62 Kayıt Bulundu.
Bize Harun b. Zeyd b. Ebu Zerka, ona babası (Zeyd b. Ebu Zerka), ona Hişam b. Sa'd, ona da Zeyd b. Eslem'in rivayet ettiğine göre Aişe (r.anha) şöyle demiştir: "Hz. Peygamber'i (sav) herhangi bir kimseyi dinden başka bir şeye nispet ederken asla işitmedim."
Açıklama: Hz. Aişe'nin şahitlik ettiği bu uygulamasıyla Hz. Peygamber, insanların soyları nedeniyle övülmemesi veya yerilmemesi gerektiğini, insanın asıl kıymetinin İslâm uğruna yaptıkları fedakârlıklar ve hizmetlerinden kaynaklandığını göstermek istemiş olmalıdır (bk. Azîmâbâdî, Avnu'l-ma'bûd [Beyrut, 1415], 13/226).
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys; (T) Bize Muhammed b. Rumh b. el-Muhacir, bize Leys, ona Nafi', ona da İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Sizden biri başka bir kimseyi oturduğu yerden kaldırıp oraya oturmasın."
Bize Yahya b. Yahya, ona Abdullah b. Nümeyr; (T) Bize İbn Nümeyr, ona babası; (T) Bize Züheyr b. Harb, ona Yahya -el-Kattan-; (T) Bize İbn Müsenna ona Abdülvehhab -es-Sekafî-, onlara Ubeydullah; (T) Bize Ebu Bekir b. Ebû Şeybe -lafız ona aittir- ona Muhammed b. Bişr, Ebu Üsame ve İbn Nümeyr, onlara Ubeydullah, ona Nafi', ona da İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Bir kişi başkasını oturduğu yerinden kaldırıp oraya oturmasın ancak aralarınızı biraz açın ve meclisi genişletin."
Bize Ebu Râbî' ve Ebu Kamil, onlara Hammad, ona Eyyüb; (T) Bize Yahya b. Habib, ona Ravh; (T) Bize Muhammed b. Râfi', ona Abdürrezzak, o ikisine İbn Cüreyc; (T) Bize Muhammed b. Râfi' ona İbn Füdeyk, ona Dahhak b. Osman, onlara Nafi', ona İbn Ömer Hz. Peygamber'den (sav) Leys'in hadisinin bir benzerini rivayet etmiştir. Hadiste; "yer açın ve halkayı genişletin" kısmını zikretmemişlerdir. İbn Cüreyc'in hadisinde; Cuma gününde mi dedim. Hem Cuma'da hem diğer günlerde dedi.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Abdula'lâ, ona Mamer, ona Zührî, ona Salim, ona İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Biriniz kardeşini kaldırıp da onunu yerine oturmasın." [İbn Ömer, birisi kendisine yer vermek için kalktığında oraya oturmazdı.]
Bize Müemmel b. el-Fadl, ona Velid b. Müslim, ona Abdullah b. A'lâ, ona Büsr b. Ubeydullah, ona Ebu İdris el-Havlanî, ona Avf b. Malik el-Eşcaî'den naklettiğine göre şöyle demişti: Tebük savaşında deriden yapılmış bir çadırda bulunan Rasulullah'ın (sav) yanına gittim. Kendisine selam verdim, selamımı aldı ve "(çadıra) gir" dedi. (Çadır küçük olduğundan) Her tarafım (tüm vücudum çadıra) girsin mi, ey Allah'ın Rasulü? diye sorunca "(evet) her tarafın girsin" diye cevap verdi.
Bize Hafs b. Ömer, ona Şube, ona Sa'd b. İbrahim, ona Ebu Ümame b. Sehl b. Huneyf, ona Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etmiştir. Kureyzalılar Sa'd'ın hakemliğine razı olup (kalelerinden) inince Rasulullah (sav), Sa'd'a bir haberci gönderdi. Bunun üzerine Sa'd, bembeyaz bir eşek üzerinde oraya geldi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav); "Haydi efendinizin ya da en hayırlınızın (huzurunda) kalkın" buyurdu. Sa'd Rasulullah'ın (sav) yanına gelip oturdu.
Allah'ın elçisinin huzurunda seslerini kısanlar, şüphesiz Allah'ın kalplerini takvâ ile imtihan ettiği kimselerdir. Onlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vardır.
Bize Ebu Halife, ona Abdurrahman b. Bekr b. Rebi' b. Müslim, ona Rebi b. Müslim, ona Muhammed b. Ziyad, ona da Ebu Hureyre Ebu'l-Kasım'dan (sav) rivayet etmiştir: "İnsanlara teşekkür etmeyen, Allâh'a da şükretmez."