653 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yezid b. Harun, ona da Abdülmelik b. Ebu Süleyman şöyle rivayet etmiştir: Ebu Derdâ’nın damadı Safvan b. Abdullah b. Safvan (ziyaret için) Şam’a gelmiş ama Ebu Derdâ'yı evde bulamamıştı. Evde bulunan, Ümmü Derdâ ona “Bu yıl hacca mı niyetlisin?” diye sormuş ve o “Evet” demişti. Bunun üzerine Ümmü Derdâ “Bizim için de Allah’a (cc) hayır duada bulun zira Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu” dedi: "Kişinin, gıyabında kardeşi için yapmış olduğu dua makbuldür. Onun yanı başında duasına 'Amin' diyen bir melek bulunur ve o her ne zaman kardeşine hayır duada bulunsa melek, ona 'Amin, Allah (cc) aynısını sana da versin' diye dua eder."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yezid b. Harun, ona da Abdülmelik b. Ebu Süleyman şöyle rivayet etmiştir: Ebu Derdâ’nın damadı Safvan b. Abdullah b. Safvan (ziyaret için) Şam’a gelmiş ama Ebu Derdâ'yı evde bulamamıştı. Evde bulunan, Ümmü Derdâ ona “Bu yıl hacca mı niyetlisin?” diye sormuş ve o “Evet” demişti. Bunun üzerine Ümmü Derdâ “Bizim için de Allah’a (cc) hayır duada bulun zira Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu” dedi: "Kişinin, gıyabında kardeşi için yapmış olduğu dua makbuldür. Onun yanı başında duasına 'Amin' diyen bir melek bulunur ve o her ne zaman kardeşine hayır duada bulunsa melek, ona 'Amin, Allah (cc) aynısını sana da versin' diye dua eder."
Bize Süfyan b. Vekî, ona babası (Vekî), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Asım b. Ubeydullah, ona Salim, ona da İbn Ömer, Hz. Ömer'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Umre için Rasulullah’tan (sav) izin istediğimde, Hz. Peygamber (sav) 'Kardeşim, duana bizi de ortak et, bizi unutma' buyurdu." [Ebu İsa (Tirmizî), bu hadisin hasen-sahih olduğunu söylemiştir.]
Bize İsmail, ona Mâlik, ona Nâfi, ona da Abdullah b. Ömer (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) savaştan, hacdan ya da umreden döndüğünde, yolda, her tepede üç tekbir getirir, ardından şöyle buyururdu: "Lâ ilâhe illallâh, vahdehû lâ şerîke leh. Lehü’l-mülkü ve lehü’l-hamdu ve hüve alâ kulli şey’in kadîr. Âibûne, tâibûne, âbidûne li-Rabbinâ, hâmidûn. Sadakallâhu va‘deh, ve nasara abdeh, ve hezeme’l-ahzâbe vahdeh." "Bir olan Allah'tan başka ilah yoktur! Onun ortağı yoktur! Mülk ve hamd onadır. O her şeye güç yetirir! Allah'a dönenler, tövbe edenler, rabbimize kulluk edenler ve hamd edenleriz! Allah sözünde durmuş, kuluna zafer vermiş ve tek başına düşmanları (ahzâb) yenmiştir."
Bize Ebu Kureyb, ona Ebu Yahya el-Hımmânî, ona A’meş, ona Tarık b. Abdurrahman, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas’ın naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah’ım! Kureyş'in ilk nesline azabı tattırdın. Sonrakilere de nimeti ihsan eyle." [(Tirmizi) dedi ki: Bu, Hasen-Sahih-Garib bir hadistir. Bize Abdulvehhab el-Verrâk, ona Yahya b. Said el-Ümevî, ona da A’meş bir benzerini nakletti.]
Bize Ebu Seleme Yahya b. Half, ona Abdulvehhab es-Sekafî, ona Abdullah b. Osman b. Huseym, ona Ebu Zübeyir, ona da Cabir şöyle demiştir: "Ashap 'Ey Allah’ın Rasulü! Sakîf’in okları bizi perişan etti, onlara beddua etsen ya' dediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Allah’ım! Sakîf’e hidayet ihsan eyle' buyurdu." [(Tirmizi) der ki: Bu, Hasan-Sahih-Garib bir hadistir.]
Bize Ebu Bişr Bekr b. Halef, ona Ebu Asım, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyr (Muhammed b. Müslim), ona da Cabir b. Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bir adam evine girdiğinde ve yemek yerken besmele çekerse şeytan (kendisine tabi olanlara) 'Burada sizin için ne konaklama ne de yeme imkanı var' der. Ama evine girerken besmele çekmezse, şeytan 'Konaklayacak yeri buldunuz' der. O adam yemeğine başlarken besmele çekmezse, şeytan 'Burada hem konaklama hem de yemek imkanı buldunuz' der."
Bize Ahmed b. Salih, ona Yahya b. Hassan ve İsmail, o ikisine Süleyman b. Bilal, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahman, ona Abdullah, ona Anbese, ona Abdullah b. Ğannam el-Beyâzî'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim sabahladığında 'Allah’ım! Sabah üzerimde bulunan her türlü nimet yalnızca Sendendir. Senin hiçbir ortağın yoktur. O halde, hamd Sana mahsustur, şükür de Sanadır.' derse o günün şükrünü yerine getirmiş olur. Her kim bu sözün benzerini geceleyin söylerse o gecenin şükrünü yerine getirmiş olur."
Bize Ebu Kureyb, ona Ebu Yahya el-Hımmânî, ona A’meş, ona Tarık b. Abdurrahman, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas’ın naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah’ım! Kureyş'in ilk nesline azabı tattırdın. Sonrakilere de nimeti ihsan eyle." [(Tirmizi) dedi ki: Bu, Hasen-Sahih-Garib bir hadistir. Bize Abdulvehhab el-Verrâk, ona Yahya b. Said el-Ümevî, ona da A’meş bir benzerini nakletti.]
Bize Ahmed b. Salih, ona Yahya b. Hassan ve İsmail, o ikisine Süleyman b. Bilal, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahman, ona Abdullah, ona Anbese, ona Abdullah b. Ğannam el-Beyâzî'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim sabahladığında 'Allah’ım! Sabah üzerimde bulunan her türlü nimet yalnızca Sendendir. Senin hiçbir ortağın yoktur. O halde, hamd Sana mahsustur, şükür de Sanadır.' derse o günün şükrünü yerine getirmiş olur. Her kim bu sözün benzerini geceleyin söylerse o gecenin şükrünü yerine getirmiş olur."