646 Kayıt Bulundu.
Bize Hişam b. Ammar [es-Sülemî], ona İsmail b. Ayyâş [el-Ansî], ona da Humeyd b. Ebu Seviyye [el-Mekkî] rivayet etmiş ve şöyle demiştir: İbn Hişam'ı, Beytullah'ı tavaf ettiği sırada Ata b. Ebu Rabâh'a Rüknü Yemânî hakkında soru sorarken duydum. Ata [b. Ebu Rabâh] şöyle cevap verdi: Bana Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurmuştur: "Rüknü Yemânî ile ilgili olarak yetmiş melek görevlendirilmiştir. Kim; 'Allah'ım! Muhakkak ki ben, dünya ve ahirette senden af ve esenlik istiyorum. Rabbimiz! Bize dünyada da, ahirette de bir iyilik ver. Bizi Cehennem azabından koru.' derse melekler de 'Âmîn' derler." Ata [b. Ebu Rabâh] Hacerülesved köşesine gelince İbn Hişam; 'Ey Ebu Muhammed! Bu Hacerülesved köşesi ile ilgili olarak sana hangi rivayet ulaşmıştır?' diye sordu. Ata (b. Ebu Rabâh) şöyle cevap verdi: 'Ebu Hureyre bana, Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken duyduğunu rivayet etti: "Kim Hacerülesved'e doğru dönerse hiç şüphesiz Rahman'ın eline doğru dönmüş olur." İbn Hişam; 'Peki, ya tavaf hakkında?' diye sordu. Ata (b. Ebu Rabâh) şöyle cevap verdi: 'Ebu Hureyre bana, Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken duyduğunu da rivayet etti: "Kim Beytullah'ı yedi tur tavaf eder ve bu esnada sadece; 'Her türlü noksan sıfatlardan Allah'ı tenzih ederim. Hamd sadece Allah'a aittir. Allah en büyüktür. Güç ve kuvvet sadece Allah'ın yardımıyladır.' derse on günahı silinir ve kendisine on hasene yazılır ve bu ibadet sebebiyle mertebesi, on derece yükselir. Kim de tavaf eder ve bu esnada konuşursa bu haliyle o, iki ayağıyla suya giren bir kişi gibi iki ayağıyla rahmete dalmış demektir."
Açıklama: Rivayette geçen duanın Arapçası: Sübhânallah, velhamdülillâh, vallahu ekber, ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh. Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْأَلُكَ الْعَفْوَ وَالْعَافِيَةَ
Bize Cafer b. Müsâfir, ona Kesir b Hişam, ona Cafer b. Burkan, ona Meymun b. Mihran ona da Ömer b. Hattab'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Bir hastanın yanına girdiğinde ondan sana dua etmesini iste. Çünkü hastanın duası, meleklerin duası gibidir."
Bize Ali b. Muhammed 231 yılında, ona Veki 195 yılında, ona A‘meş’in meclisinde Süfyan, ona Halid döneminde Amr b. Mürre el-Cümelî, ona Abdullah b. Hâris el-Müktib, ona Talk b. Kays el-Hanefî, ona İbn Abbas’ın şöyle dediğini rivayet etti: Nebî (sav) şöyle dua ederdi: "Rabbim! Bana yardım et ve aleyhimde (düşmanıma) yardım etme. Yardımını benden esirgeme ve aleyhimde (düşmanımı) destekleme. Tuzağını (bela/ istidrac) düşmanıma ulaştır, bana değil. Beni hayırlı işlere yönelt ve hayır yolunda ilerlemeyi bana kolaylaştır. Bana zulüm ve haksızlık edene karşı bana yardım et. Ey Rabbim! Beni sana çok şükreden, çok zikreden (anan), senden çok korkan, sana çok itaat eden, sana çokça boyun eğip tevazu gösteren, sana çok yalvarıp yakaran ve tevbe ile sana yönelen biri eyle. Ey Rabbim! Benim tövbemi kabul eyle, günahımı gider, duamı kabul et, kalbimi hidayet üzerine daim kıl, dilimi doğrulukla hakkı söylemekten ayırma, delilimi sabit kıl ve kalbimi her türlü kinden arındır." Ebu Hasan et-Tanâfisî dedi ki: Ben, Vekî'e: Bu duayı vitir namazının kunutunda okuyabilir miyim? dedim O: Evet, dedi.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللهم تَقَبَّلْ تَوْبَتِى وَاغْسِلْ حَوْبَتِى
Bize Kuteybe, ona Ebu’l-Ahvas, ona Ebu İshak, ona da Ali b. Rebî’a’ şunu anlatmıştır: Bir gün Ali’ye binmesi için bir binek getirildiğini gördüm. Ayağını üzengiye koydu ve üç kez “Bismillah” dedi. Bineğin sırtına yerleşince “Elhamdülillah” dedi ve “Bize (bu nimeti veren) Allah’ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa biz bunlara güç yetiremezdik. Muhakkak ki biz Rabbimize döneceğiz.” (Zuhruf, 43/13-14) ayetini okudu. Sonra üç defa “Elhamdülillah”, üç defa “Allahuekber” dedi. Ve “Ey Rabbim. Sen’i tenzih ederim. Ben kendime zulmettim. Beni bağışla. Günahları senden başka bağışlayacak yoktur” (Kasas, 28/16) ayetini okudu. Ardından güldü. Ben ‘Ey müminlerin emiri, neye güldünüz?’ diye sordum. Şöyle dedi: Allah Resulü’nü (sav) şimdi yaptığım gibi yaparken görmüştüm. Ardından gülmüştü. Ben ‘Neye güldünüz Ey Allah’ın Resulü’ diye sormuştum. Şöyle buyurmuştu: "Rabbin, kulunun ‘Ey Rabbim günahlarımı bağışla, günahları senden başka bağışlayan yoktur’ demesinden hoşlanır." Tirmizî şöyle demiştir: Bu konuda İbn Ömer’den (r.ahuma) de hadis rivayet edilmiştir. Tirmizî şöyle demiştir: Bu hadis hasen-sahihtir.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الدُّعَاءَ يَنْفَعُ مِمَّا نَزَلَ وَمِمَّا لَمْ يَنْزِلْ
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللهم تَقَبَّلْ تَوْبَتِى وَاغْسِلْ حَوْبَتِى