1027 Kayıt Bulundu.
Bize Süleyman b. Abdülhamid Behrani, ona Yahya b. Salih, ona İsmail b. Ayyâş, ona Urve b. Muhacir, ona babası, ona da Esma bt. Yezid b. es-Seken el-Ensâriye'nin (ra) rivayet ettiğine göre; "Rasulullah (sav) döneminde boşanan kadınlar için iddet beklemek mecburiyeti yokken kendisi kocasından boşanmıştı. Esma kocasından boşandığı zaman Aziz ve Celil olan Allah, talaktan dolayı beklenmesi gereken iddet süresi hakkında ayet indirmişti. Böylece Esma, boşanan kadınlar için iddet gerektiğine dair ayet indirilen ilk kadın olmuştur."
Bize Ahmed b. Muhammed b. Sabit el-Mervezî, ona Ali b. Hüseyin, ona babası, ona Yezid Nahvi, ona İkrime, ona da İbn Abbas (ra) demiştir ki: "Boşanmış kadınlar kendi kendilerine üç kur (üç adet veya üç temizlik süresi) beklerler" (Bakara, 228) mealindeki ayet ile "yaşlılıklarından dolayı âdetten kesilen kadınlarınızın bekleme sürelerinden şüphe ederseniz, onların bekleme süresi üç aydır" (Talak, 4) mealindeki ayette geçen mutlak ifade, "eğer onları nikahlar da ilişkide bulunmadan kendilerini boşarsanız, artık onların iddet beklemelerine gerek yoktur" (Ahzâb, 49) mealindeki ayetle neshedilmiştir.
Açıklama: Bahsi geçen ayetler şöyledir: "Eşlerine zina isnadında bulunup da kendilerinden başka şahitleri olmayanlara gelince, onların her birinin şahitliği, kendisinin doğru söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah adına yemin ederek şahitlik etmesi; beşinci defa da eğer yalan söyleyenlerden ise Allah'ın lânetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir. Beşinci defa da eğer yalan söyleyenlerden ise Allah'ın lânetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir. Kadının, kocasının yalan söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah adına yemin ve şahitlik etmesi, kendisinden cezayı kaldırır. Beşinci defa da eğer (kocası) doğru söyleyenlerden ise Allah'ın gazabının kendi üzerine olmasını diler." (Nur 24/6-9) Bu uygulama, İslam aile hukukunda “liân” terimi ile ifade edilir. Karısının zina suçu işlediğini iddia eden bir koca, eğer iddiasını ispat için dört şahit getiremezse karı ve koca hâkim huzuruna celb edilerek liâna (karşılıklı lanetleşmeye) davet edilir. Her iki taraf da doğruluklarını bu ifadelerle beyan ederlerse erkek iftira (kazf) cezasından, kadın da zina cezasından kurtulur ve bu şekilde evlilik bağı sona erer/erdirilir.
Açıklama: Bahsi geçen ayetler şöyledir: "Eşlerine zina isnadında bulunup da kendilerinden başka şahitleri olmayanlara gelince, onların her birinin şahitliği, kendisinin doğru söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah adına yemin ederek şahitlik etmesi; beşinci defa da eğer yalan söyleyenlerden ise Allah'ın lânetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir. Beşinci defa da eğer yalan söyleyenlerden ise Allah'ın lânetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir. Kadının, kocasının yalan söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah adına yemin ve şahitlik etmesi, kendisinden cezayı kaldırır. Beşinci defa da eğer (kocası) doğru söyleyenlerden ise Allah'ın gazabının kendi üzerine olmasını diler." (Nur 24/6-9) Bu uygulama, İslam aile hukukunda “liân” terimi ile ifade edilir. Karısının zina suçu işlediğini iddia eden bir koca, eğer iddiasını ispat için dört şahit getiremezse karı ve koca hâkim huzuruna celb edilerek liâna (karşılıklı lanetleşmeye) davet edilir. Her iki taraf da doğruluklarını bu ifadelerle beyan ederlerse erkek iftira (kazf) cezasından, kadın da zina cezasından kurtulur ve bu şekilde evlilik bağı sona erer/erdirilir.