191 Kayıt Bulundu.
Bana Hasan b. Ali el-Hulvânî ve Ebu Bekir b. İshak, onlara İbn Ebu Meryem, ona Muhammed b. Cafer, ona Zeyd b. Eslem, ona Iyaz b. Abdullah, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra), Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir; (T) Bize Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbn Hucr, onlara İsmail b. Cafer, ona Amr b. Ebu Amr, ona el-Makburî, ona da Ebu Hureyre (ra), İbn Ömer'in (ra) Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ettiği hadisin aynısını rivayet etmiştir.
Açıklama: İlgili rivayet için bkz. [M000241] numaralı hadis.
Bana Hasan b. Ali el-Hulvânî ve Ebu Bekir b. İshak, onlara İbn Ebu Meryem, ona Muhammed b. Cafer, ona Zeyd b. Eslem, ona Iyaz b. Abdullah, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra), Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir; (T) Bize Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbn Hucr, onlara İsmail b. Cafer, ona Amr b. Ebu Amr, ona el-Makburî, ona da Ebu Hureyre (ra), İbn Ömer'in (ra) Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ettiği hadisin aynısını rivayet etmiştir.
Açıklama: İlgili rivayet için bkz. [M000241] numaralı hadis.
Bize Ömer b. Hafs, ona babası (Hafs b. Gıyas), ona A'meş, ona Şekîk, ona Amr b. Haris, ona Abdullah b. Mesud'un hanımı Zeyneb bint Abdullah (r.anhüma); (T) A'meş der ki: Ben bu hadisi İbrahim b. Yezid'e söyleyince, bana İbrahim, ona Ebu Ubeyde, ona Amr b. Haris, ona da Abdullah'ın hanımı Zeyneb bt. Abdullah şöyle dedi: "Ben mescitteydim, Hz. Peygamber'i (sav) gördüm, 'Ziynetlerinizden de olsa sadaka olarak bir şeyler verin' buyurdu. (Ravi der ki) Zeynep ise hem kocası Abdullah hem de evindeki yetimlere infakta bulunurdu. (Rasulullah'tan bunu işitince) kocası Abdullah'a 'Rasulullah'a, sana ve evimdeki yetimlere infakta bulunmam, vermem gereken sadakanın yerine geçer mi? diye bir sorsan ya' dedi. Abdullah ona 'sen kendin sor' dedi. (Zeynep der ki:) Bunun üzerine ben Rasulullah'a (sav) gittim ve kapıda Ensar'dan bir kadın gördüm, o da aynı şeyi sormak istiyordu. O sırada Bilal yanımıza geldi. Biz ona 'Rasulullah'a bir sorsan, benim, kocama ve evimde bulunan yetimlere infakta bulunmam (vermem gereken sadakaya) karşılık olur mu? Ama bizim sorduğumuzu söyleme' dedik. Bilal içeri girip sordu. Hz. Peygamber (sav) 'Soranlar kim?' dedi. Bilal, 'Zeyneb' dedi. 'Hangi Zeyneb?' deyince Bilal 'Abdullah'ın hanımı' diye cevap verdi. Rasulullah (sav) 'Evet olur. Hem de iki ecir kazanır. Birisi akrabasına yardımda bulunma ecri diğeri ise sadaka verme ecri' buyurdu."
Açıklama: Rivayet muallaktır. Buhari ile A'meş arasında inkıta' vardır.
Bana Hasan b. Ali el-Hulvânî ve Ebu Bekir b. İshak, onlara İbn Ebu Meryem, ona Muhammed b. Cafer, ona Zeyd b. Eslem, ona Iyaz b. Abdullah, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra), Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir; (T) Bize Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbn Hucr, onlara İsmail b. Cafer, ona Amr b. Ebu Amr, ona el-Makburî, ona da Ebu Hureyre (ra), İbn Ömer'in (ra) Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ettiği hadisin aynısını rivayet etmiştir.
Açıklama: İlgili rivayet için bkz. [M000241] numaralı hadis.
Bize Ebu Numan, ona Hammâd b. Zeyd, ona Eyyub, ona Nâfi, ona İbn Ömer; (T) Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik, ona Nâfi, ona Abdullah b. Ömer şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) minberde sadakadan, iffetli olmaktan ve istemenin (kötülüğünden) bahsedip şöyle buyurdu: "Veren el, alan elden daha hayırlıdır. Çünkü veren el, infak edendir. Alan el ise isteyendir."
Bize Ömer b. Hafs, ona babası (Hafs b. Gıyas), ona A'meş, ona Şekîk, ona Amr b. Haris, ona Abdullah b. Mesud'un hanımı Zeyneb bint Abdullah (r.anhüma); (T) A'meş der ki: Ben bu hadisi İbrahim b. Yezid'e söyleyince, bana İbrahim, ona Ebu Ubeyde, ona Amr b. Haris, ona da Abdullah'ın hanımı Zeyneb bt. Abdullah şöyle dedi: "Ben mescitteydim, Hz. Peygamber'i (sav) gördüm, 'Ziynetlerinizden de olsa sadaka olarak bir şeyler verin' buyurdu. (Ravi der ki) Zeynep ise hem kocası Abdullah hem de evindeki yetimlere infakta bulunurdu. (Rasulullah'tan bunu işitince) kocası Abdullah'a 'Rasulullah'a, sana ve evimdeki yetimlere infakta bulunmam, vermem gereken sadakanın yerine geçer mi? diye bir sorsan ya' dedi. Abdullah ona 'sen kendin sor' dedi. (Zeynep der ki:) Bunun üzerine ben Rasulullah'a (sav) gittim ve kapıda Ensar'dan bir kadın gördüm, o da aynı şeyi sormak istiyordu. O sırada Bilal yanımıza geldi. Biz ona 'Rasulullah'a bir sorsan, benim, kocama ve evimde bulunan yetimlere infakta bulunmam (vermem gereken sadakaya) karşılık olur mu? Ama bizim sorduğumuzu söyleme' dedik. Bilal içeri girip sordu. Hz. Peygamber (sav) 'Soranlar kim?' dedi. Bilal, 'Zeyneb' dedi. 'Hangi Zeyneb?' deyince Bilal 'Abdullah'ın hanımı' diye cevap verdi. Rasulullah (sav) 'Evet olur. Hem de iki ecir kazanır. Birisi akrabasına yardımda bulunma ecri diğeri ise sadaka verme ecri' buyurdu."
Bize Kuteybe, ona Ebu Avâne, ona el-A'meş, ona Mücahid, ona da (Abdullah) b. Ömer'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim Allah'ın adını vererek sığınma isterse onu koruyunuz, Kim sizden Allah'ın adını vererek istekte bulunursa istediğini veriniz. Kim Allah'ın adını vererek aman dilerse ona aman veriniz. Kim size bir iyilik yaparsa iyiliğinin karşılığını veriniz. Verecek bir şey bulamazsanız karşılığını verdiğinize kanaat getirinceye kadar onun için hayır dua ediniz."
Bize Ebu Numan, ona Hammâd b. Zeyd, ona Eyyub, ona Nâfi, ona İbn Ömer; (T) Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik, ona Nâfi, ona Abdullah b. Ömer şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) minberde sadakadan, iffetli olmaktan ve istemenin (kötülüğünden) bahsedip şöyle buyurdu: "Veren el, alan elden daha hayırlıdır. Çünkü veren el, infak edendir. Alan el ise isteyendir."
Açıklama: Güçlü bir hadistir. İsmail b. Ayyaş'ın Hicazlılardan olan rivayetinde zayıf olsa da mutabii vardır.