Öneri Formu
Hadis Id, No:
10228, T000093
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ هَمَّامِ بْنِ الْحَارِثِ قَالَ: بَالَ جَرِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ ثُمَّ تَوَضَّأَ وَمَسَحَ عَلَى خُفَّيْهِ. فَقِيلَ لَهُ أَتَفْعَلُ هَذَا؟ قَالَ وَمَا يَمْنَعُنِى وَقَدْ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَفْعَلُهُ . قَالَ إِبْرَاهِيمُ وَكَانَ يُعْجِبُهُمْ حَدِيثُ جَرِيرٍ لأَنَّ إِسْلاَمَهُ كَانَ بَعْدَ نُزُولِ الْمَائِدَةِ . هَذَا قَوْلُ إِبْرَاهِيمَ يَعْنِى كَانَ يُعْجِبُهُمْ . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ عُمَرَ وَعَلِىٍّ وَحُذَيْفَةَ وَالْمُغِيرَةِ وَبِلاَلٍ وَسَعْدٍ وَأَبِى أَيُّوبَ وَسَلْمَانَ وَبُرَيْدَةَ وَعَمْرِو بْنِ أُمَيَّةَ وَأَنَسٍ وَسَهْلِ بْنِ سَعْدٍ وَيَعْلَى بْنِ مُرَّةَ وَعُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ وَأُسَامَةَ بْنِ شَرِيكٍ وَأَبِى أُمَامَةَ وَجَابِرٍ وَأُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ وَابْنِ عُبَادَةَ وَيُقَالُ -ابْنُ عِمَارَةَ- وَ-أُبَىُّ بْنُ عِمَارَةَ -. قَالَ أَبُو عِيسَى وَحَدِيثُ جَرِيرٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Hennnad (b. Seri et-Temimî), ona Veki (b. Cerrah), ona A’meş (Süleyman b. Mihran), ona da İbrahim (en-Nehaî), ona Hemmam b. Haris’in (en-Nehaî) şöyle anlattığını rivayet etti: Cerir b. Abdullah (el-Becelî), (bir gün) küçük abdest bozdu, sonra abdest aldı ve mestleri üzerine meshetti. Kendisine “Sen böyle mi yapıyorsun?” dediler. Bunun üzerine “Bunu yapmama bir engel mi var? Ben, Rasulullah’ın (sav) böyle yaptığını gördüm” dedi.
(Hadisin ravilerinden) İbrahim diyor ki: Cerir’in bu sözü Abdullah’ın arkadaşlarının hoşuna giderdi. Çünkü Cerir’in Müslüman olması, Mâide süresinin gelişinden sonra idi. “Arkadaşlarının hoşuna giderdi” sözü (hadisin ravilerinden) İbrahim’in sözüdür. Bu konuda Ömer, Ali, Huzeyfe, Muğira, Bilal, Sa’d, Ebu Eyyub, Selman, Büreyde, Amr b. Ümeyye, Enes, Sehl b. Sa’d, Ya’la b. Mürre, Ubade b. Samit, Üsame b. Şerik, Ebu Ümame, Cabir, Üsame b. Zeyd, İbn Ubade –kendisine İbn Umara da denilir- ve Übey b. Imara’dan da hadis rivayet edilmiştir. Tirmizî: Cerir’in bu hadisi hasen-sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 70, 1/155
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Hemmam b. Haris en-Nehai (Hemmam b. Haris b. Kays b. Amr b. Harise)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
6. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Abdest, mestler üzerine mesh
KTB, ABDEST
Kur'an, Mâide suresinin nuzulü
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُسْهِرٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنِ الْحَكَمِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ كَعْبِ بْنِ عُجْرَةَ عَنْ بِلاَلٍ «أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مَسَحَ عَلَى الْخُفَّيْنِ وَالْخِمَارِ» .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10236, T000101
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُسْهِرٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنِ الْحَكَمِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ كَعْبِ بْنِ عُجْرَةَ عَنْ بِلاَلٍ «أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مَسَحَ عَلَى الْخُفَّيْنِ وَالْخِمَارِ» .
Tercemesi:
Bize Hennad, ona Ali b. Müshir, ona Ameş, ona Hakem, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona Ka'b b. Ucra, ona Bilal şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav), mestleri ve sarığına mesh etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 75, 1/172
Senetler:
1. Ebu Abdullah Bilal b. Rabah el-Habeşî (Bilal b. Rabah)
2. Ka'b b. Ucre el-Ensarî (Ka'b b. Ucre)
3. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
4. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
5. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
6. Ebu Hasan Ali b. Müshir el-Kuraşî (Ali b. Müshir b. Ali b. Umeyr)
7. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Abdest, Mesh, sarık ve başörtüsünün üzerine
Abdest, mestler üzerine mesh
KTB, ABDEST
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10229, T000094
Hadis:
وَيُرْوَى عَنْ شَهْرِ بْنِ حَوْشَبٍ قَالَ: رَأَيْتُ جَرِيرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ تَوَضَّأَ وَمَسَحَ عَلَى خُفَّيْهِ فَقُلْتُ لَهُ فِى ذَلِكَ فَقَالَ: «رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم تَوَضَّأَ وَمَسَحَ عَلَى خُفَّيْهِ . فَقُلْتُ لَهُ أَقَبْلَ الْمَائِدَةِ أَمْ بَعْدَ الْمَائِدَةِ؟ فَقَالَ مَا أَسْلَمْتُ إِلاَّ بَعْدَ الْمَائِدَةِ» . حَدَّثَنَا بِذَلِكَ قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ زِيَادٍ التِّرْمِذِىُّ عَنْ مُقَاتِلِ بْنِ حَيَّانَ عَنْ شَهْرِ بْنِ حَوْشَبٍ عَنْ جَرِيرٍ . قَالَ وَرَوَى بَقِيَّةُ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ أَدْهَمَ عَنْ مُقَاتِلِ بْنِ حَيَّانَ عَنْ شَهْرِ بْنِ حَوْشَبٍ عَنْ جَرِيرٍ . وَهَذَا حَدِيثٌ مُفَسِّرٌ لأَنَّ بَعْضَ مَنْ أَنْكَرَ الْمَسْحَ عَلَى الْخُفَّيْنِ تَأَوَّلَ أَنَّ مَسْحَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم عَلَى الْخُفَّيْنِ كَانَ قَبْلَ نُزُولِ الْمَائِدَةِ وَذَكَرَ جَرِيرٌ فِى حَدِيثِهِ أَنَّهُ رَأَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مَسَحَ عَلَى الْخُفَّيْنِ بَعْدَ نُزُولِ الْمَائِدَةِ .
Tercemesi:
Şehr b. Havşeb’in şöyle anlattığı rivayet edilmiştir: Cerir b. Abdullah’ı gördüm. Abdest aldı ve mestleri üzerine meshetti. Bu konuyu kendisine sorduğumda bana şöyle cevap verdi: “Ben Rasulullah’ı (sav) gördüm; abdest aldı ve mestleri üzerine meşhetti.” Ben de “Mâide suresinin inmesinden önce mi, yoksa sonra mı?” diye sordum. O da “Ben, Mâide süresinin inmesinden sonra Müslüman oldum” dedi. Kuteybe (b. Said es-Sakafî) bu hadisi Halid b. Ziyad et-Tirmizî, Mukatil b. Hayyan (en-Nabtî), Şehr b. Havşeb yoluyla Cerir’den rivayet etmiştir. Tirmizî: Bakıyye bu hadisi İbrahim b. Ethem, Mukatil b. Hayyan, Şehr b. Havşeb isnadıyla Cerir’den rivayet etmiştir. Tirmizî: Bu hadis duruma açıklık getiren (müfessir) bir hadistir. Çünkü mest üzerine meshi inkar edenler, Rasulullah’ın (sav) mestine mesh vermesini, “Bu, Mâide suresinin indirilmesinden önce olmuştu” diye tevil etmişlerdir. Cerir ise hadisinde Hz. Peygamber’i (sav) mestine mesh verirken Mâide suresinin inmesinden sonra gördüğünü ifade etmektedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 70, 1/156
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Şehr b. Havşeb el-Eşarî (Şehr b. Havşeb)
3. Ebu Bistam Mukatil b. Hayyan en-Nabti (Mukatil b. Hayyan)
4. Halid b. Ziyad el-Ezdi (Halid b. Ziyad b. Cerv)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Abdest, mestler üzerine mesh
KTB, ABDEST
Kur'an, Mâide suresinin nuzulü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10237, T000102
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ الْمُفَضَّلِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ إِسْحَاقَ هُوَ الْقُرَشِىُّ عَنْ أَبِى عُبَيْدَةَ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ عَمَّارِ بْنِ يَاسِرٍ قَالَ «سَأَلْتُ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ الْمَسْحِ عَلَى الْخُفَّيْنِ فَقَالَ: السُّنَّةُ يَا ابْنَ أَخِى . قَالَ: وَسَأَلْتُهُ عَنِ الْمَسْحِ عَلَى الْعِمَامَةِ فَقَالَ أَمِسَّ الشَّعَرَ الْمَاءَ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Bişr b. Mufaddal, ona Abdurrahman b. İshak, ona Ebu Ubeyde b. Muhammed b. Ammar b. Yasir şöyle demiştir: Cabir b. Abdullah'a mestler üzerine meshi sordum, o da Ey Kardeşimin oğlu bu sünnettir, dedi. Sarık üzerine mesh etmeyi de sordum, saçına suyu değdir, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 75, 1/172
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Ubeyde b. Muhammed el-Ansi (Ebu Ubeyde b. Muhammed b. Ammar b. Yasir)
3. Abdurrahman b. İshak el-Âmirî (Abdurrahman b. İshak b. Abdullah b. Hâris)
4. Ebu İsmail Bişr b. Mufaddal er-Rakâşi (Bişr b. Mufaddal b. Lahik)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Abdest, Mesh, sarık ve başörtüsünün üzerine
Abdest, mestler üzerine mesh
KTB, ABDEST
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10231, T000096
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنْ عَاصِمِ بْنِ أَبِى النَّجُودِ عَنْ زِرِّ بْنِ حُبَيْشٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ عَسَّالٍ قَالَ «كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَأْمُرُنَا إِذَا كُنَّا سَفْرًا أَنْ لاَ نَنْزِعَ خِفَافَنَا ثَلاَثَةَ أَيَّامٍ وَلَيَالِيَهُنَّ إِلاَّ مِنْ جَنَابَةٍ وَلَكِنْ مِنْ غَائِطٍ وَبَوْلٍ وَنَوْمٍ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَقَدْ رَوَى الْحَكَمُ بْنُ عُتَيْبَةَ وَحَمَّادٌ عَنْ إِبْرَاهِيمَ النَّخَعِىِّ عَنْ أَبِى عَبْدِ اللَّهِ الْجَدَلِىِّ عَنْ خُزَيْمَةَ بْنِ ثَابِتٍ وَلاَ يَصِحُّ . قَالَ عَلِىُّ بْنُ الْمَدِينِىِّ قَالَ يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ قَالَ شُعْبَةُ : لَمْ يَسْمَعْ إِبْرَاهِيمُ النَّخَعِىُّ مِنْ أَبِى عَبْدِ اللَّهِ الْجَدَلِىِّ حَدِيثَ الْمَسْحِ . وَقَالَ زَائِدَةُ عَنْ مَنْصُورٍ: كُنَّا فِى حُجْرَةِ إِبْرَاهِيمَ التَّيْمِىِّ وَمَعَنَا إِبْرَاهِيمُ النَّخَعِىُّ فَحَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ التَّيْمِىُّ عَنْ عَمْرِو بْنِ مَيْمُونٍ عَنْ أَبِى عَبْدِ اللَّهِ الْجَدَلِىِّ عَنْ خُزَيْمَةَ بْنِ ثَابِتٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى الْمَسْحِ عَلَى الْخُفَّيْنِ . قَالَ مُحَمَّدُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ أَحْسَنُ شَىْءٍ فِى هَذَا الْبَابِ حَدِيثُ صَفْوَانَ بْنِ عَسَّالٍ الْمُرَادِىِّ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَهُوَ قَوْلُ أَكْثَرِ الْعُلَمَاءِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَالتَّابِعِينَ وَمَنْ بَعْدَهُمْ مِنَ الْفُقَهَاءِ مِثْلِ: سُفْيَانَ الثَّوْرِىِّ وَابْنِ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىِّ وَأَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ قَالُوا: يَمْسَحُ الْمُقِيمُ يَوْمًا وَلَيْلَةً وَالْمُسَافِرُ ثَلاَثَةَ أَيَّامٍ وَلَيَالِيَهُنَّ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَقَدْ رُوِىَ عَنْ بَعْضِ أَهْلِ الْعِلْمِ: أَنَّهُمْ لَمْ يُوَقِّتُوا فِى الْمَسْحِ عَلَى الْخُفَّيْنِ وَهُوَ قَوْلُ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَالتَّوْقِيتُ أَصَحُّ . وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ عَسَّالٍ أَيْضًا مِنْ غَيْرِ حَدِيثِ عَاصِمٍ .
Tercemesi:
Bize Hennad (b. Seri et-Temimî) Ebu Ahvas (Sellâm b. Süleym), ona Asım b. Ebu Necud (el-Esedî), ona da Zer b. Hubeyş (el-Esedî), Safvan b. Assâl (el-Murâdî)nin şöyle anlattığını rivayet etti: “Rasulullah (sav) yolculuk yaptığımızda üç gün üç gece boyunca cünüplük dışında küçük ve büyük abdest bozduğumuzda ve uykudan dolayı mestlerimizi çıkarmamamızı emrederdi.”
Tirmizî: Bu hadis hasen-sahihtir. Hakem b. Uteybe ve Hammâd bu hadisi İbrahim Nehâi, Ebu Abdullah el Cedelî, Huzeyme b. Sabit’den rivayet etmişlerdir ki bu rivayet sahih değildir. Ali el Medinî diyor ki: Yahya b. Saîd, Şu’be’den aktararak, “Ebu Abdillah el Cedelî’den, İbrahim en Nehaî mest üzerine mesh hadisini işitmemiştir” dedi. Zaide, Mansur’dan naklederek şöyle diyor: İbrahim et Teymî’nin odasında idik İbrahim en Nehaî’de bizimle bulunuyordu, İbrahim et Teymî bize mesh hadisini Amr b. Meymun’dan, Ebu Abdullah el Cedelî’den, Huzeyme b. Sabitten aktararak anlatmıştır. Muhammed b. İsmail diyor ki: Saffan b. Assâl el Muradî’nin bu konudaki hadislerin en güzelidir. Tirmizî: Peygamber (sav)’in ashabından ve sonraki dönemin ilim adamlarının pek çoğu, mesh süresinin yolcu için üç gün, yolcu olmayan için bir gün olduğu görüşündedirler. Süfyan es Sevrî, İbn’ül Mübarek, Şâfiî, Ahmed, İshâk bunlardandır. Tirmizî: Bazı ilim adamlarından mesh için bir süre tayin edilmediğine dair rivayetler de vardır.Mâlik b. Enes bu görüştedir. Tirmizî: Fakat vakit tayin edilmesi daha sahihtir. Bu hadis Âsım’ın rivayeti dışında Safvân b. Assâl’dan da rivayet edilmiştir.
________________________________________
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 71, 1/159
Senetler:
1. Safvan b. Assâl el-Murâdî (Safvan b. Assâl)
2. Ebu Meryem Zir b. Hubeyş el-Esedi (Zir b. Hubeyş b. Hubabe b. Evs b. Bilal b. Sa'd)
3. Asım b. Ebu Necûd el-Esedî (Âsım b. Behdele)
4. Ebu Ahvas Sellâm b. Süleym el-Hanefî (Sellâm b. Süleym)
5. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Abdest, mestler üzerine mesh
KTB, ABDEST
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10232, T000097
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ الدِّمَشْقِىُّ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ أَخْبَرَنِى ثَوْرُ بْنُ يَزِيدَ عَنْ رَجَاءِ بْنِ حَيْوَةَ عَنْ كَاتِبِ الْمُغِيرَةِ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ «أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلموَلَكِنْ مِنْ غَائِطٍ وَبَوْلٍ وَنَوْمٍ ». قَالَ أَبُو عِيسَى وَهَذَا قَوْلُ غَيْرِ وَاحِدٍ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَالتَّابِعِينَ وَمَنْ بَعْدَهُمْ مِنَ الْفُقَهَاءِ وَبِهِ يَقُولُ مَالِكٌ وَالشَّافِعِىُّ وَإِسْحَاقُ . وَهَذَا حَدِيثٌ مَعْلُولٌ لَمْ يُسْنِدْهُ عَنْ ثَوْرِ بْنِ يَزِيدَ غَيْرُ الْوَلِيدِ بْنِ مُسْلِمٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَسَأَلْتُ أَبَا زُرْعَةَ وَمُحَمَّدَ بْنَ إِسْمَاعِيلَ عَنْ هَذَا الْحَدِيثِ فَقَالاَ لَيْسَ بِصَحِيحٍ لأَنَّ ابْنَ الْمُبَارَكِ رَوَى هَذَا عَنْ ثَوْرٍ عَنْ رَجَاءِ بْنِ حَيْوَةَ قَالَ حُدِّثْتُ عَنْ كَاتِبِ الْمُغِيرَةِ: مُرْسَلٌ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَلَمْ يَذْكُرْ فِيهِ الْمُغِيرَةَ .
Tercemesi:
Bize Ebu Velid Dımeşkî (el-Kuraşî), ona Velid b. Müslim (el-Kuraşî), ona Sevr b. Yezid (er-Rahbî), ona Reca b. Hayve (el-Kindî), ona da Muğira’nın katibi (Ebu Said Verrâd es-Sakafî), Muğira b. Şu’be’nin şöyle dediğini rivayet etti: “Rasulullah (sav) mestin altına ve üstüne meshetti.”
Tirmizî: Peygamber’in (sav) ashabı, tabiun ve sonraki asrın fıkıh bilginlerinden pek çoğunun görüşü bu doğrultudadır. Malik, Şafiî ve İshâk da böyle söylemişlerdir. Bu hadiste gizli bir kusuru vardır. Hadisi Sevr b. Yezîd’den Velid b. Müslim’den başkası rivayet etmemiştir. Tirmizî: Ebu Zür’a ve Muhammed b. İsmail’e bu hadisin durumunu sordum. Bana “Sahih değildir” dediler. Çünkü İbn’ül Mübarek bu hadisi bu şekilde Sevr vasıtası ile Reca b. Hayve’den rivayet etmiştir. Reca ise “Muğîra’nın katibinden (naklen) bana rivayet edildi” diyor ki hadis, bu durumda mürsel konumuna getirilmiş oluyor. Yani tabiûn tabakasından olan ravi, hadisi sahabeyi (Muğira) atlayarak direkt olarak Peygamber’den (sav) aktarmış oluyor ve rivayetinde Muğîra’dan (doğrudan) duyduğunu söylemiyor.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 72, 1/162
Senetler:
1. Ebu Abdullah Muğîra b. Şube es-Sekafî (Mugîra b. Şube b. Ebu Amir b. Mesud b. Muattib)
2. Ebu Said Verrâd es-Sekafi (Verrâd)
3. Ebu Nasr Reca b. Hayve el-Kindi (Reca b. Hayve b. Cervel b. Ahnef)
4. Ebu Halid Sevr b. Yezid er-Rahbî (Sevr b. Yezid b. Ziyad)
5. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
6. Ebu Velid Ahmed b. Abdurrahman el-Kuraşî (Ahmed b. Abdurrahman b. Bekkar b. Abdülmelik)
Konular:
Abdest, mestler üzerine mesh
KTB, ABDEST
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10233, T000098
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ أَبِى الزِّنَادِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ قَالَ «رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَمْسَحُ عَلَى الْخُفَّيْنِ عَلَى ظَاهِرِهِمَا». قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ الْمُغِيرَةِ حَدِيثٌ حَسَنٌ. وَهُوَ حَدِيثُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى الزِّنَادِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عُرْوَةَ عَنِ الْمُغِيرَةِ . وَلاَ نَعْلَمُ أَحَدًا يَذْكُرُ عَنْ عُرْوَةَ عَنِ الْمُغِيرَةِ « عَلَى ظَاهِرِهِمَا »:غَيْرَهُ . وَهُوَ قَوْلُ غَيْرِ وَاحِدٍ مِنْ أَهْلِ الْعِلْمِ وَبِهِ يَقُولُ سُفْيَانُ الثَّوْرِىُّ وَأَحْمَدُ . قَالَ مُحَمَّدٌ وَكَانَ مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ يُشِيرُ بِعَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى الزِّنَادِ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr (es-Sa'dî), ona Abdurrahman b. Ebu Zinad (el-Kuraşî), ona babası (Abdullah b. Zekavan), ona da Urve b. Zübeyr (el-Esedî), Muğira b. Şu’be’nin şöyle dediğini rivayet etti: “Rasulullah’ı (sav) mestlerinin üstüne meshederken gördüm.”
Tirmizî: Muğîre’nin bu hadisi hasendir. Bu hadis, Abdurrahman b. Ebu Zinad tarafından babası, Urve isnadıyla Muğîre’den rivayet edilmiştir. Hadisi Urve vasıtası ile Muğîre’den rivayet edenler arasında Abdurrahman’dan başka “Mestlerinin üstüne” sözünü aktaranı bilmiyoruz. Bir çok alimin görüşü de bu doğrultudadır. Süfyan es-Sevrî ve Ahmed’in görüşü de hadiste belirtildiği gibidir. Muhammed der ki: Mâlik b. Enes, Abdurrahman b. Ebu Zinad’ı zayıf görür ve buna işaret ederdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 73, 1/165
Senetler:
1. Ebu Abdullah Muğîra b. Şube es-Sekafî (Mugîra b. Şube b. Ebu Amir b. Mesud b. Muattib)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
4. İbn Ebü'z-Zinad Abdurrahman b. Ebu Zinad el-Kuraşi (Abdurrahman b. Abdullah b. Zekvan)
5. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
Abdest, mestler üzerine mesh
KTB, ABDEST
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10223, T000088
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا شَرِيكٌ عَنْ أَبِى فَزَارَةَ عَنْ أَبِى زَيْدٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ: سَأَلَنِى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَا فِى إِدَاوَتِكَ » . فَقُلْتُ نَبِيذٌ . فَقَالَ « تَمْرَةٌ طَيِّبَةٌ وَمَاءٌ طَهُورٌ . قَالَ فَتَوَضَّأَ مِنْهُ ». قَالَ أَبُو عِيسَى وَإِنَّمَا رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ أَبِى زَيْدٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . وَأَبُو زَيْدٍ رَجُلٌ مَجْهُولٌ عِنْدَ أَهْلِ الْحَدِيثِ لاَ يُعْرَفُ لَهُ رِوَايَةٌ غَيْرُ هَذَا الْحَدِيثِ . وَقَدْ رَأَى بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ الْوُضُوءَ بِالنَّبِيذِ مِنْهُمْ سُفْيَانُ الثَّوْرِىُّ وَغَيْرُهُ . وَقَالَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ: لاَ يُتَوَضَّأُ بِالنَّبِيذِ وَهُوَ قَوْلُ الشَّافِعِىِّ وَأَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ . وَقَالَ إِسْحَاقُ إِنِ ابْتُلِىَ رَجُلٌ بِهَذَا فَتَوَضَّأَ بِالنَّبِيذِ وَتَيَمَّمَ أَحَبُّ إِلَىَّ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَقَوْلُ مَنْ يَقُولُ لاَ يُتَوَضَّأُ بِالنَّبِيذِ أَقْرَبُ إِلَى الْكِتَابِ وَأَشْبَهُ لأَنَّ اللَّهَ تَعَالَى قَالَ ( فَلَمْ تَجِدُوا مَاءً فَتَيَمَّمُوا صَعِيدًا طَيِّبًا ) .
Tercemesi:
Bize Hennad (b. Seri et-Temimî), ona Şerik (b. Abdullah), ona Ebu Fezare (Raşid b. Keysan), ona da Ebu Zeyd (el-Kuraşî), Abdullah b. Mes’ud’un (ra) şöyle anlattığını rivayet etti: Rasulullah (sav) bana (birgün) su kabında ne var?” diye sordu. Ben de “şıra (nebiz) var” dedim. Bunun üzerine, “Nebiz, sadece hoş hurma ve temiz suyundan ibarettir” dedi. Sonra da ondan abdest aldı.
Tirmizî: Bu hadis Abdullah vasıtası ile Hz. Peygamber’den (sav) sadece Ebu Zeyd tarafından rivayet edilmiştir. Ebu Zeyd, hadisçiler nezdinde meçhul kabul edilir. Bu hadisten başka bir rivayeti de bilinmemektedir. Bazı alimler şıra (nebiz) ile abdest alınabileceği kanaatindedirler. Süfyan es-Sevrî ve diğerleri bunlardandır. Bazı alimler de şıra (nebiz) ile abdest alınmaz demişlerdir. Şafiî, Ahmed ve İshak bu görüştedir. İshak, “Bir kimse bu duruma düşerse (önce) nebiz ile abdest alıp (sonra da) teyemmüm yapması bana daha sevimli gelmektedir” demiştir. Tirmizî: Şıra (nebiz) ile abdest alınmaz diyenlerin görüşü, Kur’ân’ın hükmüne daha yakın ve daha uygundur. Çünkü Allah “ su bulamamışsanız o zaman temiz bir toprağa yönelin (teyemmüm edin) ” (en-Nisâ 4/43) buyurmaktadır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 65, 1/147
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Zeyd el-Kuraşi (Ebu Zeyd)
3. Ebu Fezara Raşid b. Keysan (Raşid b. Keysan)
4. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Kâdî (Şerik b. Abdullah b. Haris b. Evs b. Haris)
5. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Abdest, nebiz ile
İçecekler, Nebiz, helal/haram oluşu
KTB, ABDEST
Teyemmüm, hangi şartlarda yapılabilir