”
Sabahın aydınlığı yüzünü gösterince Selman,
“- Haydi şimdi istersen kalk!” dedi. Birlikte kalktılar, abdest aldılar, bir miktar namaz kıldılar, sonra da sabah namazı için evden çıktılar. Ebû’d-Derdâ, Selman’ın söylediklerini kendisine haber vermek için Rasûlullah’a (sav) yaklaştı. Olanları anlatınce, Rasûlullah (sav) şunları söyledi:
“- Ya Ebû’d-Derdâ! Selman’ın da sana söylediği gibi vücudunun sende hakkı vardır.”
Bunu el-Buhârî es-Sahîh’de Bundâr vasıtasıyla Cafer b. Avn’dan rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Savm 8418, 9/50
Senetler:
1. Ebu Cuhayfe Vehb b. Vehb es-Süvaî (Vehb b. Abdullah b. Cünade)
2. Avn b. Ebu Cuheyfe es-Süvâi (Avn b. Vehb b. Abdullah)
3. Ebu Umeys Utbe b. Abdullah el-Mesudi el-Hüzelî (Utbe b. Abdullah b. Utbe b. Abdullah b. Mesud)
4. Ebu Avn Cafer b. Avn el-Kuraşî (Cafer b. Avn b. Cafer b. Amr b. Hurets b. Osman b. Amr b. Abdullah b. Ömer b. Mahzûm)
5. Ahmed b. Hazim el-Ğifari (Ahmed b. Hazim b. Muhammed b. Yunus b. Kays)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Ali eş-Şeybanî (Muhammed b. Ali b. Duhaym b. Keysan)
7. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
7. Ahmed b. Hasan el-Haraşî (Ahmed b. Hasan b. Ahmed b. Hafs b. Müslim b. Yezid b. Ali)
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Amel, devamlılık
Dünya, hayatının değeri ve değersizliği
Haklar, haklara saygı
Haklar, İnsan hakları
İbadet, Gece ibadeti
İkram, ikram etmek, paylaşmak
Namaz, Teheccüt namazı
Oruç, ara vermeden
Size karşı savaş açanlara, siz de Allah yolunda savaş açın. Sakın aşırı gitmeyin, çünkü Allah aşırıları sevmez.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
53714, KK2/190
Hadis:
وَقَاتِلُوا فِي سَبِيلِ اللّهِ الَّذِينَ يُقَاتِلُونَكُمْ وَلاَ تَعْتَدُوا إِنَّ اللّهَ لاَ يُحِبِّ الْمُعْتَدِينَ
Tercemesi:
Size karşı savaş açanlara, siz de Allah yolunda savaş açın. Sakın aşırı gitmeyin, çünkü Allah aşırıları sevmez.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Bakara 2/190, /
Senetler:
()
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
BEDİR GAZVESİ
Cihad, savaşı zorunlu kılan nedenler
KTB, CİHAD
Savaş, Allah için; mal için, gösteriş için
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26254, N003059
Hadis:
أَخْبَرَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الدَّوْرَقِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ عُلَيَّةَ قَالَ حَدَّثَنَا عَوْفٌ قَالَ حَدَّثَنَا زِيَادُ بْنُ حُصَيْنٍ عَنْ أَبِى الْعَالِيَةِ قَالَ قَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم غَدَاةَ الْعَقَبَةِ وَهُوَ عَلَى رَاحِلَتِهِ « هَاتِ الْقُطْ لِى » . فَلَقَطْتُ لَهُ حَصَيَاتٍ هُنَّ حَصَى الْخَذْفِ فَلَمَّا وَضَعْتُهُنَّ فِى يَدِهِ قَالَ بِأَمْثَالِ هَؤُلاَءِ « وَإِيَّاكُمْ وَالْغُلُوَّ فِى الدِّينِ فَإِنَّمَا أَهْلَكَ مَنْ كَانَ قَبْلَكُمُ الْغُلُوُّ فِى الدِّينِ » .
Tercemesi:
Bize Yakub b. İbrahim ed-Devrakî, ona İbn Uleyye, ona Avf, ona Ziyâd b. Husayn, ona Ebu’l-Âliye’nin şöyle dediğini rivayet etti: İbn Abbas dedi ki: Rasulullah (sav) Akabe cemresine taş atılan günün sabahı bineği üzerinde olduğu halde: “Haydi benim için taş topla!” buyurdu. Ben de ona fiske taşları gibi taşlar topladım. Onları eline bıraktığım zaman, O: “İşte (atacağınız taşlar) bunlar gibi (olsun). Dinde aşırıya gitmekten sakının çünkü sizden öncekileri ancak dinde aşırılığa kaçmaları helâk etmiştir” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Menâsiku'l-hacc 217, /2284
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Âliye er-Riyâhî (Rüfey' b. Mihrân)
3. Ziyad b. Husayn el-Hanzali (Ziyad b. Husayn b. Kays)
4. Ebu Sehl Avf b. Ebu Cemîle el-A'râbî (Avf b. Ebu Cemîle)
5. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
6. Ebu Yusuf Yakub b. İbrahim el-Abdî (Yakub b. İbrahim b. Kesir b. Zeyd b. Eflah)
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Din, din eksikliği
Hac, Şeytan taşlama
Öneri Formu
Hadis Id, No:
45656, HM007361
Hadis:
حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا ابْنُ عَجْلَانَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ذَرُونِي مَا تَرَكْتُكُمْ فَإِنَّمَا هَلَكَ مَنْ كَانَ قَبْلَكُمْ بِكَثْرَةِ سُؤَالِهِمْ وَاخْتِلَافِهِمْ عَلَى أَنْبِيَائِهِمْ مَا نَهَيْتُكُمْ عَنْهُ فَانْتَهُوا وَمَا أَمَرْتُكُمْ فَأْتُوا مِنْهُ مَا اسْتَطَعْتُمْ
Tercemesi:
Ebu Hüreyre'den (Radıyallahü anh): Rasulullah (Sallallahü aleyhi ve sellem) dedi ki: "Size verdiğim bilgi ile yetinin, (beni serbest bırakın!) Unutmayın ki sizden önceki toplumlar çok soru sormaları ve çoğu kez peygamberlerine zıt düşmeleri sebebiyle helak olmuşlardır. Size neyi yasakladıysam ondan kaçının ve neyi emrettiysem gücünüz yettiği kadar onu da yapın!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Hureyre 7361, 3/56
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Aclân Mevla Fatıma bt. Utbe (Aclân)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
Konular:
Adab, soru sorma adabı
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Hz. Peygamber, itaat, boyun eğmek,
İtaat, Allah'a ve Rasûlüne itaat veya isyan
KTB, ADAB
Önceki ümmetler, Helak olma sebepleri
Sünnetullah, geçmiş ümmetlerin Helak sebepleri,
حدثنا أبو طالب الكاتب علي بن محمد بن الجهم ثنا علي بن مسلم الطوسي ح وحدثنا عبد الله بن محمد بن إسحاق ثنا أحمد بن منصور الرمادي ح و حدثنا محمد بن مخلد حدثنا شعيب بن أيوب قالوا ثنا جعفر بن عون نا أبو العميس عن عون بن أبي جحيفة عن أبيه : أن رسول الله صلى الله عليه و سلم آخى بين سلمان وبين أبي الدرداء قال فجاء سلمان يزور أبا الدرداء فإذا أم الدرداء متبذلة قال ما شأنك قالت إن أخاك يقوم الليل ويصوم النهار وليس له حاجة في نساء الدنيا فجاء أبو الدرداء فرحب به سلمان وقرب إليه طعاما فقال له سلمان اطعم فقال إني صائم فقال أقسمت عليك لتفطرنه قال ما أنا بآكل حتى تأكل فأكل معه ثم بات عنده حتى إذا كان الليل أراد أبو الدرداء أن يقوم فمنعه سلمان وقال له إن لجسدك عليك حقا ولربك عليك حقا ولأهلك عليك حقا صم وأفطر وصل ونم وائت أهلك واعط كل ذي حق حقه فلما كان في وجه الصبح قال قم الآن إن شئت فقاما فتوضيا ثم ركعا ثم خرجا إلى الصلاة فدنا أبو الدرداء لخيبر رسول الله صلى الله عليه و سلم بالذي أمره سلمان فقال له رسول الله صلى الله عليه و سلم يا أبا الدرداء إن لجسدك عليك حقا مثل ما قال سلمان لفظ أبي طالب
Öneri Formu
Hadis Id, No:
185473, DK002235
Hadis:
حدثنا أبو طالب الكاتب علي بن محمد بن الجهم ثنا علي بن مسلم الطوسي ح وحدثنا عبد الله بن محمد بن إسحاق ثنا أحمد بن منصور الرمادي ح و حدثنا محمد بن مخلد حدثنا شعيب بن أيوب قالوا ثنا جعفر بن عون نا أبو العميس عن عون بن أبي جحيفة عن أبيه : أن رسول الله صلى الله عليه و سلم آخى بين سلمان وبين أبي الدرداء قال فجاء سلمان يزور أبا الدرداء فإذا أم الدرداء متبذلة قال ما شأنك قالت إن أخاك يقوم الليل ويصوم النهار وليس له حاجة في نساء الدنيا فجاء أبو الدرداء فرحب به سلمان وقرب إليه طعاما فقال له سلمان اطعم فقال إني صائم فقال أقسمت عليك لتفطرنه قال ما أنا بآكل حتى تأكل فأكل معه ثم بات عنده حتى إذا كان الليل أراد أبو الدرداء أن يقوم فمنعه سلمان وقال له إن لجسدك عليك حقا ولربك عليك حقا ولأهلك عليك حقا صم وأفطر وصل ونم وائت أهلك واعط كل ذي حق حقه فلما كان في وجه الصبح قال قم الآن إن شئت فقاما فتوضيا ثم ركعا ثم خرجا إلى الصلاة فدنا أبو الدرداء لخيبر رسول الله صلى الله عليه و سلم بالذي أمره سلمان فقال له رسول الله صلى الله عليه و سلم يا أبا الدرداء إن لجسدك عليك حقا مثل ما قال سلمان لفظ أبي طالب
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Darekutni, Sünen-i Darekutni, Sıyâm 2235, 3/137
Senetler:
1. Ebu Cuhayfe Vehb b. Vehb es-Süvaî (Vehb b. Abdullah b. Cünade)
2. Avn b. Ebu Cuheyfe es-Süvâi (Avn b. Vehb b. Abdullah)
3. Ebu Umeys Utbe b. Abdullah el-Mesudi el-Hüzelî (Utbe b. Abdullah b. Utbe b. Abdullah b. Mesud)
4. Ebu Avn Cafer b. Avn el-Kuraşî (Cafer b. Avn b. Cafer b. Amr b. Hurets b. Osman b. Amr b. Abdullah b. Ömer b. Mahzûm)
5. Ali b. Müslim et-Tusi (Ali b. Müslim b. Said)
5. Ebu Bekir Ahmed b. Mansur er-Ramâdî (Ahmed b. Mansur b. Seyyar b. Mübarek)
6. Ali b. Muhammed ed-Darir (Ali b. Muhammed b. Ahmed)
6. Abdullah b. Muhammed el-Mervezi (Abdullah b. Muhammed b. İshak b. Yezid)
Konular:
Adab, misafirlik adabı
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Dünya, hayatının değeri ve değersizliği
Haklar, haklara saygı
Haklar, İnsan hakları
İbadet, amellerde devamlılık esastır
İbadet, Gece ibadeti
KTB, ADAB
Namaz, Teheccüt namazı
Oruç, ara vermeden
Eğer onlar Tevrat'ı, İncil'i ve Rablerinden onlara indirileni (Kur'an'ı) doğru dürüst uygulasalardı, şüphesiz hem üstlerinden, hem de ayaklarının altından yerlerdi (yeraltı ve yerüstü servetlerinden istifade ederek refah içinde yaşarlardı). - Onlardan aşırılığa kaçmayan (iktisatlı, mutedil) bir zümre vardır; fakat çoğunun yaptıkları ne kötüdür!
Öneri Formu
Hadis Id, No:
53654, KK5/66
Hadis:
وَلَوْ أَنَّهُمْ أَقَامُوا التَّوْرَاةَ وَالإِنجِيلَ وَمَا أُنزِلَ إِلَيهِم مِّن رَّبِّهِمْ لأكَلُوا مِن فَوْقِهِمْ وَمِن تَحْتِ أَرْجُلِهِم مِّنْهُمْ أُمَّةٌ مُّقْتَصِدَةٌ وَكَثِيرٌ مِّنْهُمْ سَاء مَا يَعْمَلُونَ
Tercemesi:
Eğer onlar Tevrat'ı, İncil'i ve Rablerinden onlara indirileni (Kur'an'ı) doğru dürüst uygulasalardı, şüphesiz hem üstlerinden, hem de ayaklarının altından yerlerdi (yeraltı ve yerüstü servetlerinden istifade ederek refah içinde yaşarlardı). - Onlardan aşırılığa kaçmayan (iktisatlı, mutedil) bir zümre vardır; fakat çoğunun yaptıkları ne kötüdür!
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Mâide 5/66, /
Senetler:
()
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Ehl-i kitap
Önceki Ümmetler, Tevrat ve İncil'in tebdili (tahrifi) meselesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
63397, HM013763
Hadis:
حَدَّثَنَا أَسْوَدُ بْنُ عَامِرٍ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ
أَنَّ نَاسًا سَأَلُوا أَزْوَاجَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَنْ عِبَادَتِهِ فِي السِّرِّ قَالَ فَحَمِدَ اللَّهَ وَأَثْنَى عَلَيْهِ ثُمَّ قَالَ مَا بَالُ أَقْوَامٍ يَسْأَلُونَ عَمَّا أَصْنَعُ أَمَّا أَنَا فَأُصَلِّي وَأَنَامُ وَأَصُومُ وَأُفْطِرُ وَأَتَزَوَّجُ النِّسَاءَ فَمَنْ رَغِبَ عَنْ سُنَّتِي فَلَيْسَ مِنِّي
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Enes b. Malik 13763, 4/661
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Şâzân Esved b. Âmir eş-Şâmî (Esved b. Âmir)
Konular:
Adab, soru sorma adabı
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Hz. Peygamber, hanımları
Hz. Peygamber, sorumluluk olarak diğer insanlardan farkı
KTB, ADAB
Sahabe, Kur'an'a ve sünnete bağlılık
Sünnet, sünnete uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
64310, HM017162
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ وَابْنُ بَكْرٍ قَالَا أَنْبَأَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا سَعِيدٍ الْأَعْمَى يُخْبِرُ عَنْ رَجُلٍ يُقَالُ لَهُ السَّائِبُ مَوْلَى الْفَارِسِيِّينَ (وَقَالَ ابْنُ بَكْرٍ مَوْلًى لِفَارِسَ وَقَالَ حَجَّاجٌ مَوْلَى الْفَارِسِيِّ) عَنْ زَيْدِ بْنِ خَالِدٍ
أَنَّهُ رَآهُ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ وَهُوَ خَلِيفَةٌ رَكَعَ بَعْدَ الْعَصْرِ رَكْعَتَيْنِ فَمَشَى إِلَيْهِ فَضَرَبَهُ بِالدِّرَّةِ وَهُوَ يُصَلِّي كَمَا هُوَ فَلَمَّا انْصَرَفَ قَالَ زَيْدٌ يَا أَمِيرَ الْمُؤْمِنِينَ فَوَاللَّهِ لَا أَدَعُهُمَا أَبَدًا بَعْدَ أَنْ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يُصَلِّيهِمَا
قَالَ فَجَلَسَ إِلَيْهِ عُمَرُ وَقَالَ يَا زَيْدُ بْنَ خَالِدٍ لَوْلَا أَنِّي أَخْشَى أَنْ يَتَّخِذَهَا النَّاسُ سُلَّمًا إِلَى الصَّلَاةِ حَتَّى اللَّيْلِ لَمْ أَضْرِبْ فِيهِمَا
Tercemesi:
Zeyd b. Hâlid (Radıyallahu anh) anlattı:
Hz. Ömer (Radıyallahu anh) halifeliği döneminde bu kişiyi ikindiden sonra
iki rekat kılarken gördü, üzerine yürüdü ve kamçısıyla ona vurdu, (ancak) o namazına olduğu gibi devam etti. Zeyd namazı bitirince şöyle dedi:
'Ey mü'minlerin emiri! Rasûlullah'ı (Sallallahu aleyhi ve sellem) bu iki rekatı kılarken gördükten sonra vallahi onu bırakmam.' (Bunu üzerine) Hz. Ömer onun yanına oturdu ve; .
'Ey Zeyd b. Hâlid! İnsanların onu ta geceye kadar namaz kılmaya basamak yapmalarından çekinmeseydim o iki (rekat namaz) için vurmazdım' dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Zeyd b. Halid el-Cüheni 17162, 5/811
Senetler:
1. Zeyd b. Halid el-Cühenî (Zeyd b. Halid)
2. Saib b. Hallad (Saib b. Hallad b. Süveyd b. Sa'lebe b. Amr)
3. Ebu Sa'd el-Mekki (Ebu Sa'd)
4. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
5. Ebu Muhammed Haccac b. Muhammed el-Mesîsî (Haccac b. Muhammed)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Bekir el-Bursani (Muhammed b. Bekir b. Osman)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Nafile ibadet, sabah ve ikindiden sonra
Namaz, mekruh vakitler
Namaz, Nafile Namaz, nafile ibadetin vakti
Sahabe, ictihadı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
139031, BS002302
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحُسَيْنِ بْنُ بِشْرَانَ أَخْبَرَنَا أَبُو عَلِىٍّ : إِسْمَاعِيلُ بْنُ مُحَمَّدٍ الصَّفَّارُ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ سَلاَّمٍ عَنْ جَدِّهِ قَالَ : كَتَبَ مُعَاوِيَةُ إِلَى عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ شِبْلٍ : أَنْ أَعْلِمِ النَّاسَ مَا سَمِعْتَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم-.
فَجَمَعَهُمْ فَقَالَ إِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَقُولُ :« تَعَلَّمُوا الْقُرْآنَ ، فَإِذَا عَلِمْتُمُوهُ فَلاَ تَغْلُوا فِيهِ ، وَلاَ تَجْفُوا عَنْهُ وَلاَ تَأْكُلُوا بِهِ ، وَلاَ تَسْتَكْثِرُوا بِهِ ». وَذَكَرَ بَاقِىَ الْحَدِيثِ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Salât 2302, 3/340
Senetler:
1. Abdurrahman b. Şibl (Abdurrahman b. Şibl b. Amr b. Zeyd b. Necde)
2. Ebû Sellâm Mamtur el-Esved el-Habeşî (Mamtur)
3. Zeyd b. Sellam el-Habeşî (Zeyd b. Sellam b. Memtur)
4. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
5. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
6. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
7. Ebu Bekir Ahmed b. Mansur er-Ramâdî (Ahmed b. Mansur b. Seyyar b. Mübarek)
8. İsmail b. Muhammed es-Saffar (İsmail b. Muhammed b. İsmail b. Salih b. Abdurrahman)
9. Ali b. Muhammed el-Ümevi (Ali b. Muhammed b. Abdullah b. Bişran)
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Kur'an, öğrenmek, öğretmek, okumak, okutmak
Kur'an, öğretme karşılığı ücret almak
Kur'an, öğretmenin fazileti
Kur'an, okumak ve yaşamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
139032, BS002303
Hadis:
حَدَّثَنَاهُ الشَّيْخُ الإِمَامُ أَبُو الطَّيِّبِ : سَهْلُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ سُلَيْمَانَ أَخْبَرَنَا أَبُو عَمْرٍو : إِسْمَاعِيلُ بْنُ نُجَيْدٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَيُّوبَ الْبَجَلِىُّ حَدَّثَنَا سَهْلُ بْنُ بَكَّارٍ حَدَّثَنَا أَبَانُ بْنُ يَزِيدَ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ سَلاَّمٍ عَنْ أَبِى سَلاَّمٍ عَنْ أَبِى رَاشِدٍ الْحُبْرَانِىِّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ شِبْلٍ الأَنْصَارِىِّ أَنَّ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ فَذَكَرَهُ بِنَحْوِهِ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Salât 2303, 3/341
Senetler:
1. Abdurrahman b. Şibl (Abdurrahman b. Şibl b. Amr b. Zeyd b. Necde)
2. Ebu Raşid Ahdar b. Hut el-Hubranî (Ahdar b. Hut)
3. Ebu Sellam Memtur el-Esved el-Habeşî (Memtur)
4. Zeyd b. Sellam el-Habeşî (Zeyd b. Sellam b. Memtur)
5. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
6. Ebu Yezid Ebân b. Yezîd el-Attâr (Ebân b. Yezîd)
7. Sehl b. Bekkâr el-Kaysî (Sehl b. Bekkâr b. Bişr)
8. Ebu Abdullah Muhammed b. Eyyüb el-Becelî (Muhammed b. Eyyüb b. Sinan b. Yahya b. ed- Dureys b. Yesar)
9. Ebu Amr İsmail b. Nüceyd es-Sülemî (İsmail b. Nüceyd b. Ahmed b. Yusuf b. Salim b. Halid)
10. Ebu Tayyib Sehl b. Muhammed en-Neysaburî (Sehl b. Muhammed b. Süleyman b. Muhammed b. Süleyman)
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Kur'an, öğrenmek, öğretmek, okumak, okutmak