حدثنا إسماعيل قال حدثني أخي عن سليمان بن بلال عن علقمة بن أبي علقمة عن أمه عن عائشة رضي الله عنها قالت : مر رجل مصاب على نسوة فتضاحكن به يسخرن فأصيب بعضهن
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165581, EM000887
Hadis:
حدثنا إسماعيل قال حدثني أخي عن سليمان بن بلال عن علقمة بن أبي علقمة عن أمه عن عائشة رضي الله عنها قالت : مر رجل مصاب على نسوة فتضاحكن به يسخرن فأصيب بعضهن
Tercemesi:
— (206-ş.) Hz. Âişe'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
«— Felâkete uğramış bir adam, kadınlardan ibaret bir topluluğa rasgeldi de, onlar bununla istihza ederek gülüştüler. Bu hareketlerinden dolayı o kadınların bir kısmı felâkete uğradı.»[497]
Âyet-i Kerimenin tamamı :
Ey iman edenler! Bîr toplum diğer bir toplumla alay etmesin; ki alay edilenler, kendilerinden daha hayırlı bulunurlar. Bir kısun kadınlar da, diğer kısım kadınlarla eğlenmesin; olur ki, eğlenceye alınanlar, kendilerinden daha hayırlı olurlar. Hem birbirinizi ayıplamayın ve kötü lâkaplarla atışmayın. İmandan sonra basıklıkla adlanmak ne kötü isimdir!.. Kim de tevbe etmezse, işte onlar kendilerine zulmedenlerdir.» (Hücurat Sûresi, Âyet: 11)
Bir mümin kardeşi eğlenceye almak, onunla İstihza etmek, onu kusurlarından dolayı ayıplayıp aşağı görmek, Hak Tealâ hazretlerinin yasakla-mtş bulunduğu hareketlerdir. Çünkü bu davranışlarda mümin kardeşi incitmek ve rahatsız etmek var, diğer taraftan da alay edenin gururlanıp kibirlenmesi vardır. Mümine eziyet haram olduğu gibi, kibirlenmek de haramdır. Her İki kötülüğün neticesi olarak da kardeşlik bağları gevşer ve çözülür. Ferdler arasına düşmanlık ve nefret girer. Böylece bir bina halinde bulunması gereken İslâm toplumu öteye beriye dağılmış tuğla parçalan haline döner ve İslâm'ın ulvî gayesi söner. Bu kadar büyük zararlara götürecek olan istihza ve ayıplama hareketlerinden titizlikle sakınmak selâmet yoludur. Müslümanları eğlenceye almak ve ayıplarını araştırmak yok, onları örnek söz ve hareketlerle tatlı bir şekilde İkaz ve irşad vardır. Büyüklük taslayanı Allah zelil eder ve süründürür, ayıpladığı kimsenin durumuna düşürür. Nitekim T i r m i z î şu hadîs-i şerifi tahriç etmiştir:
— Kim bir (din) kardeşini, (tevbe etmiş olduğu) bir günah sebebiyle ayıplarsa, o günahı işlemedikçe* o kimse Ölmea;. (Tirmlzî: Sıfatu'l-Kıyamet (38), Bab: 54, Hadîs: 2507)
Hakaret nazariyle başkasını ayıplayana, aynı musibetin gelmesi, dünyada ceza olarak yeter. Tirmizî'nin rivayet etmiş olduğu bu hadîs-İ şe-TÎf de Hz. Â İşe'den nakledilen mânâya uygun düşmektedir.[498]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 887, /688
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ümmü Alkame Mercane el-Medeniyye (Mercane)
3. Alkame b. Ebu Alkame el-Medeni (Alkame b. Bilal)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Bilal el-Kuraşi (Süleyman b. Bilal)
5. Abdülhamid b. Ebu Üveys el-Esbahî (Abdülhamid b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys)
6. Ebu Abdullah İsmail b. Ebu Üveys el-Esbahî (İsmail b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys b. Malik)
Konular:
Alay, alay etmek, istihza / alay etme
Kültürel Hayat, hadislerden kültürümüze
حدثنا موسى قال حدثنا عبد العزيز عن سهيل بن أبى صالح عن أبيه عن أبى هريرة قال : كان رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا أتى بالزهو قال اللهم بارك لنا في مدينتنا ومدنا وصاعنا بركة مع بركة ثم ناوله أصغر من يليه من الولدان
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164367, EM000362
Hadis:
حدثنا موسى قال حدثنا عبد العزيز عن سهيل بن أبى صالح عن أبيه عن أبى هريرة قال : كان رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا أتى بالزهو قال اللهم بارك لنا في مدينتنا ومدنا وصاعنا بركة مع بركة ثم ناوله أصغر من يليه من الولدان
Tercemesi:
Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: — Resûlüllah (SaUattahüAleyhiveSellem)'e turfanda bir meyva getirildiği zaman şöyle derdi:
«— Allah'ım! Şu şehrimizde bize bereket ver. Ölçeğimizde ve ölçümüzde bereket üstüne bereket ver.»
Sonra o meyvayı, yanında bulunan çocukların en küçüğüne verirdi.[712]
Hadîs-i şerif bize iki şeyi öğretmektedir:
1— Allah'ın nimetlerinden birine turfanda olarak kavuşulunca, Peygamber Efendimizin ettikleri dua gibi duada bulunmak ve Allah'dan bereket istemek sünnetttr ve şükür ifadesidir. Bereketi bulunmayan, yanı İnsanların sağlığına ve selâmetine yararlı olmayan nimet ne kadar bol olursa olsun, o bereketli sayılmaz. Bereket yararlı olmaktadır. Onun için Allah'dan bereket istemek ve verdiği nimete şükretmek kulluk borcudur.
2— Takva sahibi kimseler dünya malına meyletmediklerinden, turfanda olarak getirilen az şeyi yemezler, arzu ve heveslen çok olan çocuklara verirler. Ahlâkın kemal mertebesinde olan Peygamber Efendimiz böyle bir meyveyi yemeden hazır bulunan çocukların en küçüğüne verirdi. Fazla miktar olunca hepsinin tatması uygun bir hareket olur.
Çocukların yemeğe ve meyveye meyilleri fazla olduğundan, onların arzusuna uymak gerekir.[713]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 362, /303
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Yezid Süheyl b. Ebu Salih es-Semmân (Süheyl b. Zekvan)
4. Ebu Temmam Abdülaziz b. Ebu Hâzım el-Mahzûmî (Abdülaziz b. Seleme b. Dinar)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Adab, yeme - içme adabı
Dua, şehre, kasabaya vs. girerken-çıkarken
Dua, yemek için
Hz. Peygamber, duaları
Kültürel Hayat, hadislerden kültürümüze
حدثنا عمرو بن مرزوق قال أخبرنا شعبة عن عمارة بن أبى حفصة عن عكرمة عن بن عباس قال : عجبت للكلاب والشاء إن الشاء يذبح منها في السنة كذا وكذا ويهدى كذا وكذا والكلب تضع الكلبة الواحدة كذا وكذا والشاء أكثر منها
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164817, EM000575
Hadis:
حدثنا عمرو بن مرزوق قال أخبرنا شعبة عن عمارة بن أبى حفصة عن عكرمة عن بن عباس قال : عجبت للكلاب والشاء إن الشاء يذبح منها في السنة كذا وكذا ويهدى كذا وكذا والكلب تضع الكلبة الواحدة كذا وكذا والشاء أكثر منها
Tercemesi:
İbni Abbas'dan rivayet edildiğne göre, şöyle demiştir:
«— Köpeklerle koyunların haline şaştım: Koyunlardan senede şu ve şu kadarı boğazlanır ve şu kadar da kurban edilir. Köpeklere gelince; bir dişi köpek (bir batında) şu kadar yavru doğurur. Böyle iken koyunlar köpeklerden daha çoktur.»[1117]
Gerçekten köpeklerle koyunlar mukayese edildiği 2aman taaccüb edilecek bir durum hasıl olmaktadır. Her dişi köpek bir bâtında dokuz taneye kadar yavru doğurduğu halde, bir veya iki yavru doğuran koyunun üreme nispetleri ters orantılıdır. Sonuç itibariyle, koyunlardaki istihlâk çokluğu bir yana, daima koyunların sayısı köpeklerden kat kat fazladır. Bu hal de koyunlarda olan bereketi ifade eder.[1118]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 575, /458
Senetler:
()
Konular:
Hayvanlar, koyun, keçi beslemek
İlim, Abdullah b. Abbas'ın sahip olduğu ilim
Köpek, köpek bulunan eve melekler girmez
Kültürel Hayat, hadislerden kültürümüze
حدثنا عبد العزيز بن عبد الله قال حدثني سليمان بن بلال عن سهيل عن أبيه عن أبي هريرة قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : الأرواح جنود مجندة فما تعارف منها ائتلف وما تناكر منها اختلف
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165597, EM000901
Hadis:
حدثنا عبد العزيز بن عبد الله قال حدثني سليمان بن بلال عن سهيل عن أبيه عن أبي هريرة قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : الأرواح جنود مجندة فما تعارف منها ائتلف وما تناكر منها اختلف
Tercemesi:
— Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, demiştir ki, Resûlül-lah (SaİtallahM Aleyhi ve Seîlem) şöyle buyurdu:
«— Ruhlar birlik birlik askerlerdir. Bunlardan vasrf ve ahlâfeiarı birbirine uygun düşenler birleşir ve anlaşırlar; bunlardan birbirine uygun düşmeyenler ayrılırlar.»[525]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 901, /696
Senetler:
()
Konular:
Kültürel Hayat, hadislerden kültürümüze
Ruh
Tanışma, ruhların tanışıp kaynaşmaları