Giriş

Bize Muhammed b. Abdullah, ona Hâtim, ona Cuayd b. Abdurrahman, ona da Sâib b. Yezîd, şöyle dmiştir: Teyzem beni Rasulullah'ın yanına götürdü ve “ey Allah'ın Rasulü, kız kardeşimin oğlu hastadır” dedi. Rasulullah (sav) başımı sıvazladı ve bana bereketle dua etti. Sonra abdest aldı. Ben de abdest suyundan içtim. Sonra arka tarafında durdum. Ve iki küreği arasındaki peygamberlik mührünü gördüm. Ubeydullah der ki: “el-Hucle”, at cinsinin iki gözü arasında olan beyazlıklardan bir beyazlıktır. İbrahim b. Hamza der ki: Peygamberlik mührü, gerdek çadırının iri düğmesi kadardı.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile İbrahim b. Hamza arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
280677 B003541-2 Buhari, Menakıb, 22

Bize Muhammed b. Alâ, ona Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Amr b. Mürre, ona Yahya b. Cezzar, ona Abdullah'ın hanımı Zeynep'in kardeşinin oğlu, ona Abdullah'ın hanımı Zeynep, ona da Abdullah, Rasulullah'ı (sav) şöyle söylerken işittiğini rivayet etmiştir: "(İçerisinde sihre ya da küfre ihtimali bulunan anlaşılmaz sözleri) okuyarak (hasta) tedavi etmek, muska takmak ve (kadının kocası için yaptırdığı) sihre benzer şeyler yapmak şirktir." Bunun üzerine Zeyneb, şöyle dedi: Acaba Rasulullah (sav) bunu niçin söylüyor? Vallahi (benim) gözüm (bir ağrıdan dolayı) çapaklanıyordu. Ben de (tedavi için) falanca yahudiye gidip geliyordum (o da) bana okuyordu. (Bu sayede gözümün ağrısı) dindi. Abdullah ona (şöyle) söyledi: Bu şeytanın işinden başka bir şey değildir. (Şeytan seni buna inandırmak için senin) gözünü eliyle (devamlı) dürtüyor (ve onu ağrıtıyor). Sen (yahudinin yanına varıp da yahudi senin) gözüne okuyunca (şeytan elini) gözünden çekiyor. Oysa sadece Rasulullah'ın (sav) dediği gibi şöyle diyerek dua etmen sana yeter: "Ey insanların Rabbi! Rahatsızlığı gider! Şifa ver! Şifa veren yalnız sensin. Senin şifandan başka şifa yoktur. Öyle bir şifa ver ki, o şifa hiçbir hastalık izi bırakmasın."


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ

    Öneri Formu
27449 D003883 Ebu Davud, Tıb, 17

Bize Eyyüp b. Muhammed er-Rakiy, ona Ma'mer b. Süleyman, ona Abdullah b. Bişr, ona A'meş, ona Amr b. Mürre, ona Yahya b. Cezzâr, ona Abdullah'ın hanımı Zeynep'in kardeşinin oğlu, ona da Zeynep şöyle rivayet etmiştir: Yaşlı bir kadın yanımıza girip humra (bir nevi veba) hastalığına okurdu. Ayakları uzun bir divanımız vardı. (Eşim) Abdullah eve gireceği zaman (geldiğini sezdirmek için) öksürüp seslenirdi. Günün birinde Abdullah eve girdi. (Okuyucu yaşlı kadın) onun sesini duyunca ondan saklandı. Abdullah da gelip yanıma oturdu ve eli bana dokununca bir ipliğe değdi. Sonra: 'Bu nedir?' dedi. Ben de 'humra hastalığından dolayı benim için bu ipliğe okundu', dedim. Bunun üzerine Abdullah, ipliği çekip keserek attı ve: 'Abdullah'ın ev halkının şirk sayılan bir şeyi kullanmaya ihtiyaçları yoktur. Ben Rasulullah'ı (sav) şöyle söylerken işittim: "(İçerisinde sihre ya da küfre ihtimali bulunan anlaşılmaz sözleri) Okuyarak (hasta) tedavi etmek, muska takmak ve (kadının kocası için yaptırdığı) sihre benzer şeyler yapmak şirktir." Bunun üzerine ben (Zeynep) şöyle söyledim: 'Bir gün dışarı çıktım, falan adam beni gördü. Bunun üzerine onun tarafındaki gözüm yaşardı. O günden beri gözüme okutturduğum zaman gözümün yaşı durur ve okutmayı bıraktığım zaman gözüm yaşarır.' Abdullah (buna) şöyle cevap verdi: 'O, şeytandır. Sen ona itaat ettiğin zaman seni bırakır ve ona isyan ettiğin zaman parmağı ile senin gözüne dürter. Eğer sen, Rasulullah'ın (sav) yaptığı gibi gözüne su serpip şöyle söyleseydin senin için daha hayırlı ve şifaya kavuşman için daha münasip olurdu: "Ey insanların Rabbi! Rahatsızlığı gider! Şifâ ver! Şifâ veren yalnız sensin. Senin şifandan başka şifa yoktur. Öyle bir şifa ver ki; o şifa hiçbir hastalık izi bırakmasın."


Açıklama: Abdullah b. Bişr ile Süleyman b. Mihran arasında inkıta' vardır. Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ

    Öneri Formu
32685 İM003530 İbn Mâce, Tıb, 39

Bana Abdullah b. Muhammed el-Cu'fî, ona Hişâm, ona Ma'mer, ona Zuhrî, ona Urve, ona da Âişe (r.anha) şöyle rivayet etmiştir: Peygamber (sav) vefat hastalığı sırasında Muavizzât (felak ve Nas) Surelerini okuyarak kendisi üzerine üflerdi. Hastalığı ağırlaşınca, bu Sureleri kendisi­ne ben okur ve elinin bereketinden dolayı, kendi eliyle O'na mesh ederdim. Ma'mer der ki: Ben İbn Şihâb'a “Rasulullah (sav) nasıl nasıl okuyup üflerdi?” diye sordum. o da “ellerine okur, üfler sonra elleriyle yüzünü mesh ederdi” dedi.


    Öneri Formu
17864 B005751 Buhari, Tıp, 41

Bize Muhammed b. Abdullah, ona Hâtim, ona Cuayd b. Abdurrahman, ona da Sâib b. Yezîd, şöyle dmiştir: Teyzem beni Rasulullah'ın yanına götürdü ve “ey Allah'ın Rasulü, kız kardeşimin oğlu hastadır” dedi. Rasulullah (sav) başımı sıvazladı ve bana bereketle dua etti. Sonra abdest aldı. Ben de abdest suyundan içtim. Sonra arka tarafında durdum. Ve iki küreği arasındaki peygamberlik mührünü gördüm. Ubeydullah der ki: “el-Hucle”, at cinsinin iki gözü arasında olan beyazlıklardan bir beyazlıktır. İbrahim b. Hamza der ki: Peygamberlik mührü, gerdek çadırının iri düğmesi kadardı.


    Öneri Formu
33946 B003541 Buhari, Menakıb, 22


    Öneri Formu
33945 B003540 Buhari, Menakıb, 21

(Allah şöyle buyurdu:) Ey Zekeriyya! Biz sana bir oğul müjdeleriz ki, onun adı Yahya'dır. Daha önce ona kimseyi adaş yapmadık.


    Öneri Formu
55346 KK19/7 Meryem, 19, 7

Zekeriyya: Rabbim! dedi, karım kısır olduğu, ben de ihtiyarlığın son sınırına vardığım halde, benim nasıl oğlum olabilir?


    Öneri Formu
55347 KK19/8 Meryem, 19, 8


    Öneri Formu
273324 D004753-2 Ebu Davud, Sünne, 23, 24


    Öneri Formu
33736 D004753 Ebu Davud, Sünne, 23, 24