177 Kayıt Bulundu.
Bize Abdüssamed, ona İmrân (el-Kattân), ona Hasan, ona da Cündüb rivayet etmiştir: “Adamın biri yaralandığı için evine götürüldü. Yarası nedeniyle çok ızdırabı vardı. Kabından bir ok çıkardı ve onu kalbine sapladı. Bu olayı Hz. Peygamber'in (s.a.v.) yanında konuştuklarında O, Rabbine isnad ederek “Kulum nefsi konusunda benden önce davrandı” dedi.
Açıklama: Cündüb'den gelen bu rivayete göre, yaralanan bir adam evine götürülmüş, yarası nedeniyle ızdırabı çekmektedir. Adam okunu kalbine saplamak suretiyle intihar etmiştir. Söz konusu olan Hz. Peygamber'e iletilince o Rabbine isnadla "kulum canını alma konusunda benden önce davrandı" buyurmuştur. Bu rivayette, BS15977, MK001664 EYM001527, İHS005988, İHS005989 numaralı rivayetlerdeki bilginin hilafına olayın Hz. Peygamber döneminde olduğu anlaşılmaktadır. Izdırap veren çıban değil, yaralanmadır, elini kesmemiş oku kalbine saplamıştır. Cehennem vurgusu yapılmaksızın Allah Teala'ya isnad ederek "kulum nefsi konusunda benden önce davrandı" beyanıyla bir serzeniş dile getirilmiştir.
Bize Mervan b. Muaviye, ona Avn, ona İmran şöyle dedi: "İbrahim en-Nehaî'ye 'kendisini öldüren bir insanın cenaze namazı kılınır mı?' diye sordum. O da 'evet kılınır, namaz sünnettir.' dedi."
Bize Ahmed b. Ali b. el-Müsennâ, ona İbrahim b. Abdullah el-Herevî, ona İsmail b. Uleyye, ona Haccâc b. Ebu Osman, ona Ebu'z-Zübeyr, ona Câbir (ra) şöyle nakletmiştir: Tufeyl b. Amr ed-Devsî (ra), Mekke'de Rasulullah'a (sav) geldi ve şöyle dedi: "Ey Allah'ın resulü! Bir kaleye, asker ve yardıma gel". Ravilerden Ebu'z-Zübeyr şöyle dedi: Devs: Dağ başında ancak iplerle çıkılabilecek, (yolu olmayan) bir yerdeydi. . Rasululah (sav) ona "Arkada seninle birlikte kimse var mı?" deyince "Bilmiyorum" dedi. Hz. Peygamber onun teklifini kabul etmedi. Rasulullah (sav) Medine'ye gelince Tufeyl b. Amr ed-Devsî (ra) de hicret ederek Medine'ye geldi. Yanında kabilesinden bir adam vardı. Adam ağır bir hummaya tutuldu. Acıya dayanamadı, bir bıçak aldı, parmak boğumlarından kesti, kanı durmadı ve öldü. Sonra Tufeyl b. Amr'ın rüyasına güzel bir elbise içinde elini örtmüş halde geldi. Tufeyl ona "Ey Falanca" deyince o kişi "Buyur" dedi. Tufeyl "Nasılsın" diye sorunca "Rabbim bana merhamet etti ve peygamberine hicret ettiğim için beni bağışladı" dedi. "Ellerin ne oldu diye sordu. Rabbim bana şöyle dedi: "Senin bozduğunu düzeltmeyeceğiz" buyurdu. Tufeyl rüyayı Rasulullah'a anlattı. Rasulullah (sav) ellerini kaldırdı ve şöyle buyurdu: "Allah'ım! Ellerini de bağışla. Allah'ım! Ellerini de bağışla. Allah'ım! Ellerini de bağışla."
Bize Ali, ona Şerik, ona da Simak, Cabir b. Semure (r.a)'nin rivâyet ettiğine göre: "Bir adam kendisini öldürdü. Rasûlullah (s.a.v) da onun cenaze namazını kılmadı.
Bize Ahmed b. Ali b. el-Müsennâ, ona İbrahim b. Abdullah el-Herevî, ona İsmail b. Uleyye, ona Haccâc b. Ebu Osman, ona Ebu'z-Zübeyr, ona Câbir (ra) şöyle nakletmiştir: Tufeyl b. Amr ed-Devsî (ra), Mekke'de Rasulullah'a (sav) geldi ve şöyle dedi: "Ey Allah'ın resulü! Bir kaleye, asker ve yardıma gel". Ravilerden Ebu'z-Zübeyr şöyle dedi: Burası dağ başında ancak iplerle çıkılabilecek, (yolu olmayan) bir yerdeydi. Rasululah (sav) ona "Arkada seninle birlikte kimse var mı?" deyince "Bilmiyorum" dedi. Hz. Peygamber onun teklifini kabul etmedi. Rasulullah (sav) Medine'ye gelince Tufeyl b. Amr ed-Devsî (ra) de hicret ederek Medine'ye geldi. Yanında kabilesinden bir adam vardı. Adam ağır bir hummaya tutuldu. Acıya dayanamadı, bir bıçak aldı, parmak boğumlarından kesti, kanı durmadı ve öldü. Sonra Tufeyl b. Amr'ın rüyasına güzel bir elbise içinde elini örtmüş halde geldi. Tufeyl ona "Ey Falanca" deyince o kişi "Buyur" dedi. Tufeyl "Nasılsın" diye sorunca "Rabbim bana merhamet etti ve peygamberine hicret ettiğim için beni bağışladı" dedi. "Ellerin ne oldu" diye sordu. Rabbim bana şöyle dedi: "Senin bozduğunu düzeltmeyeceğiz" buyurdu. Tufeyl rüyayı Rasulullah'a anlattı. Rasulullah (sav) ellerini kaldırdı ve şöyle buyurdu: "Allah'ım! Ellerini de bağışla. Allah'ım! Ellerini de bağışla. Allah'ım! Ellerini de bağışla."
Bize Muhammed b. Fadl es-Sakatî, ona Saîd b. Süleyman (T) Bize Muhammed b. Ca'fer er-Râzî, ona Ali b. el-Ca'd (T) Bize Husayn el-Kâdî, ona Yahyâ el-Himmânî, onlara Şerîk, ona Simâk'ın rivayet ettiğine göre Câbir b. Semüre (ra) şöyle demiştir: "Bir adam intihar etmiş, Hz. Peygamber (sav) de cenaze namazını kılmamıştı."
Bize Ali b. Hamşad el-Adl, ona İsmail b. İshak el-Kâdî, ona Ebu Numan b. Fadl, ona Hammad b. Zeyd, ona Haccac es-Savvaf, ona Ebû Zübeyir, ona Câbir'in rivayet ettiğine göre Tufeyl b. Amr Hz. Peygamber'e şöyle demiştir: Devs kabilesi gibi bir kalen ve kuvvetin olmasını ister misin? Hz. Peygamber bu şerefi Ensar'a sakladığı için bu teklifi reddetti. Cabir şöyle devam etti: Tufeyl kavminden bir adamla birlikte hicret etti. Adam hastalandı. Adam dayanamadı -ya da buna benzer bir kelime söyledi- Adam ok alıp onunla bileklerini kesti ve öldü. Tufeyl bu adamı rüyasında gördü ve ona rüyasında şöyle sordu: 'Allah sana ne yaptı?' Adam, 'Allah beni Hz. Peygamber'e hicret etmem sebebiyle bağışladı' dedi. Tufeyl, 'Ellerinin hali ne?' diye sorunca adam şöyle cevap verdi: 'Bana vücudundan kendi bozduğun bir şeyi düzeltmeyeceğiz' denildi. Tufeyl bu rüyayı Hz. Peygamber'e anlatınca Hz. Peygamber ellerini kaldırıp şöyle dua etti: 'Allahım ellerini de bağışla.' Bu hadis Buhârî ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir ancak eserlerinde onu tahric etmemişlerdir.
Bize Vekî', ona İsrail, Şerik ve Haccac, (İsrail Tarikiyle) ona Simak, ona da Câbir b. Semure'den (ra) rivâyet edildiğine göre, bir adam kendisini öldürmüştü, -Haccac bunun Hz. Peygamber'in (sav) döneminde olduğunu söyledi- Rasûlullah (sav) onun cenaze namazını kılmadı.
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona Muhammed b. Yakub, ona Yahya b. Muhammed b. Yahya, ona Ahmed b. Yunus (T) Bize Ebû Abdullah ona Ahmed b. Sehl el-Buhârî, ona Sâlih b. Muhammed b. Habib el-Hâfız, ona Avn b. Sellam, O ikisine de (Ahmed b. Yunus ile Avn b. Sellam'a) Züheyr, ona Simâk, ona da Câbir b. Semure'den (ra) rivayet edildiğine göre: Rasulullah'a (sav) kendisini öldüren bir adamı getirdiler. Rasûlullah (sav) da onun cenaze namazını kılmadı. Bu rivayet Avn b. Sellam'dan gelen rivayet idi. Ahmed b. Yunus'dan gelen rivayet ise şöyledir; Bir adam hastalandı. Bir süre sonra onun hakkında ağıtlar yükselmeye başladı. Bunun üzerine (o hastanın) komşusu, Rasûlullah'a (sav) gelip: (Ey Allah'ın Rasûlü) O (adam) öldü, dedi. (Hz. Peygamber de): "Ne biliyorsun?" dedi. (O kimse de); "Ben onun hakkında feryad ettiklerini duydum" dedi. Rasûlullah (sav) de: "O kimse ölmedi" dedi. (Adam da) döndü (gitti) ve adamın okun demiriyle canına kıydığını gördü. Oradan ayrıldı ve Rasûlullah'a (sav) onun intihar ettiğini haber verdi. Hz. Peygamber "Öyleyse onun namazını kılmam" buyurdu. Müslim bu hadisi Avn b. Sellam'dan muhtasar olarak rivayet etmiştir. İshak b. İbrahim'den rivayet edildiğine göre; Hz. Peygamber (sav) insanlara bir uyarı olsun, onlar da bunun gibi yapmasınlar diye böyle söyledi.