235 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe b. Sa'îd, ona Yahya b. Zekeriyya b. Ebu Zâide, ona Muhammed b. İshak, ona Zührî, ona da Urve, Üsâme b. Zeyd'in şöyle dediğini rivayet etti: (Baş münafık) Abdullah b. Übeyy'in hastalığı esnasında Resul-i Ekrem (sav) ile birlikte onu ziyarete gittik. Hz. Peygamber (sav) ona "Yahudileri sevmeyi sana yasak edip dururdum" buyurdu. Bunun üzerine Abdullah (b. Übeyy) de şöyle dedi: "Es'ad b. Zürâre [Medineliler'den İslâmiyet'i kabul eden ilk sahâbî] kendilerine kin besledi de (kendisine ne yararı oldu, yine de) öldü."
Açıklama: Es'ad b. Zürâre, Medine'de İslâm'ın yayılması hususunda çokça çaba harcayan ve fedakârlıkta bulunan sahâbîlerdendir. Ayrıca kendisi Medineliler'den İslâmiyet'i kabul eden ilk sahâbîdir. Mescid-i Nebevî'nin inşası sırasında rahatsızlanan Es'ad b. Zürâre, zebha/zibha (difteri) veya şevke (kızıl) hastalığına yakalandı. Es'ad b. Zürâre’nin tedavisiyle bizzat Hz. Peygamber (sav) ilgilendi; fakat farklı tedâvî yöntemleri uygulanmasına rağmen iyileşmedi. Bunun üzerine Yahudiler "Şayet Muhammed peygamberse arkadaşını iyileştirir!" şeklinde fitne çıkardılar. Yahudiler'in bu sözleri karşısında Hz. Peygamber (sav) ona doğrudan fayda veya zarar veremeyeceğini, kendisinde insanüstü bir güç bulunmadığını, görevinin sadece risâlet olduğunu belirtmiştir. Ahmed b. Hanbel, el-Müsned (I-VI, Kahire 1313), 4/138.
Bize Yahya b. Saîd, ona Abdulhamîd b. Cafer, ona babası (Cafer b. Abdullah), ona Hakim b. Eflah, ona da Ebu Mes'ûd, Hz. Peygamber’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Mülümanın Müslüman üzerinde dört hakkı vardır. (Bunlar) davet ettiği zaman davetine icabet etmek, aksırdığında (elhumdulillah derse) (yerhamukellah diyerek) hayır duasında bulunmak, hastalandığında ziyaret etmek ve vefat ettiğinde cenaze törenine katılmaktır."
Açıklama: Hakim b. Eflah hakkında tenkit vardır. (İbn Hacer, Lisan, IX, 287)
Bize Yezîd, ona Âsım, ona Abdullah b. Zeyd, ona Ebu'l-Eş'as es-San'ânî, ona Ebu Esma er-Rahabî Hz. Peygamber’in (sav) azatlısı Sevbân’ın şöyle anlattığını rivayet etti: Resul-i Ekrem (sav) “Kim bir hastayı ziyaret ederse cennet hurfesinde (bahçesinde) olmaya devam eder” dedi. Kendisine “Cennetin hurfesi nedir?” diye sorulunca, Resul-i Ekrem (sav) “Cennetin meyveleridir” diye cevap verdi.
Açıklama: "Hurfe" kelimesinin manası "meyve" olmakla birlikte mecazen "meyvelerin bulunduğu yer" yani bahçe anlamına gelebileceği ifade edildiği için ifadeyi "cennet bahçeleri" şeklinde çevirmiş bulunuyoruz.
Bize Ali b. Âsım, ona Halid, ona Ebu Kilâbe, ona Ebu Esma, ona da Sevbân Hz. Peygamber’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Bir Müslüman, Müslüman kardeşini ziyaret edince onun yanından dönünceye kadar cennet bahçelerindedir.”
Açıklama: Hadis mütabileriyle birlikte sahihtir.
Bize Yahyâ b. Saîd, ona Avf, ona Kasâme b. Züheyr, ona da Ebu Musa, Hz. Peygamber'in (sav) "Esiri özgürlüğüne kavuşturun, aç olanı doyurun, hastayı ziyaret edin" buyurduğunu rivayet etti.
Bize Halef b. el-Velîd, ona İbnü'l-Mübârek ve Ali b. İshak, ona (İbnü'l-Mübârek'e) Yahya b. Eyyûb, ona Ubeydullah b. Zahr, ona Ali b. Yezîd, ona el-Kasım ona da Ebu Ümâme, Hz. Peygamber’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Herhangi birinizin elini hastanın alnına veya eline koyması, 'Nasılsın?' diye sorması, hasta ziyaretini tam kılan hareketlerdendir. Aranızda selamı tamamlayan da musâfaha (el sıkışma)dır."
Bize Ali b. İshak, ona Abdullah b. el-Mübârek, ona Yahya b. Eyyûb, ona Ubeydullah b. Zahr, ona Ali b. Yezîd, ona Kasım, ona da Ebu Ümâme Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Hasta ziyaret eden rahmete gark olur." Rasul-i Ekrem (sav) elini onun [Sahâbî Ebu Ümâme'nin] baldırı üzerine koydu, sonra eliyle baldırını aşağı yukarı ovdu ve "Kişi, hastanın yanında oturursa onu rahmet bürür" buyurdu.
Bize Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Âsım el-Ahvel, ona Ebu Kilâbe, ona Ebu Esma, ona da Hz. Peygamber’in azatlısı Sevbân Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Bir Müslüman (hasta olan din) kardeşini ziyaret ederse (ziyaretinden dönünceye kadar) cennet bahçesindedir.”
Bize Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Hâlid, ona Ebu Kilâbe, ona Ebu Esma er-Rahabî, ona da Sevbân Hz. Peygamber’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Bir kimse (hasta olan din) kardeşini ziyaret ederse (o ziyaretten dönünceye kadar) cennet bahçelerindedir.”
Bize Yûnus ve Affân, herikisine Hammâd, ona Eyyub, ona Ebu Kilâbe, ona Ebu Esma, ona da Sevbân –Ebu Esma, Sevbân’ın bu hadisi hep merfu olarak rivayet ettiğini biliyorum demiştir- Affân da bu hadisi Sevbân vasıtası ile Hz. Peygamber'den (sav) merfu olarak rivayet etmiştir. Buna göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “Hasta ziyaretinde bulunan, cennet bahçelerindedir.” İbn Mehdi, bu konuda (hadisin merfu rivayet edilmesi konusunda) hiç şüphe duymamıştır.