Öneri Formu
Hadis Id, No:
2777, M004674
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ قَالَ ابْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ أَخْبَرَنَا شُعْبَةُ عَنْ قَتَادَةَ حَدَّثَنَا أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَقُولُ « اللَّهُمَّ إِنَّ الْعَيْشَ عَيْشُ الآخِرَةِ » . قَالَ شُعْبَةُ أَوْ قَالَ « اللَّهُمَّ لاَ عَيْشَ إِلاَّعَيْشُ الآخِرَهْ فَأَكْرِمِ الأَنْصَارَ وَالْمُهَاجِرَهْ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Müsennâ ve İbn Beşşâr -İbn Müsennâ dedi ki- bize Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona Katâde, ona da Enes b. Malik’in naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Ey Allah’ım! Ahiret hayatından başka hayat yoktur.” Şu’be dedi ki: “Yahut da şöyle dedi: “Ey Allah’ım! Ahiret hayatından başka hayat yoktur. O halde Sen Ensar ve Muhacir’e (Cennet nimetlerini) ikram eyle.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4674, /771
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
5. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Dua, başkası için dua etmek
Dünya, dünya hayatı
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA
Siyer, Hendek günü
حَدَّثَنَا عَبْدَانُ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ أَخْبَرَنَا يُونُسُ . وَقَالَ اللَّيْثُ حَدَّثَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ حَدَّثَنِى ابْنُ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - أَخْبَرَهُ أَنَّ أَبَاهُ قُتِلَ يَوْمَ أُحُدٍ شَهِيدًا ، فَاشْتَدَّ الْغُرَمَاءُ فِى حُقُوقِهِمْ ، فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَكَلَّمْتُهُ ، فَسَأَلَهُمْ أَنْ يَقْبَلُوا ثَمَرَ حَائِطِى ، وَيُحَلِّلُوا أَبِى ، فَأَبَوْا ، فَلَمْ يُعْطِهِمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَائِطِى ، وَلَمْ يَكْسِرْهُ لَهُمْ ، وَلَكِنْ قَالَ « سَأَغْدُو عَلَيْكَ » . فَغَدَا عَلَيْنَا حَتَّى أَصْبَحَ ، فَطَافَ فِى النَّخْلِ ، وَدَعَا فِى ثَمَرِهِ بِالْبَرَكَةِ ، فَجَدَدْتُهَا ، فَقَضَيْتُهُمْ حُقُوقَهُمْ ، وَبَقِىَ لَنَا مِنْ ثَمَرِهَا بَقِيَّةٌ ، ثُمَّ جِئْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهْوَ جَالِسٌ ، فَأَخْبَرْتُهُ بِذَلِكَ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِعُمَرَ « اسْمَعْ - وَهْوَ جَالِسٌ - يَا عُمَرُ » . فَقَالَ أَلاَّ يَكُونُ قَدْ عَلِمْنَا أَنَّكَ رَسُولُ اللَّهِ ، وَاللَّهِ إِنَّكَ لَرَسُولُ اللَّهِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20745, B002601
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدَانُ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ أَخْبَرَنَا يُونُسُ . وَقَالَ اللَّيْثُ حَدَّثَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ حَدَّثَنِى ابْنُ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - أَخْبَرَهُ أَنَّ أَبَاهُ قُتِلَ يَوْمَ أُحُدٍ شَهِيدًا ، فَاشْتَدَّ الْغُرَمَاءُ فِى حُقُوقِهِمْ ، فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَكَلَّمْتُهُ ، فَسَأَلَهُمْ أَنْ يَقْبَلُوا ثَمَرَ حَائِطِى ، وَيُحَلِّلُوا أَبِى ، فَأَبَوْا ، فَلَمْ يُعْطِهِمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَائِطِى ، وَلَمْ يَكْسِرْهُ لَهُمْ ، وَلَكِنْ قَالَ « سَأَغْدُو عَلَيْكَ » . فَغَدَا عَلَيْنَا حَتَّى أَصْبَحَ ، فَطَافَ فِى النَّخْلِ ، وَدَعَا فِى ثَمَرِهِ بِالْبَرَكَةِ ، فَجَدَدْتُهَا ، فَقَضَيْتُهُمْ حُقُوقَهُمْ ، وَبَقِىَ لَنَا مِنْ ثَمَرِهَا بَقِيَّةٌ ، ثُمَّ جِئْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهْوَ جَالِسٌ ، فَأَخْبَرْتُهُ بِذَلِكَ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِعُمَرَ « اسْمَعْ - وَهْوَ جَالِسٌ - يَا عُمَرُ » . فَقَالَ أَلاَّ يَكُونُ قَدْ عَلِمْنَا أَنَّكَ رَسُولُ اللَّهِ ، وَاللَّهِ إِنَّكَ لَرَسُولُ اللَّهِ .
Tercemesi:
Bize Abdân (Abdullah b. Osman el-Ateki), ona Abdullah (b. Mübarek), ona Yunus( b. Yezid),T [Abdullah b. Salih] ona Leys b. Sa'd, ona Yunus( b. Yezid), ona Muhammed b. Şihab ez-Zührî, ona da (Abdurrahman) b. Ka'b b. Malik,Cabir b. Abdullah (el-Ensârî)'nin (r.anhüma)şöyle dediğini rivayet etti:
Babası (Abdullah ibn Amr)'ın Uhud günü şehit olduğunu, alacaklıların hakklarını istemekte sıkıştırdıklarını haber verip şöyle dedi: Bunun üzerine ben Rasulullah'a (sav) geldim ve durumu onunla konuştum. Akabinde Rasulullah (sav) alacaklılara, hurmalığımın mahsulünü kabul etmelerini ve babamı bu şekilde borçtan kurtarmalarını (hela etmelerini) istedi. Fakat alacaklılar bu teklifi kabul etmediler. Rasulullah (sav) da onlara hurmalığımı vermedi ve onlar için hurma mahsulünü de kestirmedi. Lakin bana:
— "Yarın kuşluk vakti sana geleceğim" buyurdu.
Ertesi günü sabah olunca kuşluk vakti bana geldi, hurmalıkta dolaştı, mahsul hakkında bereketle dua etti. Akabinde ben hurma mahsulünü topladım. Alacaklıların hakklarını tamamen verdim. Bize de bahçenin mahsulünden geriye bir şeyler kaldı. Bundan sonra ben Rasulullah'a (sav) geldim, O oturmuş haldeydi. Ben kendisine bunları [borçları ödeme, fazladan bir miktarın artması, Rasulullah'ın (sav) duası bereketinin meydana gelmesi işlerini] haber verdim. Bunun üzerine Rasulullah (sav), yakında oturmakta olan Ömer'e hitaben:
"Ey Ömer! Cabir'in söylediğine kulak ver" buyurdu.
Ömer (ra) de hemen:
Biz zaten senin Allah’ın Rasulü olduğunu biliyoruz! Vallahi, Sen muhakkak Allah’ın peygamberisin!
diye cevap verdi, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hibe ve Fazlihe ve't-Tahrîzi aleyhe 21, 1/707
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Hattab Abdurrahman b. Ka'b el-Ensarî (Abdurrahman b. Ka'b b. Malik b. Ebu Kayn)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Osman el-Ateki (Abdullah b. Osman b. Cebele b. Meymun)
Konular:
Bereket, rızkın, malın ve ömrün bereketlenmesi
Dua, borçtan kurtulmak için yapılacak dua
Dua, dua etme adabı
Dua, duası makbul kimseler
Dua, kabul saati
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24075, B006541
Hadis:
حَدَّثَنَا عِمْرَانُ بْنُ مَيْسَرَةَ حَدَّثَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ حَدَّثَنَا حُصَيْنٌ . وَحَدَّثَنِى أَسِيدُ بْنُ زَيْدٍ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ عَنْ حُصَيْنٍ قَالَ كُنْتُ عِنْدَ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ فَقَالَ حَدَّثَنِى ابْنُ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « عُرِضَتْ عَلَىَّ الأُمَمُ ، فَأَخَذَ النَّبِىُّ يَمُرُّ مَعَهُ الأُمَّةُ ، وَالنَّبِىُّ يَمُرُّ مَعَهُ النَّفَرُ ، وَالنَّبِىُّ يَمُرُّ مَعَهُ الْعَشَرَةُ ، وَالنَّبِىُّ يَمُرُّ مَعَهُ الْخَمْسَةُ ، وَالنَّبِىُّ يَمُرُّ وَحْدَهُ ، فَنَظَرْتُ فَإِذَا سَوَادٌ كَثِيرٌ قُلْتُ يَا جِبْرِيلُ هَؤُلاَءِ أُمَّتِى قَالَ لاَ وَلَكِنِ انْظُرْ إِلَى الأُفُقِ . فَنَظَرْتُ فَإِذَا سَوَادٌ كَثِيرٌ . قَالَ هَؤُلاَءِ أُمَّتُكَ ، وَهَؤُلاَءِ سَبْعُونَ أَلْفًا قُدَّامَهُمْ ، لاَ حِسَابَ عَلَيْهِمْ وَلاَ عَذَابَ . قُلْتُ وَلِمَ قَالَ كَانُوا لاَ يَكْتَوُونَ ، وَلاَ يَسْتَرْقُونَ ، وَلاَ يَتَطَيَّرُونَ ، وَعَلَى رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ » . فَقَامَ إِلَيْهِ عُكَّاشَةُ بْنُ مِحْصَنٍ فَقَالَ ادْعُ اللَّهَ أَنْ يَجْعَلَنِى مِنْهُمْ . قَالَ « اللَّهُمَّ اجْعَلْهُ مِنْهُمْ » . ثُمَّ قَامَ إِلَيْهِ رَجُلٌ آخَرُ قَالَ ادْعُ اللَّهَ أَنْ يَجْعَلَنِى مِنْهُمْ . قَالَ « سَبَقَكَ بِهَا عُكَّاشَةُ » .
Tercemesi:
Bize İmrân b. Meysere, ona İbn Fudayl, ona Husayn şöyle rivâyet etti: Bana Üseyd b. Zeyd, ona Hüşeym, ona ona da Husayn şöyle demiş: Saîd b. Cübeyr'in yanında idim, bana dedi ki: İbn Abbâs (ra) bana, Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu söyledi:
“Bana ümmetler gösterildi. Yanında bir ümmet bulunan Peygamber, küçük bir gurup bulunan, on kişi, beş kişi bulunan, hatta yanında hiç kimse bulunmayan Peygamberler gördüm. Birden uzaktan büyük bir kalabalık göründü, 'Ya Cibrîl, bunlar benim ümmetim mi?' diye sordum. Cebrâil, "Hayır, sen şu ufka bak!' dedi. Ufka bakınca çok büyük bir karaltı gördüm, 'Senin ümmetin işte onlardır. Onların yetmiş bin kişi olan öncülerine hiçbir hesap ve azap yoktur' dedi. Ben, 'Niçin onlara hesap ve azap yoktur?' diye sorunca, 'Onlar ateşle dağlama yapmazlar, rukye yapmazlar ve uğursuzluk telakkisine inanmazlar, onlar ancak rablerine güvenip dayanırlar' dedi."
Bunun üzerine Ukkâşe b. Mıhsan ayağa kalktı ve, "Beni onlardan kılması için Allah'a duâ et!" dedi. Rasûlullah (sav) da, "Allah'ım, Ukkaşe'yi onlardan kıl!" diye duâ etti. Sonra diğer bir adam kalktı ve o da, "Beni de onlardan kılması için Allah'a duâ ediver!" dedi. Hz. Peygamber (sav), "Bu hususta Ukkâşe seni geçti" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Rikâk 50, 2/585
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Ebu Hüzeyl Husayn b. Abdurrahman es-Sülemî (Husayn b. Abdurrahman)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Ebu Hasan İmran b. Meysera el-Minkarî (İmran b. Meysera)
5. Ebu Muhammed Üsed b. Zeyd el-Haşimi (Üseyd b. Zeyd b. Necîh)
Konular:
Ahirete iman, mizan ve hesaplaşma
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
KTB, İMAN
Müslüman, Tevekkül ve İsyan
Tedavi, Rukye, tedavi şekilleri
Ümmet, yetmiş bininin hesapsız cennete girmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273267, M004674-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ قَالَ ابْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ أَخْبَرَنَا شُعْبَةُ عَنْ قَتَادَةَ حَدَّثَنَا أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَقُولُ « اللَّهُمَّ إِنَّ الْعَيْشَ عَيْشُ الآخِرَةِ » . قَالَ شُعْبَةُ أَوْ قَالَ « اللَّهُمَّ لاَ عَيْشَ إِلاَّعَيْشُ الآخِرَهْ فَأَكْرِمِ الأَنْصَارَ وَالْمُهَاجِرَهْ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Müsennâ ve İbn Beşşâr –İbn Müsennâ dedi ki- bize Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona Katâde, ona da Enes b. Malik’in naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Ey Allah’ım! Gerçek hayat ahiret hayatıdır.” Şu’be dedi ki: “Yahut da şöyle dedi: “Ey Allah’ım! Ahiret hayatından başka hayat yoktur. O halde Sen (orada) Ensar ve Muhacir’e ikram eyle.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4674, /771
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
5. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Dua, başkası için dua etmek
Dünya, dünya hayatı
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA
Siyer, Hendek günü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281478, M002078-2
Hadis:
وَحَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى وَيَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ وَابْنُ حُجْرٍ قَالَ يَحْيَى أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرُونَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ شَرِيكِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَجُلاً دَخَلَ الْمَسْجِدَ يَوْمَ جُمُعَةٍ مِنْ بَابٍ كَانَ نَحْوَ دَارِ الْقَضَاءِ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمٌ يَخْطُبُ فَاسْتَقْبَلَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمًا ثُمَّ قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلَكَتِ الأَمْوَالُ وَانْقَطَعَتِ السُّبُلُ فَادْعُ اللَّهِ يُغِثْنَا . قَالَ فَرَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ أَغِثْنَا اللَّهُمَّ أَغِثْنَا اللَّهُمَّ أَغِثْنَا » . قَالَ أَنَسٌ وَلاَ وَاللَّهِ مَا نَرَى فِى السَّمَاءِ مِنْ سَحَابٍ وَلاَ قَزَعَةٍ وَمَا بَيْنَنَا وَبَيْنَ سَلْعٍ مِنْ بَيْتٍ وَلاَ دَارٍ - قَالَ - فَطَلَعَتْ مِنْ وَرَائِهِ سَحَابَةٌ مِثْلُ التُّرْسِ فَلَمَّا تَوَسَّطَتِ السَّمَاءَ انْتَشَرَتْ ثُمَّ أَمْطَرَتْ - قَالَ - فَلاَ وَاللَّهِ مَا رَأَيْنَا الشَّمْسَ سَبْتًا - قَالَ - ثُمَّ دَخَلَ رَجُلٌ مِنْ ذَلِكَ الْبَابِ فِى الْجُمُعَةِ الْمُقْبِلَةِ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمٌ يَخْطُبُ فَاسْتَقْبَلَهُ قَائِمًا فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلَكَتِ الأَمْوَالُ وَانْقَطَعَتِ السُّبُلُ فَادْعُ اللَّهَ يُمْسِكْهَا عَنَّا - قَالَ - فَرَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ حَوْلَنَا وَلاَ عَلَيْنَا اللَّهُمَّ عَلَى الآكَامِ وَالظِّرَابِ وَبُطُونِ الأَوْدِيَةِ وَمَنَابِتِ الشَّجَرِ » . فَانْقَلَعَتْ وَخَرَجْنَا نَمْشِى فِى الشَّمْسِ . قَالَ شَرِيكٌ فَسَأَلْتُ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ أَهُوَ الرَّجُلُ الأَوَّلُ قَالَ لاَ أَدْرِى .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbn Hucr rivayet etmiştir, Yahya: “ahbaranâ: bize haber verdi” derken, diğerleri: “haddesenâ: bize tahdis etti” demişlerdir, onlara İsmail b. Cafer, ona Şerik b. Ebu Nemir, onun Enes b. Malik’ten rivayet ettiğine göre, bir Cuma günü Daru’l Kaza tarafındaki bir kapıdan bir adam girdi. Rasulullah (sav) ayakta hutbe veriyordu. Adam ayakta durp yüzünü Rasulullah’a (sav) çevirdi, sonra:
-Ey Allah’ın Rasulü, mallar telef oldu, yollar kesildi (çareler tükendi), bize yağmur yağdırması için Allah’a dua et, dedi. (Enes) dedi ki: Rasulullah (sav) ellerini kaldırarak:
-Allah’ım, imdadımıza yetiş, Allah’ım, imdadımıza yetiş, Allah’ım imdadımıza yetiş (yani bize yağmur yağdır)! buyurdu.
Enes dedi ki: Hayır (durum bildiğiniz gibi değil) vallahi, semada ne bir bulut ne de bir bulut parçası görüyorduk. Bizlerle Sel‘ dağı arasında da ne bir ev ne de bir bina vardı. Onun arka tarafından kalkan misali bir bulut çıkıverdi. Semanın tam ortasına gelince o bulut yayıldı, sonra yağmur yağdırdı. (Enes devamla) dedi ki: Hayır (bildiğiniz gibi değil), bir hafta boyunca güneşi görmedik. Sonra aynı kapıdan, ertesi Cuma günü yine Rasulullah (sav) ayakta hutbe okurken, bir adam girdi, ayakta durup Rasulullah’a döndü ve:
-Ey Allah’ın Rasulü, mallar telef oldu, yollar kesildi (çaresiz kaldık), artık Allah’a dua et de, bu yağan yağmuru kessin, dedi. Rasulullah (sav) bunun üzerine ellerini kaldırarak şöyle buyurdu:
-Allah’ım, üzerimize değil etrafımıza, Allah’ım, dağlara, tepelere, vadilerin içlerine ağaçlık yerlere (yağmur yağdır)! buyurdu. Yağmur kesildi, bizler dışarı çıkıp güneşte yürüdük. Şerik dedi ki: Enes b. Malik’e: O ikinci defa gelen adam, ilk gelen adamın kendisi miydi? diye sordum. Enes: Bilmiyorum, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salâtu'l-Istiskâ 2078, /347
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
3. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
4. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, namazı, elbisenin ters çevrilmesi
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281479, M002078-3
Hadis:
وَحَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى وَيَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ وَابْنُ حُجْرٍ قَالَ يَحْيَى أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرُونَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ شَرِيكِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَجُلاً دَخَلَ الْمَسْجِدَ يَوْمَ جُمُعَةٍ مِنْ بَابٍ كَانَ نَحْوَ دَارِ الْقَضَاءِ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمٌ يَخْطُبُ فَاسْتَقْبَلَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمًا ثُمَّ قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلَكَتِ الأَمْوَالُ وَانْقَطَعَتِ السُّبُلُ فَادْعُ اللَّهِ يُغِثْنَا . قَالَ فَرَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ أَغِثْنَا اللَّهُمَّ أَغِثْنَا اللَّهُمَّ أَغِثْنَا » . قَالَ أَنَسٌ وَلاَ وَاللَّهِ مَا نَرَى فِى السَّمَاءِ مِنْ سَحَابٍ وَلاَ قَزَعَةٍ وَمَا بَيْنَنَا وَبَيْنَ سَلْعٍ مِنْ بَيْتٍ وَلاَ دَارٍ - قَالَ - فَطَلَعَتْ مِنْ وَرَائِهِ سَحَابَةٌ مِثْلُ التُّرْسِ فَلَمَّا تَوَسَّطَتِ السَّمَاءَ انْتَشَرَتْ ثُمَّ أَمْطَرَتْ - قَالَ - فَلاَ وَاللَّهِ مَا رَأَيْنَا الشَّمْسَ سَبْتًا - قَالَ - ثُمَّ دَخَلَ رَجُلٌ مِنْ ذَلِكَ الْبَابِ فِى الْجُمُعَةِ الْمُقْبِلَةِ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمٌ يَخْطُبُ فَاسْتَقْبَلَهُ قَائِمًا فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلَكَتِ الأَمْوَالُ وَانْقَطَعَتِ السُّبُلُ فَادْعُ اللَّهَ يُمْسِكْهَا عَنَّا - قَالَ - فَرَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ حَوْلَنَا وَلاَ عَلَيْنَا اللَّهُمَّ عَلَى الآكَامِ وَالظِّرَابِ وَبُطُونِ الأَوْدِيَةِ وَمَنَابِتِ الشَّجَرِ » . فَانْقَلَعَتْ وَخَرَجْنَا نَمْشِى فِى الشَّمْسِ . قَالَ شَرِيكٌ فَسَأَلْتُ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ أَهُوَ الرَّجُلُ الأَوَّلُ قَالَ لاَ أَدْرِى .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, Yahya b. Eyyûb, Kuteybe ve İbn Hucr rivayet etti, Yahya: “Ahberanâ: Bize haber verdi” derken, diğer ikisi: Haddesenâ: Bize tahdis etti” dediler, (onlara) İsmail b. Cafer, ona Şerik b. Ebu Nemir, ona Enes b. Malik’in rivayet ettiğine göre, bir adam Cuma gününde Daru’l-Kaza tarafındaki bir kapıdan mescide girdi. Rasulullah (sav) ayakta hutbe veriyordu, adam ayakta durup yüzünü Rasulullah’a (sav) çevirdikten sonra:
-Ey Allah’ın Rasulü, mallar telef oldu, yollar kesildi (çaresiz kaldık), Allah’a dua et de, bize yağmur yağdırsın, dedi. Enes dedi ki: Rasulullah (sav) ellerini kaldırarak:
-Allah’ım, imdadımıza yetiş, Allah’ım, imdadımıza yetiş, Allah’ım, imdadımıza yetiş (yani bize yağmur yağdır)! buyurdu.
Enes dedi ki: Hayır (durum bildiğiniz gibi değil) vallahi, biz gökte ne bulut namına bir şey görüyorduk, ne de bir bulut parçası. Bizlerle Sel‘ arasında da herhangi bir ev ve bir bina yoktu. (Enes) dedi ki: Sel‘in arka tarafından, kalkan misali bir bulut çıktı, semanın tam ortasına gelince yayıldı, sonra yağmur yağdırdı. (Enes) dedi ki: Hayır (bildiğiniz gibi değil) vallahi, bir hafta boyunca güneş yüzü görmedik. Sonra aynı kapıdan, ertesi Cuma günü bir adam içeri girdi. Rasulullah (sav) da ayakta hutbe veriyordu. Adam ayakta durup yüzünü Allah Rasulü’ne çevirdi ve:
-Ey Allah’ın Rasulü, mallar telef oldu, yollar kesildi (çaresiz kaldık). Allah’a bu yağmuru kesmesi için dua et, dedi. (Enes) dedi ki: Rasulullah (sav) ellerini kaldırarak:
-Allah’ım, etrafımıza yağdır, üzerimize değil. Allah’ım dağlara ve tepelere, vadilerin iç taraflarına, ağaç yetişen yerlere (yağdır)! buyurdu. Yağmur kesiliverdi ve biz mescitten çıktık, güneşte yürümeye başladık.
Şerik dedi ki: Enes b. Malik’e, o sonra gelen adam ilk gelen adamın kendisi miydi? dedim. O: Bilemiyorum, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salâtu'l-Istiskâ 2078, /347
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
3. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
4. Ebu Zekeriyya Yahya b. Eyyüb el-Mekabirî (Yahya b. Eyyüb)
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, namazı, elbisenin ters çevrilmesi
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281480, M002078-4
Hadis:
وَحَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى وَيَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ وَابْنُ حُجْرٍ قَالَ يَحْيَى أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرُونَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ شَرِيكِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَجُلاً دَخَلَ الْمَسْجِدَ يَوْمَ جُمُعَةٍ مِنْ بَابٍ كَانَ نَحْوَ دَارِ الْقَضَاءِ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمٌ يَخْطُبُ فَاسْتَقْبَلَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمًا ثُمَّ قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلَكَتِ الأَمْوَالُ وَانْقَطَعَتِ السُّبُلُ فَادْعُ اللَّهِ يُغِثْنَا . قَالَ فَرَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ أَغِثْنَا اللَّهُمَّ أَغِثْنَا اللَّهُمَّ أَغِثْنَا » . قَالَ أَنَسٌ وَلاَ وَاللَّهِ مَا نَرَى فِى السَّمَاءِ مِنْ سَحَابٍ وَلاَ قَزَعَةٍ وَمَا بَيْنَنَا وَبَيْنَ سَلْعٍ مِنْ بَيْتٍ وَلاَ دَارٍ - قَالَ - فَطَلَعَتْ مِنْ وَرَائِهِ سَحَابَةٌ مِثْلُ التُّرْسِ فَلَمَّا تَوَسَّطَتِ السَّمَاءَ انْتَشَرَتْ ثُمَّ أَمْطَرَتْ - قَالَ - فَلاَ وَاللَّهِ مَا رَأَيْنَا الشَّمْسَ سَبْتًا - قَالَ - ثُمَّ دَخَلَ رَجُلٌ مِنْ ذَلِكَ الْبَابِ فِى الْجُمُعَةِ الْمُقْبِلَةِ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمٌ يَخْطُبُ فَاسْتَقْبَلَهُ قَائِمًا فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلَكَتِ الأَمْوَالُ وَانْقَطَعَتِ السُّبُلُ فَادْعُ اللَّهَ يُمْسِكْهَا عَنَّا - قَالَ - فَرَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ حَوْلَنَا وَلاَ عَلَيْنَا اللَّهُمَّ عَلَى الآكَامِ وَالظِّرَابِ وَبُطُونِ الأَوْدِيَةِ وَمَنَابِتِ الشَّجَرِ » . فَانْقَلَعَتْ وَخَرَجْنَا نَمْشِى فِى الشَّمْسِ . قَالَ شَرِيكٌ فَسَأَلْتُ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ أَهُوَ الرَّجُلُ الأَوَّلُ قَالَ لاَ أَدْرِى .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbn Hucr rivayet etti, Yahya: “Ahberenâ: Bize haber verdi” derken, diğerleri: “Haddesenâ: Bize tahdis etti” dediler, (onlara) İsmail b. Cafer, ona Şerik b. Ebu Nemir, ona Enes b. Malik’in rivayet ettiğine göre, bir adam bir Cuma gününde Daru’l-Kaza yakınlarındaki bir kapıdan mescide girdi. Rasulullah (sav) da ayakta hutbe veriyordu. Adam ayakta durarak Rasulullah’a (sav) döndü sonra:
-Ey Allah’ın Rasulü, mallar telef oldu, yollar kesildi (çaresiz kaldık), Allah’a dua et de, imdadımıza yetişsin (bize yağmur yağdırsın), dedi. (Enes) dedi ki: Rasulullah (sav) ellerini kaldırarak:
-Allah’ım, imdadımıza yetiş, Allah’ım, imdadımıza yetiş, Allah’ım, imdadımıza yetiş (bize yağmur yağdır)! buyurdu. Enes dedi ki: Hayır (bildiğiniz gibi değil) vallahi, gökte bulut diye bir şey görmüyorduk, hatta bir bulut parçası bile yoktu. Bizlerle Sel‘ tepesi arasında bir ev ve bir bina da yoktu. Enes (devamla) dedi ki: Sel‘ tepesinin arkasından, kalkan misali bir bulut çıktı, bulut semanın tam ortasına gelince yayıldı, sonra yağmur yağdırdı. Enes (devamla) dedi ki: Hayır, bildiğiniz gibi değil, vallahi, bir hafta boyunca güneşi göremedik.
(Devamla) dedi ki: Sonra ertesi Cuma günü Rasulullah (sav) ayakta hutbe vermekte iken, o kapıdan bir adam içeri girdi. Adam ayakta durarak Allah Rasulü’ne döndü ve:
-Ey Allah’ın Rasulü, mallar telef oldu, yollar kesildi (çaresiz kaldık), Allah’a dua et de, üzerimize yağan bu yağmuru kessin, dedi. (Enes) dedi ki: Bunun üzerine Rasulullah (sav) ellerini kaldırarak:
-Allah’ım, üzerimize değil etrafımıza, Allah’ım, dağlara, tepelere, vadilerin iç taraflarına ve ağaç yetişen yerlere (yağmur yağdır)! buyurdu. Yağmur derhal kesildi. Bizler de dışarı çıkıp, güneşte yürüyerek gittik.
Şerik dedi ki: Enes b. Malik’e: O ikinci gelen adam ilk gelen adamın kendisi miydi? diye sordum. Enes: Bilemiyorum, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salâtu'l-Istiskâ 2078, /347
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
3. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
4. Ebu Zekeriyya Yahya b. Yahya en-Neysâbûrî (Yahya b. Yahya b. Bekir b. Abdurrahman)
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, namazı, elbisenin ters çevrilmesi
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
KTB, NAMAZ,