74 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona İbn Mehdî, ona Süfyan, ona Ebu Hasîn, ona Ebu Sâlih, ona da Ebu Hüreyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden, komşusuna eziyet etmesin. Allah'a ve ahiret gününe iman eden, misafirine ikram etsin. Allah'a ve ahiret gününe iman eden, ya hayır söylesin yahut sussun!"
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Hişâm, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsa misafirine ikram etsin. Her kim Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsa akrabasıyla ilgilensin. Her kim Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsa ya hayır söylesin ya da sussun."
Doğrusu Allah bizi ondan kurtardıktan sonra tekrar sizin dininize dönersek Allah'a karşı yalan uydurmuş oluruz. Rabbimiz Allah dilemiş başka, yoksa ona geri dönmemiz bizim için olacak şey değildir. Rabbimizin ilmi her şeyi kuşatmıştır. Biz sadece Allah'a dayanırız. Rabbimiz! Bizimle kavmimiz arasında adaletle hükmet! Sen hükmedenlerin en hayırlısısın.
Bize Muhammed b. Beşşâr b. Osman el-Abdî, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu'be (b. Haccâc), ona Seleme b. Küheyl, ona da Ebu Seleme (b. Abdurrahman), Ebu Hureyre'nin şöyle anlattığını nakletmiştir: "Bir adamın Rasulullah'ta (sav) alacağı vardı. Bu sebeple Nebî'ye (sav) kaba ve sert konuştu. Ashâb onu cezalandırmak için yeltendiklerinde, Nebi (sav) 'Şüphesiz alacaklının söz söyleme hakkı vardır. Bu adam için bir baş deve satın alın ve ona verin' buyurdu. Sahabîler 'Ancak onun devesinden daha değerlisini bulabildik' dediklerinde, Rasulullah (sav) 'Öyleyse onu satın alın da kendisine verin. Çünkü sizin en hayırlılarınız, borcunu en güzel şekilde ödeyenlerinizdir' buyurdu."
Bize Abdullah b. Abdülvehhâb, ona Hammâd, ona Eyyûb, ona Muhammed, ona İbn Ebu Bekre, ona da Ebu Bekre, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Şüphesiz kanlarınız ve mallarınız [-Muhammed der ki: zannedersem 'ırzlarınız da' demiştir-] bu gününüz ve bu ayınız gibi sizlere haramdır, dokunulmazdır. Sizden burada hazır bulunanlar, bulunmayanlara tebliğ etsinler." Râvi Muhammed der ki: Rasulullah (sav) doğru söyledi, tebliğ de zaten böyle de oldu. Hz. Peygamber (sav), iki kere "tebliğ ettim mi?" demiştir.
Bize Muhammed b. Müsennâ, Muhammed b. Hâtim, Abd b. Humeyd ve Ebu Ma'n er-Rakkâşî, onlara Ömer b. Yunus, ona İkrime b. Ammâr, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf şöyle rivayet etmiştir: "Müminlerin annesi Aişe'ye 'Allah'ın Nebi'si (sav) geceleyin namaza kalktığı zaman namazına ne ile başlardı?' diye sorduğumda, şöyle cevap verdi: Geceleyin kalktığında namazına şu dua ile başlardı 'Ey Cebrail'in, Mikail'in ve İsrafil'in Rabbi olan, gökleri ve yeri yoktan var eden, gizliyi ve açığı bilen Allahım! Hakkında anlaşmazlığa düştükleri hususlarda kulların arasında hüküm veren sensin. Hakikat konusunda ihtilaf edilen konularda sen beni izninle doğruya eriştir. Şüphesiz sen dilediklerini doğru yola iletensin'."
Bize Amr b. Ali, ona Yahya, ona Şu'be, ona Velid b. el-Ayzâr, Ebu Amr eş-Şeybânî'yi şöyle derken işittiğini nakletmiştir: -Abdullah b. Mesûd'un evini göstererek- "Bu evin sahibi bize şöyle rivayet etti: Rasulullah'a (sav) "Hangi amel Allah'a daha sevimlidir?" diye sordum. "Vaktinde kılınan namaz, ana babaya iyilik ve Allah yolunda cihat" buyurdu.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اتَّقُوا الظُّلْمَ فَإِنَّ الظُّلْمَ ظُلُمَاتٌ يَوْمَ الْقِيَامَةِ