Öneri Formu
Hadis Id, No:
11690, İM000994
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ حَدَّثَنَا سِمَاكُ بْنُ حَرْبٍ أَنَّهُ سَمِعَ النُّعْمَانَ بْنَ بَشِيرٍ يَقُولُ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُسَوِّى الصَّفَّ حَتَّى يَجْعَلَهُ مِثْلَ الرُّمْحِ أَوِ الْقِدْحِ . قَالَ فَرَأَى صَدْرَ رَجُلٍ نَاتِئًا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ « سَوُّوا صُفُوفَكُمْ أَوْ لَيُخَالِفَنَّ اللَّهُ بَيْنَ وُجُوهِكُمْ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu‘be, ona Simâk b. Harb’in rivayet ettiğine göre o, en-Numan b. Beşir’i şöyle derken dinlemiştir: Rasulullah (sav) safı bir mızrak yahut da bir oka benzer bir hale getirinceye kadar düzeltir dururdu. (en-Numan) dedi ki: Bir seferinde bir adamın göğsünü saftan dışarı çıkmış görünce, Rasulullah (sav) : “Ya saflarınızı düzeltirsiniz ya da Allah yüzlerinizi birbirine muhalif kılacaktır” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, İkâmetu's-salât ve's-sünnetü fîhâ 50, /163
Senetler:
1. Numan b. Beşir el-Ensârî (Numan b. Beşir b. Sa'd b. Sa'lebe)
2. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
5. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Namazda disiplin
Namaz, saf tutma ve düzeni
Namaz, saf tutmanın önemi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11691, İM000995
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عَيَّاشٍ حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ اللَّهَ وَمَلاَئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى الَّذِينَ يَصِلُونَ الصُّفُوفَ وَمَنْ سَدَّ فُرْجَةً رَفَعَهُ اللَّهُ بِهَا دَرَجَةً » .
Tercemesi:
Bize Hişam b. Ammâr, ona İsmail b. Ayyâş, ona Hişam b. Urve, ona babası, ona da Âişe’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Şüphesiz ilk safta namaz kılanlara Allah rahmet eder, melekler de onlara dua ederler. Saftaki bir boşluğu dolduran kimseyi de Allah bundan dolayı bir derece yükseltir.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, İkâmetu's-salât ve's-sünnetü fîhâ 50, /163
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Utbe İsmail b. Ayyâş el-Ansî (İsmail b. Ayyâş b. Süleym)
5. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Namazda disiplin
Namaz, saf tutma ve düzeni
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22474, N000647
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالَ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ هِشَامٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ الْكُوفِىِّ عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ أَنَّ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِنَّ اللَّهَ وَمَلاَئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى الصَّفِّ الْمُقَدَّمِ وَالْمُؤَذِّنُ يُغْفَرُ لَهُ بِمَدِّ صَوْتِهِ وَيُصَدِّقُهُ مَنْ سَمِعَهُ مِنْ رَطْبٍ وَيَابِسٍ وَلَهُ مِثْلُ أَجْرِ مَنْ صَلَّى مَعَهُ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna (el-Anezî), ona Muaz b. Hişam (ed-Destevâî), ona babası (Hişam b. Senber), ona Katade (b. Diame es-Sedusî), ona Ebu İshak el-Kufî (es-Sebiî), ona da Bera b. Azib (b. Haris b. Adî b. Cüşem)'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Namazda ilk safta bulunan kimselere Allah rahmetiyle muamele eder, melekler de onun için dua eder. Müezzinin ise sesinin gürlüğü oranında günahları bağışlanır ve onu işiten canlı cansız her varlık söylediklerini tasdik eder. Ayrıca müezzinle birlikte namaz kılanların sevabı kadar müezzine sevap yazılır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Ezân 14, /2128
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
5. Ebu Abdullah Muaz b. Hişam ed-Destevâî (Muaz b. Hişam b. Senber)
6. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Ezan, Müezzinlik, müezzinliğin fazileti
KTB, EZAN
Namaz, beklemenin fazileti
Namaz, saf tutma ve düzeni
Salih Amel, Allah'ın razı olacağı ameller
Sevap, sevap kazanma yolları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273308, M000904-2
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَأَبُو كَامِلٍ الْجَحْدَرِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْمَلِكِ الأُمَوِىُّ - وَاللَّفْظُ لأَبِى كَامِلٍ - قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ يُونُسَ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الرَّقَاشِىِّ قَالَ صَلَّيْتُ مَعَ أَبِى مُوسَى الأَشْعَرِىِّ صَلاَةً فَلَمَّا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ قَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أُقِرَّتِ الصَّلاَةُ بِالْبِرِّ وَالزَّكَاةِ - قَالَ - فَلَمَّا قَضَى أَبُو مُوسَى الصَّلاَةَ وَسَلَّمَ انْصَرَفَ فَقَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا قَالَ فَأَرَمَّ الْقَوْمُ ثُمَّ قَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا فَأَرَمَّ الْقَوْمُ فَقَالَ لَعَلَّكَ يَا حِطَّانُ قُلْتَهَا قَالَ مَا قُلْتُهَا وَلَقَدْ رَهِبْتُ أَنْ تَبْكَعَنِى بِهَا . فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أَنَا قُلْتُهَا وَلَمْ أُرِدْ بِهَا إِلاَّ الْخَيْرَ . فَقَالَ أَبُو مُوسَى أَمَا تَعْلَمُونَ كَيْفَ تَقُولُونَ فِى صَلاَتِكُمْ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَطَبَنَا فَبَيَّنَ لَنَا سُنَّتَنَا وَعَلَّمَنَا صَلاَتَنَا فَقَالَ « إِذَا صَلَّيْتُمْ فَأَقِيمُوا صُفُوفَكُمْ ثُمَّ لْيَؤُمَّكُمْ أَحَدُكُمْ فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا وَإِذَا قَالَ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ فَقُولُوا آمِينَ . يُجِبْكُمُ اللَّهُ فَإِذَا كَبَّرَ وَرَكَعَ فَكَبِّرُوا وَارْكَعُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَرْكَعُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . فَقُولُوا اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ . يَسْمَعُ اللَّهُ لَكُمْ فَإِنَّ اللَّهَ تَبَارَكَ وَتَعَالَى قَالَ عَلَى لِسَانِ نَبِيِّهِ صلى الله عليه وسلم سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . وَإِذَا كَبَّرَ وَسَجَدَ فَكَبِّرُوا وَاسْجُدُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَسْجُدُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ . وَإِذَا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ فَلْيَكُنْ مِنْ أَوَّلِ قَوْلِ أَحَدِكُمُ التَّحِيَّاتُ الطَّيِّبَاتُ الصَّلَوَاتُ لِلَّهِ السَّلاَمُ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ السَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ » .
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur, Kuteybe b. Said, Ebu Kamil el-Cahderî ve Abdülmelik el-Emevî, (lafız Ebu Kamil el-Cahderî'ye aittir.) zikredilen dört kişiye Ebu Avane (Vazzah b. Abdullah), ona Katade, ona Yunus b. Cübeyr, ona da Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî şöyle nakletmiştir: Ebu Musa el-Eşarî ile birlikte namaz kıldım. Namazdaki oturuşta iken (cemaatteki) topluluktan bir adam; namaz, sadaka ve zekatla birlikte sabit oldu, dedi. Ebu Musa namazı bitirince selam verip namazdan çıktı ve şu kelimeleri söyleyen hanginizdi? dedi. Cemaat susup cevap vermedi. Ebu Musa, Şu kelimeleri söyleyen hanginizdi? diye tekrarladı. Cemaat yine susunca, Ey Hıttân! muhtemelen sen söyledin dedi. (Hıttan) Ben söylemedim, ama beni azarlarsın diye de korktum, dedi. Bu sırada cemaatten bir adam kalkıp, o kelimeleri ben söyledim fakat bu kelimelerle hayırdan başka bir şey kastetmedim, dedi. Bunun üzerine Ebu Musa, size namazda neler söylemeniz gerektiğini öğreteyim mi? Hz. Peygamber (sav), bize bir hutbe verdi ve (sünneti) bize takip etmemiz gereken yolu açıklayıp namazımızı (nasıl kılacağımızı) öğretti. Hz. Peygamber şöyle dedi: "Namaz kıldığınızda saflarınızı düzeltin, sonra içinizden biriniz imam olsun. İmam tekbir aldığından siz de tekbir alın. İmam 'gayri'l-mağdûbi aleyhim ve-le'd-dâllîn' (gazaba uğrayanların ve sapıtanların (yoluna) değil) dediğinde âmin deyin ki Allah (duanıza) icabet etsin. İmam tekbir alıp rükuya gittiğinde siz de tekbir alıp rükuya gidin. Zira İmam sizden önce ruküya gider, sizden önce rükudan doğrulur. Hz. Peygamber (sav) şöyle devam etti. Bu böyledir. İmam semiallahu limen hamideh (Allah hamdeden kulunu işitti) dediği zaman siz de Allahümme rabbena leke'l-hamd (Ey! Allahım Rabbimiz hamd senin içindir) deyiniz. Allah sizi işitir. Zira Allah tebareke ve teala Peygamber'i dilinde "Allah hamdeden kulunu işitmiştir" buyurmuştur. İmam tekbir alıp secde ettiğinde siz de tekbir alıp secde edin. Zira imam sizden önce secde eder ve secdeden doğrulur. Hz. Peygamber (sav) devam ederek bu da böyledir buyurdu ve namazdaki oturuşa gelince ilk söyleyeceğiniz şu sözler olsun: "et-Tahiyyatü et-tayyibatü es-salavâtü li'llâhi es-selâmü aleyke eyyühe'n-nebiyyü ve rahmetullahi ve berakâtühü es-selâmü aleyna ve alâ ibâdillâhi's-sâlihîn eşhedü en-lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh." (Selam, iyilikler ve övgüler Allah'a mahsustur. Sana selam olsun Allah'ın rahmeti ve bereketleri senin üzerine olsun Ey Nebî! Bize ve Allah'ın sâlih kullarına da selam olsun. Şehadet ederim ki, Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed Allah'ın kulu ve Rasulü'dür.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 904, /171
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî (Hıttan b. Abdullah)
3. Ebu Gallab Yunus b. Cübeyr el-Bahilî (Yunus b. Cübeyr)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
6. Ebu Kamil Fudayl b. Hüseyin el-Cahderî (Fudayl b. Hüseyin b. Talha)
Konular:
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
Namaz, cemaatle
Namaz, imama uyanın kıraati
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, kıraat
Namaz, Namazda disiplin
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Namaz, namazda konuşmak
Namaz, saf tutma ve düzeni
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Namaz, tekbir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23526, N000801
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَبْدَةُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ الْحُبَابِ قَالَ حَدَّثَنَا أَفْلَحُ بْنُ سَعِيدٍ قَالَ حَدَّثَنَا بُرَيْدَةُ بْنُ سُفْيَانَ بْنِ فَرْوَةَ الأَسْلَمِىُّ عَنْ غُلاَمٍ لِجَدِّهِ يُقَالُ لَهُ مَسْعُودٌ فَقَالَ مَرَّ بِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَأَبُو بَكْرٍ فَقَالَ لِى أَبُو بَكْرٍ يَا مَسْعُودُ ائْتِ أَبَا تَمِيمٍ - يَعْنِى مَوْلاَهُ - فَقُلْ لَهُ يَحْمِلْنَا عَلَى بَعِيرٍ وَيَبْعَثْ إِلَيْنَا بِزَادٍ وَدَلِيلٍ يَدُلُّنَا . فَجِئْتُ إِلَى مَوْلاَىَ فَأَخْبَرْتُهُ فَبَعَثَ مَعِى بِبَعِيرٍ وَوَطْبٍ مِنْ لَبَنٍ فَجَعَلْتُ آخُذُ بِهِمْ فِى إِخْفَاءِ الطَّرِيقِ وَحَضَرَتِ الصَّلاَةُ فَقَامَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُصَلِّى وَقَامَ أَبُو بَكْرٍ عَنْ يَمِينِهِ وَقَدْ عَرَفْتُ الإِسْلاَمَ وَأَنَا مَعَهُمَا فَجِئْتُ فَقُمْتُ خَلْفَهُمَا فَدَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى صَدْرِ أَبِى بَكْرٍ فَقُمْنَا خَلْفَهُ . قَالَ أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ بُرَيْدَةُ هَذَا لَيْسَ بِالْقَوِىِّ فِى الْحَدِيثِ .
Tercemesi:
Bize Abde b. Abdullah, ona Zeyd b. Hubab, ona Eflah b. Said, ona da Büreyde b. Süfyan b. Ferve el-Eslemî, Mesud b. Hüneyde'nin -Dedesinin kölesi- (ra) şöyle dediğini rivayet etti:
Rasulullah (sav) ve Ebubekir bana uğradılar. Ebubekir bana: "Ey Mesud! Ebu Temime yani efendine git, bize bir deve ile azık bir de kılavuz göndersin" dedi. Ben de hemen efendime gittim durumu haber verdim. Bana bir deve ve sütten yapılmış bir yiyecek verdi, onları alıp gizli yollardan götürdüm. Namaz vakti gelince; Rasûuullah (sav) namaz kılmak için kalktı. Ebubekir de sağ yanına durdu, onlarla birlikte iken İslam’ı tanımış ve kabul etmiştim, ben de hemen kalkıp arkalarına durdum. Rasulullah (sav), Ebubekir’i göğsünden geriye itti ve ikimizde O’nun arkasında namaza durduk.
Ebu Abdurrahman dedi ki: Büreyde hadiste sika bir ravi değildir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İmâmet 18, /2138
Senetler:
1. Mesud b. Hüneyde (Mesud b. Hüneyde)
2. Büreyde b. Süfyan el-Eslemî (Büreyde b. Süfyan b. Ferve)
3. Ebu Muhammed Eflah b. Said el-Ensari (Eflah b. Said)
4. Ebu Huseyin Zeyd b. Hubab et-Temimi (Zeyd b. Hubab b. Reyyan)
5. Ebu Sehl Abde b. Abdullah el-Huzâî (Abde b. Abdullah b. Abde)
Konular:
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Namaz, saf tutma ve düzeni
Yardımseverlik, muhtaç kimselerin ihtiyacını gidermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273309, M000904-3
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَأَبُو كَامِلٍ الْجَحْدَرِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْمَلِكِ الأُمَوِىُّ - وَاللَّفْظُ لأَبِى كَامِلٍ - قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ يُونُسَ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الرَّقَاشِىِّ قَالَ صَلَّيْتُ مَعَ أَبِى مُوسَى الأَشْعَرِىِّ صَلاَةً فَلَمَّا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ قَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أُقِرَّتِ الصَّلاَةُ بِالْبِرِّ وَالزَّكَاةِ - قَالَ - فَلَمَّا قَضَى أَبُو مُوسَى الصَّلاَةَ وَسَلَّمَ انْصَرَفَ فَقَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا قَالَ فَأَرَمَّ الْقَوْمُ ثُمَّ قَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا فَأَرَمَّ الْقَوْمُ فَقَالَ لَعَلَّكَ يَا حِطَّانُ قُلْتَهَا قَالَ مَا قُلْتُهَا وَلَقَدْ رَهِبْتُ أَنْ تَبْكَعَنِى بِهَا . فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أَنَا قُلْتُهَا وَلَمْ أُرِدْ بِهَا إِلاَّ الْخَيْرَ . فَقَالَ أَبُو مُوسَى أَمَا تَعْلَمُونَ كَيْفَ تَقُولُونَ فِى صَلاَتِكُمْ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَطَبَنَا فَبَيَّنَ لَنَا سُنَّتَنَا وَعَلَّمَنَا صَلاَتَنَا فَقَالَ « إِذَا صَلَّيْتُمْ فَأَقِيمُوا صُفُوفَكُمْ ثُمَّ لْيَؤُمَّكُمْ أَحَدُكُمْ فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا وَإِذَا قَالَ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ فَقُولُوا آمِينَ . يُجِبْكُمُ اللَّهُ فَإِذَا كَبَّرَ وَرَكَعَ فَكَبِّرُوا وَارْكَعُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَرْكَعُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . فَقُولُوا اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ . يَسْمَعُ اللَّهُ لَكُمْ فَإِنَّ اللَّهَ تَبَارَكَ وَتَعَالَى قَالَ عَلَى لِسَانِ نَبِيِّهِ صلى الله عليه وسلم سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . وَإِذَا كَبَّرَ وَسَجَدَ فَكَبِّرُوا وَاسْجُدُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَسْجُدُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ . وَإِذَا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ فَلْيَكُنْ مِنْ أَوَّلِ قَوْلِ أَحَدِكُمُ التَّحِيَّاتُ الطَّيِّبَاتُ الصَّلَوَاتُ لِلَّهِ السَّلاَمُ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ السَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ » .
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur, Kuteybe b. Said, Ebu Kamil el-Cahderî ve Abdülmelik el-Emevî, (lafız Ebu Kamil el-Cahderî'ye aittir.) zikredilen dört kişiye Ebu Avane (Vazzah b. Abdullah), ona Katade, ona Yunus b. Cübeyr, ona da Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî şöyle nakletmiştir: Ebu Musa el-Eşarî ile birlikte namaz kıldım. Namazdaki oturuşta iken (cemaatteki) topluluktan bir adam; namaz, sadaka ve zekatla birlikte sabit oldu, dedi. Ebu Musa namazı bitirince selam verip namazdan çıktı ve şu kelimeleri söyleyen hanginizdi? dedi. Cemaat susup cevap vermedi. Ebu Musa, Şu kelimeleri söyleyen hanginizdi? diye tekrarladı. Cemaat yine susunca, Ey Hıttân! muhtemelen sen söyledin dedi. (Hıttan) Ben söylemedim, ama beni azarlarsın diye de korktum, dedi. Bu sırada cemaatten bir adam kalkıp, o kelimeleri ben söyledim fakat bu kelimelerle hayırdan başka bir şey kastetmedim, dedi. Bunun üzerine Ebu Musa, size namazda neler söylemeniz gerektiğini öğreteyim mi? Hz. Peygamber (sav), bize bir hutbe verdi ve (sünneti) bize takip etmemiz gereken yolu açıklayıp namazımızı (nasıl kılacağımızı) öğretti. Hz. Peygamber şöyle dedi: "Namaz kıldığınızda saflarınızı düzeltin, sonra içinizden biriniz imam olsun. İmam tekbir aldığından siz de tekbir alın. İmam 'gayri'l-mağdûbi aleyhim ve-le'd-dâllîn' (gazaba uğrayanların ve sapıtanların (yoluna) değil) dediğinde âmin deyin ki Allah (duanıza) icabet etsin. İmam tekbir alıp rükuya gittiğinde siz de tekbir alıp rükuya gidin. Zira İmam sizden önce ruküya gider, sizden önce rükudan doğrulur. Hz. Peygamber (sav) şöyle devam etti. Bu böyledir. İmam semiallahu limen hamideh (Allah hamdeden kulunu işitti) dediği zaman siz de Allahümme rabbena leke'l-hamd (Ey! Allahım Rabbimiz hamd senin içindir) deyiniz. Allah sizi işitir. Zira Allah tebareke ve teala Peygamber'i dilinde "Allah hamdeden kulunu işitmiştir" buyurmuştur. İmam tekbir alıp secde ettiğinde siz de tekbir alıp secde edin. Zira imam sizden önce secde eder ve secdeden doğrulur. Hz. Peygamber (sav) devam ederek bu da böyledir buyurdu ve namazdaki oturuşa gelince ilk söyleyeceğiniz şu sözler olsun: "et-Tahiyyatü et-tayyibatü es-salavâtü li'llâhi es-selâmü aleyke eyyühe'n-nebiyyü ve rahmetullahi ve berakâtühü es-selâmü aleyna ve alâ ibâdillâhi's-sâlihîn eşhedü en-lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh." (Selam, iyilikler ve övgüler Allah'a mahsustur. Sana selam olsun Allah'ın rahmeti ve bereketleri senin üzerine olsun Ey Nebî! Bize ve Allah'ın sâlih kullarına da selam olsun. Şehadet ederim ki, Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed Allah'ın kulu ve Rasulü'dür.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 904, /171
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî (Hıttan b. Abdullah)
3. Ebu Gallab Yunus b. Cübeyr el-Bahilî (Yunus b. Cübeyr)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
Namaz, cemaatle
Namaz, imama uyanın kıraati
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, kıraat
Namaz, Namazda disiplin
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Namaz, namazda konuşmak
Namaz, saf tutma ve düzeni
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Namaz, tekbir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273310, M000904-4
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَأَبُو كَامِلٍ الْجَحْدَرِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْمَلِكِ الأُمَوِىُّ - وَاللَّفْظُ لأَبِى كَامِلٍ - قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ يُونُسَ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الرَّقَاشِىِّ قَالَ صَلَّيْتُ مَعَ أَبِى مُوسَى الأَشْعَرِىِّ صَلاَةً فَلَمَّا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ قَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أُقِرَّتِ الصَّلاَةُ بِالْبِرِّ وَالزَّكَاةِ - قَالَ - فَلَمَّا قَضَى أَبُو مُوسَى الصَّلاَةَ وَسَلَّمَ انْصَرَفَ فَقَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا قَالَ فَأَرَمَّ الْقَوْمُ ثُمَّ قَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا فَأَرَمَّ الْقَوْمُ فَقَالَ لَعَلَّكَ يَا حِطَّانُ قُلْتَهَا قَالَ مَا قُلْتُهَا وَلَقَدْ رَهِبْتُ أَنْ تَبْكَعَنِى بِهَا . فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أَنَا قُلْتُهَا وَلَمْ أُرِدْ بِهَا إِلاَّ الْخَيْرَ . فَقَالَ أَبُو مُوسَى أَمَا تَعْلَمُونَ كَيْفَ تَقُولُونَ فِى صَلاَتِكُمْ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَطَبَنَا فَبَيَّنَ لَنَا سُنَّتَنَا وَعَلَّمَنَا صَلاَتَنَا فَقَالَ « إِذَا صَلَّيْتُمْ فَأَقِيمُوا صُفُوفَكُمْ ثُمَّ لْيَؤُمَّكُمْ أَحَدُكُمْ فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا وَإِذَا قَالَ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ فَقُولُوا آمِينَ . يُجِبْكُمُ اللَّهُ فَإِذَا كَبَّرَ وَرَكَعَ فَكَبِّرُوا وَارْكَعُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَرْكَعُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . فَقُولُوا اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ . يَسْمَعُ اللَّهُ لَكُمْ فَإِنَّ اللَّهَ تَبَارَكَ وَتَعَالَى قَالَ عَلَى لِسَانِ نَبِيِّهِ صلى الله عليه وسلم سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . وَإِذَا كَبَّرَ وَسَجَدَ فَكَبِّرُوا وَاسْجُدُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَسْجُدُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ . وَإِذَا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ فَلْيَكُنْ مِنْ أَوَّلِ قَوْلِ أَحَدِكُمُ التَّحِيَّاتُ الطَّيِّبَاتُ الصَّلَوَاتُ لِلَّهِ السَّلاَمُ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ السَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ » .
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur, Kuteybe b. Said, Ebu Kamil el-Cahderî ve Abdülmelik el-Emevî, (lafız Ebu Kamil el-Cahderî'ye aittir.) zikredilen dört kişiye Ebu Avane (Vazzah b. Abdullah), ona Katade, ona Yunus b. Cübeyr, ona da Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî şöyle nakletmiştir: Ebu Musa el-Eşarî ile birlikte namaz kıldım. Namazdaki oturuşta iken (cemaatteki) topluluktan bir adam; namaz, sadaka ve zekatla birlikte sabit oldu, dedi. Ebu Musa namazı bitirince selam verip namazdan çıktı ve şu kelimeleri söyleyen hanginizdi? dedi. Cemaat susup cevap vermedi. Ebu Musa, Şu kelimeleri söyleyen hanginizdi? diye tekrarladı. Cemaat yine susunca, Ey Hıttân! muhtemelen sen söyledin dedi. (Hıttan) Ben söylemedim, ama beni azarlarsın diye de korktum, dedi. Bu sırada cemaatten bir adam kalkıp, o kelimeleri ben söyledim fakat bu kelimelerle hayırdan başka bir şey kastetmedim, dedi. Bunun üzerine Ebu Musa, size namazda neler söylemeniz gerektiğini öğreteyim mi? Hz. Peygamber (sav), bize bir hutbe verdi ve (sünneti) bize takip etmemiz gereken yolu açıklayıp namazımızı (nasıl kılacağımızı) öğretti. Hz. Peygamber şöyle dedi: "Namaz kıldığınızda saflarınızı düzeltin, sonra içinizden biriniz imam olsun. İmam tekbir aldığından siz de tekbir alın. İmam 'gayri'l-mağdûbi aleyhim ve-le'd-dâllîn' (gazaba uğrayanların ve sapıtanların (yoluna) değil) dediğinde âmin deyin ki Allah (duanıza) icabet etsin. İmam tekbir alıp rükuya gittiğinde siz de tekbir alıp rükuya gidin. Zira İmam sizden önce ruküya gider, sizden önce rükudan doğrulur. Hz. Peygamber (sav) şöyle devam etti. Bu böyledir. İmam semiallahu limen hamideh (Allah hamdeden kulunu işitti) dediği zaman siz de Allahümme rabbena leke'l-hamd (Ey! Allahım Rabbimiz hamd senin içindir) deyiniz. Allah sizi işitir. Zira Allah tebareke ve teala Peygamber'i dilinde "Allah hamdeden kulunu işitmiştir" buyurmuştur. İmam tekbir alıp secde ettiğinde siz de tekbir alıp secde edin. Zira imam sizden önce secde eder ve secdeden doğrulur. Hz. Peygamber (sav) devam ederek bu da böyledir buyurdu ve namazdaki oturuşa gelince ilk söyleyeceğiniz şu sözler olsun: "et-Tahiyyatü et-tayyibatü es-salavâtü li'llâhi es-selâmü aleyke eyyühe'n-nebiyyü ve rahmetullahi ve berakâtühü es-selâmü aleyna ve alâ ibâdillâhi's-sâlihîn eşhedü en-lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh." (Selam, iyilikler ve övgüler Allah'a mahsustur. Sana selam olsun Allah'ın rahmeti ve bereketleri senin üzerine olsun Ey Nebî! Bize ve Allah'ın sâlih kullarına da selam olsun. Şehadet ederim ki, Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed Allah'ın kulu ve Rasulü'dür.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 904, /171
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî (Hıttan b. Abdullah)
3. Ebu Gallab Yunus b. Cübeyr el-Bahilî (Yunus b. Cübeyr)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
6. Said b. Mansur el-Horasânî (Ebû Osman Said b Mansur b. Şu'be)
Konular:
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
Namaz, cemaatle
Namaz, imama uyanın kıraati
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, kıraat
Namaz, Namazda disiplin
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Namaz, namazda konuşmak
Namaz, saf tutma ve düzeni
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Namaz, tekbir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35067, MU000233
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ أَبِى النَّضْرِ مَوْلَى عُمَرَ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَبِى عَامِرٍ أَنَّ عُثْمَانَ بْنَ عَفَّانَ كَانَ يَقُولُ فِى خُطْبَتِهِ قَلَّمَا يَدَعُ ذَلِكَ إِذَا خَطَبَ إِذَا قَامَ الإِمَامُ يَخْطُبُ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَاسْتَمِعُوا وَأَنْصِتُوا فَإِنَّ لِلْمُنْصِتِ الَّذِى لاَ يَسْمَعُ مِنَ الْحَظِّ مِثْلَ مَا لِلْمُنْصِتِ السَّامِعِ فَإِذَا قَامَتِ الصَّلاَةُ فَاعْدِلُوا الصُّفُوفَ وَحَاذُوا بِالْمَنَاكِبِ فَإِنَّ اعْتِدَالَ الصُّفُوفِ مِنْ تَمَامِ الصَّلاَةِ . ثُمَّ لاَ يُكَبِّرُ حَتَّى يَأْتِيَهُ رِجَالٌ قَدْ وَكَّلَهُمْ بِتَسْوِيَةِ الصُّفُوفِ فَيُخْبِرُونَهُ أَنْ قَدِ اسْتَوَتْ فَيُكَبِّرُ .
Tercemesi:
Bana Yahya b. Yahya, ona Malik b. Enes [İmam Malik], ona Ebu Nadr mevlâ Ömer b. Ubeydullah, ona da Malik b. Âmir'in rivayet ettiğine göre Osman b. Affân (ra) hutbe irat ederken şöyle derdi ve nadiren böyle söylemediği olurdu:
"Cuma günü imam hutbe irat etmek üzere ayağa kalkınca hutbeyi dinleyin ve susun. Şüphesiz dinlemeyen ancak susan kimseye, susup dinleyen kimse gibi sevaptan pay vardır. Ardından namaz için kamet getirildiği vakit safları düzeltin ve omuzlarınızı aynı hizaya getirin. Zira safların düzgün tutulması namazı tamamlayan hususlardandır."
Ravi diyor ki: "Ayrıca Osman b. Affân (ra), safları düzeltmek için vazifelendirdiği şahıslar gelip safların düzeltildiğini bildirmeden de tekbir almazdı. Onlar haber getirdikten sonra tekbir alırdı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 233, 1/35
Senetler:
1. Ebu Amr Osman b. Affân (Osman b. Affân b. Ebu Âs b. Ümeyye b. Abdüşems)
2. Malik b. Ebu Amir el-Asbahî (Malik b. Amir b. Haris b. Gaymân)
3. Ebu Nadr Salim b. Ebu Ümeyye el-Kuraşî (Salim b. Ebu Ümeyye)
Konular:
Cuma namazı, hutbe ile namaz arasında konuşma
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
Hutbe, dinlerken bir şeyle meşgul olmamak
KTB, CUMA
Namaz, saf tutma ve düzeni
عبد الرزاق عن مالك بن أنس عن أبي النصر عن مالك ابن أبي عامر عن عثمان بن عفان قال : إنه كان يقول في خطبته ، قل ما يدع أن يخطب به ، الامام إذا قام استمعوا ، وأنصتوا ، فإن المنصت الذي لا يسمع من الخطبة مثل ما للمستمع المنصت ، فإذا قامت الصلاة فاعدلوا الصفوف ، وحاذوا بالمناكب ، فإن اعتدال الصف من تمام الصلاة ، ثم لا يكبر حتى يأتيه رجال وكلهم بتسوية الصفوف ، فيخبروه أنها قد استوت ، فيكبر.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
67319, MA005373
Hadis:
عبد الرزاق عن مالك بن أنس عن أبي النصر عن مالك ابن أبي عامر عن عثمان بن عفان قال : إنه كان يقول في خطبته ، قل ما يدع أن يخطب به ، الامام إذا قام استمعوا ، وأنصتوا ، فإن المنصت الذي لا يسمع من الخطبة مثل ما للمستمع المنصت ، فإذا قامت الصلاة فاعدلوا الصفوف ، وحاذوا بالمناكب ، فإن اعتدال الصف من تمام الصلاة ، ثم لا يكبر حتى يأتيه رجال وكلهم بتسوية الصفوف ، فيخبروه أنها قد استوت ، فيكبر.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Cum'a 5373, 3/213
Senetler:
()
Konular:
Cuma namazı, hutbe ile namaz arasında konuşma
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
KTB, CUMA
Namaz, saf tutma ve düzeni
Namaz, saf tutmanın önemi
عبد الرزاق عن هشام عن مالك بن أبي عامر عن عثمان ابن عفان أنه كان يقول في خطبته - قل ما يدع أن يخطب به - إذا قام الامام فاستمعوا وأنصتوا ، فإن للمنصت الذي لا يسمع من الحظ مثل الذي يسمع فإذا أقيمت الصلاة فاعدلوا الصفوف ، حاذوا بالمناكب ، فإن اعتدال الصف من تمام الصلاة ، ثم لا يكبر ، حتى يأتيه رجال قد وكلهم لتسوية الصفوف ، يخبرونه أنها قد استوت ، فيكبر .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
89177, MA002442
Hadis:
عبد الرزاق عن هشام عن مالك بن أبي عامر عن عثمان ابن عفان أنه كان يقول في خطبته - قل ما يدع أن يخطب به - إذا قام الامام فاستمعوا وأنصتوا ، فإن للمنصت الذي لا يسمع من الحظ مثل الذي يسمع فإذا أقيمت الصلاة فاعدلوا الصفوف ، حاذوا بالمناكب ، فإن اعتدال الصف من تمام الصلاة ، ثم لا يكبر ، حتى يأتيه رجال قد وكلهم لتسوية الصفوف ، يخبرونه أنها قد استوت ، فيكبر .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Salât 2442, 2/49
Senetler:
()
Konular:
Cuma namazı, hutbe ile namaz arasında konuşma
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
KTB, CUMA
Namaz, saf tutma ve düzeni