127 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Said el-Ümevî, ona İbn Ebu Leyla, ona İsbehanî, ona ninesi -Hz. Ali'nin cariyesi idi, ona da Ali (ra) şöyle rivayet etmiştir: Ben çok uykucu bir kişiydim. Akşam namazını kıldıktan sonra üzerimde elbisem olduğu halde uyuklardım. Yahya b. Said, 'Yatsıdan önce uyurdum' diye rivayet etti. Rasulullah'a (sav) bu durumu sorunca bana ruhsat verdi (böyle uyuklamanın abdesti bozmadığını belirtti).
Bize Musa b. İsmail ve Davud b. Şebib, onlara Hammad b. Seleme, ona Sabit el-Bünanî, ona da Enes b. Malik şöyle demiştir: "Yatsı namazı için kamet getirildiği esnada bir adam Ey Allah'ın Rasulü! Benim bir problemim var dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, onunla baş başa konuştu. Konuşma o kadar uzadı ki cemaat veya bir kısmı uyuklamaya başladı. Daha sonra Hz. Peygamber, onlara namazı kıldırdı." [Sabit el-Bünânî, (Uyuklayanların) abdest alıp almadıkları ile ilgili herhangi bir şey zikretmedi.]
Bize Ahmed b. Menî', ona Hüşeym, ona Avf; (T) Ahmed şöyle demiştir: Bize Abbâd b. Abbâd -el-Mühellebî- ve İsmail b. Uleyye, onlara Avf, ona da Seyyâr b. Selâme -Ebu Minhâl er-Riyâhî- rivayet ettiğine göre, Ebû Berze şöyle demiştir: "Yatsı namazını kılmadan uyumayı ve onu kıldıktan sonra konuşmayı hoş karşılamazdı." [Tirmizî şöyle demiştir: Bu konuda Hz. Âişe, Abdullah b. Mesûd ve Enes'ten de hadis rivayet edilmiştir. Ebû İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Ebû Berze'nin bu hadisi, hasen-sahîhtir. Âlimlerin büyük çoğunluğu yatsı namazını kılmadan önce uyumayı ve namazdan sonra konuşmayı hoş karşılamamışlardır. Bazıları ise buna ruhsat vermiştir. Abdullah b. el-Mübârek şöyle demiştir: Bu konudaki hadislerin çoğu, bunların (yatsı namazından önce uyuma, sonra da konuşma) mekruh olduğunu ifade etmektedir. Bazı alimler Ramazan'da yatsıdan önce uyumaya ruhsat vermiştir. (Seneddeki) Seyyâr b. Selâme, Ebu Minhâl er-Riyâhî'dir.]
Bize Haccac (b. Muhammed el-Mesîsî), ona da Şu'be (b. Haccac), (Ebu Minhal) Seyyar b. Selame'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Babam ile birlikte Ebu Berze el-Eslemî'nin yanına girdik ve ona Rasulullah'ın (sav) namazlarının vakitlerini sorduk. Ebu Berze şöyle cevap verdi: "Peygamber (sav) öğle namazını güneş (tepe noktasından batıya doğru) meylettiği zaman kılardı. İkindiyi de öyle bir saatte kılardı ki, birisi Medine'nin en uzak yerine gidip dönse bile güneş hala canlılığını koruyacak bir durumda olurdu. Seyyâr: 'Akşam namazı hakkında Ebu Berze'nin ne söylediğini unuttum' demiştir. Rasulullah (sav) yatsı namazını gecenin üçte birine kadar erteledikten sonra kılmakta bir sakınca görmezdi. Yatsı namazını kılmadan uyumayı ve onu kıldıktan sonra konuşmayı sevmezdi. Sabah namazını da, bir kişi namazı tamamladığında yanında oturan kişiyi tanıyabilecek kadar aydınlık olduğu bir vakitte kılardı. Sabah namazında altmış ile yüz (ayet) arası bir miktar okurdu. Seyyar: '(Altmış ila yüz ayet arasındaki miktarı) sadece bir rekâtta mı yoksa iki rekâtın toplamında mı okuduğunu bilmiyorum' dedi."
Bize Musa b. İsmail ve Davud b. Şebib, onlara Hammad b. Seleme, ona Sabit el-Bünanî, ona da Enes b. Malik şöyle demiştir: "Yatsı namazı için kamet getirildiği esnada bir adam Ey Allah'ın Rasulü! Benim bir problemim var dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, onunla baş başa konuştu. Konuşma o kadar uzadı ki cemaat veya bir kısmı uyuklamaya başladı. Daha sonra Hz. Peygamber, onlara namazı kıldırdı." [Sabit el-Bünânî, (Uyuklayanların) abdest alıp almadıkları ile ilgili herhangi bir şey zikretmedi.]