2184 Kayıt Bulundu.
Bize Kurdûs b. Ebu Abdullah el-Vâsıtî, ona Abdülkerim b. Ravh, ona Hz. Osman'ın (ra) azatlısı olan babası Ravh b. Anbese b. Said b. Ebu Ayyaş, ona babası Anbese b. Said ona da -Hz. Peygamber'in (sav) kızı Rukiyye'nin cariyesi olan- babaannesi Ümmü Ayyâş şöyle demiştir: Ben ayakta, Hz. Peygamber (sav) ise oturur haldeyken, abdest alması için O'na (sav) su döktüm.
Açıklama: Hadis, isnadında mechûl râvilerin yani kimliği ve hadis rivayetine ehliyeti konusunda yeterli bilgi bulunmayan Anbese b. Said ve oğlu Ravh'ın yanı sıra zayıf bir râvi olan Abdülkerim b. Ravh'ın yer alması nedeniyle zayıftır.
Bize Süleyman b. Davud ve Haris b. Miskin, o ikisine İbn Vehb -hadisin lafzı da ona aittir-, ona Malik, Yunus ve Amr b. Haris, o üçüne İbn Şihâb, ona Abbâd b. Ziyad, ona Urve b. Muğîre ona da babası [Muğîre b. Şu'be] şöyle demiştir: Tebük Gazvesi'nde Hz. Peygamber (sav) abdest alırken ona su döktüm, o da mestlerine meshetti. Ebu Abdurrahman (Nesâî) şöyle demiştir: [Bu rivayette] İmam Malik, Urve b. Muğire'yi [isnadda] zikretmemiştir.
Açıklama: İbn Şihâb ez-Zührî'den hadisi Malik b. Enes, Amr b. Haris ve Yunus b. Yezid nakletmektedir. Nesâî'nin hadisin sonunda yaptığı açıklamanın gösterdiği üzere bu üç raviden Malik'in isnadında Abbâd'dan sonra Urve b. Muğîre yer almamaktadır. Dolayısıyla Malik b. Enes'in isnadı munkatı ise de hadisin diğer iki tariki muttasıldır.
Bize Muhammed b. Râfi' ve el-Hulvânî, o ikisine Abdürrezzâk, ona İbn Cüreyc, ona İbn Şihâb, ona İsmail b. Muhammed b. Sa'd, ona da Hamza b. Muğîre, Abbâd'ın hadisinin benzerini zikretti ve şöyle dedi: Muğîre dedi ki: Abdurrahman'ı geriye doğru çekmek istedim. Hz. Peygamber "Bırak [namazı kıldırmaya devam etsin]" buyurdu.
Açıklama: Hadisin yine Sahih-i Müslim'de geçen Abbâd b. Ziyâd rivayetinden anlaşıldığı üzere hadiste Tebük Gazvesi sırasında yaşanan bir olay aktarılmaktadır. Abdurrahman b. Avf, Hz. Peygamber'in yanlarında bulunmadığı sırada cemaate namaz kıldırmaya başlamış, Hz. Peygamber abdest aldıktan sonra yanlarına geldiğinde ise Muğîre b. Şu'be, Abdurrahman'ı geriye çekmek istemiştir. Hz. Peygamber ise Abdurrahman'ın namazı kıldırmaya devam etmesini uygun görmüştür.
Bize Süleyman b. Davud ve Haris b. Miskin, o ikisine İbn Vehb -hadisin lafız da ona aittir, ona Malik, Yunus ve Amr b. Haris, o üçüne İbn Şihâb, ona Abbâd b. Ziyad, ona Urve b. Muğîre ona da babası [Muğîre b. Şu'be] şöyle demiştir: Tebük Gazvesi'nde Hz. Peygamber (sav) abdest alırken ona su döktüm, o da mestlerine meshetti. Ebu Abdurrahman (Nesâî) şöyle demiştir: [Bu rivayette İmam] Malik, Urve b. Muğîre'yi [isnadda] zikretmemiştir.
Açıklama: İbn Şihâb ez-Zührî'den hadisi Malik b. Enes, Amr b. Haris ve Yunus b. Yezid nakletmektedir. Nesâî'nin hadisin sonunda yaptığı açıklamanın gösterdiği üzere bu üç raviden Malik'in isnadında Abbâd'dan sonra Urve b. Muğîre yer almamaktadır. Dolayısıyla Malik b. Enes'in isnadı munkatı ise de hadisin diğer iki tariki muttasıldır.
Bize Süleyman b. Davud ve Haris b. Miskin, o ikisine İbn Vehb -hadisin lafzı da ona aittir-, ona Malik, Yunus ve Amr b. Haris, o üçüne İbn Şihâb, ona Abbâd b. Ziyad, ona Urve b. Muğîre ona da babası [Muğîre b. Şu'be] şöyle demiştir: Tebük Gazvesi'nde Hz. Peygamber (sav) abdest alırken ona su döktüm, o da mestlerine meshetti. Ebu Abdurrahman (Nesâî) şöyle demiştir: [Bu rivayette İmam] Malik, Urve b. Muğîre'yi [isnadda] zikretmemiştir.
Açıklama: İbn Şihâb ez-Zührî'den hadisi Malik b. Enes, Amr b. Haris ve Yunus b. Yezid nakletmektedir. Nesâî'nin hadisin sonunda yaptığı açıklamanın gösterdiği üzere bu üç raviden Malik'in isnadında Abbâd'dan sonra Urve b. Muğîre yer almamaktadır. Dolayısıyla Malik b. Enes'in isnadı munkatı ise de hadisin diğer iki tariki muttasıldır.
Bize Süleyman b. Davud ve Haris b. Miskin, o ikisine İbn Vehb -hadisin lafzı da ona aittir-, ona Malik, Yunus ve Amr b. Haris, o üçüne İbn Şihâb, ona Abbâd b. Ziyad, ona Urve b. Muğîre ona da babası [Muğîre b. Şu'be] şöyle demiştir: Tebük Gazvesi'nde Hz. Peygamber (sav) abdest alırken ona su döktüm, o da mestlerine meshetti. Ebu Abdurrahman [Nesâî] şöyle demiştir: [Bu rivayette İmam] Malik, Urve b. Muğîre'yi [isnadda] zikretmemiştir.
Açıklama: İbn Şihâb ez-Zührî'den hadisi Malik b. Enes, Amr b. Haris ve Yunus b. Yezid nakletmektedir. Nesâî'nin hadisin sonunda yaptığı açıklamanın gösterdiği üzere bu üç raviden Malik'in isnadında Abbâd'dan sonra Urve b. Muğîre yer almamaktadır. Dolayısıyla Malik b. Enes'in isnadı munkatı ise de hadisin diğer iki tariki muttasıldır.
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys b. Sa'd, ona Yahya, ona Sa'd b. İbrahim, ona Nâfi' b. Cübeyr ona da Urve b. Muğîre, babası Muğîre'den (ra) şunu nakletmiştir: Hz. Peygamber (sav) hacetini gidermek için gittiğinde Muğîre de su dolu bir kapla onu takip etti ve hacetini giderince [abdest alması için] O'na su döktü. Hz. Peygamber [sav] mestlerine mesh ederek abdest aldı.
Bize Ali b. Haşrem, ona İsa, ona A'meş, ona Müslim, ona Mesruk ona da Muğîre b. Şu'be şöyle dedi: Hz. Peygamber (sav) hâcetini gidermek için ayrıldı. Döndüğünde onu bir kapla karşıladım ve O'na [abdest alması için] su döktüm. o da ellerini, sonra da yüzünü yıkadı. Daha sonra kollarını yıkamaya yeltendi, fakat cübbesinin kolları dar geldiği için kollarını çıkaramadı. Bunun üzerine kollarını cübbesinin altından çıkardı ve yıkadı, mestleri üzerine meshetti. Sonra bize namaz kıldırdı.
Bize Abdullah b. Yezid, ona Hayve, ona Ebû Akîl Zühre b. Ma’bed, ona amcasının oğlu, ona da Ukbe b. Âmir şöyle anlattı: Ukbe, Rasûlullah (sav) ile birlikte Tebûk gazasına çıkar. Hz. Peygamber (sav) bir gün oturur ve ashabına şöyle buyurur: "Kim güneş yükseldiği zaman kalkar, güzelce abdest alır, sonra iki rekât namaz kılarsa, günâhlarından annesinden doğduğu gündeki gibi günahlarından kurtulur." Ukbe devamını şöyle anlattı: Bunun üzerine ben, "Bunu Rasûlullah’tan (sav) duymayı bana nasibeden Allah’a hamdolsun!" dedim. Benim bu ifadem üzerine karşımda oturan Ömer b. el-Hattâb (ra), “Rasûl-i Ekrem (sav) sen gelmeden önce bundan daha hayret verici olanını söyledi” deyince ben de "Nedir o? Babam-anam sana feda olsun!” diye sordum. Hz. Ömer (ra) şöyle cevap verdi: Rasûlullah (sav) şöyle buyurmuştu: "Kim güzelce abdest alır, sonra gözünü –Hz. Ömer (ra) ya da bakışını dedi- göğe kaldırır ve ‘Eşhedu en lâ ilâhe illellahu vahdehu lâ şerike lehu ve eşhedu enne Muhammeden abduhu ve Rasuluhu = Şehadet ederim ki bir olan ve hiçbir ortağı olmayan Allah'tan başka ilâh yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed O'nun kulu ve elçisidir’ derse, ona cennetin sekiz kapısı açılır ve hangisinden isterse oradan cennete girer."