Öneri Formu
Hadis Id, No:
274545, HM021133-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كَامِلٍ وَأَبُو النَّضْرِ قَالَا ثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا سِمَاكُ بْنُ حَرْبٍ قَالَ
سَأَلْتُ جَابِرَ بْنَ سَمُرَةَ أَكُنْتَ تُجَالِسُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ نَعَمْ كَثِيرًا كَانَ لَا يَقُومُ مِنْ مُصَلَّاهُ الَّذِي يُصَلِّي فِيهِ الصُّبْحَ حَتَّى تَطْلُعَ الشَّمْسُ فَإِذَا طَلَعَتْ الشَّمْسُ قَامَ وَكَانَ يُطِيلُ قَالَ أَبُو النَّضْرِ كَثِيرَ الصُّمَاتِ فَيَتَحَدَّثُونَ فَيَأْخُذُونَ فِي أَمْرِ الْجَاهِلِيَّةِ فَيَضْحَكُونَ وَيَتَبَسَّمُ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Cabir b. Semure 21133, 7/21
Senetler:
1. Ebu Halid Cabir b. Semure el-Amirî (Cabir b. Semure b. Cünâde)
2. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
3. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
4. Ebu Kamil Muzaffer b. Müdrik el-Horasanî (Muzaffer b. Müdrik)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Gülmek, Hz. Peygamber'in gülmesi
Hz. Peygamber, tebessüm etmesi
Namaz, sabah namazı sonrasında güneş doğuncaya kadar namaz kılınır mı?
Tebessüm, kardeşinin yüzüne tebessüm etmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
237923, İHS004608
Hadis:
4608 - أَخْبَرَنَا عُمَرُ بْنُ مُحَمَّدٍ الْهَمْدَانِيُّ، حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ حَمَّادٍ، أَخْبَرَنَا اللَّيْثُ، عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ يَحْيَى بْنِ حَبَّانَ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ، عَنْ خَالَتِهِ أُمِّ حَرَامٍ بِنْتِ مِلْحَانَ، أَنَّهَا قَالَتْ: نَامَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَوْمًا قَرِيبًا مِنِّي، ثُمَّ اسْتَيْقَظَ يَتَبَسَّمُ، فَقُلْتُ: يَا رَسُولَ اللَّهِ، مَا أَضْحَكَكَ؟ قَالَ: «نَاسٌ مِنْ أُمَّتِي عُرِضُوا عَلَيَّ يَرْكَبُونَ ظَهْرَ هَذَا الْبَحْرِ الْأَخْضَرِ كَالْمُلُوكِ عَلَى الْأَسِرَّةِ»، قَالَتْ: فَادْعُ اللَّهَ أَنْ يَجْعَلَنِي مِنْهُمْ، فَدَعَا لَهَا، ثُمَّ نَامَ الثَّانِيَةَ فَفَعَلَ مِثْلَهَا، فَقَالَتْ مِثْلَ قَوْلِهَا، فَأَجَابَهَا مِثْلَ قَوْلِهَا الْأَوَّلِ، قَالَتْ: فَادْعُ اللَّهَ أَنْ يَجْعَلَنِي مِنْهُمْ، قَالَ: «أَنْتِ مِنَ الْأَوَّلِينَ»، فَخَرَجَتْ مَعَ زَوْجِهَا عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ غَازِيَةً أَوَّلَ مَا رَكِبَ الْمُسْلِمُونَ الْبَحْرَ مَعَ مُعَاوِيَةَ، فَلَمَّا انْصَرَفُوا مِنْ غَزَاتِهِمْ قَرَّبَ إِلَيْهَا دَابَّتِهَا لِتَرْكَبَهَا فَصُرِعَتْ فَمَاتَتْ
قَالَ أَبُو حَاتِمٍ: «قَبْرُهَا بِجَزِيرَةٍ فِي بَحْرِ الرُّومِ، يُقَالُ لَهَا: قُبْرُسُ مِنَ الْمُسْلِمِينَ إِلَيْهَا قَلْعُ ثَلَاثَةِ أَيَّامٍ»
Tercemesi:
Bize Ömer İbn Muhammed el-Hemdânî haber verdi: Bize Îsâ İbn Hammâd anlattı: El-Leys bize Yahyâ İbn Saîd'den, o da Muhammed İbn Yahyâ İbn Habbân'dan, o da Enes İbn Mâlik'ten, teyzesi Ümmü Harâm Bint Milhân'ın şöyle dediğini anlattı:
Allâh'ın Elçisi (sas) bir gün bana yakın bir yerde uyudu; daha sonra tebessüm ederek uyandı. Ey Allâh'ın Elçisi, dedim, neden güldün? Şöyle buyurdu: Ümmetimden bir takım insanlar bana gösterildi; onların, şu yeşil denizin sırtına bindiklerini gördüm; tahtlar üzerine kurulmuş krallar gibiydiler. Ümmü Harâm devamla dedi ki: Allâh'a dua et, beni onlardan kılsın! Bunun üzerine Peygamber sas ona dua etmiş ve ikinci kez uykuya dalmış. Tekrar aynı şekilde uyanmış, Ümmü Harâm da ona aynı şeyleri sormuş, o da aynı cevapları vermiş. Ümmü Harâm şöyle dedi: Allâh'a dua et, beni onlardan eylesin. Buyurdu ki: Sen onların ilklerindensin.
Ümmü Harâm, eşi Ubâde İbnü's-Samit ile birlikte, savaşçı olarak Muâviye komutasındaki Müslümanların ilk deniz seferine katıldı. Savaştan sonra, binmek üzere bineği kendisine yaklaştırıldığında, binek tarafından yere düşürüldü ve öldü.
Ebû Hâtim (İbn Hibbân): Onun kabri, Rum denizinde Kıbrıs denen bir adadadır. Bu ada Müslümanlara üç günlük bir uzaklıktadır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Siyer 4608, 10/467
Senetler:
1. Ümmü Haram Rümeysa bt. Milhan el-Ensariyye (Rümeysa bt. Milhan)
Konular:
Hz. Peygamber, tebessüm etmesi
Kadın, Savaşa katılmaları, savaştaki Hizmetleri
Rüya, peygamberlerin
Tebessüm, kardeşinin yüzüne tebessüm etmek
Yolculuk, Deniz yolculuğu
عبد الرزاق عن ابن جريج عن أبي الزناد قال : أخبرني عامر الشعبي أن رسول الله صلى الله عليه وسلم بعث بعثا إلى ناس ، وأمرهم أن يقتلوهم كلهم إن قدروا عليهم ، فجاء البشير إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم ، فأخبره أنهم صبحوهم فجعلوا يقتلونهم ، فجعل رسول الله صلى الله عليه وسلم يبتشر [ و ] يتبسم لما هو يخبره ، فبينما هو كذلك قال الرجل : فمر رجل فسعى حتى رقي في شجرة طويلة ضخمة ، فرميناه بالنبل وهو فيها ، ثم أوقدنا نارا ، وأحرقنا الشجرة ، قال : فغضب رسول الله صلى الله عليه وسلم حين ذكر له الاحراق بالنار ، قال الرجل : فسقط الرجل ، فإذا هو قد كانت النبل قتلته.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
79617, MA009419
Hadis:
عبد الرزاق عن ابن جريج عن أبي الزناد قال : أخبرني عامر الشعبي أن رسول الله صلى الله عليه وسلم بعث بعثا إلى ناس ، وأمرهم أن يقتلوهم كلهم إن قدروا عليهم ، فجاء البشير إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم ، فأخبره أنهم صبحوهم فجعلوا يقتلونهم ، فجعل رسول الله صلى الله عليه وسلم يبتشر [ و ] يتبسم لما هو يخبره ، فبينما هو كذلك قال الرجل : فمر رجل فسعى حتى رقي في شجرة طويلة ضخمة ، فرميناه بالنبل وهو فيها ، ثم أوقدنا نارا ، وأحرقنا الشجرة ، قال : فغضب رسول الله صلى الله عليه وسلم حين ذكر له الاحراق بالنار ، قال الرجل : فسقط الرجل ، فإذا هو قد كانت النبل قتلته.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Cihâd 9419, 5/215
Senetler:
1. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
2. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
3. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
Konular:
Abdest, ateşte pişen yiyecek abdest gerektirir mi?
Hz. Peygamber, kızması
Hz. Peygamber, tebessüm etmesi
Savaş, ilan etme ve savaş hukuku
Tebessüm, kardeşinin yüzüne tebessüm etmek