94 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Ca‘fer, ona Şu‘be, ona Câbir, ona bir adam, ona Târık et-Temîmî, ona da Cerîr Rasûlullah’tan (s.a.v.) rivayet etti: “Allah Rasûlü (s.a.v.) bir grup kadına uğramıştı, onlara selam verdi.”
Açıklama: Hasen li ğayrihi'dir. Bu isnad zayıftır. Câbir (b. Yezîd el-Cu'fî) zayıftır.
Bize Vekî‘, ona Şu‘be rivayet etti. Yine bize Muhammed b. Ca‘fer, ona Şu‘be, ona Câbir, ona Târık et-Temîmî, ona Cerîr, ona da İbn Ca‘fer nakletti: Bana bir adam, ona Târık et-Temîmî, ona da Câbir dedi ki: "Nebî (s.a.v.) bir grup kadına uğramıştı, onlara selam verdi".
Açıklama: Hasen li ğayrihi'dir.
Bize Süveyd, ona Abdullah b. el-Mübârek, ona Abdülhamid b. Behrâm, ona Şehr b. Havşeb, ona Esma bt. Yezîd'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) bir gün mescide uğramıştı. Bir grup kadın orada oturuyordu. Elini kaldırıp selam verdi. Ravilerden Abdülhamid, bu kısmı rivayet ederken elini kaldırarak nasıl selamladığını gösterdi. Ebu İsâ (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu hasen bir hadistir. Ahmed b. Hanbel şöyle demiştir: Abdülhamid b. Behrâm'ın, Şehr b. Havşeb'den rivayet ettiği hadiste bir beis yoktur. Muhammed b. İsmail şöyle demiştir: Şehr, hasenü'l-hadistir. Böylece o, Şehr'in durumunu güçlendirmiştir. Şöyle demiştir: İbn Avn onun hakkında konuşmuş, Hilal b. Ebu Zeyneb vasıtasıyla Şehr b. Havşeb'den rivayet etmiştir. Bize Belhli Ebu Davud el-Mesâhifî, ona Nadr b. Şümeyl, ona İbn Avn şöyle demiştir: Şehr'den rivayeti terk ettiler. Ebu Davud şöyle demiştir: Nadr dedi ki: Onu terk ettiler yani onu cerh ettiler. Çünkü sultanın verdiği resmi bir görevi üstlenmişti.
Bize Ebu Bekir, ona Süfyan b. Uyeyne, ona İbn Ebû Hüseyn, ona Şehr b. Havşeb, ona Esmâ bt. Yezîd şöyle rivayet etmiştir: "Biz bir grup kadınla beraberken Rasulullah (sav) yanımızdan geçti ve bize selam verdi."
Bana Mâlik, ona Vehb b. Keysân, ona da Muhammed b. Amr b. Atâ aktardı: Abdullah b. Abbâs’ın yanında oturuyordum. Yemenli bir adam bulunduğu mekana girerek kendisine “esselâmu aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh” dedikten sonra selamına bazı ilavelerde bulundu. O zaman gözlerini kaybetmiş olan İbn Abbâs: – Bu kimdir? diye sordu. Oradakiler de: – Semtine uğramış bir Yemenli, diyerek onu kendisine tanıttılar. Bunun üzerine İbn Abbâs şöyle dedi: – Selam, bereketle noktalanmıştır. Yahyâ dedi ki: Mâlik’e: – Kadına selam verilir mi? diye sorulduğunda, – Selamın yaşlı kadınlara verilmesinde bir sakınca görmüyorum, ancak genç kadınlara verilmesini hoş karşılamıyorum, diye cevap vermiştir.
Bize Hakem b. Nâfî, ona Şuayb b. Ebû Hamza, ona İbn Ebû Hüseyn, ona Şehr, ona da Abdüleşhel oğullarının kadınlarından Esmâ bt. Yezîd b. es-Seken, kendisi bir grup kadınla beraberken Allah Rasûlü'nün (sav) yanlarına uğrayıp kendilerine selam verdiğini anlatmıştır.
Bize Abdürrezzâk, ona da Ma‘mer, ona da Yahyâ b. Ebû Kesîr şöyle dedi: Erkeklerin kadınlara, kadınların da erkeklere selam vermelerinin mekruh olduğunu haber aldım.