Öneri Formu
Hadis Id, No:
38019, HM004089
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنِ الْمَسْعُودِيِّ حَدَّثَنِي جَامِعُ بْنُ شَدَّادٍ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ يَزِيدَ قَالَ
رَأَيْتُ عَبْدَ اللَّهِ اسْتَبْطَنَ الْوَادِيَ فَجَعَلَ الْجَمْرَةَ عَنْ حَاجِبِهِ الْأَيْمَنِ وَاسْتَقْبَلَ الْبَيْتَ ثُمَّ رَمَاهَا بِسَبْعِ حَصَيَاتٍ يُكَبِّرُ دُبُرَ كُلِّ حَصَاةٍ ثُمَّ قَالَ هَذَا وَالَّذِي لَا إِلَهَ غَيْرُهُ مَقَامُ الَّذِي أُنْزِلَتْ عَلَيْهِ سُورَةُ الْبَقَرَةِ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 4089, 2/133
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abdurrahman b. Yezid en-Nehâi (Abdurrahman b. Yezid b. Kays b. Abdullah)
3. Ebu Sahra Cami b. Şeddad el-Muharibi (Cami' b. Şeddad)
4. Abdurrahman b. Abdullah el-Mesudi (Abdurrahman b. Abdullah b. Utbe b. Abdullah b. Mesud)
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
Konular:
Hac, Şeytan taşlama
Kur'an, Bakara Suresi
حدثنا حفص بن غياث عن المجالد عن الشعبي قال كانت الأنصار يقرؤون عند الميت بسورة البقرة
Öneri Formu
Hadis Id, No:
107480, MŞ010953
Hadis:
حدثنا حفص بن غياث عن المجالد عن الشعبي قال كانت الأنصار يقرؤون عند الميت بسورة البقرة
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Cenâiz 10953, 7/113
Senetler:
1. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
2. Ebu Umeyr Mücalid b. Saîd el-Hemdani (Mücalid b. Saîd b. Umeyr b. Bistâm b. Zî Mürrân)
3. Ebu Ömer Hafs b. Gıyas en-Nehaî (Hafs b. Gıyas b. Talk b. Muaviye b. Malik)
Konular:
Hasta, ziyareti
KTB, ADAB
KTB, HASTA, HASTALIK
Kur'an, Bakara Suresi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51711, DM003434
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا بَشِيرٌ - هُوَ ابْنُ الْمُهَاجِرِ - حَدَّثَنِى عَبْدُ اللَّهِ بْنُ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ : كُنْتُ جَالِساً عِنْدَ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- فَسَمِعْتُهُ يَقُولُ : « تَعَلَّمُوا سُورَةَ الْبَقَرَةِ ، فَإِنَّ أَخْذَهَا بَرَكَةٌ وَتَرْكَهَا حَسْرَةٌ ، وَلاَ يَسْتَطِيعُهَا الْبَطَلَةُ ». ثُمَّ سَكَتَ سَاعَةً ثُمَّ قَالَ : « تَعَلَّمُوا سُورَةَ الْبَقَرَةِ وَآلِ عِمْرَانَ فَإِنَّهُمَا الزَّهْرَاوَانِ ، وَإِنَّهُمَا تُظِلاَّنِ صَاحِبَهُمَا يَوْمَ الْقِيَامَةِ كَأَنَّهُمَا غَمَامَتَانِ أَوْ غَيَايَتَانِ أَوْ فِرْقَانِ مِنْ طَيْرٍ صَوَافَّ ، وَإِنَّ الْقُرْآنَ يَلْقَى صَاحِبَهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ حِينَ يَنْشَقُّ عَنْهُ الْقَبْرُ كَالرَّجُلِ الشَّاحِبِ فَيَقُولُ لَهُ : هَلْ تَعْرِفُنِى؟ فَيَقُولُ : مَا أَعْرِفُكَ. فَيَقُولُ : أَنَا صَاحِبُكَ الْقُرْآنُ الَّذِى أَظْمَأْتُكَ فِى الْهَوَاجِرِ وَأَسْهَرْتُ لَيْلَكَ ، وَإِنَّ كُلَّ تَاجِرٍ مِنْ وَرَاءِ تِجَارَتِهِ ، وَإِنَّكَ الْيَوْمَ مِنْ وَرَاءِ كُلِّ تِجَارَةٍ فَيُعْطَى الْمُلْكَ بِيَمِينِهِ وَالْخُلْدَ بِشِمَالِهِ ، وَيُوضَعُ عَلَى رَأْسِهِ تَاجُ الْوَقَارِ ، وَيُكْسَى وَالِدَاهُ حُلَّتَيْنِ لاَ يُقَوَّمُ لَهُمَا الدُّنْيَا فَيَقُولاَنِ : بِمَ كُسِينَا هَذَا؟ وَيُقَالُ لَهُمَا : بِأَخْذِ وَلَدِكُمَا الْقُرْآنَ. ثُمَّ يُقَالُ لَهُ : اقْرَأْ وَاصْعَدْ فِى دَرَجِ الْجَنَّةِ وَغُرَفِهَا ، فَهُوَ فِى صُعُودٍ مَا دَامَ يَقْرَأُ هَذًّا كَانَ أَوْ تَرْتِيلاً ».
Tercemesi:
Bize Ebu Nuaym, ona Beşir -İbnu'l-Muhacir-, ona Abdullah b. Büreyde, ona da babası [Büreyde b. Husayb el-Eslemî] şöyle demiştir: "Birgün Hz. Peygamber'in (s.a) yanında otururken O'nun (s.a) şöyle buyurduğunu işittim: "Bakara suresini öğreniniz! Çünkü onu öğrenmek bereket, terk etmek ise hüsrandır. Batıl şeylerle uğraşanlar onu öğrenmeye güç yetiremezler!" Sonra Rasulullah (s.a) bir süre sustu ve ardından şöyle buyurdu: "Bakara ve Âl-i İmrân surelerini öğreniniz. Çünkü onlar iki nurdur. Kıyamet günü dostlarını (kendilerini dünyada terk etmeyenleri), iki bulut yahut iki gölgelik yahut da birbiri üzerine kanatlarını açmış iki kuş sürüsü gibi gölgelendireceklerdir! Şüphesiz kıyamet günü Kur'an, dünyada kendisine dost olan kimse kabri yarılıp da kalktığı zaman, onu yorgunluktan beti benzi atmış bir adam gibi karşılayacak ve ona "Beni tanıyor musun?" diyecektir. Adam "Seni tanımıyorum" deyince; "ben, seni öğle sıcaklarında susuz geceleri uykusuz bırakan dostun Kur'an'ım. Her tüccar, ticaretinin karşılığında bir kazanç bekler. Şüphesiz sen bugün her ticaretin üstünde (bir karşılık alacaksın)." der ve o kişinin sağ eline istediği her şeyin hükümranlığı sol eline de sonsuzluk verilir ve başına bir vakar tacı takılır. Anne ve babasına da, tüm dünyanın değerine yetişemeyeceği elbiseler giydirilir. Bunun üzerine o ikisi: "Bize bunlar niçin giydirildi?" derler. Onlara: "Evladınızın Kur'an'a sarılması sebebiyle" denilir. Sonra o kişiye (o Kur'an dostuna): "Haydi oku ve Cennet'in katları ile odalarına yüksel" denilir. O, Kur'an'ı hızlı yahut yavaş okuduğu sürece yükselir de yükselir." buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 15, 4/2135
Senetler:
1. Ebu Abdullah Büreyde b. Husayb el-Eslemî (Amir b. Husayb b. Abdullah b. Haris b. A'rec)
2. Abdullah b. Büreyde el-Eslemî (Abdullah b. Büreyde Husayb b. Abdullah b. Hâris b. el-A'rec b. Sa'd b. Rezzâh b. Adi b. Sehm b)
3. Beşir b. Muhacir el-Ğanevi (Beşir b. Muhacir)
4. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Bereket, rızkın, malın ve ömrün bereketlenmesi
Kur'an, Al-i İmran suresinin fazileti
Kur'an, Bakara Suresi
Kur'an, Bakara Suresi'nin Fazileti
Kur'an, öğrenmek, öğretmek, okumak, okutmak
Kur'an, okumak ve yaşamak
Kur'an, Surelerin, Ayetlerin Faziletleri
أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا معمر عن يحيى بن أبي كثير عن أبي سلمة بن عبد الرحمن عن أبي أمامة قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : تعلموا القرآن فإنه شافع لاصحابه يوم القيامة ، وتعلموا البقرة وآل عمران ، تعلموا الزهراوين فإنهما يأتيان يوم القيامة كأنهما غمامتان أو غيايتان أو كأنهما فرقان من طير صواف تحاجان عن صاحبهما ، وتعلموا البقرة فإن تعلمها بركة ، وتركها حسرة ، ولا يطيقها البطلة ، يعني البطلة السحرة .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
82170, MA005991
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا معمر عن يحيى بن أبي كثير عن أبي سلمة بن عبد الرحمن عن أبي أمامة قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : تعلموا القرآن فإنه شافع لاصحابه يوم القيامة ، وتعلموا البقرة وآل عمران ، تعلموا الزهراوين فإنهما يأتيان يوم القيامة كأنهما غمامتان أو غيايتان أو كأنهما فرقان من طير صواف تحاجان عن صاحبهما ، وتعلموا البقرة فإن تعلمها بركة ، وتركها حسرة ، ولا يطيقها البطلة ، يعني البطلة السحرة .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Fedâilü'l-Kur'an 5991, 3/365
Senetler:
()
Konular:
Bereket, rızkın, malın ve ömrün bereketlenmesi
Kur'an, Al-i İmran suresinin fazileti
Kur'an, Bakara Suresi
Kur'an, Bakara Suresi'nin Fazileti
Kur'an, öğretmenin fazileti
Kur'an, okumanın her harfine sevap verilmesi
Kur'an, Surelerin, Ayetlerin Faziletleri
Şefaat, Kur'an'ın
Şefaat, şefaat
Sihir, sihir/büyü