77 Kayıt Bulundu.
Bize Said b. Ezher el-Vâsitî, ona Ebu Muaviye, ona Ebu Malik el-Eşca'i, ona da babası şöyle demiştir: Bir kimse müslüman olduğu vakit, Nebi (sav) ona namazı öğretir, sonra da ondan şu duayı yapmasını isterdi: "Allah'ım! Beni affet, bana merhamet et, bana hidâyet ve afiyet ver ve beni rızıklandır."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona İbn Şihab, ona Abdülhamid b. Abdurrahman b. Zeyd b. Hattab, ona Abdullah b. Abdullah b. Hâris b. Nevfel, ona da Abdullah b. Abbas şöyle söylemiştir: "Ömer b. Hattab (ra), Şam’a doğru yola çıktı. Nihayet Serğ denilen yere gelince kendisini Ecnad’ın yöneticileri olan Ebu Ubeyde b. Cerrah ve arkadaşları karşıladı ve ona Şam’da veba çıktığını haber verdiler. Bunun üzerine Ömer ‘Bana ilk muhacirleri çağır’ dedi. Ben de hemen onları çağırdım. Ömer, Onlara Şam’da veba çıktığını söyleyip istişare etti. Onlar da bu konuda ihtilafa düştüler. Bazıları 'Önemli bir iş için yola çıktın. Bundan vaz geçmeni uygun bulmuyoruz' dediler. Bazıları da 'Beraberinde diğer insanlar ve Rasulullah’ın (sav) ashabı var. Onları bu vebaya götürmeni uygun bulmuyoruz' dediler. Ömer 'Gidebilirsiniz' dedi. Ardından 'Bana ensârı çağır' dedi. Ben de kendisine onları çağırdım. Ömer onlarla istişare etti. Onlar da muhacirler gibi davrandılar, onların ihtilafa düştükleri gibi ihtilafa düştüler. Ömer 'Gidebilirsiniz' dedi. Sonra 'Bana burada bulunan fetih yılında hicret etmiş olan Kureyşli ihtiyarları çağır' dedi. Ben de onları çağırdım. Onlardan hiç kimse ihtilaf etmedi. Dediler ki 'İnsanları geri döndürmenin ve bu vebaya götürmemenin uygun olacağını düşünüyoruz' Bunun ardından Ömer insanlar arasında 'Ben sabaha bir bineğin sırtına binmiş olacağım. Siz de sabaha bir bineğin sırtında olun' diye seslendi. Bunun üzerine Ebu Ubeyde b. Cerrah 'Allah’ın kaderinden kaçmak için mi?' dedi. Ömer (ra) 'Bunu keşke senden başkası söyleseydi ey Ebu Ubeyde!' dedi ve 'Evet, Allah’ın kaderinden yine Allah’ın kaderine kaçıyoruz. Ne dersin? Senin bir takım develerin olsaydı da biri verimli diğeri kurak iki yakası olan bir vadiye inseydin, verimli olanda develerini otlattığında Allah’ın takdiriyle otlatmış, kurak olanda otlattığında da yine Allah’ın takdiriyle otlatmış olmaz mıydın?' diye ekledi. Derken Abdurrahman b. Avf geldi. Bazı ihtiyaçları için ortadan kaybolmuştu. Abdurrahman şöyle dedi: Bu konuda bende bir bilgi var. Rasulullah’ı (sav) 'Bir yerde veba olduğunu duyduğunuz zaman oraya gitmeyin. Sizin de içerisinde bulunduğunuz bir yerde veba çıktığı zaman da vebadan kaçmak için oradan çıkmayın' buyururken duydum. Bunun üzerine Ömer (ra), Allah’a hamd etti ve oradan ayrıldı."
Bize Mekkî b. İbrahim, ona Abdullah b. Saîd b. Ebu Hind, ona Babası (Saîd b. Ebu Hind), ona da İbn Abbas'ın (r.anhuma) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "İnsanların pek çoğunun değerlendirme konusunda aldandığı iki nimet vardır: Sağlık ve boş vakit" [Bize Abbâs el-Anberî, ona Safvân b. İsâ, ona Abdullah b. Saîd b. Ebu Hind, ona Babası (Saîd b. Ebu Hind), ona da İbn Abbas bu hadisin bir benzerini Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir.]
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: نِعْمَتَانِ مَغْبُونٌ فِيهِمَا كَثِيرٌ مِنَ النَّاسِ الصِّحَّةُ وَالْفَرَاغُ
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsame, ona Velid b. Kesir, ona Muhammed b. Amr b. Ata, Ata b. Yesar, ona Ebu Said ve Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmişlerdir: "Müminin başına bir sızı, bir meşakkat, bir hastalık veya bir hüzün gelirse, Allah bu nedenlerden dolayı onun günahlarından bazılarını affeder."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsame, ona Velid b. Kesir, ona Muhammed b. Amr b. Ata, Ata b. Yesar, ona Ebu Said ve Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmişlerdir: "Müminin başına bir sızı, bir meşakkat, bir hastalık veya bir hüzün gelirse, Allah bu nedenlerden dolayı onun günahlarından bazılarını affeder."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsame, ona Velid b. Kesir, ona Muhammed b. Amr b. Ata, Ata b. Yesar, ona Ebu Said ve Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmişlerdir: "Müminin başına bir sızı, bir meşakkat, bir hastalık veya bir hüzün gelirse, Allah bu nedenlerden dolayı onun günahlarından bazılarını affeder."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsame, ona Velid b. Kesir, ona Muhammed b. Amr b. Ata, Ata b. Yesar, ona Ebu Said ve Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmişlerdir: "Müminin başına bir sızı, bir meşakkat, bir hastalık veya bir hüzün gelirse, Allah bu nedenlerden dolayı onun günahlarından bazılarını affeder."