Açıklama: Rivayet munkatıdır. Fatıma bt. Hüseyin ile Fatıma bt. Rasulullah arasında inkıta' vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11740, T000314
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ عَنْ لَيْثٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَسَنِ عَنْ أُمِّهِ فَاطِمَةَ بِنْتِ الْحُسَيْنِ عَنْ جَدَّتِهَا فَاطِمَةَ الْكُبْرَى قَالَتْ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا دَخَلَ الْمَسْجِدَ صَلَّى عَلَى مُحَمَّدٍ وَسَلَّمَ وَقَالَ « رَبِّ اغْفِرْ لِى ذُنُوبِى وَافْتَحْ لِى أَبْوَابَ رَحْمَتِكَ » . وَإِذَا خَرَجَ صَلَّى عَلَى مُحَمَّدٍ وَسَلَّمَ وَقَالَ « رَبِّ اغْفِرْ لِى ذُنُوبِى وَافْتَحْ لِى أَبْوَابَ فَضْلِكَ » .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. İbrahim, ona Leys, ona Abdullah b. Hasan, ona annesi Fatıma bt. Hüseyin, ona da ninesi Fatıma el-Kübrâ şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), mescide girdiğinde kendisine (Muhammed'e) salat ve selam getirip ''Rabbim! Günahlarımı bağışla, rahmetinin kapılarını bana aç'' derdi. (Mescitten) çıktığında da kendisine (Mahammed'e) salat ve selam getirip ''Rabbim! Günahlarımı bağışla, fazlının kapılarını bana aç'' derdi.
Açıklama:
Rivayet munkatıdır. Fatıma bt. Hüseyin ile Fatıma bt. Rasulullah arasında inkıta' vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 117, 2/127
Senetler:
1. Fatıma bt. Rasulullah (Fatıma bt. Muhammed b. Abdullah b. Abdülmuttalib b. Haşim)
2. Fatıma bt. Hüseyin el-Haşimiyye (Fatıma bt. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib)
3. Ebu Muhammed Abdullah b. Hasan el-Hâşimî (Abdullah b. Hasan b. Hasan b. Ali b. Ebu Talib)
4. Leys b. Ebu Süleym el-Kuraşi (Leys b. Eymen b. Züneym)
5. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
6. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
Hz. Peygamber, duaları
KTB, NAMAZ,
Mescid, giriş duası
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَالْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ الْخَلاَّلُ الْحُلْوَانِىُّ وَسَلَمَةُ بْنُ شَبِيبٍ وَغَيْرُ وَاحِدٍ قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ النَّبِيلُ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشَرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ بْنُ رِبْعِىٍّ فَذَكَرَ نَحْوَ حَدِيثِ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ بِمَعْنَاهُ وَزَادَ فِيهِ أَبُو عَاصِمٍ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ هَذَا الْحَرْفَ: قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا صَلَّى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم . قَالَ أَبُو عِيسَى زَادَ أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ فِى هَذَا الْحَدِيثِ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ هَذَا الْحَرْفَ قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا صَلَّى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11526, T000305
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَالْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ الْخَلاَّلُ الْحُلْوَانِىُّ وَسَلَمَةُ بْنُ شَبِيبٍ وَغَيْرُ وَاحِدٍ قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ النَّبِيلُ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشَرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ بْنُ رِبْعِىٍّ فَذَكَرَ نَحْوَ حَدِيثِ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ بِمَعْنَاهُ وَزَادَ فِيهِ أَبُو عَاصِمٍ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ هَذَا الْحَرْفَ: قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا صَلَّى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم . قَالَ أَبُو عِيسَى زَادَ أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ فِى هَذَا الْحَدِيثِ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ هَذَا الْحَرْفَ قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا صَلَّى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr, Hasan b. Ali el-Hallâl el-Hulvânî, Seleme b. Şebîb ve daha pek çok kimse, onlara Ebu Âsım en-Nebîl, ona Abdülhamîd b. Cafer, ona Muhammed b. Amr b. Atâ, ona da Ebu Humeyd es-Sâ'idî -(Muhammed şöyle) demiştir: Ebu Humeyd'i Nebî (sav)'nin ashabından on kişinin bulunduğu bir mecliste dinledim, Ebu Katâde b. Rib'î de onlardandı- Yahya b. Said hadisine benzer bir mana ile rivayette bulunup Ebu Asım, Abdülhamid b. Cafer'den rivayetle ''onlar da 'doğru söyledin, Nebî (sav) bu şekilde namaz kıldı' dediler'' (ilave bilgisini) kaydetmiştir.
Ebu İsa şöyle demiştir: Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled, Abdülhamid b. Cafer vasıtasıyla bu hadiste 'onlar da 'doğru söyledin, Nebî (sav) bu şekilde namaz kıldı' dediler'' (ilave bilgisini) zikretmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 110, 2/107
Senetler:
1. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Sa'd es-Sâ'îdî (Münzir b. Sa'd b. Malik)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Ebu Abdurrahman Seleme b. Şebîb el-Mismeî' (Seleme b. Şebîb)
Konular:
Hz. Peygamber, namaz kılış şekli
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11739, T000313
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مُوسَى الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنَا مَعْنٌ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنْ أَبِى نُعَيْمٍ وَهْبِ بْنِ كَيْسَانَ أَنَّهُ سَمِعَ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ يَقُولُ مَنْ صَلَّى رَكْعَةً لَمْ يَقْرَأْ فِيهَا بِأُمِّ الْقُرْآنِ فَلَمْ يُصَلِّ إِلاَّ أَنْ يَكُونَ وَرَاءَ الإِمَامِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize İshak b. Musa el-Ensârî, ona Ma'n, ona Mâlik, ona Ebu Nu'aym Vehb b. Keysân, ona da Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir:
İmamın arkasında olması (durumu) hariç, bir rekat namaz kılıp Fatiha suresini okumayan namaz kılmamış (sayılır).
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 116, 2/124
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Nuaym Vehb b. Keysan el-Kuraşi (Vehb b. Keysan b. Ebu Muğis)
3. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
4. Ebu Yahya Ma'n b. İsa el-Kazzâz (Ma'n b. İsa b. Ma'n)
5. Ebu Musa İshak b. Musa el-Ensari (İshak b. Musa b. Abdullah b. Musa b. Abdullah b. Yezid)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Fatiha okunmayan
Namaz, fatiha suresini okumak
Namaz, imama uyanın kıraati
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11528, T000306
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ مِسْعَرٍ وَسُفْيَانَ عَنْ زِيَادِ بْنِ عَلاَقَةَ عَنْ عَمِّهِ قُطْبَةَ بْنِ مَالِكٍ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقْرَأُ فِى الْفَجْرِ ( وَالنَّخْلَ بَاسِقَاتٍ ) فِى الرَّكْعَةِ الأُولَى . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ عَمْرِو بْنِ حُرَيْثٍ وَجَابِرِ بْنِ سَمُرَةَ وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ السَّائِبِ وَأَبِى بَرْزَةَ وَأُمِّ سَلَمَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ قُطْبَةَ بْنِ مَالِكٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَرُوِىَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَرَأَ فِى الصُّبْحِ بِالْوَاقِعَةِ . وَرُوِىَ عَنْهُ أَنَّهُ كَانَ يَقْرَأُ فِى الْفَجْرِ مِنْ سِتِّينَ آيَةً إِلَى مِائَةٍ . وَرُوِىَ عَنْهُ أَنَّهُ قَرَأَ ( إِذَا الشَّمْسُ كُوِّرَتْ ) . وَرُوِىَ عَنْ عُمَرَ أَنَّهُ كَتَبَ إِلَى أَبِى مُوسَى أَنِ اقْرَأْ فِى الصُّبْحِ بِطِوَالِ الْمُفَصَّلِ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَعَلَى هَذَا الْعَمَلُ عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ. وَبِهِ قَالَ سُفْيَانُ الثَّوْرِىُّ وَابْنُ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىُّ .
Tercemesi:
Bize Hennâd, ona Vekî', ona Mis'ar ve Süfyân, ona Ziyâd b. Alâka, ona amcası Kutbe b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav)'ı sabah namazının birinci rekatında ''...yüksek hurma ağaçları bitirdik (ve'n-nahle bâsikâtin)'' ayetini okurken işittim.
Bu konuda Amr b. Hureys, Câbir b. Semüre, Abdullah b. Sâib, Ebu Berze ve Ümmü Seleme'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Kutbe b. Mâlik hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Nebî (sav)'den rivayet edildiğine göre o, sabah namazında Vakıa suresini de okumuştur. Yine ondan rivayet edildiğine göre kendisi, sabah namazında 60 ayetten 100 ayete kadar okurdu. Ebu İsa şöyle demiştir: İlim ehli nezdinde amel buna göredir. Süfyan es-Sevrî, İbn Mübârek ve Şâfiî de bu görüştedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 111, 2/108
Senetler:
1. Kutbe b. Malik es-Sa'lebi (Kutbe b. Malik)
2. Ebu Malik Ziyad b. İlâka Sa'lebi (Ziyad b. İlâka b. Malik)
3. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
Hz. Peygamber, namazdaki okuyuşu
Hz. Peygamber, namazlarda belirli sureleri okuması
Hz. Peygamber, sabah namazında okuduğu ayetler
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11733, T000307
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ أَخْبَرَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ سَمُرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَقْرَأُ فِى الظُّهْرِ وَالْعَصْرِ بِالسَّمَاءِ ذَاتِ الْبُرُوجِ وَالسَّمَاءِ وَالطَّارِقِ وَشِبْهِهِمَا . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ خَبَّابٍ وَأَبِى سَعِيدٍ وَأَبِى قَتَادَةَ وَزَيْدِ بْنِ ثَابِتٍ وَالْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ جَابِرِ بْنِ سَمُرَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَقَدْ رُوِىَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَرَأَ فِى الظُّهْرِ قَدْرَ تَنْزِيلُ السَّجْدَةَ . وَرُوِىَ عَنْهُ أَنَّهُ كَانَ يَقْرَأُ فِى الرَّكْعَةِ الأُولَى مِنَ الظُّهْرِ قَدْرَ ثَلاَثِينَ آيَةً وَفِى الرَّكْعَةِ الثَّانِيَةِ قَدْرَ خَمْسَ عَشْرَةَ آيَةً . وَرُوِىَ عَنْ عُمَرَ أَنَّهُ كَتَبَ إِلَى أَبِى مُوسَى أَنِ اقْرَأْ فِى الظُّهْرِ بِأَوْسَاطِ الْمُفَصَّلِ . وَرَأَى بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ أَنَّ الْقِرَاءَةَ فِى صَلاَةِ الْعَصْرِ كَنَحْوِ الْقِرَاءَةِ فِى صَلاَةِ الْمَغْرِبِ يَقْرَأُ بِقِصَارِ الْمُفَصَّلِ . وَرُوِىَ عَنْ إِبْرَاهِيمَ النَّخَعِىِّ أَنَّهُ قَالَ تَعْدِلُ صَلاَةُ الْعَصْرِ بِصَلاَةِ الْمَغْرِبِ فِى الْقِرَاءَةِ . وَقَالَ إِبْرَاهِيمُ تُضَاعَفُ صَلاَةُ الظُّهْرِ عَلَى صَلاَةِ الْعَصْرِ فِى الْقِرَاءَةِ أَرْبَعَ مِرَارٍ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Menî', ona Yezid b. Harun, ona Hammâd b. Seleme, ona Simâk b. Harb, ona da Câbir b. Semüre şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), öğle ve ikindi namazlarında Burûc, Târık ve benzeri sureleri okurdu.
Bu konuda Habbâb, Ebu Said, Ebu Katâde, Zeyd b. Sâbit ve Berâ b. Âzib'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Câbir b. Semüre hadisi, hasen bir hadistir. Nebî (sav)'den rivayet edildiğine göre o, öğle namazında Secde suresi kadar da okurdu. Yine ondan rivayet edildiğine göre kendisi, öğle namazının ilk rekatında 30 ayet kadar, ikinci rekatta ise 15 ayet kadar okurdu. Ömer'den rivayet edildiğine göre o, Ebu Musa (el-Eş'arî)'ye öğle namazında mufassal surelerinin orta uzunlukta olanlarından okumasına dair mektup yazmıştır. Bir kısım ilim ehli, ikindi namazındaki kıraatin akşam namazındaki kıraat gibi olduğunu ifade edip mufassal surelerin kısa olanlarının okunmasını benimsemiştir. İbrahim en-Nehaî'den rivayet edildiğine göre o, kıraat hususunda ikindi ile akşam namazını eşit görürdü. (Yine) İbrahim, ''kıraat itibariyle öğle namazı, ikindi namazının dört katıdır'' demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 112, 2/110
Senetler:
1. Ebu Halid Cabir b. Semure el-Amirî (Cabir b. Semure b. Cünâde)
2. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
5. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
Hz. Peygamber, namazlarda belirli sureleri okuması
KTB, NAMAZ,
Namaz, Kraat, Hz. Peygamber'in öğle ve ikindi namazlarında okuduğu ayetler
حَدَّثَنَا الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنَا مَعْنٌ حَدَّثَنَا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ أُكَيْمَةَ اللَّيْثِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم انْصَرَفَ مِنْ صَلاَةٍ جَهَرَ فِيهَا بِالْقِرَاءَةِ فَقَالَ « هَلْ قَرَأَ مَعِى أَحَدٌ مِنْكُمْ آنِفًا » . فَقَالَ رَجُلٌ نَعَمْ يَا رَسُولَ اللَّهِ . قَالَ « إِنِّى أَقُولُ مَا لِى أُنَازَعُ الْقُرْآنَ » . قَالَ فَانْتَهَى النَّاسُ عَنِ الْقِرَاءَةِ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِيمَا جَهَرَ فِيهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنَ الصَّلَوَاتِ بِالْقِرَاءَةِ حِينَ سَمِعُوا ذَلِكَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ وَعِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ وَجَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَابْنُ أُكَيْمَةَ اللَّيْثِىُّ اسْمُهُ عُمَارَةُ . وَيُقَالُ عَمْرُو بْنُ أُكَيْمَةَ . وَرَوَى بَعْضُ أَصْحَابِ الزُّهْرِىِّ هَذَا الْحَدِيثَ وَذَكَرُوا هَذَا الْحَرْفَ قَالَ قَالَ الزُّهْرِىُّ فَانْتَهَى النَّاسُ عَنِ الْقِرَاءَةِ حِينَ سَمِعُوا ذَلِكَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . وَلَيْسَ فِى هَذَا الْحَدِيثِ مَا يَدْخُلُ عَلَى مَنْ رَأَى الْقِرَاءَةَ خَلْفَ الإِمَامِ لأَنَّ أَبَا هُرَيْرَةَ هُوَ الَّذِى رَوَى عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم هَذَا الْحَدِيثَ وَرَوَى أَبُو هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ « مَنْ صَلَّى صَلاَةً لَمْ يَقْرَأْ فِيهَا بِأُمِّ الْقُرْآنِ فَهِىَ خِدَاجٌ فَهِىَ خِدَاجٌ غَيْرُ تَمَامٍ » . فَقَالَ لَهُ حَامِلُ الْحَدِيثِ إِنِّى أَكُونُ أَحْيَانًا وَرَاءَ الإِمَامِ قَالَ اقْرَأْ بِهَا فِى نَفْسِكَ . وَرَوَى أَبُو عُثْمَانَ النَّهْدِىُّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ أَمَرَنِى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَنْ أُنَادِىَ أَنْ لاَ صَلاَةَ إِلاَّ بِقِرَاءَةِ فَاتِحَةِ الْكِتَابِ . وَاخْتَارَ أَكْثَرُ أَصْحَابِ الْحَدِيثِ أَنْ لاَ يَقْرَأَ الرَّجُلُ إِذَا جَهَرَ الإِمَامُ بِالْقِرَاءَةِ وَقَالُوا يَتَتَبَّعُ سَكَتَاتِ الإِمَامِ . وَقَدِ اخْتَلَفَ أَهْلُ الْعِلْمِ فِى الْقِرَاءَةِ خَلْفَ الإِمَامِ فَرَأَى أَكْثَرُ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَالتَّابِعِينَ وَمَنْ بَعْدَهُمُ الْقِرَاءَةَ خَلْفَ الإِمَامِ . وَبِهِ يَقُولُ مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىُّ وَأَحْمَدُ وَإِسْحَاقُ . وَرُوِىَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْمُبَارَكِ أَنَّهُ قَالَ أَنَا أَقْرَأُ خَلْفَ الإِمَامِ وَالنَّاسُ يَقْرَءُونَ إِلاَّ قَوْمًا مِنَ الْكُوفِيِّينَ وَأَرَى أَنَّ مَنْ لَمْ يَقْرَأْ صَلاَتُهُ جَائِزَةٌ . وَشَدَّدَ قَوْمٌ مِنْ أَهْلِ الْعِلْمِ فِى تَرْكِ قِرَاءَةِ فَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَإِنْ كَانَ خَلْفَ الإِمَامِ فَقَالُوا لاَ تُجْزِئُ صَلاَةٌ إِلاَّ بِقِرَاءَةِ فَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَحْدَهُ كَانَ أَوْ خَلْفَ الإِمَامِ . وَذَهَبُوا إِلَى مَا رَوَى عُبَادَةُ بْنُ الصَّامِتِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . وَقَرَأَ عُبَادَةُ بْنُ الصَّامِتِ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم خَلْفَ الإِمَامِ وَتَأَوَّلَ قَوْلَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لاَ صَلاَةَ إِلاَّ بِقِرَاءَةِ فَاتِحَةِ الْكِتَابِ » . وَبِهِ يَقُولُ الشَّافِعِىُّ وَإِسْحَاقُ وَغَيْرُهُمَا . وَأَمَّا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ فَقَالَ مَعْنَى قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لاَ صَلاَةَ لِمَنْ لَمْ يَقْرَأْ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ » . إِذَا كَانَ وَحْدَهُ . وَاحْتَجَّ بِحَدِيثِ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ حَيْثُ قَالَ مَنْ صَلَّى رَكْعَةً لَمْ يَقْرَأْ فِيهَا بِأُمِّ الْقُرْآنِ فَلَمْ يُصَلِّ إِلاَّ أَنْ يَكُونَ وَرَاءَ الإِمَامِ . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ فَهَذَا رَجُلٌ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم تَأَوَّلَ قَوْلَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لاَ صَلاَةَ لِمَنْ لَمْ يَقْرَأْ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ » . أَنَّ هَذَا إِذَا كَانَ وَحْدَهُ . وَاخْتَارَ أَحْمَدُ مَعَ هَذَا الْقِرَاءَةَ خَلْفَ الإِمَامِ وَأَنْ لاَ يَتْرُكَ الرَّجُلُ فَاتِحَةَ الْكِتَابِ وَإِنْ كَانَ خَلْفَ الإِمَامِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11738, T000312
Hadis:
حَدَّثَنَا الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنَا مَعْنٌ حَدَّثَنَا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ أُكَيْمَةَ اللَّيْثِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم انْصَرَفَ مِنْ صَلاَةٍ جَهَرَ فِيهَا بِالْقِرَاءَةِ فَقَالَ « هَلْ قَرَأَ مَعِى أَحَدٌ مِنْكُمْ آنِفًا » . فَقَالَ رَجُلٌ نَعَمْ يَا رَسُولَ اللَّهِ . قَالَ « إِنِّى أَقُولُ مَا لِى أُنَازَعُ الْقُرْآنَ » . قَالَ فَانْتَهَى النَّاسُ عَنِ الْقِرَاءَةِ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِيمَا جَهَرَ فِيهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنَ الصَّلَوَاتِ بِالْقِرَاءَةِ حِينَ سَمِعُوا ذَلِكَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ وَعِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ وَجَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَابْنُ أُكَيْمَةَ اللَّيْثِىُّ اسْمُهُ عُمَارَةُ . وَيُقَالُ عَمْرُو بْنُ أُكَيْمَةَ . وَرَوَى بَعْضُ أَصْحَابِ الزُّهْرِىِّ هَذَا الْحَدِيثَ وَذَكَرُوا هَذَا الْحَرْفَ قَالَ قَالَ الزُّهْرِىُّ فَانْتَهَى النَّاسُ عَنِ الْقِرَاءَةِ حِينَ سَمِعُوا ذَلِكَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . وَلَيْسَ فِى هَذَا الْحَدِيثِ مَا يَدْخُلُ عَلَى مَنْ رَأَى الْقِرَاءَةَ خَلْفَ الإِمَامِ لأَنَّ أَبَا هُرَيْرَةَ هُوَ الَّذِى رَوَى عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم هَذَا الْحَدِيثَ وَرَوَى أَبُو هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ « مَنْ صَلَّى صَلاَةً لَمْ يَقْرَأْ فِيهَا بِأُمِّ الْقُرْآنِ فَهِىَ خِدَاجٌ فَهِىَ خِدَاجٌ غَيْرُ تَمَامٍ » . فَقَالَ لَهُ حَامِلُ الْحَدِيثِ إِنِّى أَكُونُ أَحْيَانًا وَرَاءَ الإِمَامِ قَالَ اقْرَأْ بِهَا فِى نَفْسِكَ . وَرَوَى أَبُو عُثْمَانَ النَّهْدِىُّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ أَمَرَنِى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَنْ أُنَادِىَ أَنْ لاَ صَلاَةَ إِلاَّ بِقِرَاءَةِ فَاتِحَةِ الْكِتَابِ . وَاخْتَارَ أَكْثَرُ أَصْحَابِ الْحَدِيثِ أَنْ لاَ يَقْرَأَ الرَّجُلُ إِذَا جَهَرَ الإِمَامُ بِالْقِرَاءَةِ وَقَالُوا يَتَتَبَّعُ سَكَتَاتِ الإِمَامِ . وَقَدِ اخْتَلَفَ أَهْلُ الْعِلْمِ فِى الْقِرَاءَةِ خَلْفَ الإِمَامِ فَرَأَى أَكْثَرُ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَالتَّابِعِينَ وَمَنْ بَعْدَهُمُ الْقِرَاءَةَ خَلْفَ الإِمَامِ . وَبِهِ يَقُولُ مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىُّ وَأَحْمَدُ وَإِسْحَاقُ . وَرُوِىَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْمُبَارَكِ أَنَّهُ قَالَ أَنَا أَقْرَأُ خَلْفَ الإِمَامِ وَالنَّاسُ يَقْرَءُونَ إِلاَّ قَوْمًا مِنَ الْكُوفِيِّينَ وَأَرَى أَنَّ مَنْ لَمْ يَقْرَأْ صَلاَتُهُ جَائِزَةٌ . وَشَدَّدَ قَوْمٌ مِنْ أَهْلِ الْعِلْمِ فِى تَرْكِ قِرَاءَةِ فَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَإِنْ كَانَ خَلْفَ الإِمَامِ فَقَالُوا لاَ تُجْزِئُ صَلاَةٌ إِلاَّ بِقِرَاءَةِ فَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَحْدَهُ كَانَ أَوْ خَلْفَ الإِمَامِ . وَذَهَبُوا إِلَى مَا رَوَى عُبَادَةُ بْنُ الصَّامِتِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . وَقَرَأَ عُبَادَةُ بْنُ الصَّامِتِ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم خَلْفَ الإِمَامِ وَتَأَوَّلَ قَوْلَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لاَ صَلاَةَ إِلاَّ بِقِرَاءَةِ فَاتِحَةِ الْكِتَابِ » . وَبِهِ يَقُولُ الشَّافِعِىُّ وَإِسْحَاقُ وَغَيْرُهُمَا . وَأَمَّا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ فَقَالَ مَعْنَى قَوْلِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لاَ صَلاَةَ لِمَنْ لَمْ يَقْرَأْ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ » . إِذَا كَانَ وَحْدَهُ . وَاحْتَجَّ بِحَدِيثِ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ حَيْثُ قَالَ مَنْ صَلَّى رَكْعَةً لَمْ يَقْرَأْ فِيهَا بِأُمِّ الْقُرْآنِ فَلَمْ يُصَلِّ إِلاَّ أَنْ يَكُونَ وَرَاءَ الإِمَامِ . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ فَهَذَا رَجُلٌ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم تَأَوَّلَ قَوْلَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم « لاَ صَلاَةَ لِمَنْ لَمْ يَقْرَأْ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ » . أَنَّ هَذَا إِذَا كَانَ وَحْدَهُ . وَاخْتَارَ أَحْمَدُ مَعَ هَذَا الْقِرَاءَةَ خَلْفَ الإِمَامِ وَأَنْ لاَ يَتْرُكَ الرَّجُلُ فَاتِحَةَ الْكِتَابِ وَإِنْ كَانَ خَلْفَ الإِمَامِ .
Tercemesi:
Bize el-Ensârî, ona Ma'n, ona Mâlik b. Enes, ona İbn Şihâb, ona İbn Ükeyme el-Leysî, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir:
Açıktan okuduğu bir namazı bitirince Rasulullah (sav), ''az önce sizden biri benimle birlikte okudu mu'' buyurdu. Bir adam, ''evet, yâ Rasulullah'' dedi. O ise, ''ben de (kendime), 'ne oldu da Kur'ân ile çekişiyorum' dedim'' buyurdu. (Râvi) diyor ki: İnsanlar, Hz. Peygamber (sav)'den bunu işitince, onun açıktan okuduğu namazlarda onunla birlikte namaz kılarlarken okumaya son verdiler.
Bu konuda İbn Mesud, İmran b. Husayn ve Câbir b. Abdullah'tan da hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen bir hadistir. İbn Ükeyme el-Leysî'nin ismi Umâre olup Amr b. Ükeyme de denir. Zührî'nin ashabından bir kısım raviler bu hadisi rivayet edip Zührî'nin ''insanlar bunu Rasulullah (sav)'den duyunca kıraate son verdiler'' bilgisini zikrettiler. Bu hadiste imamın arkasında kıraati benimseyenlerin aleyhine bir durum söz konusu değildir. Çünkü Ebu Hureyre, bu hadisi Hz. Peygamber (sav)'den rivayet edenin ta kendisi olup (yine) Rasulullah (sav)'tan aktardığına göre o, ''Namaz kılıp Fatiha suresini okumayanın namazı eksiktir, eksiktir, tamam değildir'' buyurduğunu bildirmiştir. (Ebu Hureyre'ye) bu hadisi işiten biri, ''ben bazen imamın arkasında olıyorum, (o zaman ne yapayım)?'' demiş, (Ebu Hureyre de), ''içinden oku'' demiştir. Ebu Osman en-Nehdî'nin Ebu Hureyre'den aktardığına göre o, ''Rasulullah (sav), bana, sadece Fatiha suresini okuyanın namazı vardır diye nida etmemi emretti'' demiştir. Ashâbü'l-hadîsin büyük çoğunluğu, imam açıktan okuduğunda kişinin okumamasını tercih etmiş ve ''imamın sektelerini takip eder'' demişlerdir. İlim ehli, imamın arkasında okumak hususunda ihtilaf etmişlerdir. Nebî (sav) ashabından, tâbiînden ve onlardan sonra gelenlerden ilim ehli kimselerin büyük çoğunluğu imamın arkasında okumayı benimsemişlerdir ki, Mâlik b. Enes, Abdullah b. Mübârek, Şâfiî, Ahmed ve İshak da bu görüştedirler. Abdullah b. Mübarek'ten rivayet edildiğine göre o, ''ben, imamın arkasında okurum, bir kısım Kûfeliler hariç insanlar da okurlar. (Ne var ki) ben, okumayanın namazını da caiz görürüm'' demiştir. İlim ehlinden bir topluluk imamın arkasında da olsa Fatiha suresinin terki hususunda epeyice titiz davranmışlar (şeddede), ''(kişi) tek başına da olsa imamın arkasında da olsa Fatiha suresi okumadan namaz caiz olmaz'' demişlerdir. (Delil olarak) da Ubâde b. Sâmit'in Rasulullah (sav)'den rivayet ettiği bu hadisi benimsemişlerdir (zehebû). Ubâde b. Sâmit de Nebî (sav)'den sonra imamın arkasında okumuş ve Hz. Peygamber (sav)'in sözünü ''Fatiha suresi okumadan namaz olmaz'' şeklinde tevil etmiştir ki Şâfiî, İshak ve bunlardan başkaları da bu görüştedir. Ahmed b. Hanbel'e gelince, o, ''Hz. Peygamber (sav)'in bu sözünün manası 'Kişi tek başına iken Fatiha suresini okumazsa namazı yoktur' anlamına gelir'' demiştir. (Bu görüşünde) Câbir b. Abdullah hadisini delil olarak benimsemiştir ki bu hadiste ''bir imamın arkasında olması hariç bir kimse, bir rekat namaz kılıp Fatiha suresini okumazsa namaz kılmamış sayılır'' buyrulmuştur. Ahmed b. Hanbel, ''bu, Nebî (sav)'nin ashabından biridir! Hz. Peygamber (sav)'in sözünü ''Tek başına kıldığında Fatiha suresini okumayanın namazı yoktur'' şeklinde tevil etmiştir. Bununla birlikte Ahmed, imamın arkasında okumayı, imamın arkasında dahi olsa kişinin Fatiha suresini terk etmemesini tercih etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 116, 2/118
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Velid Umare b. Ükeyme el-Leysî (Umare b. Ükeyme)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Yahya Ma'n b. İsa el-Kazzâz (Ma'n b. İsa b. Ma'n)
6. Ebu Musa İshak b. Musa el-Ensari (İshak b. Musa b. Abdullah b. Musa b. Abdullah b. Yezid)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Fatiha okunmayan
Namaz, fatiha suresini okumak
Namaz, imama uyanın kıraati
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11737, T000311
Hadis:
حَدَّثَنَا هَنَّادٌ حَدَّثَنَا عَبْدَةُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ مَكْحُولٍ عَنْ مَحْمُودِ بْنِ الرَّبِيعِ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ صَلَّى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الصُّبْحَ فَثَقُلَتْ عَلَيْهِ الْقِرَاءَةُ فَلَمَّا انْصَرَفَ قَالَ « إِنِّى أَرَاكُمْ تَقْرَءُونَ وَرَاءَ إِمَامِكُمْ » . قَالَ قُلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِى وَاللَّهِ . قَالَ « فَلاَ تَفْعَلُوا إِلاَّ بِأُمِّ الْقُرْآنِ فَإِنَّهُ لاَ صَلاَةَ لِمَنْ لَمْ يَقْرَأْ بِهَا » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ وَعَائِشَةَ وَأَنَسٍ وَأَبِى قَتَادَةَ وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ عُبَادَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَرَوَى هَذَا الْحَدِيثَ الزُّهْرِىُّ عَنْ مَحْمُودِ بْنِ الرَّبِيعِ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ صَلاَةَ لِمَنْ لَمْ يَقْرَأْ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ » . قَالَ وَهَذَا أَصَحُّ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا الْحَدِيثِ فِى الْقِرَاءَةِ خَلْفَ الإِمَامِ عِنْدَ أَكْثَرِ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَالتَّابِعِينَ. وَهُوَ قَوْلُ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ وَابْنِ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىِّ وَأَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ يَرَوْنَ الْقِرَاءَةَ خَلْفَ الإِمَامِ .
Tercemesi:
Bize Hennâd, ona Abde b. Süleyman, ona Muhammed b. İshak, ona Mekhûl, ona Mahmud b. Rabî', ona da Ubâde b. Sâmit şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), sabah namazını kıldı (ancak), kıraat ona ağır geldi. (Namazını) bitirince ''sizleri imamınızın arkasında okurken görüyorum!'' buyurdu. Bizler de ''evet yâ Rasulullah, vallahi (öyle)'' dedik. O ise, ''(bunu) yapmayın. Sadece Fatiha suresini okuyun. Çünkü onu okumayanın namazı olmaz'' buyurdu.
Bu konuda Ebu Hureyre, Aişe, Enes, Ebu Katâde ve Abdullah b. Amr'dan da hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Ubâde hadisi, hasen bir hadistir. Bu hadisi Zühri, Mahmud b. Rabî'den, o da Ubade b. Samit vasıtasıyla Hz. Peygamber (sav)'den ''Fatiha suresini okumayanın namazı olmaz'' şeklinde rivayet etmiştir ki, bu daha sahihtir (esahh). Nebî (sav)'nin ashabının ve tâbiînin büyük çoğunluğunun ilim ehli kimseleri nezdinde imamın arkasında kıraat hususunda amel, bu hadise göredir. Bu, Mâlik b. Enes, İbn Mübârek, Şâfiî, Ahmed ve İshak'ın da görüşü olup onlar, imamın arkasında kıraati(n gerekliliğini) benimsemişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 115, 2/116
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Mahmud b. Rabi' el-Hazreci (Mahmud b. Rabi' b. Süraka b. Amr b. Zeyd b. Abde b. Amira)
3. Mekhul b. Ebu Müslim eş-Şâmî (Mekhul b. Ebu Müslim Şehrab b. Şazel eş-Şamî)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Muhammed Abde b. Süleyman el-Kufî (Abdurrahman b. Süleyman b. Hacib b. Zürare)
6. Ebu Serî Hennâd b. Serî et-Temîmî (Hennad b. Serî b. Musab b. Ebu Bekir)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Fatiha okunmayan
Namaz, fatiha suresini okumak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11525, T000304
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالاَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ الْقَطَّانُ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ عَنْ أَبِى حُمَيْدٍ السَّاعِدِىِّ قَالَ سَمِعْتُهُ وَهُوَ فِى عَشَرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَحَدُهُمْ أَبُو قَتَادَةَ بْنُ رِبْعِىٍّ يَقُولُ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . قَالُوا مَا كُنْتَ أَقْدَمَنَا لَهُ صُحْبَةً وَلاَ أَكْثَرَنَا لَهُ إِتْيَانًا قَالَ بَلَى . قَالُوا فَاعْرِضْ . فَقَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ اعْتَدَلَ قَائِمًا وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ فَإِذَا أَرَادَ أَنْ يَرْكَعَ رَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُ أَكْبَرُ » . وَرَكَعَ ثُمَّ اعْتَدَلَ فَلَمْ يُصَوِّبْ رَأْسَهُ وَلَمْ يُقْنِعْ وَوَضَعَ يَدَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ قَالَ « سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ » . وَرَفَعَ يَدَيْهِ وَاعْتَدَلَ حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ أَهْوَى إِلَى الأَرْضِ سَاجِدًا ثُمَّ قَالَ « اللَّهُ أَكْبَرُ » . ثُمَّ جَافَى عَضُدَيْهِ عَنْ إِبْطَيْهِ وَفَتَخَ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ ثُمَّ ثَنَى رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ عَلَيْهَا ثُمَّ اعْتَدَلَ حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ أَهْوَى سَاجِدًا ثُمَّ قَالَ « اللَّهُ أَكْبَرُ » . ثُمَّ ثَنَى رِجْلَهُ وَقَعَدَ وَاعْتَدَلَ حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ ثُمَّ نَهَضَ ثُمَّ صَنَعَ فِى الرَّكْعَةِ الثَّانِيَةِ مِثْلَ ذَلِكَ حَتَّى إِذَا قَامَ مِنَ السَّجْدَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا صَنَعَ حِينَ افْتَتَحَ الصَّلاَةَ ثُمَّ صَنَعَ كَذَلِكَ حَتَّى كَانَتِ الرَّكْعَةُ الَّتِى تَنْقَضِى فِيهَا صَلاَتُهُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ عَلَى شِقِّهِ مُتَوَرِّكًا ثُمَّ سَلَّمَ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . قَالَ وَمَعْنَى قَوْلِهِ وَرَفَعَ يَدَيْهِ إِذَا قَامَ مِنَ السَّجْدَتَيْنِ يَعْنِى قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr ve Muhammed b. Müsennâ, onlara Yahya b. Said el-Kattân, ona Abdülhamîd b. Cafer, ona Muhammed b. Amr b. Atâ, ona da Ebu Humeyd es-Sâ'idî -(Muhammed) dedi ki: Onu Nebî (sav)'nin ashâbından on kişinin bulunduğu bir mecliste dinledim, onlardan biri de Ebu Katâde b. Rib'î' idi- şöyle rivayet etmiştir:
Ben, Rasulullah (sav)'ın namazını en iyi bileninizim. (Diğerleri), ''onunla sohbet bakımından bizden daha kıdemli, onun yanında bulunma itibariyle de bizi geçmiş değilsin'' dediler. O ise ''öyle'' dedi. Onlar da ''(o zaman) anlat'' dediler. O da, ''Rasulullah (sav), namaza durduğunda itidal üzere kıyamda durur, ellerini omuzları hizasına dek kaldırır, rükûya gideceğinde ellerini (yine) omuzları hizasına dek kaldırır, ardından ''Allahu ekber'' deyip rükû ederdi. (Rükûda da) itidal üzere kalır; ne başını sarkıtır ne de dikerdi, ellerini de dizlerinin üzerine koyardı. Sonra, ''semi'allâhu limen hamideh'' der, ellerini kaldırır, her uzuv sabit durana dek itidal üzere (bekler), ardından secde etmek üzere yere eğilir, bilahere ''Allahu ekber'' derdi. Sonra kollarını koltuk altlarından ayırır, ayak parmaklarını(n arasını da) açar, akabinde sol ayağını yayıp üzerine oturur ve her uzuv sabit durana dek itidal üzere kalırdı. Sonra kalkar, aynısını ikinci rekatta da yapar, ikinci rekattan (secdeteyn) kalktığında namazına başladığı gibi tekbir getirip ellerini omuzları hizasına dek kaldırırdı. Namazını bitireceği (dördüncü) rekata kadar (bu şekilde) yapar, (sonunda) sol ayağını geriye atarak yanı üzerine oturur, ardından da selam verir.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Metinde geçen ''ikinci secdeden kalkarken ellerini kaldırır'' ifadesinin manası ''ikinci rekattan'' demektir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 110, 2/105
Senetler:
1. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Sa'd es-Sâ'îdî (Münzir b. Sa'd b. Malik)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Hz. Peygamber, namaz kılış şekli
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11741, T000315
Hadis:
وَقَالَ عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ قَالَ إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ فَلَقِيتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ الْحَسَنِ بِمَكَّةَ فَسَأَلْتُهُ عَنْ هَذَا الْحَدِيثِ فَحَدَّثَنِى بِهِ قَالَ كَانَ إِذَا دَخَلَ قَالَ « رَبِّ افْتَحْ لِى بَابَ رَحْمَتِكَ وَإِذَا خَرَجَ قَالَ رَبِّ افْتَحْ لِى بَابَ فَضْلِكَ » . قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى حُمَيْدٍ وَأَبِى أُسَيْدٍ وَأَبِى هُرَيْرَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ فَاطِمَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ وَلَيْسَ إِسْنَادُهُ بِمُتَّصِلٍ . وَفَاطِمَةُ بِنْتُ الْحُسَيْنِ لَمْ تُدْرِكْ فَاطِمَةَ الْكُبْرَى إِنَّمَا عَاشَتْ فَاطِمَةُ بَعْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَشْهُرًا .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr, ona da İsmail b. İbrahim şöyle rivayet etmiştir:
Abdullah b. Hasan ile Mekke'de karşılaştım, ona bu hadis hakkında soru sordum. O da bu hadisi rivayet edip şöyle dedi:
(Hz. Peygamber (sav) mescide) girdiğinde, ''Rabbim! Rahmetinin kapısını bana aç'' der; (mescitten) çıktığında da ''Rabbim! Fazlının kapısını bana aç'' derdi.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu konuda Ebu Humeyd, Ebu Üseyd ve Ebu Hureyre'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Fatıma hadisi hasen bir hadis olup isnadı muttasıl değildir. (Zira), Fatıma b. Hüseyin, Fatıma el-Kübrâ'ya yetişmemiştir. Fatıma (el-Kübrâ), Nebî (sav)'ın irtihalinden sonra sadece bir kaç ay yaşamıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 117, 2/128
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, duaları
KTB, NAMAZ,
Mescid, giriş duası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11742, T000316
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ عَنْ عَامِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عَمْرِو بْنِ سُلَيْمٍ الزُّرَقِىِّ عَنْ أَبِى قَتَادَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِذَا جَاءَ أَحَدُكُمُ الْمَسْجِدَ فَلْيَرْكَعْ رَكْعَتَيْنِ قَبْلَ أَنْ يَجْلِسَ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ جَابِرٍ وَأَبِى أُمَامَةَ وَأَبِى هُرَيْرَةَ وَأَبِى ذَرٍّ وَكَعْبِ بْنِ مَالِكٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَحَدِيثُ أَبِى قَتَادَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَقَدْ رَوَى هَذَا الْحَدِيثَ مُحَمَّدُ بْنُ عَجْلاَنَ وَغَيْرُ وَاحِدٍ عَنْ عَامِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الزُّبَيْرِ نَحْوَ رِوَايَةِ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ . وَرَوَى سُهَيْلُ بْنُ أَبِى صَالِحٍ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ عَامِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عَمْرِو بْنِ سُلَيْمٍ الزُّرَقِىِّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . وَهَذَا حَدِيثٌ غَيْرُ مَحْفُوظٍ وَالصَّحِيحُ حَدِيثُ أَبِى قَتَادَةَ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا الْحَدِيثِ عِنْدَ أَصْحَابِنَا اسْتَحَبُّوا إِذَا دَخَلَ الرَّجُلُ الْمَسْجِدَ أَنْ لاَ يَجْلِسَ حَتَّى يُصَلِّىَ رَكْعَتَيْنِ إِلاَّ أَنْ يَكُونَ لَهُ عُذْرٌ . قَالَ عَلِىُّ بْنُ الْمَدِينِىِّ وَحَدِيثُ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ خَطَأٌ أَخْبَرَنِى بِذَلِكَ إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَلِىِّ بْنِ الْمَدِينِىِّ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Mâlik b. Enes, ona Âmir b. Abdullah b. Zübeyr, ona Amr b. Süleym ez-Zürakî, ona da Ebu Katâde, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Sizden biri mescide geldiğinde oturmadan önce iki rekat namaz kılsın.
Bu konuda Câbir, Ebu Ümâme, Ebu Hureyre, Ebu Zer ve Ka'b b. Mâlik'ten de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Ebu Katâde hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Bu hadisi Muhammed b. Aclân ve pek çok kimse, Âmir b. Abdullah b. Zübeyr'den, Mâlik b. Enes'in rivayeti gibi aktarmışlardır. Bu hadisi Süheyl b. Ebu Salih, Âmir b. Abdullah b. Zübeyr'den, o Amr b. Süleym ez-Zürakî'den, o da Câbir b. Abdullah vasıtasıyla Hz. Peygamber (sav)'den rivayet etmiştir ki, bu hadis mahfûz olmayıp sahih olan Ebu Katâde hadisidir. Amel de, ashabımız nezdinde buna göredir ki (onlar), kişinin mescide girdiğinde özür sahibi olması (durumu) hariç, iki rekat namaz kılmadan oturmamasını müstehap görmüşlerdir (istehabbû). Ali b. el-Medînî, ''Süheyl b. Ebu Salih hadisi, yanılgıdır (hata). (Bu bilgiyi) bana İshak b. İbrahim, Ali b. el-Medînî'den aktarmıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 118, 2/129
Senetler:
1. Ebu Katade Haris b. Rib'î es-Sülemî (Haris b. Rib'î b. Beldeme es-Sülemî)
2. Amr b. Süleym ez-Züraki (Amr b. Süleym b. Amr b. Halde b. Âmir)
3. Ebu Haris Amir b. Abdullah el-Kuraşî (Amir b. Abdullah b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Tahiyyetü'l-mescid