2015 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, İshak b. İbrahim el-Hanzalî, Yahya b. Habîb ve Haccac b. Şâir -Lafız İbn Habîb’indir- bunlara Ravh b. Ubâde , ona İbn Cüreyc, ona Ebü’z-Zübeyr, Câbir b. Abdullah’ın şöyle anlattığını rivayet ettiler: Hz. Peygamber (sav) bir gün kendisine hediye edilen atlastan (dîbâc) bir kaftan giydi. Sonra onu çarçabuk çıkararak Ömer b. Hattab’a gönderdi. Kendisine “Onu ne çabuk çıkardın ya Resulallah!” dediler. O da “Onu bana Cebrail yasakladı” dedi. Derken ağlayarak Ömer geldi ve “Ya Rasulallah! Bir şeyden hoşlanmadın ve onu bana verdin! Benim halim ne olacak?” dedi. Hz. Peygamber “Onu ben sana giyesin diye vermedim. Ancak ve ancak satasın diye verdim!” dedi. Bunun üzerine Ömer onu iki bin dirheme sattı.
Açıklama: en-Nevevî, bu ilk haram kılınmadır demektedir. en-Nevevî, Ebû Zekeriyya Muhyiddin Yahya b. Şeref, el-Minhâc li şerhi sahi'l-Müslim (Beyrut: Dâru İhyâi türasi'l-Arabî, 1392), 14/52.
Bize Yahya b. Yahya, ona Mâlik, ona Nâfi, İbn Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz Ömer, mescidin kapısı yanında (satılık) İbrişimle karışık alaca bezden yapılmış bir elbise gördü de “Ya Rasulallah; keşke bunu satın alsan da cuma günü ve sana elçiler geldiği zaman insanların karşısına çıkmak için giysen” dedi. Hz. Peygamber (sav) de “Bunu ahirette nasibi olmayanlar giyer” buyurdu. Sonra Hz. Peygamber'e (sav) o ipeklilerden birçok elbiseler geldi. Hz. Peygamber onlardan birisini Ömer b. el-Hattab’a verdi. Ömer “Ya Rasulallah! Bunu bana giydiriyorsun. Halbu ki sen Utarid’in elbisesi hakkında neler söylemiştin!” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) “Ben onu sana giyesin diye vermedim ki” buyurdu. Ömer, müteakiben o elbiseyi Mekke'de bulunan müşrik bir kardeşine verdi.
Bana Züheyr b. Harb, bize Yahya b. Said, ona Şu’be, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona Salim, (Abdullah) İbn Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Ömer (ra), Utârid oğullarından bir adamın üzerinde atlas veya ipekten bir kaftan gördü ve Hz. Peygamber'e (sav) “Keşke bunu satın alsan” dedi. O da “Bunu ancak ve ancak nasibi olmayanlar giyer!” dedi. Derken Hz. Peygamber’e ibrişimle karışık alaca kumaştan (siyerâ) yapılmış bir elbise hediyye edildi. (Ömer olayın devamını şöyle anlattı:) Hz. Peygamber (sav) onu bana gönderdi. Ben de “Bunu bana gönderdin ama hakkında daha önce neler söyledin! Bunları kulaklarımla duydum ” dedim. Hz. Peygamber (sav) “Onu ben sana ancak ve ancak istifade edesin diye gönderdim” dedi.
Açıklama: İsnadı Şeyhân'ın şartlarına göre sahihtir.
Bize Şeyban b. Ferruh, ona Cerir b. Hazim, ona Nafi, İbn Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Ömer (ra) “Utarid et-Temîmî’nin pazarda ibrişimle karışık alaca bezden (siyerâ) yapılmış bir elbiseyi satılığa çıkardığını gördü. -Utârid kırallarla görüşür ve onların ihsanlarına nail olurdu- Ömer “Ya Rasulallah! Ben Utarid’in pazarda ibrişimle karışık alaca bezden (siyerâ) yapılmış bir elbiseyi satılığa çıkardığını gördüm. Keşke onu satın alsan da, sana geldikleri vakit Arab heyetleri için giysen!” dedi. –İbn Ömer, zannediyorum babam Ömer “Onu cuma günü giysen” ifadesini de kullandı dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) ona “Dünyada ipeği ancak ve ancak ahirette nasibi olmayanlar giyer” buyurdu. Bu olayın üzerinden birkaç gün geçtikten sonra Rasul-i Ekrem’e ibrişimle karışık alaca bezden (siyerâ) yapılmış elbiseler (siyerâ) getirdiler. O da Ömer’e bir elbise gönderdi. Bir elbise de Üsame b. Zeyd’e yolladı. Bir elbise de Ali b. Ebu Talib’e verdi ve “Onu kadınlarının arasında baş örtüsü yapmak için parçala” dedi. Derken Ömer, elinde bir elibiseyle çıkageldi. Ve “Ya Resulallah! Bunu bana göndermişsin. Halbuki dün Utarid’in elbisesi hakkında neler söylemiştin!” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) ona “Ben onu sana giyesin diye göndermedim. Fakat onu karşılığında (davar akar gibi) şeyler satın alasın diye gönderdim” dedi. [Üsameye gelince o elbisesi ile geldi. Bunun üzerine Rasul-i Ekrem ona öyle bir bakış attı ki bu yaptığını Hz. Peygamber’in beğenmediğini anladı. Ve “Ya Rasulallah! Bana neden bakıyorsun? Bunu bana sen gönderdin” dedi. Rasul-i Ekrem de “Ben onu sana giyesin diye göndermedim. Fakat hanımların arasında baş örtüsü yapmak üzere parçalayasın diye gönderdim” dedi.]
Bana Ebü't-Tâhir ile Harmele b. Yahya -Lafız Harmele’nindir- bu ikisine İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Salim b. Abdullah, Abdullah b. Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti: Ömer b. el- Hattâb pazarda satılan kalın ipek kumaştan (istebrak) yapılmış bir elbise buldu. Ve onu alarak Hz. Peygamber’e getirdi: “Ya Resulallah! Bunu satın al. Bayram ve hey’etler için onunla süslenirsin” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) “Bu ancak ve ancak nasibi olmayanların giysisidir” dedi. Aradan Allah’ın dilediği kadar bir süre geçti. Sonra Rasulullah (sav) ona atlastan yapılmış bir cübbe gönderdi. Ardından Ömer, cübbe ile yola çıktı ve onu Hz. peygamber’e (sav) getirerek “Ya Resulallah! ‘Bu ancak ve ancak nasibi olmayanların giysisidir’ veya ‘Bunu ancak ve ancak nasibi olmayanlar giyer’ dedin. Sonra da onu bana gönderdin” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) “Onu satarsın ve bir ihtiyacını görürsün!” cevabını verdi.