254 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Yahya, ona Malik, ona Nafi', İbn Ömer'in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Ömer, mescidin kapısı yanında (satılık) İbrişimle karışık alaca bezden yapılmış bir elbise gördü de ya Rasulullah! Keşke bunu satın alsan da cuma günü ve sana elçiler geldiği zaman insanların karşısına çıkmak için giysen dedi. Hz. Peygamber de (sav); "bunu ahirette nasibi olmayanlar giyer" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber'e (sav) o ipeklilerden birçok elbiseler geldi. Hz. Peygamber onlardan birisini Ömer b. el-Hattab'a verdi. Ömer; ya Rasulallah! Bunu bana giydiriyorsun. Halbu ki sen Utarid'in elbisesi hakkında neler söylemiştin dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav); "ben onu sana giyesin diye vermedim ki" buyurdu. Ömer, müteakiben o elbiseyi Mekke'de bulunan müşrik bir kardeşine verdi.
Bize Züheyr b. Harb, ona Yahya b. Said, ona Şube, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona da Salim, (Abdullah) İbn Ömer'in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Ömer (ra), Utârid oğullarından bir adamın üzerinde atlas veya ipekten bir kaftan gördü ve Hz. Peygamber'e (sav) keşke bunu satın alsan dedi. O da "bunu ancak ve ancak nasibi olmayanlar giyer" dedi. Derken Hz. Peygamber'e ibrişimle karışık alaca kumaştan (siyerâ) yapılmış bir elbise hediye edildi. (Ömer olayın devamını şöyle anlattı:) Hz. Peygamber (sav) onu bana gönderdi. Ben de bunu bana gönderdin ama hakkında daha önce neler söyledin! Bunları kulaklarımla duydum dedim. Hz. Peygamber (sav); "onu ben sana ancak ve ancak istifade edesin diye gönderdim" dedi.
Bize Şeyban b. Ferruh, ona Cerîr b. Hazım, ona Nafi', İbn Ömer'in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Ömer (ra), Utarid et-Temîmî'nin pazarda ibrişimle karışık alaca bezden (siyerâ) yapılmış bir elbiseyi satılığa çıkardığını gördü. -Utârid kırallarla görüşür ve onların ihsanlarına nail olurdu- Ömer; ya Rasulallah! Ben Utarid'in pazarda ibrişimle karışık alaca bezden (siyerâ) yapılmış bir elbiseyi satılığa çıkardığını gördüm. Keşke onu satın alsan da sana geldikleri vakit Arap heyetleri için giysen dedi. –İbn Ömer, zannediyorum babam Ömer; onu cuma günü giysen ifadesini de kullandı dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) ona; "dünyada ipeği ancak ve ancak ahirette nasibi olmayanlar giyer" buyurdu. Bu olayın üzerinden birkaç gün geçtikten sonra Rasuli Ekrem'e ibrişimle karışık alaca bezden (siyerâ) yapılmış elbiseler (siyerâ) getirdiler. O da Ömer'e bir elbise gönderdi. Bir elbise de Üsame b. Zeyd'e yolladı. Bir elbise de Ali b. Ebu Talib'e verdi ve "onu kadınlarının arasında baş örtüsü yapmak için parçala" dedi. Derken Ömer, elinde bir elibiseyle çıkageldi. Ve ya Rasulullah! Bunu bana göndermişsin. Halbuki dün Utarid'in elbisesi hakkında neler söylemiştin dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) ona; "ben onu sana giyesin diye göndermedim. Fakat onu karşılığında (davar akar gibi) şeyler satın alasın diye gönderdim" dedi. [Üsameye gelince o elbisesi ile geldi. Bunun üzerine Rasuli Ekrem ona öyle bir bakış attı ki bu yaptığını Hz. Peygamber'in beğenmediğini anladı. Ve ya Rasulallah! Bana neden bakıyorsun? Bunu bana sen gönderdin dedi. Rasuli Ekrem de "ben onu sana giyesin diye göndermedim. Fakat hanımların arasında baş örtüsü yapmak üzere parçalayasın diye gönderdim" dedi.]
Bize Ebu Tahir ve Harmele b. Yahya -Lafız Harmele’nindir- o ikisine İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Salim b. Abdullah, Abdullah b. Ömer'in şöyle anlattığını rivayet etti: Ömer b. el- Hattab pazarda satılan kalın ipek kumaştan (istebrak) yapılmış bir elbise buldu. Ve onu alarak Hz. Peygamber'e getirdi: Ya Rasulullah! Bunu satın al. Bayram ve heyetler için onunla süslenirsin dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav); "bu ancak ve ancak nasibi olmayanların giysisidir" dedi. Aradan Allah'ın dilediği kadar bir süre geçti. Sonra Rasulullah (sav) ona atlastan yapılmış bir cübbe gönderdi. Ardından Ömer, cübbe ile yola çıktı ve onu Hz. peygamber'e (sav) getirerek yaa Rasulullah! "Bu ancak ve ancak nasibi olmayanların giysisidir" veya "bunu ancak ve ancak nasibi olmayanlar giyer" dedin. Sonra da onu bana gönderdin dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav); "onu satarsın ve bir ihtiyacını görürsün" cevabını verdi.