1027 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Usame, ona Hişâm, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Aişe şöyle demiştir: Üzerine örtü örttükten sonra Şevde hacetini görmek İçin dışarı çıktı. Kendisi cismen bütün kadınlardan uzun ve vücutlu bir kadındı. Kendisini tanıyanlara gizli kalamazdı. Ömer b. Hattab onu gördü ve "Ey Sevde! Vallahi bizden gizlenemiyorsun! Nasıl dışarı çıktığına bir bak!" dedi. Bunun üzerine Sevde hemen bozularak geri döndü. Rasulullah (sav) benim evimde idi. Kendisi akşam yemeği yiyordu. Elinde bir kemik vardı. Sevde içeri girerek: "Ey Allah'ın Rasulü! Ben dışarı çıkmıştım, o sırada Ömer bana şöyle şöyle söylendi, dedi. O sırada Rasulullah'a (sav) vahiy geldi. Sonra kendisinden (o ağırlık) kaldırıldı. Kemik hâlâ elindeydi. Onu bırakmamıştı. Şöyle buyurdu: "Size hacetiniz için dışarıya çıkmanıza izin verildi." Ebu Bekir'in rivayetinde: "Cismi bütün kadınlardan uzundu" cümlesi vardır. Ebu Bekir kendi rivayetinde şunu eklemiştir: "Hişâm, "el-Bezzâz" olandır."
Bize Übeydullah b. İsrail, ona Ebu İshak, ona Berâ (T); yine bize Ahmed b. Osman, ona Şurayh b. Mesleme, ona İbrahim b. Yusuf, ona babası (Yusuf b. İshak), ona Ebu İshak, ona da Berâ (ra) şöyle rivayet etmiştir: Ramazân orucu farz olduğunda sahabîler ramazan ayının bütününde (gecesinde ve gündüzünde) eşleriyle ilişkiye girmiyorlardı. Ancak bazı erkekler nefislerine yenik düşüyordu. Bunun üzerine Yüce Allah "Allah sizin nefislerinize karşı yenik düştüğünüzü bildi ve tövbenizi kabul edip sizi bağışladı..." ayetini indirdi
Bize Yusuf b. Raşid, ona Cerîr, ona A'meş, (T) Bize Yusuf b. Raşid, ona Ebu Usame, onlara (A'meş ve Ebu Usame'ye) Ebu Salih, ona da Ebu Saîd el-Hudrî'nin rivayet ettiğine gör Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Kıyamet gününde Nuh çağrılır ve 'davetine icabet ettim, huzuruna geldim, emrine hazırım ey Rabbim' der. Yüce Allah '(Emirlerimi ümmetine) tebliğ ettin mi?' diye sorar. Nuh da 'Evet ettim' der. Bunun üzerine Nuh'un ümmetine 'Nuh size tebliğ etti mi?' diye sorulur. Nuh'un ümmeti de 'bize herhangi bir uyarıcı gelmedi' der. Bunun üzerine Yüce Allah 'ey Nuh, sana kim şahitlik eder' diye sorar. O da 'Muhammed ve O'nun ümmeti' cevabını verir. Onlar da Nuh'a şahitlik eder. 'Peygamber de sizin hakkınızda şahitlik eder.' İşte bu, şanı yüce Allah'ın şu buyruğudur: 'Böylece, siz insanlara şahit olasınız, peygamber de size şahit olsun diye sizi orta yollu bir ümmet yaptık.'" - Bakara, 143 "Vasat", orta yollu, adil demektir.
Bize Übeydullah b. İsrail, ona Ebu İshak, ona Berâ (T); yine bize Ahmed b. Osman, ona Şurayh b. Mesleme, ona İbrahim b. Yusuf, ona babası (Yusuf b. İshak), ona Ebu İshak, ona da Berâ (ra) şöyle rivayet etmiştir: Ramazân orucu farz olduğunda sahabîler ramazan ayının bütününde (gecesinde ve gündüzünde) eşleriyle ilişkiye girmiyorlardı. Ancak bazı erkekler nefislerine yenik düşüyordu. Bunun üzerine Yüce Allah "Allah sizin nefislerinize karşı yenik düştüğünüzü bildi ve tövbenizi kabul edip sizi bağışladı..." ayetini indirdi