Öneri Formu
Hadis Id, No:
27969, B007163
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْيَمَانِ أَخْبَرَنَا شُعَيْبٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ أَخْبَرَنِى السَّائِبُ بْنُ يَزِيدَ ابْنُ أُخْتِ نَمِرٍ أَنَّ حُوَيْطِبَ بْنَ عَبْدِ الْعُزَّى أَخْبَرَهُ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ السَّعْدِىِّ أَخْبَرَهُ أَنَّهُ قَدِمَ عَلَى عُمَرَ فِى خِلاَفَتِهِ فَقَالَ لَهُ عُمَرُ أَلَمْ أُحَدَّثْ أَنَّكَ تَلِى مِنْ أَعْمَالِ النَّاسِ أَعْمَالاً ، فَإِذَا أُعْطِيتَ الْعُمَالَةَ كَرِهْتَهَا . فَقُلْتُ بَلَى . فَقَالَ عُمَرُ مَا تُرِيدُ إِلَى ذَلِكَ قُلْتُ إِنَّ لِى أَفْرَاسًا وَأَعْبُدًا ، وَأَنَا بِخَيْرٍ ، وَأَرِيدُ أَنْ تَكُونَ عُمَالَتِى صَدَقَةً عَلَى الْمُسْلِمِينَ . قَالَ عُمَرُ لاَ تَفْعَلْ فَإِنِّى كُنْتُ أَرَدْتُ الَّذِى أَرَدْتَ فَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُعْطِينِى الْعَطَاءَ فَأَقُولُ أَعْطِهِ أَفْقَرَ إِلَيْهِ مِنِّى . حَتَّى أَعْطَانِى مَرَّةً مَالاً فَقُلْتُ أَعْطِهِ أَفْقَرَ إِلَيْهِ مِنِّى . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « خُذْهُ فَتَمَوَّلْهُ وَتَصَدَّقْ بِهِ ، فَمَا جَاءَكَ مِنْ هَذَا الْمَالِ وَأَنْتَ غَيْرُ مُشْرِفٍ وَلاَ سَائِلٍ فَخُذْهُ ، وَإِلاَّ فَلاَ تُتْبِعْهُ نَفْسَكَ »
Tercemesi:
Bize Ebü’l-Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Nemir’in kız kardeşinin oğlu es-Sâib b. Yezid, ona Huveytıb b. Abdüluzzâ, Abdullah b. es-Sa’dî’nin şöyle anlattığını rivayet etti: Halifeliği zamanında Hz. Ömer’e gittim. Ömer bana “Senin insanların birtakım işlerini üzerine almakta olduğunu ve çalışmanın ücreti verildiğinde bunu almak istemediğini duydum” dedi. Ben de “Evet (doğru duymuşsun)” dedim. Bunun üzerine Ömer “Verilen ücreti reddetmekten kastın nedir?” diye sordu. Ben de ona “Benim birçok beygirlerim ve kölelerim vardır, durumum iyidir. Ben bu hizmetlerimin ücretinin müslümanlara sadaka olmasını arzu ediyorum” dedim. Ömer bana “Böyle yapma! Çünkü ben de vaktiyle senin yaptığın gibi yapmak istemiştim. Şöyle ki; Rasulullah (sav) (zekat toplama işinde çalışmama karşılık) bana ücret (atâ) verirdi de ben de ona “Sen bu malı benden daha fakir olan kimseye ver!” derdim. Nihayet bana bir kere daha mal verdi. Ben yine ona “(yâ Rasulallah!) Sen bunu benden daha muhtaç olanlara ver!” dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber bana: “Sen bunu al, kendi mülkiyetine geçir sonra da sadaka (olarak fakirlere) ver! Bu çeşit maldan sana gelecek olanı al, göz dikmediğin ve isteyen de bulunmadığın sürece onu alabilirsin. Böyle olmayan malda da gözün kalmasın!” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ahkâm 17, 2/702
Senetler:
()
Konular:
Hediye, hediye kabul etmek
Kazanç, Emek, ücret, işçiye verilmesi/bildirilmesi
KTB, HEDİYELEŞMEK
KTB, SADAKA
Sadaka, faydalı eylemlerde bulunmak
Yönetim, ücret verme, asker aylığı bağlama, 15 yaşındakilere vb.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32157, İM003451
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بِشْرٍ بَكْرُ بْنُ خَلَفٍ حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ سَهْلٍ حَدَّثَنَا أَبُو حَمْزَةَ الْعَطَّارُ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ أُهْدِىَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم عَسَلٌ فَقَسَمَ بَيْنَنَا لُعْقَةً لُعْقَةً فَأَخَذْتُ لُعْقَتِى ثُمَّ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَزْدَادُ أُخْرَى قَالَ « نَعَمْ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bişr Bekir b. Halef, ona Ömer b. Sehl, ona Ebu Hamza el-Attar, ona el-Hasen Cabir b. Abdullah’ın şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamber’e (sav) biraz bal hediye edildi. O da balı aramızda kaşık kaşık taksim etti. Ben kendi lokmamı aldım. Sonra “Yâ Rasulallah! Bir kaşık daha alıyorum” dedim. O (da) “Peki” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Tıb 7, /559
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
3. Ebu Hamza İshak b. Rebi' el-Basri (İshak b. Rebi')
4. Ebu Hafs Ömer b. Sehl et-Temimi (Ömer b. Sehl b. Mervan)
5. Ebu Bişr Bekir b. Halef el-Basri (Bekir b. Halef)
Konular:
Adab, yeme - içme adabı
KTB, HEDİYELEŞMEK
Tedavi, Hz. Peygamber döneminde tedavide kullanılan yiyecekler
Tedavi, tedavi olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37760, HM001235
Hadis:
حَدَّثَنَا يَزِيدُ أَنْبَأَنَا إِسْرَائِيلُ بْنُ يُونُسَ عَنْ ثُوَيْرِ بْنِ أَبِي فَاخِتَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَلِيِّ بْنِ أَبِي طَالِبٍ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ
أَهْدَى كِسْرَى لِرَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَبِلَ مِنْهُ وَأَهْدَى قَيْصَرُ لِرَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَبِلَ مِنْهُ وَأَهْدَتْ الْمُلُوكُ فَقَبِلَ مِنْهُمْ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ali b. Ebu Talib 1235, 1/404
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Fâhite Said b. İlâka el-Haşimi (Sa'id b. İlâka)
3. Ebu Cehm Süveyr b. Ebu Fahite el-Kuraşi (Süveyr b. Said b. İlaka)
4. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
5. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
Konular:
Hediye, Hz. Peygamber'in hediye alması
KTB, HEDİYELEŞMEK
وَعَنِ الزُّهْرِىِّ قَالَ حَدَّثَنِى سَالِمُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ أَنْ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ يَقُولُ كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يُعْطِينِى الْعَطَاءَ فَأَقُولُ أَعْطِهِ أَفْقَرَ إِلَيْهِ مِنِّى . حَتَّى أَعْطَانِى مَرَّةً مَالاً فَقُلْتُ أَعْطِهِ مَنْ هُوَ أَفْقَرُ إِلَيْهِ مِنِّى . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « خُذْهُ فَتَمَوَّلْهُ وَتَصَدَّقْ بِهِ ، فَمَا جَاءَكَ مِنْ هَذَا الْمَالِ وَأَنْتَ غَيْرُ مُشْرِفٍ وَلاَ سَائِلٍ فَخُذْهُ ، وَمَا لاَ فَلاَ تُتْبِعْهُ نَفْسَكَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27970, B007164
Hadis:
وَعَنِ الزُّهْرِىِّ قَالَ حَدَّثَنِى سَالِمُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ أَنْ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ يَقُولُ كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يُعْطِينِى الْعَطَاءَ فَأَقُولُ أَعْطِهِ أَفْقَرَ إِلَيْهِ مِنِّى . حَتَّى أَعْطَانِى مَرَّةً مَالاً فَقُلْتُ أَعْطِهِ مَنْ هُوَ أَفْقَرُ إِلَيْهِ مِنِّى . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « خُذْهُ فَتَمَوَّلْهُ وَتَصَدَّقْ بِهِ ، فَمَا جَاءَكَ مِنْ هَذَا الْمَالِ وَأَنْتَ غَيْرُ مُشْرِفٍ وَلاَ سَائِلٍ فَخُذْهُ ، وَمَا لاَ فَلاَ تُتْبِعْهُ نَفْسَكَ » .
Tercemesi:
Bize Zührî, ona Salim b . Abdullah, ona Abdullah b. Ömer, babası Ömer’in şöyle dediğini rivayet etti: Hz. Peygamber (zekat toplama işinde çalışmama karşılık) bana ücret (atâ) verirdi ben de ona “Onu benden daha muhtaç olanlara ver!” derdim. Nihayet bana bir kerre daha mal verdi. Ben yine ona “Bunu benden daha muhtaç olanlara ver!” dedim. Bunun üzerine Rasul-i Ekrem (sav) bana “Sen bunu al, kendi mülkiyetine geçir, sonra da sadaka (olarak fakirlere) ver! Bu çeşit maldan sana gelecek olanı al, göz dikmediğin ve isteyen de olmadığın sürece alabilirsin. Böyle olmayan malda gözün kalmasın!” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ahkâm 17, 2/702
Senetler:
()
Konular:
Hediye, hediye kabul etmek
Kazanç, Emek, ücret, işçiye verilmesi/bildirilmesi
KTB, HEDİYELEŞMEK
KTB, SADAKA
Sadaka, faydalı eylemlerde bulunmak
Yönetim, ücret verme, asker aylığı bağlama, 15 yaşındakilere vb.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
252123, NS005611
Hadis:
5611 - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ الْمِصْرِيُّ، قَالَ: أَخْبَرَنَا ابْنُ الْقَاسِمِ، عَنْ مَالِكٍ، عَنْ رَبِيعَةَ، عَنِ الْقَاسِمِ بْنِ مُحَمَّدٍ، عَنْ عَائِشَةَ، زَوْجِ النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَتْ: كَانَتْ فِي بَرِيرَةَ ثَلَاثُ سُنَنٍ، فَكَانَ إِحْدَى السُّنَنِ الثَّلَاثِ أَنَّهَا أُعْتِقَتْ فَخُيِّرَتْ فِي زَوْجِهَا وَقَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «الْوَلَاءُ لِمَنْ أَعْتَقَ» وَدَخَلَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، وَالْبُرْمَةُ تَفُورُ بِلَحْمٍ، فَقُرِّبَ إِلَيْهِ خُبْزٌ، وَأُدْمٌ مِنْ أُدْمِ الْبَيْتِ، فَقَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «أَلَمْ أَرَ الْبُرْمَةَ فِيهَا لَحْمٌ؟» ، فَقَالُوا: بَلَى يَا رَسُولَ اللهِ ذَلِكَ، وَلَكِنْ لَحْمٌ تُصُدِّقَ بِهِ عَلَى بَرِيرَةَ وَأَنْتَ لَا تَأْكُلُ الصَّدَقَةَ، فَقَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «هُوَ عَلَيْهَا صَدَقَةٌ وَهُوَ لَنَا هَدِيَّةٌ»
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Seleme el-Mısrî, ona İbü’l-Kâsım, ona Mâlik, ona Rabîa, ona da Kâsım b. Muhammed, Peygamber’in (s.a.v.) hanımı Âişe’den rivayet etti. Âişe şöyle dedi:
Berîre hakkında üç hüküm gerçekleşmiştir:
Bu üç hükümden biri o âzat edilmiş ve kocası (ndan ayrılmak veya onunla kalmak) konusunda serbest bırakılmıştı.
(Diğeri) Allah Rasûlü (s.a.v.) (onun hakkında) “Velâ hakkı köleyi âzat edene aittir” buyurmuştur.
(Bir diğeri de) Rasûlullah (s.a.v.) (bir gün eve) girmişti. Çömlek etle kaynıyordu. Onun önüne ekmek ve evde bulunan katıklardan biri kondu. Bunun üzerine Allah Rasûlu (s.a.v.):
– “Benim gördüğüm içinde et bulunan bir çömlek değil miydi?” diye sordu. Onlar da:
– Evet, yâ Rasûlallah. Ama o Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, oysa siz sadaka yemiyorsunuz, diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasûlu (s.a.v.):
– “O Berîre’ye sadaka, bizim için ise hediyedir” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Kübra, Talak 5611, 5/270
Senetler:
()
Konular:
Haklar, Vela hakkı
Hediye, Hz. Peygamber'in hediye alması
Hz. Peygamber, sadaka kabul etmemesi
Kadın, hak ve sorumlulukları
Köle, Cariye, azadı, insan hürriyeti
KTB, HEDİYELEŞMEK
KTB, NİKAH
Nikah, kölenin
Siyer, Berire (olayı)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
261411, AVM004778
Hadis:
4778 - حَدَّثَنَا يُونُسُ بْنُ عَبْدِ الْأَعْلَىِ، قَالَ: أنبا ابْنُ وَهْبٍ، أَنَّ مَالِكًا، حَدَّثَهُ عَنْ رَبِيعَةَ بْنِ أَبِي عَبْدِ الرَّحْمَنِ، عَنِ الْقَاسِمِ بْنِ مُحَمَّدٍ، عَنْ عَائِشَةَ، زَوْجِ النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَّهَا قَالَتْ: كَانَ فِي بَرِيرَةَ ثَلَاثُ سُنَنٍ خُيِّرَتْ عَلَى زَوْجِهَا حِينَ عُتِقَتْ وَأُهْدِيَ لَهَا لَحْمٌ، فَدَخَلَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَالْبُرْمَةُ عَلَى النَّارِ، فَدَعَا بِطَعَامٍ، فَأُتِيَ بِخُبْزٍ وَأُدْمٍ مِنْ أُدْمِ الْبَيْتِ، فَقَالَ: «أَلَمْ أَرَ بُرْمَةً عَلَى النَّارِ فِيهَا لَحْمٌ؟» ، فَقَالُوا: بَلَى يَا رَسُولَ اللَّهِ، ذَلِكَ لَحْمٌ تُصُدِّقَ بِهِ عَلَى بَرِيرَةَ، فَكَرِهْنَا أَنْ نُطْعِمَكَ مِنْهُ، فَقَالَ: «هُوَ عَلَيْهَا صَدَقَةٌ وَهُوَ مِنْهَا لَنَا هَدِيَّةٌ» ، وَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «إِنَّمَا الْوَلَاءُ لِمَنْ أَعْتَقَ»
Tercemesi:
Bize Yûnus b. Abdüla‘lâ, ona İbn Vehb, ona Mâlik, ona Rabîa b. Ebû Abdurrahmân, ona da Kâsım b. Muhammed, Peygamber’in (s.a.v.) hanımı Âişe’den rivayet etti. Âişe şöyle dedi:
Berîre hakkında üç hüküm gerçekleşmiştir:
(Birincisi) O âzat edildiğinde kocası (ndan ayrılmak veya onunla kalmak) konusunda serbest bırakılmıştı. (İkincisi) Ona bir et hediye edilmişti. Rasûlullah (s.a.v.) (bir gün eve) girdiğinde ateşin üzerinde çömlek vardı. O da yemek getirmelerini istedi. Kendisine ekmek ve evde bulunan katıklardan biri getirildi. Bunun üzerine Allah Rasûlu (s.a.v.):
– “Benim gördüğüm içindeki etle ateşin üzerinde (kaynamakta) olan bir çömlek değil miydi?” diye sordu. Onlar da:
– Evet, yâ Rasûlallah. O Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, siz sadaka yemiyorsunuz, diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasûlu (s.a.v.):
– “O Berîre’ye sadaka, bizim için ise ondan hediyedir” buyurdu.
(Üçüncüsü de) Allah Rasûlu (s.a.v.)(Berîre hakkında) “Velâ hakkı köleyi âzat edene aittir” buyurmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebu Avâne el-İsferâyînî, Müsned-i Ebu Avâne, Itk ve'l-velâ 4778, 3/231
Senetler:
()
Konular:
Haklar, Vela hakkı
Hediye, Hz. Peygamber'in hediye alması
Hz. Peygamber, hasaisi
Hz. Peygamber, sadaka kabul etmemesi
Kadın, hak ve sorumlulukları
KTB, HEDİYELEŞMEK
KTB, NİKAH
Nikah, kölenin
Siyer, Berire (olayı)
Zekat, Sadaka, Fitre