Öneri Formu
Hadis Id, No:
74956, HM023919
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا ابْنُ لَهِيعَةَ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِي حَبِيبٍ عَنْ رَاشِدٍ الْيَافِعِيِّ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَوْسٍ عَنْ أَبِي أَيُّوبَ الْأَنْصَارِيِّ أَنَّهُ قَالَ
كُنَّا عِنْدَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَوْمًا فَقَرَّبَ طَعَامًا فَلَمْ أَرَ طَعَامًا كَانَ أَعْظَمَ بَرَكَةً مِنْهُ أَوَّلَ مَا أَكَلْنَا وَلَا أَقَلَّ بَرَكَةً فِي آخِرِهِ قُلْنَا كَيْفَ هَذَا يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ لِأَنَّا ذَكَرْنَا اسْمَ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ حِينَ أَكَلْنَا ثُمَّ قَعَدَ بَعْدُ مَنْ أَكَلَ وَلَمْ يُسَمِّ فَأَكَلَ مَعَهُ الشَّيْطَانُ
Tercemesi:
Ebû Eyyûb el-Ensârî (Eyüb Sultan) Hazretleri anlatıyor : Bir gün
Resûlullah Efendimiz'in huzurlarında idik. Sofra hazırlandı. Beraberce
yemek yedik. Ben, başlangıcında son derece bereketli, bitiminde ise o nisbette bereketsiz olan böyle bir yemek görmedim. Hayretimizi yenemeyip
sorduk :
-"Bu nedir yâ Resûlallah; nasıl oldu da böyle oldu?!."Buyurdular ki:
"Bakın; biz yerken, "Bismillâhirrahmânirrahîm" diyerek Allah'ın adı ile başladık. Bu yüzden, Rabbimiz yemeğimize bereket ihsan eyledi. Fakat sonra, dışarıdan bir kimse gelip sofraya oturdu ve Allah'ın adını anmadan (Besmele çekmeden) yemeğe başladı; dolayısıyla şeytan da onunla birlikte yedi. İşte bu durum, yemeğin bereketinin azalmasına sebep oldu".
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Eyyub el-Ensarî 23919, 7/770
Senetler:
1. Ebu Eyyüb el-Ensari (Halid b. Zeyd b. Küleyb b. Salabe b. Abd)
2. Habib b. Evs es-Sekafi (Habib b. Evs)
3. Raşid b. Cendel el-Yâfi'î (Raşid b. Cendel)
4. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Lehîa el-Hadramî (Abdullah b. Lehîa b. Ukbe)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Adab, yeme - içme adabı
Bereket, yiyecek ve içeceklerin bereketlenmesi
Besmele, her işe besmele ile başlamak
Hz. Peygamber, şemaili
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
Sahabe, mucizevî/harikulade olaylar, sahabenin karşılaştığı
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
73861, HM023551
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو قَطَنٍ حَدَّثَنَا يُونُسُ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنِي وَالِدِي قَالَ
غَدَوْتُ لِحَاجَةٍ فَإِذَا أَنَا بِجَمَاعَةٍ فِي السُّوقِ فَمِلْتُ إِلَيْهِمْ فَإِذَا رَجُلٌ يُحَدِّثُهُمْ وَصْفَ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَوَصْفَ صِفَتِهِ قَالَ فَعَرَضْتُ لَهُ عَلَى قَارِعَةِ الطَّرِيقِ بَيْنَ عَرَفَاتٍ وَمِنًى فَرُفِعَ لِي فِي رَكْبٍ فَعَرَفْتُهُ بِالصِّفَةِ قَالَ فَهَتَفَ بِي رَجُلٌ يَا أَيُّهَا الرَّاكِبُ خَلِّ عَنْ وُجُوهِ الرِّكَابِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ذَرُوا الرَّاكِبَ فَأَرِبٌ مَا لَهُ قَالَ فَجِئْتُ حَتَّى أَخَذْتُ بِزِمَامِ النَّاقَةِ أَوْ خِطَامِهَا فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ حَدِّثْنِي أَوْ خَبِّرْنِي بِعَمَلٍ يُقَرِّبُنِي إِلَى الْجَنَّةِ وَيُبَاعِدُنِي مِنْ النَّارِ قَالَ أَوَذَلِكَ أَعْمَلَكَ أَوْ أَنْصَبَكَ قَالَ قُلْتُ نَعَمْ قَالَ فَاعْقِلْ إِذًا أَوْ افْهَمْ تَعْبُدُ اللَّهَ لَا تُشْرِكُ بِهِ شَيْئًا وَتُقِيمُ الصَّلَاةَ وَتُؤْتِي الزَّكَاةَ وَتَصُومُ رَمَضَانَ وَتَحُجُّ الْبَيْتَ وَتَأْتِي إِلَى النَّاسِ مَا تُحِبُّ أَنْ يُؤْتَى إِلَيْكَ وَتَكْرَهُ لِلنَّاسِ مَا تَكْرَهُ أَنْ يُؤْتَى إِلَيْكَ خَلِّ زِمَامَ النَّاقَةِ أَوْ خِطَامَهَا
قَالَ أَبُو قَطَنٍ فَقُلْتُ لَهُ سَمِعْتَهُ مِنْهُ أَوْ سَمِعْتَ مِنْ الْمُغِيرَةِ قَالَ نَعَمْ
Tercemesi:
Bize Ebu Katan’nın, onlara Yunus’un; onun da el-Muğîra b. Abdullah’tan, o da babası Abdullah’tan rivayet ettiğine göre babası şunları anlatmıştır:
Bir ihtiyaç için sabah erkenden evden çıkıp çarşıya gitmiştim. Çarşıda bir de baktım ki bir kalabalık var. Onlara doğru yöneldim, yaklaşınca bir de ne göreyim, bir adam Rasûlüllah’ın (s.) şekil ve şemâilinden bahsediyor ve onun yüz ve vücut şeklini anlatıyordu.
Abdullah sözlerine şöyle devam etti: Bir zaman sonra Hz. Peygamberle Arafat ve Minâ arasında yol ortasında karşılaştım. Bir gurup süvari içinde uzaktan gördüm ve onu (daha önce anlatılan) şeklinden tanıdım. Sözlerine devamla; Bir adam bana seslenerek, -Hey binekli adam, gelen süvari birliğinin önünden çekil! dedi. Bunun üzerine Rasûlüllah (s.),
- Bırakın süvariyi, onun bir şeyleri sorup öğrenmeye ihtiyacı var!” buyurdu. Abdullah, ben de hemen onun yanına gelerek atının yularından tuttum ve şöyle dedim:
- Ey Allah’ın Rasûlü beni cennete yaklaştıracak cehennemden uzaklaştıracak ameli bana söyle veya haber ver! dedim. O,
- “Seni bu işle görevlendireyim veya seni bu işe memur edeyim mi?” buyurdu. Ben,
- Evet, yapacağım işe beni görevlendir, dedim. O,
- “Öyleyse aklında tut, düşün veya iyi anla! Allah’a ibadet eder; ona bir şeyi ortak koşmazsın, namazı kılar, zekatı da verirsin, Ramazan orucunu tutar, Kâbe’yi haccedersin. İnsanların hangi davranışları senin hoşuna gidiyor ve kendine yapılmasını istiyorsan sen de onlara öyle davranırsın. İnsanların davranışlarından hangileri hoşuna gitmiyor, çirkin görüyorsun da kendine yapılmasını istemiyorsan, sen de insanlar için aynı şeyleri çirkin görüp onlara bunları yapmazsın! Artık şimdi devenin yularını salıver!” dedi.
Ravi Ebu Kutn şöyle dedi: Ona bu hadisi ondan mı duydun veya el-Muğîra’dan mı duydun? Dedim. O, evet, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Rical min ashabi'n-nebî 23551, 7/671
Senetler:
1. Racül (Racül)
2. Abdullah b. Ebu Akil el-Yeşkuri (Abdullah b. Ebu Akil)
3. Muğira b. Abdullah el-Yeşkuri (Muğira b. Abdullah b. Ebu Akil)
4. Ebu İsrail Yunus b. Ebu İshak es-Sebî'î (Yunus b. Amr b. Abdullah)
5. Ebu Katan Amr b. Heysem ez-Zübeydî (Amr b.Heysem b. Katan b. Ka'b)
Konular:
Çarşı, alışveriş yerleri, pazarlar
Cennet, Sevkeden İşler, Sözler, Davranışlar
Hac, farziyyeti
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
Namaz, Farziyeti
Oruç, farziyeti
Şirk, şirk koşmak
Şirk, Şirk- Müşrik
Sosyalleşme, temel prensipler
Zekat, farziyeti