87 Kayıt Bulundu.
Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. Ayyâş, ona Umâre b. Gaziyye, ona Ebu'z-Zübeyr, ona Câbir (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kime (yardım) olarak bir şey verilirse eğer imkan bulursa onun karşılığını versin. Eğer verecek bir şey bulamazsa bu iyiliği övsün. İyiliği öven kişi ona karşı teşekkür borcunu yerine getirmiş olur. Her kim yapılan yardımı gizlerse ona nankörlük etmiş olur. Kendisine verilmeyen bir şey, onda varmış gibi davranan kişi, bir çift yalan elbisesi giymiş (iki yalan söz söylemiş) gibidir." Ebû İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu hasen-garîb bir hadistir. Bu konuda Esmâ bint Ebû Bekir ve Hz. Aişe'den de hadis nakledilmiştir. "Her kim kendisine yapılan iyiliği saklarsa nankörlük etmiş olur" ifadesinin anlamı 'bu nimete nankörlük etmiş olur' demektir.
Bize Hennâd b. Serî ve Mahmud b. Ğaylan, onlara Ebu Üsame, ona Zekeriyya b. Ebu Zâide, ona Said b. Ebu Bürde, ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Yemeğini yedikten veya suyunu içtikten sonra kulun elhamdülillah (Allah'a hamd olsun) demesinden Yüce Allah razı olur." Tirmizî, bu konuda Ukbe b. Âmir, Ebu Said, Aişe, Ebu Eyyüb ve Ebu Hureyre'den de rivayetin olduğunu ifade etmiştir. Tirmizî dedi ki: Bu hadis hasendir. Bu hadisin bir benzerini birçok kimse Zekeriyya b. Ebu Zâide'den rivayet etmişlerdir. Bu hadisi sadece Zekeriyya b. Ebu Zâide'nin rivayetiyle bilmekteyiz.
Bize Ebu Saîd el-Eşec, ona Hafs b. Ğiyâs ve Ebu Halid el-Ahmer, ona Haccâc b. Ertâ, ona Riyâh b. Abîde, ona Hafs, ona Ebu Saîd'in kardeşinin oğlu ona da Ebu Saîd şöyle rivayet etmiştir: Rasûlullah (sav), yediği ve içtiği zaman: “Bizi yediren, içiren ve Müslümanlardan kılan Allah’a hamdolsun."
Bana Züheyr b. Harb ve Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr (hadis Züheyr'in lafızlarıyla rivayet edilmiştir), onlara Kasım b. Malik, ona da Asım b. Küleyb'in rivayet ettiğine göre Ebu Bürde şöyle demiştir: (Babam) Ebu Musa, Fadl b. Abbas'ın kızının evindeyken onun yanına girdim. Bir ara hapşırdım, ama babam bana dua etmedi/Yerhamükallah demedi. Sonra Fadl'ın kızı hapşırdı, babam ona dua etti/Yerhamükallah dedi. Bir süre sonra annemin yanına döndüm ve olanları ona anlattım. Ebu Musa annemin yanına gelince annem ona 'Oğlum yanında hapşırmış, sen ona dua etmemişsin. Ama Fadl'ın kızı hapşırınca dua etmişsin!' dedi. Bunun üzerine Ebu Musa 'Oğlun hapşırdı ama Allah'a hamd etmedi/Elhamdülillah demedi. Ben de ona dua etmedim. Fadl'ın kızı ise hapşırdı ve Elhamdülillah dedi. O sebeple ben de ona dua ettim. Zira ben Rasulullah'ın (sav): "Biriniz hapşırır da Elhamdülillah derse, siz de ona dua edin/Yerhamükallah deyin. Elhamdülillah demezse siz de ona dua etmeyin/Yerhamükallah demeyin!" buyurduğunu işittim, dedi.