62 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Yahya, ona Huşeym, ona Davud, ona eş-Şa'bî, ona Bera b. Azib'in rivayet ettiğine göre; dayısı Ebu Bürde b. Niyar, Hz. Peygamber (sav) henüz kurbanını kesmeden önce, kurban kesmişti. Ey Allah'ın Rasulü! Bugün (bolluğu sebebiyle) etin sevilmediği bir gündür. Ben aileme, komşularıma ve evimde bulunanlara et yedirmek için önceden kurbanımı kestim dedi. Hz. Peygamber; "yeniden kurban kes" buyurdu. Dayım; ey Allah'ın Rasulü! Bende dişi bir süt oğlağı var, o, iki koyunun etinden daha iyidir. Onu kesebilir miyim diye sordu. Rasulullah (sav); "(olur!) o, senin kestiğin iki kurbanından hayırlı olanıdır. Ama senden sonra o, kimseye kurban olarak yetmez" buyurdu.
Bize Ali b. Abdullah, ona İsmail b. İbrahim, ona Eyyüb, ona Muhammed (b. Sirin), ona da Enes şöyle rivayet etmiştir: "Peygamber (sav) “Kurbanını namazdan önce kesmiş olan bir daha kurban kessin” buyurdu. Bunun üzerine bir adam “Bugün, et yemenin istendiği bir gündür” dedi ve komşularının ete olan ihtiyacını dile getirdi, Hz. Peygamber (sav) de ona hak vermiş göründü. Adam “Benim (yaşına basmamış yavru) bir oğlağım var. Fakat İki koyundan daha iyi” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber o kişiye (yaşını doldurmamış oğlak kesmesi için) izin verdi. -Fakat bu ruhsat başkalarını da kapsar mı bilemiyorum.- Daha sonra Hz. Peygamber (sav) (kurban için beklettiği) iki koçun yanına giderek bunları kesti. Nihayet herkes koyununu alıp kurbanını kesti."
BizeAhmed b. Menî ve Hennâd, onlara İbn Ebu Zâide, ona Haccâc b. Ertâ, ona Nâfi, ona da İbn Ömer şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) Medine'de, on yıl ikamet etti ve bu süre zarfında hep kurban kesti. Ebu İsa der ki: bu hadis Hasendir.