1027 Kayıt Bulundu.
Bize Ubeydullah b. Saîd, ona Ebu Âmir el-Akadî, ona Abbâd b. Râşid, ona Hasan, ona da Ma'kıl b. Yesar şöyle demiştir: Benim bir kız kardeşim vardı. Evlenmek üzere onu benden istemeye gelen olmuştu. Aynı hadis Bize İbrahim, Yunus'tan, o Hasan'dan, o da Makıl b. Yesâr'dan aktarmıştır. Bize Ebu Ma'mer, ona Abdulvaris, ona Yunus, ona da Hasan şöyle demiştir: Makıl b. Yesâr'ın kız kardeşinin eşi, onu boşadı ve iddet müddeti bitinceye kadar da ona dönmedi. Daha sonra tekrar onu velisinden (Ma'kil b. Yesâr'dan) istedi ama Ma'kil bu talebi reddetti. Bunun üzerine "iddetlerini bitirdiklerinde, aralarında meşru şekilde anlaşacak olurlarsa (kadınların) kocalarına dönmelerine engel olmayın" ayeti indi.(Bakara, 2/232)
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır; Buhari ile İbrahim b. Tahman arasında inkıta' vardır.
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyân, ona Amr, ona da İbn Abbâs (r.anhuma) şöyle demiştir: 4 Ukâz, Mecenne ve Zu'l-Mecâz, Câhiliye devrinde (meşhur) panayırlardı. İslâmiyet gelince bu panayırlarda ticaret yapmayı günah saydılar. Bunun üzerine Allah: "(Hac mevsiminde ticaret yaparak) Rabbinizden gelecek bir lütfu (kazancı) aramanızda herhangi bir günah yoktur." (el-Bakara: 198) ayetini indirdi. İbn Abbâs bu ayeti "فِى مَوَاسِمِ الْحَجِّ" (Hac mevsimlerinde) ifadesiyle bu şekilde okudu
Bize Ubeydullah b. Saîd, ona Ebu Âmir el-Akadî, ona Abbâd b. Râşid, ona Hasan, ona da Ma'kıl b. Yesar şöyle demiştir: Benim bir kız kardeşim vardı. Evlenmek üzere onu benden istemeye gelen olmuştu. Aynı hadis Bize İbrahim, Yunus'tan, o Hasan'dan, o da Makıl b. Yesâr'dan aktarmıştır. Bize Ebu Ma'mer, ona Abdulvaris, ona Yunus, ona da Hasan şöyle demiştir: Makıl b. Yesâr'ın kız kardeşinin eşi, onu boşadı ve iddet müddeti bitinceye kadar da ona dönmedi. Daha sonra tekrar onu velisinden (Ma'kil b. Yesâr'dan) istedi ama Ma'kil bu talebi reddetti. Bunun üzerine "iddetlerini bitirdiklerinde, aralarında meşru şekilde anlaşacak olurlarsa (kadınların) kocalarına dönmelerine engel olmayın" ayeti indi.(Bakara, 2/232)
ize İbrahim, ona Hişâm, ona İbn Cüreyc, ona Abdullah b. Ebu Müleyke, ona da İbn Abbas; (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Müleyke, ona da Ubeyd b. Umeyr şöyle rivayet etmiştir: Ömer (ra) bir gün sahabeye "-Sizden biri kendisine ait bir bahçenin olmasını arzu eder mi?- ayeti hakkında görüşünüz nedir?" diye sordu. Onlar, "Allah daha iyi bilir" dediler. Ömer kızıp "biliyoruz ya da bilmiyoruz diye cevap verin" dedi. İbn Abbâs "Ey müminlerin emiri! Bu konuda benim bir düşüncem var" dedi. Ömer "Ey kardeşimin oğlu! Söyle, kendini küçük görme" dedi. İbn Abbas, "Bu ayette bir amele örnek verilmiştir" dedi. Ömer "hangi amele?" dedi. İbn Abbas tekrar "Bir amel için" dedi. Ömer "Bu ayet Allah'a (ac) itaat eden zengin bir adam hakkında örnektir! Daha sonra Allah ona şeytanı gönderdi, o da bir çok günah işledi ve sonunda (salih) amelleri boşa gitti." Ayetteki (فَصُرْهُنَّ) kelimesi, amellerini boşa çıkardı anlamına gelmektedir.
Bize Ubeydullah b. Saîd, ona Ebu Âmir el-Akadî, ona Abbâd b. Râşid, ona Hasan, ona da Ma'kıl b. Yesar şöyle demiştir: Benim bir kız kardeşim vardı. Evlenmek üzere onu benden istemeye gelen olmuştu. Aynı hadis Bize İbrahim, Yunus'tan, o Hasan'dan, o da Makıl b. Yesâr'dan aktarmıştır. Bize Ebu Ma'mer, ona Abdulvaris, ona Yunus, ona da Hasan şöyle demiştir: Makıl b. Yesâr'ın kız kardeşinin eşi, onu boşadı ve iddet müddeti bitinceye kadar da ona dönmedi. Daha sonra tekrar onu velisinden (Ma'kil b. Yesâr'dan) istedi ama Ma'kil bu talebi reddetti. Bunun üzerine "iddetlerini bitirdiklerinde, aralarında meşru şekilde anlaşacak olurlarsa (kadınların) kocalarına dönmelerine engel olmayın" ayeti indi.(Bakara, 2/232)
Bize İbrahim, ona Hişâm, ona İbn Cüreyc, ona Abdullah b. Ebu Müleyke, ona da İbn Abbas; (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Müleyke, ona da Ubeyd b. Umeyr şöyle rivayet etmiştir: Ömer (ra) bir gün sahabeye "-Sizden biri kendisine ait bir bahçenin olmasını arzu eder mi?- ayeti hakkında görüşünüz nedir?" diye sordu. Onlar, "Allah daha iyi bilir" dediler. Ömer kızıp "biliyoruz ya da bilmiyoruz diye cevap verin" dedi. İbn Abbâs "Ey müminlerin emiri! Bu konuda benim bir düşüncem var" dedi. Ömer "Ey kardeşimin oğlu! Söyle, kendini küçük görme" dedi. İbn Abbas, "Bu ayette bir amele örnek verilmiştir" dedi. Ömer "hangi amele?" dedi. İbn Abbas tekrar "Bir amel için" dedi. Ömer "Bu ayet Allah'a (ac) itaat eden zengin bir adam hakkında örnektir! Daha sonra Allah ona şeytanı gönderdi, o da bir çok günah işledi ve sonunda (salih) amelleri boşa gitti." Ayetteki (فَصُرْهُنَّ) kelimesi, amellerini boşa çıkardı anlamına gelmektedir.